LOJİSTİK YÖNETİMİ - Ünite 6: Satın Alma ve Stok Yönetimi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 6: Satın Alma ve Stok Yönetimi

Giriş

Şirketler, kârlarını etkileyen üretim girdilerine ve bunların maliyetlerine önem verirler. Rekabetçi piyasa şartları günümüzde fiyat artışlarına kolay izin vermediğinden, satın alma maliyetleri gittikçe önem kazanmaktadır. Girdi maliyetlerini azaltmanın yolu, etkin bir satın alma yapmaktan geçmektedir.

Satın alma fonksiyonu, özellikle üretim yapan firmalarda, ham maddeden nihai ürüne dönüşüm sürecinde malzeme, insan, bilgi ve sistem kullanımının entegre bir parçası olmak zorundadır. Bir şirketin gider ve gelirleri arasındaki fark olarak tanımlanan kâr, satın alma süreçlerinden etkilenmektedir. Bir şirkette satın almaya ayrılan bütçe, bu bütçeyi kullanan satın alma departmanı tarafından ne kadar aşılır veya tasarruf yapılırsa şirket kârı o ölçüde satışlardan bağımsız olarak artmakta veya azalmaktadır.

İşletmelerde Satın Almanın Yeri ve Önemi

Satın alma, basit bir evrak akışı gibi görünse de aslında kontrolü oldukça güç, geniş yelpazesi olan karmaşık bir yapıdır (Pooler ve ark., 2007). Basit ya da karmaşık, buna ulaşmasında, organizasyonların satın almayı algılama ve önem verme dereceleri büyük rol oynamaktadır. Aslen satınalma, tedarik fonksiyonunun bir alt sürecidir. Tedarik; edinme, sağlama anlamında kullanılırken satın almayı da içine almaktadır.

Satın Alma Fonksiyonunun Rolü

Tam rekabet piyasasının acımasız koşulları neticesinde fiyat kırabilmek için üreticilerin kârlarını kısmaları, ürün girdilerindeki maliyetlerin de kısılması gereğini ortaya çıkarmış bu durumda da satın almaların önemi daha da artmıştır. Satınalma fonksiyonunun son yıllarda gösterdiği gelişme ile birlikte satın alan-tedarikçi ilişkileri geleneksel anlamdaki çok kısa süreli ilişkiden uzun vadeli ve geniş kapsamlı tedarikçi ilişkilerine dönüşmüştür.

Satın Almanın Hedefleri

Satınalma, şirkete her alanda yapacağı katkıyı maksimize edebilmek için aşağıdaki iki önemli hedefi tesis etmelidir:

  1. Şirketin faaliyetlerinin sürekliliği adına, ürün ve hizmet satın alması esnasında şirkete ekonomik destek sağlamak.
  2. Hedeflenen toplam maliyetin etkin bir şekilde kontrol altında tutulmasına katkıda bulunmak.
  • En iyi satın almayı gerçekleştirmek için uygun kaliteyi en düşük fiyata almak

Satın Alma Süreci

Satın alma süreçleri genellikle şirket içi kullanıcıların bütçe ve plana dayalı ihtiyaçları karşılamak üzere iç talep başlatmaları ile tetiklenir (Sollish ve Semanik,2005). Söz konusu ihtiyaçlar, üretim yapan bir şirkette çoğunlukla ham madde ve yarı mamullerdir. Bunların dışındaki ihtiyaçlar daha az sıklıkla rastlanan ve rutin dışı ihtiyaçlardır. Organizasyonun yönetim anlayışı ve kültürüne bağlı olarak değişmekle beraber bir satın alma operasyonunun aşamaları (s. 156 Tablo 6.1.) Tablo 6.1.de görüldüğü şekilde sıralanabilir:

Talebin Alınması ve Kabulü

Bir satın alma talebi (IPR, Internal Purchasing Request), şirket içinde satınalma departmanına çeşitli şekillerde ulaşabilir. Bu durum, şirketin uygulamakta olduğu yazılı prosedürlere bağlı olarak değişir. Günümüzde küçük ölçekli şirketler hariç, orta ve büyük ölçekli organizasyonlar artık kendi yapılarına uygun bir süreç yazılımı kullanmaktalar. Dolayısıyla, manuel olarak kâğıda yazılı satınalma talebi uygulaması da yavaş yavaş terk edilmeye yüz tutmaktadır. Satınalma talepleri birçok şekilde olabilmektedir. Bunlar;

  • İç Talep Formu: Aşağıda belirtilen hususları kapsayacak şekilde yazılı formatta oluşturulmuş satınalma evrakıdır.
  • Katalogdan sipariş: Satınalma talebinde yalnızca katalog belirtilir ve belli kod ve isimdeki ürün talep edilir.
  • MRP-ERP veya kullanılan sistemin ürettiği talep formları : Kullanılan sistemin, kendi içinde belirlenmiş formatta ürettiği ve yine sistem içi kullanıcıların görebildiği satınalma talebidir.

Hangi yolla gelirse gelsin bir satınalma talep formunun işleme alınması için yetkili kişilerce düzenlenmiş ve onaylanmış olması gerekmektedir. Buna ilave olarak talep aşağıda belirtildiği şekliyle bazı bilgileri de ihtiva etmelidir;

  • Düzenleyenin adı, soyadı ve departmanı
  • Alıma dair bütçedeki maliyet kodu
  • Tedarikçi tarafından anlaşılabilecek şekilde yazılmış şekliyle satın almaya konu ürün veya hizmet tanımı
  • İhtiyaç miktarı
  • Temin zamanı
  • Tahmini maliyet
  • Önerilen tedarikçi (Eğer tek tedarikçi ise önerilme nedeni)
  • Ürünlerin kullanılacağı yer

Satınalma Talebinin Onaylanması

Satınalma talebinin içerdiği bilgiler ve onay makamı imzası kontrol edildikten sonra sıradaki işlem istenilen ürün veya hizmetin tanımının doğru yapılmış olmasıdır. Tanımın doğru olması için gereken en önemli etken ürün ve hizmet ile ilgili bir şartnamenin (Spesifikasyon, hizmet için SOW, İşin yapılış şekli) mevcut olmasıdır. Şartname, ürünün güncel ve detaylı bir tanımıdır. Bu tanımda ürünün fiziksel özellikleri, nasıl göründüğü ve nasıl çalıştığı gibi unsurlara yer verilir.

Bu özellikler fonksiyonel ve detaylı teknik özelliklerin yazıldığı şartnamelerde bulunur. Fonksiyonel şartname kullanıcı için, üründe olması gereken fonksiyonelliği tanımlar. Detaylı teknik şartname ise tedarikçiler tarafından yapılan faaliyetlerin yanı sıra ürünün teknik özelliklerinin tarif edilmesidir. Genellikle bu teknik özellikler, tedarikçinin faaliyetlerini gözlemleyebilmek için detaylı teknik resimler ve faaliyet çizelgelerini içerir. Hem fonksiyonel hem de detaylı teknik özellikler, daha geniş bir kavram olan “Satın Alma Sipariş Şartnamesi”nin birer parçasıdır. Bu doküman aşağıdakileri içerir:

  • Kalite Şartnamesi: Ürünün nasıl teslim edileceğini(kalite belgesi ile birlikte veya değil) ve ürünün karşılaması gereken teknik norm ve standartların neler olduğunu içerir.
  • Lojistik Şartname: Gereken miktar ve teslimat zamanı bilgilerini içerir.
  • Bakım Şartnamesi: Satın alınacak ürüne nasıl bakım yapılacağını ve tedarikçi tarafından verilecek hizmetleri içerir.
  • Yasal ve Çevresel Şartname: Hem ürün hem de üretim sürecinin sağlık, güvenlik ve çevresel düzenlemelere uygun olmasını belirtir.

Şartname özelliklerinin belirlenmesi aşamasına satın almacı aşağıdaki değerleri katar:

  • Fonksiyonel, teknik, lojistik ve bakım şartnamesinin kesin bir şekilde belirlenmesini sağlamak
  • Tedarikçinin ürünle ilgili bu tür şartnamenin diğer tedarikçilerle paylaşmasını engellemek
  • Şartname değişikliklerinin onaylanması ile ilgili kesin prosedürleri kaydetmek
  • Açık bir “Ürün Kabul Örneklemesi” süreci sağlamak
  • Malzemenin kalitesinin hem tedarikçi hem de satın almacı tarafından test edilmesinde kullanılan metotların kesin açıklamalarının var olmasını sağlamak

Bir yazılım programında açılan satınalma talebinin yerine getirilmesini imkansız kılacak şartlar gelişebilir. Bunlar;

  • İstenilen ürün piyasadan kalkmış ve artık üretilmiyor olabilir.
  • Ürünün yeni versiyonu çıkmış ve istenilen versiyonun bulunması ve getirtme maliyeti satın alma maliyetini çok çok aşıyor olabilir.
  • Ürün, kullanım (Faydalı) ömrünün sonunda (End of Life) olabilir.
  • İstenilen ürünü sağlayan tedarikçi veya tedarikçilerin gerekli süre zarfında bunu yerine getiremeyecek olması.
  • Talep edilen ürünün fiyatının onun için ayrılan bütçenin karşılanamayacak seviyede üstüne çıkması.
  • Yetkili bir makamın sonradan alımın yapılmaması konusunda karar vermesi.

Bu ve benzeri durumlarda satın almanın yapılmamasına dair neden gerekçe gösterilerek talep, gönderen departmana iade edilir.

Piyasa Araştırması ve Uygun Fiyatın Tespiti

Satın alma sürecinin en kritik hususlarından birisi uygun fiyatın tespit edilmesidir. Ancak bu işlemin doğru bir şekilde yapılabilmesi için piyasadaki mevcut ve geleceğe yönelik fiyat ortamından bilgi sahibi olunması gerekmektedir. Bu bölümde piyasa araştırması ve uygun fiyatın tespiti ile ilgili hususlar ele alınmıştır.

Piyasa Araştırması: Ürün veya hizmet ilk kez talep ediliyorsa ve o ürünün bir tedarikçisi ile yapılmış hazırda bir sözleşme mevcut değilse bir pazar araştırması yaparak ürünün satın alınabilir fiyatını ve onu sağlayabilecek tedarikçileri tespit etmek gerekir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken konu fiyat/maliyet analizinin tedarikçilerle görüşme, teklif toplama ve müzakere etme sürecinden önce bitirilmesi gereğidir. Tedarikçilerle müzakere ve pazarlık etmeden önce fiyat/maliyet analizi yaparak uygun fiyatın tespit edilmesi yukarıda açıklanan aynı amaçlar doğrultusunda ve “yaklaşık maliyetin (http://www.ihale.gov.tr/Mevzuat.aspx,) tespiti” şeklinde Türk Kamu İhale Kanunu’nda da yerini almıştır

Fiyat, bir ürünün sahip olduğu değerin parasal ifadesidir, hem satan hem de alan için, ürünün kabul edilebilir değeridir (Pooler ve ark., 2007). Başka bir tanıma göre fiyat “Fiyat, bir ürün veya hizmet elde etmek için yapılan değiş tokuşta vazgeçilen şeydir”.

Ürün Satış Fiyatının Belirlenmesi: Bir ürün veya hizmetin satış fiyatının belirlenmesinde temel ve geleneksel şekiller aşağıda açıklanmıştır;

  • Statükocu Fiyatlandırma: Mevcut fiyatı korumayı veya rekabet edebilecek bir fiyatı benimser. Küçük çaplı planlamayı gerektiren pasif bir politikadır.
  • Talebe Bağlı Fiyatlandırma: Talep, bir ürünün satılan miktarıdır. Satılan ürünün miktarı onun fiyatına bağlıdır. Fiyat ne kadar yüksek ise talep o kadar düşük olur.
  • Getiri Yönetimi Sistemi ve Fiyatlandırma: Artan rekabet ortamında şirketlerin atıl kapasitelerini değerlendirmek için kullandıkları bir sistemdir. İlk olarak hava yollarında kullanılmaya başlanmıştır. Bir yazılım vasıtasıyla kullanılmayan kapasiteyi fiyatlandırarak satılabilir hâle getirmektedir.
  • Maliyet Bazlı Fiyatlandırma: Fiyatlandırmada dikkate alınması gereken ana unsurdur. Hedef pazara ulaşma da bazen oldukça yüksek olabilir. Tam tersine, bazen de beklenilen kazancı getirmeyecek kadar düşük kalabilir. Her halükarda, fiyat kararı almada önemlidir.

Maliyet ve Fiyat Analizi

Fiyat analizi birçok satıcının fiyatının değerlendirilmesi sonucunda esas kararı ortaya çıkarır ve en makul, en kabul edilebilir olan fiyat bu analiz sonucunda gerçekleşir.

Maliyet Analizi: Bir satın almacı, satın aldığı her bir ürün veya hizmetin ana maliyet unsurlarını nelerin oluşturduğunu bir şekilde öğrenmek durumundadır. Satın almacılar için maliyet analizi adımlarını aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

  • Ana maliyet unsurlarını tedarikçiden iste.
  • Mühendisler ve kalite kontrol personeli ile şartnameleri inceleyerek lüzumsuz talepleri belirle.
  • Tedarikçinin üretim tesisini inceleyerek ürünün hangi işlemden geçtiğini veya nasıl bir araya getirildiğini öğren.
  • Şirketinin bu konulardaki teknik uzmanını satın alma departmanının bir üyesi hâline getir.
  • Üretim sürecinde kullanılan ham madde ve girdilerin ikincil tedarikçilerinden bilgi edin.
  • Ayrıntılı bilginin bulunmadığı zamanlarda en iyi tahmin yöntemlerini kullanarak maliyetin ana girdilerini geliştir.
  • Tedarikçiden istenen fiyatları uygun ikame ürünlerin fiyatları ile karşılaştır.
  • Ana maliyet unsurlarının neler olduğuna karar vermek için sürekli olarak üzerinde çalış.
  • Sorular sor ve aktif dinlemede bulun.

Fiyat Analizi ve Metotları: Fiyat analizi, tekliflerin alınmasından önce başlayan bir fonksiyondur. Analizde kullanılmak üzere tedarikçi fiyat teklifi istenir ve yayınlanmış resmî rakamlar, yapılan önceki benzer alımların fiyatları ve piyasadaki diğer markaların fiyatları ile karşılaştırılır. Burada en önemli nokta fiyat analizi ile maliyet analizinin birbirinden tamamen farklı süreçler olduğudur (Burt ve Pinkerton, 2006). Pratik açıdan bakıldığında en kolay fiyat analiz yöntemi karşılaştırma yapmaktır. Aşağıda çok kullanılan yöntemlere değinilmiştir.

Uygun Satın Alma Yönteminin Belirlenmesi

Bir ürün veya hizmetin satın alınmasına ihtiyaç doğduğunda bu satın almanın hangi yöntemle yapılırsa organizasyona en büyük faydayı getireceğine karar vermek gerekir. Bunun en iyi yolu bir önceki adımda yapılan piyasa araştırmasından geçer. Bu araştırmanın sonunda elde edilecek olan maliyet ve tedarikçi bilgileri en uygun yöntemi belirlememize yardımcı olacaktır. Bunlar genellikle (1) ihale yöntemi (İhale yöntemi kendi içinde de farklılaşmaktadır: Kapalı Teklif usulü İhale, Açık Eksiltme Usulü İhale, E-İhale, vb.), (2) doğrudan alım, (3) istekliler arasında teklif toplama (RFQ - Request for Quote) ve (4) önceden belirlenmiş tedarikçiler arasından belirleme vb.dir.

Uygun Tedarikçilerin Belirlenmesi ve Fiyat Tekliflerinin İstenmesi

Satınalma departmanına bir ürün için talep geldiğinde öncelikle bu ürünün çalışılan tedarikçilerin portföyünde olup olmadığına bakılır. Eğer mevcut ise o tedarikçilerle irtibata geçilerek fiyat alınır. Aksi takdirde ürünü satan tedarikçilerden uygun olanlar önceki konularda geçen tedarikçi seçme ve değerlendirme kriterlerine göre belirlenir.

Tedarikçi Seçim Kriterleri

Tedarikçileri hangi kriterlere göre seçip değerlendirelim? Bu soruya verilecek ilk yanıt bunun şartlara bağlı olduğudur. Ancak, genel şartlara uyacak kriterler olarak aşağıdakileri sıralayabiliriz. Burada bahsi geçen kriterler, tedarikçilerle uzun vadeli çalışmak için belirlenmiş ön seçim kriterleridir. Seçilenlerin içinden o anki ihtiyacı karşılayacak yükleniciyi belirlemek için müzakere, pazarlık ve ihale yöntemleri kullanılmalıdır.

İş Yapma Sorumluluğu

Tedarikçinin iş yapma sorumluluğunda temel kriterlerden biri, tedarikçinin bizim şartnamelerimize uygun ürünü getirebilecek performans yeteneğine sahip olup olmadığıdır. Yüksek hacimli alımlarda, tedarikçinin tesislerini görmek ve fiziksel olarak denetlemek akıllıcadır. Ancak birçok durumda sahada denetleme yapmak pratik olmayabilir. Bu durumlarda başka metotlara başvurmak gerekir. Örneğin; tedarikçinin geçmişte gerçekleştirmiş olduğu benzer performanslar bu konuda bize fikir verebilir.

İş Yapma Yeteneği

Tedarikçinin iş yapma yeteneği, seçim ve değerlendirmede kullanılabilecek geniş kapsamlı ve önemli bir kriter olmakla beraber iş yapma sorumluluğu ile karıştırılmamalıdır. Bir tedarikçinin sorumluluk duygusu son derece gelişmiş olmasına karşılık iş yapma yeteneğini gösteren birçok faktör yönünden zayıf kalmış olabilir.

Tedarikçi Değerlendirme Formu

Tedarikçileri seçmek, değerlendirmek veya elemek için oluşturulacak tüm kriterler ve bunların sonuçlarının nasıl değerlendirileceği ile ilgili olarak satınalma departmanları kendi metotlarını oluşturabilir veya bir paket bilgisayar yazılımının içinde hazır olarak sahip olabilirler. Paket programlar pratiktir ve güncel olarak bilgiler işlendiği sürece anlık raporlar verme imkânına sahiptirler.

Uygun Tedarikçilerin Bulunması

Uygun tedarikçileri nerede bulacağımız konusunda başvurulabilecek kaynaklardan bazıları aşağıda sıralanmıştır;

  • Endüstriyel rehberler ve direktifler
  • İnternet arama motorları
  • Ticari Kuruluşlar/Gösterimler
  • Kamu kuruluşları
  • Danışmanlık kuruluşları

Performansın İzlenmesi

Tedarikçi performansı ile ilgili nelerin kontrol edileceği sözleşmenin ilgili maddelerinde, alımla ilgili tedarikçilere önceden açıklanan şartnamelerde (spesifikasyonlar) ve işin yapılış şekli ile ilgili yazılı açıklamalarda (SOW, SLA) belirtilmiştir. Bütün bu yazlı doküman her iki tarafı da bağlayıcı hükümlerle doludur ve tarafların bunlara harfiyen uyması gerekmektedir.

Tedarikçi Faaliyetlerinin Yönetimi

Yüzlerce tedarikçiniz ve buna bağlı takip edilecek binlerce faaliyet olduğunu düşündüğünüzde bunlarla başa çıkmanın zorluğunu takdir edersiniz. Peki, bu durumda tedarikçilerimizin faaliyetlerini nasıl yönetebiliriz? Bunun için birkaç yöntemden bahsedebiliriz.

  • Hataların yönetimi
  • İç kullanıcıların girdisi
  • Saha ziyaretleri

Müzakere ve Pazarlık

Müzakere, normal şartlarda çok daha önceden başlatılmış ve süregelen bir süreçtir ve pazarlık onun bazı belirli zamanlarında yapılan ve fiyat veya başka hususlar üzerinde mutabık kalınan bir parçasıdır. Bu nedenle, beraber çalışılan ve tedarikçi listemizde zaten bulunan firmalar ile bu aşamada yapılan yalnızca istenilen hususlarda son noktayı koyma çalışmasıdır.

Rekabet Ortamı: Rekabet ortamı, eğer uygun tedarikçiler veya yazılımcı hakları açısından zayıfsa, bir pazarlık gücünden bahsetmek zordur. Bu durumda müzakere, organizasyonun hedeflerine ulaşmada tek çözüm olabilir.

Erken Davranma: Satın almada erken davranma, başarılı bir müzakere için kilit faktörlerden biridir. Satın alma departmanı satın alma kararında ne kadar gecikirse müzakerelerde o derecede düşük seviyede avantaj elde eder.

Tedarikçinin Durumunu Hakkında Bilgi Toplama ve Analiz

Bilgi güç demektir. Müzakereyi etkileyecek durumlar hakkında bilgi sahibi olmak bu nedenle önemlidir (Sollish ve Semanik, 2005). Bilgi toplamakla öncelikle, tedarikçinin bakış açısından durumu inceleme ihtiyacı giderilir. Tedarikçiler amaçlarına ulaşmada hangi tavizleri verebilirler sorusuna cevap aranır. Bu noktada tedarikçinin finansal ihtiyaçları ve varsa mevcut ilişkilerimiz dikkate alınması gereken önemli hususlardır.

Kendi Organizasyonumuzun Durumunun Analizi

Organizasyonumuzun kuvvetli ve zayıf taraflarını iyi tespit etmeli ve buna göre satın alma departmanının çalışanlarını harekete geçirebilmeliyiz. Bu çalışmayla, tedarikçilerimizin durumuyla ilgili ilerde yapacağımız araştırmalar hakkında önem vermemiz gereken hususları tespit etmiş oluruz. İncelememiz gereken hususlar aşağıya çıkarılmıştır.

  • Aciliyet
  • İhtiyaçların Önceliği
  • İç Kısıtlamalar
  • Müzakereye Hazırlık
  • Müzakereye Hazırlıkta Dikkate Alınacak Ana
  • Başlıklar
  • Müzakerede Hedefle
  • Müzakereyi Yürütme
  • Kazanan Tedarikçinin Tespiti ve Bildirilmesi
  • Sözleşmenin Yapılması
  • Siparişlerin Verilmesi
  • Ürünlerin Teslim Alınması
  • Kalite Kontrolü
  • Kabul Edilen Ürünlere Yapılacak İşlemler

Sözleşme Yönetimi

Sözleşme yapımı ve yönetimi, satın almacılar ve hukukçuların dâhil olmaları gereken bir süreçtir. Sözleşme, Borçlar Kanununda yer bulmuş hukuki bir kavramdır ve hukuki bir çerçeveye oturtulmadan geçerliliği olmayacaktır. Sözleşmelerin, imzalandıktan sonraki aşamada takip ve idaresinin yine satınalma departmanı kontrolünde olması doğru yaklaşımdır.

Stok Kavramı ve Önemi

Satınalma birimi, miktar ve değer olarak stok kalemleri ile ilgilenir. Stoklanacak malzemelerin; istenilen zaman, miktar ve kalitede, en ucuz fiyatla tedarik edilmesini amaçlar. Tedarik işleminin düşük maliyetle gerçekleşmesi ve malın ucuza tedarik edilmesi, bir kerede tedarik edilecek malzeme miktarının yüksek olmasını gerektirir.

Envanter ve Stok Kavramları

Türkçede envanter, muhasebede, genellikle yıl sonlarındaki fiziksel sayım sonucunda elde edilen stok listesi olarak kullanılmaktadır (Kobu, 2008). Türk Dil Kurumu ise envanteri, “bir ticaret kuruluşunun para, mal ve diğer varlıklarıyla genel olarak borçlu ve alacaklı durumlarını, nicelikleri ve değerleriyle ayrıntılı olarak gösterme, bu durumu gösteren çizelge ve mal ve değerlere ait döküm” olarak tanımlanmaktadır.

Stok Yönetimi

Stok yönetimi, stokların minimum maliyete yol açacak şekilde zaman ve miktar olarak optimizasyonunu (eniyileme) sağlamak için gerekli işlemlerin planlanıp uygulandığı bir faaliyettir.

Stok Maliyetleri

Üretim yapan firmalarda, üretimin büyüklüğüne bağlı olarak stoklar dengede tutulamadığı takdirde ihtiyaç fazlası veya eksiği stoklara bağlı olarak maliyet problemleri ortaya çıkmaktadır. Bu maliyetler, stok yönetimi sistemlerinin seçimi veya sipariş verme ve parti büyüklüğü hesaplamaları için belirleyici olmaktadır.

Minimum Stok Maliyeti İçin Optimal Stok Düzeyi

İşletmenin diğer alanlarında olduğu gibi, stok politikasında da optimizasyonu sağlamak, işletmenin amacı olan yatırımları ile doğru orantılı maksimum karı elde etmesi için gereklidir. Bunu sağlamak için ise, toplam stok maliyetlerini minimize eden stok kontrol modeli geliştirmek ve uygulamak gereklidir.

Stok Düzeyini Etkileyen Faktörler

İşletmenin belli stok düzeyini elde bulundurmasını gerekli kılan bazı faktörler bulunmaktadır. Bunlar arasında belli başlıları ilgili stok kalemindeki ürünün kullanım veya satış düzeyi ile ürünlerin maddi değeridir.

Stok Kontrolü ve Yöntemleri

Stok kontrolü, işletmenin faaliyet konusu varlıkların sipariş ve satışını uyumlu hâle getirecek şekilde, satış sürecinin ve sipariş miktarının belirlenmesi, bu varlıkların elde bulundurulmaları sürecinde izlenmesi ve saklama koşullarının organize edilmesidir. Stok kontrolü iki yönden ele alınmalıdır. Bunlardan ilki stokların para olarak değeri, ikincisi ise miktar olarak durumudur. Stok kontrolünün amaçları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Stok yatırımını minimize etmek,
  • Depolama giderlerini minimize etmek,
  • Üretimin ham maddesiz ve yarı mamulsüz kalmasını engellemek,
  • Etkin bir stok kayıt sistemi kurmak,
  • Muhasebeye stok konusunda doğru ve yeterli bilgi vermek,
  • Ekonomik sipariş için satın alma birimi ile iş birliği yapmak.

ABC analizinin uygulanmasında iki unsur göz önünde bulundurulur: Bunlardan birincisi düşük değerli kalemlerden bol miktarda bulundurmak ikincisi ise yüksek değerli kalemlerin miktarını düşük tutup kontrolünü sıklaştırmaktır. ABC sisteminde A grubundaki yüksek değerli kalemlerin yakından kontrol edilebilmesi için şu yollara başvurulur:

  • Ayrıntılı kayıt sistemi düzenlenir.
  • Kontrol sorumluluğu daha üst düzeydeki personele verilir.
  • Gözden geçirme periyotları sıklaştırılır.
  • Tedarik süresi, sipariş noktası, emniyet stoku ve sipariş miktarı değerleri titizlikle hesaplanır.
  • Tedarik işlemleri yakından takip edilir.