MUHASEBE UYGULAMALARI - Ünite 7: Ticaret Şirketlerinde Kâr ve Zarar Dağıtımı Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 7: Ticaret Şirketlerinde Kâr ve Zarar Dağıtımı

Şahıs Şirketlerinde Kâr ve Zarar Dağıtımı

Bir şirketin toplam gelirlerinden giderleri düşüldükten sonra kalan tutar, kâr veya zarar olarak nitelendirilir. Şirket, iki veya daha fazla gerçek ve tüzel kişinin ticari bir amacı gerçekleştirmek için sermaye veya emeklerini birleştirerek oluşturdukları ticari kurum, yani bir ortaklık olduğuna göre, tüm şirketlerde ortakların şirketin kârı üzerinde hakları olduğu gibi zararında da sorumlulukları vardır.

Şahıs şirketleri, kolektif şirket ve komandit şirkettir.

Kolektif şirketlerde Kâr ve Zarar Dağıtımı

Kolektif şirketin en önemli hedefi, kâr elde etmektir. Ancak ticari yaşamda her zaman kâr elde etmek de olanaklı değildir. Kâr etmenin yanında zarar da edilebilir.

Kâr Dağıtımı

Ortaklar, kâr ve zarardan kendilerine düşen payın belirlenmesini, şirket sözleşmesiyle veya sonradan alacakları bir kararla, içlerinden birine veya bir üçüncü kişiye bırakabilirler.

Her ortak, şirketten faaliyet dönemi sonunda gerçekleşen kârdan kendisine düşen payı, şirkete ödünç olarak verdiği paranın ve kararlaştırılmışsa koyduğu sermayenin faizlerini, şirket sözleşmesi gereğince hak ettiği ücreti, kanuna veya şirket sözleşmesine göre yılsonu bilançosu çıkarılmamışsa çıkarılmasını, bilançoda kâr payı saptanmamışsa saptanmasını ve alacaklarını istemek hakkına sahiptir. Kolektif şirket bir şahıs şirketi olup vergi mükellefi değildir, ancak şirketin ortakları gelir vergisi mükellefidir. Bu yüzden kâr dağıtımı sırasında şirket vergi kesintisi yapmaz. Kâr paylarını ortaklara tam olarak öder.

Kolektif şirketlerde kâr, ortaklara şu şekillerde dağıtılabilir:

Kâr, ortaklar arasında eşit dağıtılır ; Kâr/ortak sayısı ile dağıtılacak rakam bulunur.

Kâr, ortaklara sermaye paylarına göre dağıtılır :

Sermaye Oranı = Ortağın sermaye payı / şirket sermayesi.

Kar Payı= Şirket Kârı x Sermaye Oranı

Kâr, ortakların sermaye paylarına faiz ayrıldıktan sonra dağıtılır: Her bir ortağa düşen kâr payını hesaplamadan önce yapılması gereken işlem, sermaye paylarına isabet eden faizi bulmak olacaktır. Bu da;

Sermaye paylarına düşen faiz =Sermaye × Faiz oranı formülü ile bulunur.

  • Sermaye paylarına düşen faizi hesapladıktan sonra faiz sonrası kalan kâr bulunur. Faiz ayrıldıktan sonra Kalan kâr = Kâr - Sermaye faizi ile hesaplanır.
  • Faiz sonrası kalan kâr, ortaklar arasında eşit dağıtılacağından her bir ortağa düşen pay, kar/ortak sayısı ile hesaplanır.
  • Her bir ortağın sermaye payına isabet eden faiz; Faiz= Ortağın sermaye payı × Faiz oranı ile bulunur.

Kâr, yönetici ortağa prim verildikten sonra dağıtılır : Bu aşamada kâr payları hesaplanırken;

  • Önce yönetici ortağa verilecek prim tutarının bulunması gerekecektir.

Yönetici primi = Kâr × Prim oranı ile hesaplanır.

  • Yönetici ortağa prim ayrıldıktan sonra kalan kâr, ortakların sermaye paylarına göre dağıtılacaktır. Prim sonrası kalan kâr = Kâr - Yönetici ortağa ayrılan kâr formülü ile bulunur..
  • Bu kâr, ortaklara sermaye payları ile orantılı dağıtılacağı için önce ortakların sermaye oranları bulunur; sonra oran, dağıtılacak kâr ile çarpılarak her bir ortağın kâr payı hesaplanır.

S.148-152’de bulunan örnekler incelenebilir.

Ortakların Kâr Paylarını Sermayeye Eklemeleri: Şirket ortaklarının sermaye artırımında uygulayabilecekleri başka bir yol da kâr paylarını almayarak sermayeye eklemeleridir.

Zarar Dağıtımı

Şirketlerin amacı kâr elde etmek olmakla birlikte zaman zaman zarar etmeleri de söz konusu olacaktır. Zarar, işletmenin varlıklarında bir azalmayı ve dolayısıyla işletmenin öz sermayesinde bir azalmayı gösterir. Bu durum da ortakların sermaye paylarında azalma ile sonuçlanır; yani ortakların işletme varlıkları üzerindeki haklarında azalma olur.

Kolektif şirkette zarar olduğunda bu zarar, ortaklara dağıtılır; ancak zararın ortaklar tarafından karşılanması için ortakların oy birliği ile karar alması gerekir. Aksi durumda hiçbir ortak, sermayesinden eksilen kısım tamamlamaya zorlanamaz. Zarar dağıtımında öncelikle şirket sözleşmesine bakılır. Eğer şirket sözleşmesinde zarar dağıtımına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmazsa kâr dağıtımına ilişkin hükümler uygulanır.

Kolektif şirketlerde zarar dağıtımı iki şekilde yapılabilir:

  • Zarar, ortaklar arasında eşit paylaştırılır.
  • Zarar, ortakların sermaye paylarına oranlı olarak dağıtılır.

Ortaklar zararı ortadan kaldırmak için aşağıdaki kararları alabilirler:

  • Zarar paylarını şirkete öderler.
  • Zarar, ortakların sermaye payları azaltılarak yok edilir.

Kolektif şirket ortakları gelir vergisi mükellefidirler. Vergi mevzuatı dikkate alınarak bulunacak mali zarardan düşen payları mart ayında verecekleri gelir vergisi beyannamesinde gösterebilir ve diğer gelirlerinden düşebilirler.

S.153-154’de bulunan örnekler incelenebilir.

Zarar Nedeniyle Sermaye Azaltılması;

Zarar, öz sermayede bir azalıştır. Bu azalış ortakların kişisel varlıklarından şirkete yapacakları ödemelerle giderilebildiği gibi sermaye azaltılarak da karşılanabilir.

S.155-156’da bulunan örnekler incelenebilir.

Komandit şirketlerde Kâr ve Zarar Dağıtımı

Komandit şirketler de şahıs şirketi olduklarından kâr dağıtım ölçütleri, kolektif şirketlere benzemekle birlikte komandit ortaklar nedeni ile ufak farklılık gösterir. Komandit şirketlerin kârlarını nasıl dağıtacağı, genellikle sözleşmelerinde yer alır.

Kâr Dağıtımı; Komandit şirketlerin de kârlarını nasıl dağıtacakları genellikle sözleşmelerinde belirlenmiştir. Komandit şirkette TTK’nin 312. maddesine göre komanditer ortak, iş yılı sonunda gerçekleşen kâr payını ve şirket sözleşmesinde kararlaştırılmış olan faizleri nakden alır.

Zarar Dağıtımı; Faaliyet sonucu oluşan zararın dağıtımında önce şirket sözleşmesi hükümlerine bakılır. Sözleşmede zararın dağıtımına ilişkin hüküm bulunmayabilir. Bu durumda kâr dağıtımına ilişkin hükümlere bakılır. Kâr dağıtımına ilişkin hükümler, zarar dağıtımı içinde geçerlidir.

  1. 6, 157’de bulunan örnekler incelenebilir.

Sermaye Şirketlerinde Kâr ve Zarar Dağıtımı

Kâr, bir işletmenin ticari faaliyetleri sonucunda mal varlığında meydana gelen olumlu farktır. Kâr, hasılat gider karşılaştırması yoluyla (gelir tablosu yaklaşımı) veya dönem sonu öz sermayesinden dönem başı öz sermayesi çıkartılarak yani öz sermaye karşılaştırılması yoluyla (bilanço yaklaşımı) hesaplanabilmektedir.

Her iki şekilde bulunan kâr ( muhasebe kârı ) aynıdır.

Kârın dağıtılabilmesi için mutlaka ilgili dönemde kâr elde edilmiş olması gerekmez. Kâr dağıtımı dönem kazancından yapılabileceği gibi;

  • Önceki dönemlerde elde edilen kârların dağıtılmayan kısımlarından,
  • Kâr dağıtımına istikrar kazandırmak amacıyla ayrılan yedeklerden,
  • Belli amaca tahsis edilmemiş olağanüstü yedeklerden,
  • İhtiyari yedek akçelerin dağıtılması mümkün olan kısımlarından da yapılabilir.

Kâr dağıtımında dikkate alınacak düzenlemeler şunlardır:

  • Türk Ticaret Kanunu
  • Kurumlar Vergisi Kanunu
  • Gelir Vergisi Kanunu
  • Şirket Sözleşmesi

Kâr dağıtımının yapılabilmesi için belirtilen düzenlemelerin amir hükümlerinin yerine getirilmesi gerekir. Dönemin muhasebe kârı bulunduktan sonra şirketin kurumlar vergisinin hesaplanması gerekir. Kurumlar vergisini hesaplayabilmek için de önce vergiye tabi kârın (mali kâr veya vergi matrahı) bulunması gerekir.

Kurumlar Vergisi Matrahının hesaplanması :

Muhasebe kârı

(-) İştirak Kazançları

(+) Kanunen kabul edilmeyen giderler

=Vergiye tabi kâr / Kurumlar vergisi matrah

Kurumlar vergisinin hesabı:

Vergiler Toplamı x Kurumlar vergisi (%20)

Muhasebe kaydı için ,S.158-159’da bulunan örnek incelenebili r.

Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı

Kârın dağıtımının söz konusu olabilmesi için ortada gerçekleşmiş bir kârın mevcut olması gerekir. Şirkete sermaye koymuş bulunan hissedarlar, haklı olarak bir temettü beklentisi içerisindedirler. Yöneticiler de yönetimde devamlı kalabilmek amacıyla bilançolarını olduğundan daha iyi göstermek eğiliminde olabilirler. Bu maksatla amortisman ve karşılık gibi kâr azaltıcı kalemlerin uygulamasında bazen bilerek, bazen de içinde bulundukları mali durum nedeniyle ihmallerde bulunabilirler. Bu şekilde düzenlenen bir bilançodaki kâr unsuru, gerçek bir varlık artışını ifade etmeyeceğinden bu kârın dağıtımı sermayenin iadesi anlamını taşır.

Dağıtılabilir kâr , işletmenin gelişimini sürdürebilmesi için gerekli olan fonlar saklı kalmak koşuluyla pay sahiplerine dağıtılabilecek kârı ve daha önce dağıtılmamış kârların toplamını ifade eder

Anonim şirket ortakları, kanun veya esas sözleşme gereği ortaklara dağıtılması gereken kârdan hisseleri oranında pay alma hakkına sahiptirler.

Anonim şirketlerde sermaye için faiz ödenemez. Kâr payı ancak net dönem kârından ve serbest yedek akçelerden dağıtılabilir. Kâr payına mahsup edilmek üzere avans kâr payı dağıtılabilir.

  • Şirketler bir hesap dönemi içinde bir defa avans dağıtabilirler.
  • Avans dağıtılacaksa şirket ara finansal tablolarının düzenlemesi gerekir.
  • Avans dağıtımına ilişkin ana sözleşmede hüküm olması ve genel kurulun kâr dağıtım yetkisini yönetim kuruluna devretmiş olması gerekir.
  • Dağıtılacak avans tutarı; ara dönem kârından kanun veya ana sözleşme gereği ayrılması gereken yedek akçeler ile vergi, fon ve mali karşılıklar ve varsa geçmiş yıl zararları düşüldükten sonra kalan kısmın yarısını geçemez.
  • Avans dağıtım tarihleri itibarıyla mevcut pay sahiplerine payları oranında dağıtılır.

Anonim şirketlerde kâr dağıtımı işlemleri şu sıraya göre yapılır:

  • Yönetim kurulu tarafından hesap dönemi sonundan itibaren 3 ay içinde bir önceki yıla ait bilanço ve gelir tablosu düzenlenir.
  • Yönetim kurulu, hesap döneminin kapanmasından itibaren 3 ay içinde genel kurulu toplantıya çağırır.
  • Genel kurul bilançoyu, gelir tablosunu ve kâr dağıtımına ilişkin teklifi görüşerek onaylar.
  • Kâr dağıtımına ilişkin işlemler, hesaplamalar ve muhasebe kayıtları yapılır.
  • Ortakların kâr payları ödenir.

Yedek Akçeler

Sermaye şirketlerinde ayrılması öngörülen yedek akçeler TTK’nin 519. maddesi ile hüküm altına alınmıştır. Buna göre

  • Yıllık kârın yüzde beşi, ödenmemiş sermayenin yüzde yirmisine ulaşıncaya kadar genel kanuni yedek akçe ayrılı r (I. tertip yedek akçe).
  • Pay sahiplerine yüzde beş oranında kâr payı ödendikten sonra kârdan pay alacak kişilere dağıtılacak toplam tutarın yüzde onu, kanuni yedek akçeye eklenir (II tertip yedek akçe).

Esas sözleşme gereği ayrılan yedeklere “ statü yedekleri ” denir. Genel kurul kararı ile ayrılan yedeklere “ olağanüstü yedekler ” denir.

Mevcut yasal düzenlemelere göre kanuni ve esas sözleşmede öngörülen isteğe bağlı yedek akçeler ayrılmadıkça pay sahiplerine dağıtılacak kâr payları belirlenemez.

S. 161’de yedek akçe dağılımı ile ilgili örnek incelenebilir.

Dağıtılacak Kâr Payları

Kâr paylarının dağıtımı kanun, sözleşme ve genel kurul kararlarına göre yapılır.

Kâr payı, öncelikle ortaklara dağıtılır. Bunun yanında şirkette çalışan personel ve yöneticilere de kâr payı verilebilir.

  • I. Temettü ( Kâr Payı): I. temettü Türk Ticaret Kanunu’na göre ödenmiş sermayenin % 5’dir.
  • II. Temettü (Kâr Payı): II. temettü ise dönem kârından; kurumlar vergisi, I.ve II. tertip yedek akçeler ile I. temettü düşüldükten sonra kalan kısımdır.

Kâr Dağıtımının Hesaplanması ve Muhasebeleştirilmesi

Anonim şirketlerde kurumlar vergisi ve yükümlülükler ödendikten sonra bulunan kâr, dağıtılabilir kârdır. Dağıtılabilir kâr, muhasebe kârından vergi ve yasal yedekler ile varsa geçmiş dönem zararlarının düşülmesi sonucu kalan tutardır.

S.162-164 örnekler incelenebilir.

Anonim Şirketlerde Zarar Dağıtımı

Eski TTK’de şirketi zarara uğratmaları durumunda yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açılması, genel kurul kararına bağlı iken yeni TTK’de “şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebilir.

Zarara uğrayan şirketin iflası hâlinde tazminatın şirkete ödenmesini isteme hakkına şirket alacaklıları da haizdir. Zarar dağıtımında; 131 Ortaklardan Alacaklar Hs. borç, 580 Geçmiş Yıllar Zararları Hs. alacaklandırılır.

Limitet şirketlerde Kâr ve Zarar Dağıtımı

Limitet şirkette kâr payı, sadece net dönem kârından ve bunun için ayrılmış yedek akçelerden dağıtılabilir. Kâr payı dağıtımına ancak kanun ve şirket sözleşmesi uyarınca ayrılması gereken kanuni yedek akçelerle, şirket sözleşmesinde öngörülmüş yedek akçeler ayrıldığı takdirde karar verilebilir.

Kâr paylarının ve yedek akçelerin hesaplanması, anonim şirketlerde olduğu gibidir. Limitet şirkette kâr payı, sadece net dönem kârından ve bunun için ayrılmış yedek akçelerden dağıtılabilir.

Konu ile ilgili örnekler S.165-168’de incelenebilir.