PEYZAJ ÇEVRE VE TARIM - Ünite 4: Bitki Tanıma ve Değerlendirme-I Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 4: Bitki Tanıma ve Değerlendirme-I

Giriş

Birçok bileşeni olan peyzaj düzenlemesinin belki de en önemli bileşenini bitkiler oluşturmaktadır. Çünkü belirli bir alandan insanların en fazla ve sürdürülebilir olarak faydalanabilmesi her şeyden önce peyzajın ekolojik koşulları ile düzenleme sırasında seçilen bitkilerin ekolojik isteklerinin örtüşmesini gerektirir.

Dünyada yayılış gösteren sadece bitki türlerinin sayısının 250.000’den fazla olduğu düşünüldüğünde, bitki türünün doğru bir şekilde belirlenmesinin aslında ne kadar zor ve ciddi emek gerektiren bir iş olduğu açıkça görülmektedir. Bitkilerle birlikte diğer canlı gruplarında da görülen olağanüstü çeşitlilik, onların sınıflandırması ya da düzenlenmesini zorunlu kılmıştır. Bu nedenle içinde herhangi bir canlı türünü barındıran bilimsel çalışmalar, ticaret, tarım vb. faaliyetlerde ortaya çıkabilecek olası iletişim hatalarının ortadan kaldırılması için eski Yunanca veya latince kökenli sözcüklere dayanan bilimsel tür isimleri kullanılmaktadır. Günümüzde yukarıda da örneğini gördüğünüz bir bilimsel isimlendirmede ilk har büyük yazılan bir cins adı ve türü tanımlayan bir “epitet” adının yan yana verilmesi ile organize edilen ve ikili isimlendirme olarak da adlandırılan bir isimlendirme yöntemi kullanılmaktadır.

Peyzaj düzenlemesinin ana unsurunu oluşturan bitkiler, çok genel olarak “tohumsuz bitkiler (Cryptogamae)” ve “tohumlu bitkiler (Spermatophyta)” olmak üzere başlıca 2 büyük grup altında toplanır. Tohumlu bitkiler adından da anlaşılacağı üzere, neslini devam ettirebilmek için tohum üretebilen bitkilerdir. Tohumlu bitkiler ise temel olarak “Açık Tohumlu Bitkiler (Gymnospermae)” ve “Kapalı Tohumlu Bitkiler (Angiospermae)” olmak üzere 2 grup olarak değerlendirilir. Açık tohumlu bitkilere bu ismin verilmesinin nedeni, tohumlarının açıkta bulunmasıdır. Kapalı tohumlu bitkilerde ise, tohumlar oluşturulan bir meyve yapısı içerisinde korunmaktadır.

Bitki Tanımada Kullanılan Temel Karakterler

Habitus: Bir bitki türünün belirli bir habitattaki; dik, yatık, yarı yatık, yuvarlak, piramit vb. formda olması, dallanması ve köklerinin toprak içerisinde dağılışı gibi genel morfolojik görünüşüne habitus adı verilmektedir.

Gövde Kabuğu: Açık tohumlu bitkilerin tanınmasında kullanılan önemli özelliklerden birisi de gövde kabuğunun fiziksel özellikleridir. Bu özellikler arasında ilk önce renk sayılabilir. Bazı odunlu bitkilerin gövde kabuğu rengi son derece belirleyicidir.

Dallanma Tipleri: Temel bir kural olarak, klorofilli bitkiler sağlıklı bir gelişim gösterebilmek için fotosentez yapmak zorundadırlar. Fotosentez yapabilmek için de güneş ışığına ulaşabilme, en temel gereksinimdir. İşte bu yüzden, güneşten tam olarak yararlanma ve verimli bir şekilde organik madde üretebilmek amacıyla bitkiler dallanırlar. Böylelikle hava ve güneş ile etkileşim haline geçen geniş bir hacim ve yüzey kazanmış olurlar. Nispeten basit yapılı bitkilerde çatalsı ya da ikiye dallanma olarak da bilinen bir dallanma tipi gözükmekle birlikte, gelişmiş bitkilerde esasen 2 tip dallanma vardır. Monopodiyal ya da simpodiyal dallanma .

Büyüme Formu: Açık tohumlu bitkiler; ağaç , ağaççık ya da çalı formundadırlar. Otsu formda üyleri bulunmaz.

Yaprak: Yapraklar da bitkilerin tanınmasında kullanılan önemli unsurlardandır. Şekli, büyüklüğü, rengi, tipi bitkiler için ayırt edici özellikler arasındadır. Açık tohumlu bitkilerde yapraklar sıklıkla pul ya da iğne şeklindedir.

Sürgün Tipleri: Açık tohumlu bitki cinslerini birbirinden en iyi ayırma araçlarından birisi de sürgün özellikleridir. Bu bitkilerde temel olarak uzun sürgün ve kısa sürgün olmak üzere 2 farklı sürgün bulunmaktadır.

Kozalak: Kapalı tohumlu bitkilerde (Angiospermae) görülen olağanüstü çiçek çeşitliliğine karşın, açık tohumlu bitkilerde (Gymnopsermae) kozalak oluşumu görülür. Başka bir ifade ile açık tohumlu bitkilerin çiçekleri kozalaklarıdır.

Açık Tohumlu Bitkilerin Genel Özellikler ve Sınıflandırılması

Açık Tohumlu Bitkiler (Gymnospermae), isim olarak gymnos (açık) ve sperma (tohum) sözcüklerinden türetilmiştir. Adından da anlaşılacağı üzere açık tohumlu bitkilerde, tohum açıkta bulunmakta ve daha gelişmiş olan kapalı tohumlu bitkilerde olduğu gibi çevresel koşullara karşı tohumu daha iyi bir şekilde korumak üzere oluşturulan meyve yapısı bulunmamaktadır.

Açık tohumlu bitkilerin genel özellikleri:

  • Çoğunlukla ağaç ya da ağaççık, nadiren de çalı formunda olan bitkilerdir. Bütünüyle odunsu olan bu bitkilerin otsu üyeleri bulunmaz. Herdem yeşil olan bu bitki grubuna ait üyeleri sıklıkla iğne yapraklıdır.
  • Bir veya iki evcikli bitkilerdir. Bir evcikli olanlarda kozalaklar tek eşeylidir (cinsiyetlidir). Başka bir ifade ile, erkek ve dişi kozalaklar aynı bitki üzerinde ayrı ayrı bulunur.
  • Açık tohumlu bitkilerde kozalak denilince hemen akla geliveren büyük kozalak, dişi kozalaktır. Bunun dışında daha küçük, genellikle daha az dikkat çeken erkek kozalaklar yer almaktadır.
  • Açık tohumlu bitkiler, ekonomik açıdan çok değerli türleri bünyesinde barındırmaktadır. Bazı çam türlerinden elde edilen reçine ve terebentin, sedirden elde edilen sedir yağı, bazı ardıç tülerinden elde edilen ardıç yağı ekonomik olarak değerli kimyasal maddelerdendir. Kuşkusuz en önemli rolleri, doğal denge anlamındaki işlevleridir.

Neslin devamı için çok önemli olan döllenmenin gerçekleşebilmesi için erkek çiçeklerden çıkan polenin dişi çiçeğin yumurtasına ulaşması gerekir. Bitkiler dünyasında renkli çiçeklerin oluşturulmasının en önemli amacı döllenmenin garanti altına alınmasıdır. Çünkü renkli çiçeklerde döllenme böcekler aracılığıyla gerçekleşmektedir. Açık tohumlu bitkilerin çiçekleri ise gösterişsiz kozalaklardır. Bu yüzden böyle bitkilerde döllenme hava akımlarıyla hareket eden polenler aracılığıyla sağlanmaktadır.

Açık Tohumlu Bitkiler (Gymnospermae)

Cycadaceae: Cycadales ordosunun tek familyasıdır. Genel olarak küçük bir palmiyeyi andırırlar. 10 m’yi aşan yüksekliklere kadar gelişen üyeleri vardır. Ekolojik olarak daha çok rekabetin zayıf olduğu çorak yerlerde rastlanırlar. Gelişmeleri son derece yavaş olup, üremeleri de çok uzun zaman almaktadır. Cycas cinsi çoğu kez palmiyelerle karıştırılır. Tropik Asya, Avustralya ve çevre adalarda yetişen yaklaşık 20 farklı türe sahiptir. Erkek çiçekler kozalak halindedir. Cycas türleri arasında özellikle Japonya’da doğal olarak yetişen Cycas revoluta değerli bir süs bitkisidir.

Ginkgoaceae: Ginkgophyta sınıfı üyeleri, dünyamızın geçirmiş olduğu iklim değişiklikleri sonucunda ortadan kaybolmuştur. Bu sınıfın üyeleri arasında günümüze kadar ulaşmayı başarabilmiş tek familya Ginkgoaceae familyasıdır. Bu familya günümüzde tek cins ( Ginkgo ) ve tek tür, Ginkgo biloba L. (Çin mabed ağacı), ile temsil edilmektedir.

Pinaceae (Çamgiller): Herdem yeşil, nadiren yaprak döken tek evcikli ağaç ve çalılardan oluşan üyeleri vardır. Pinaceae familyası üyelerinde dallar çevresel, karşılıklı veya nadiren almaşlı dizilmiştir. Yapraklar kısa sürgünler üzerinde demetler halinde veya uzun sürgünler üzerinden tek tek çıkmaktadır. Tek çıkan yapraklar sürgün üzerinde çevresel dizilişlidir. Bu grupta yapraklar genellikle reçine kanalı içermektedir. Erkek kozalaklar genellikle dalların uçlarında bir eksen etrafında sarmal dizilişte pullardan (mikrosporofil) oluşur. Her biri 2-6 adet polen kesesi (mikrosporangium) içerir. Familya üyeleri mart ayından itibaren polen salmaya başlarlar. Dişi kozalaklar daha büyük görünümlü olup, bir eksen etrafında sarmal dizilimli pullardan oluşmuş yapıdadır.

Pinus L. (Çam): Açık tohumlu bitkilerin en büyük cinsidir. Tropiklerden başlayarak kuzey yarımkürede yayılış gösteren türleri bulunmaktadır. Herdem yeşil ağaçlar veya nadiren çalılardan oluşan bu cinsin üyeleri, peyzaj düzenlemelerinde oldukça sık kullanılmaktadır. Yapraklarını dökmemesi, önemli miktarda toz emme özelliği nedeniyle peyzaj düzenleme anlamında; kereste, reçine, çam sakızı gibi özellikleri nedeniyle de endüstriyel olarak önemli cinslerden biridir.Dallar gövde ile dik bir açı yerine, yukarıya doğru açılı olarak çıkar. Bitki yaşlandıkça hem taç yapısı hem de dalların dizilişi düzensiz bir hal alır. Henüz genç bir fidanken, bu cinse ait bitki türlerinde yapraklar gövde üzerinde tek tek dizilmiş olmalarına rağmen, ilerleyen zamanlarda uzun sürgünler üzerinde yer alan kısa sürgünlerden 2, 3 veya 5 tane nispeten uzun iğne yapraklar çıkmaktadır. Çam ağaçları güçlü bir kök sistemine sahip olup, ekolojik hoşgörülüğü özellikle kuraklığa ve soğuğa dayanıklılığı yüksektir. Dünya üzerinde yayılış gösteren 100 türe karşılık, ülkemizde 5 çam türü doğal yayılış göstermektedir.

Pinus Sylvestris L. (Sarıçam) : 40-50 m’ye kadar boylanabilen, herdem yeşil, yayvan taçlı ağaçlardır. Dallar gövdeden yatay bir şekilde çıkar. Gövde narin ve silindir biçimindedir. Kısa sürgünlerde yer alan iğne yapraklar yaklaşık 3-10 cm uzunluğunda, kenarları dişli ve dikkat çekici bir şekilde kıvrıktır. Erkek kozalaklar yeni sürgünlerin dip tarafında sarı, turuncu ve pembe renkli kozalak demetleri şeklindedir, olgunlaşınca sarararak uzar. Toprak ve iklimle ilgili istekleri bakımından çok seçici değildir. Güneşli, yarı gölge yerlerde ve ılıman iklimlerde gelişir. Ülkemizde Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu’da lokal bir yayılış gösteren tür, Avrupa ve Asya’da oldukça geniş yayılışa sahiptir.

Pinus nigra arn. subsp. pallasina (Lamb.) Holmboe (Anadolu Karaçamı): Herdem yeşil, 30 ila 40 m’ye kadar boylanabilen yuvarlak formlu bir türdür. Tepe tacı geniş, düzgün gövdelidir. Levhalar halinde olan, kalın ve koyu renkli gövde kabuğu boyuna, derin çatlaklıdır. Grimsisiyah ya da esmer gövde kabuğu rengi dolayısıyla karaçam olarak isimlendirilmektedir. Tomurcukları silindirik ve sivri uçludur. Erkek kozalaklar yeni sürgünlerin diplerinde bulunur. Kısa saplı, sivri, yumurta biçiminde olan ve sürgüne oturmuş dişi kozalaklar 4-10 cm boyundadır. Ekolojik hoşgörüsü oldukça yüksek olup, toprak ve iklim koşulları bakımından fazla seçici değildir. Ilıman iklimlerin ve güneşli yerlerin bitkisidir. Ülkemizdeki en geniş yayılış alanına sahip ağaç türü olması nedeniyle önemli bir türdür. Batı Anadolu, Güney Anadolu, Kuzeybatı Anadolu, İç Batı Anadolu ve İç Anadolu’nun kuzey kesimlerinde saf veya karışık ormanlar oluşturmaktadır.

Pinus brutia Ten (Kızılçam): 30 metreye kadar boylanabilen, herdem yeşil, gövde ve tacı düzensiz bir orman ağacıdır. Genç sürgünleri ince ve kırmızımsı yeşil renklidir. Sürgün/Yaprakları ikili demetler halinde çıkan sivri ve batıcı, sert, koyu yeşil yaprakları 12-18 cm uzunluğundadır. Erkek kozalaklar sarı renkte yeni sürgünlerin diplerinde küçük kozalak demetleri halinde yer alır, olgunlaşınca uzar ve rengi kükürt sarısına döner. Özellikle kışı ılıman geçen, bol güneşli yerlerin bitkisidir. Çabuk gelişme yeteneğine sahip olan bitki kuraklığa, sıcaklığa ve tuza karşı oldukça dayanıklı olup, toprak ve kayaç seçicilikleri yoktur. Ülkemizde Batı ve Güney Anadolu’da ve yerel koruluklar halinde Orta Kara- deniz bölgesinde yayılış göstermektedir.

Pinus halepensis Mill. (Halep Çamı): 15-20 m’ye kadar boylanabilen, herdem yeşil, ilerleyen yaşlarda dağınık taca sahip olan bir sahil ağacıdır. Kabuk genç bitkide ince, düz ve gri; sonrasında ise kalın, derin ve boyuna çatlaklı kırımızımsı kahverengidir. Sürgün/Yaprakları sarımsı veya yeşilimtrak taze sürgünlere sahiptir. Gelişmiş sürgünler ise grimsi renktedir. Erkek kozalaklar yeni sürgün diplerinde demetler halindedir ve olgunlukta sarı veya turuncu renklidir. Dişi kozalaklar ise silindire yakın konik olup, tekli, ikili ya da üçlü olarak uzunca ve kalın bir sapın ucunda aşağı doğru sarkık, hemen hemen sürgüne paralel konumdadır. Güneşli ve ılıman iklime sahip alanların bitkisidir. Kumlu topraklarda iyi gelişir. Bunun yanı sıra taşlı, kurak ve fakir topraklarda da gelişebilir. Kuraklık, sıcaklık ve tuza dayanıklı bir türdür. Kızılçam ile olan genetik yakınlığı nedeniyle morfolojik olarak ondan yayılış alanı farklılığı ile ayrılır. Vatanı Türkiye, Kuzey Afrika, Avrupa’nın Akdeniz kıyıları ve Batı Akdeniz’dir.

Pinus pinea L. (Fıstık Çamı): Herdem yeşil, iğne yapraklı, gençken yuvarlak, ileri yaşlarda ise şemsiye şeklinde taca sahip bir Akdeniz iklimi bitkisidir. Yumurta biçiminde, sivri uçlu ve pulları geriye doğru kıvrık olan tomurcuklar, reçinesizdir. Kısa sürgünler üzerinden çoğunlukla ikili nadiren üçlü demetler halinde çıkan koyu yeşil iğne yapraklar 6 ila 18 cm boyundadır. Üç yılda olgunlaşan ve sürgün uçlarında yer alan erkek kozalaklar silindirik, sarı veya turuncu renkli, tek veya gruplar halindedir. Ilıman iklime sahip bol güneşli alanlarda iyi gelişir. Kuraklık ve sıcaklığa dayanıklı olup, soğuktan zarar görebilir. Kireçli, kumlu ve fakir topraklarda iyi gelişir. Vatanı Türkiye ve güney Avrupa olan bu tür, en geniş yayılışını Türkiye’de yapar. Bergama yakınlarındaki Kozak yaylasında geniş yayılış gösterir.

Cedrus (Sedir): Sedirler piramit şeklinde yani yukarıya doğru daralan, sivri uçlu bir taca sahiptirler. Herdem yeşildir. Çamın iğne yapraklarına oranla daha kısa olan ve çoğunlukla 3 köşeli olan iğne yapraklar, uzun sürgünler üzerinde tek tek veya kısa sürgün üzerinden demetler halinde (10-35 adet) çıkmaktadır. Erkek kozalaklar, kısa sürgünlerin uç kısımlarında, dik duruşlu, 3-5 cm boyundadır. Silindirik şekilli ve büyük dişi kozalaklar ise, iki yılda olgunlaşur ve olgunlaştıktan sonra, kozalak pulları dökülür ve ağaç üzerinde sadece kozalak ekseni kalır. Ekolojik olarak çoğunlukla kalker anakayalar üzerinde yetişen ışık bitkileridir. Nem istekleri yüksek değildir. Ülkemizde Cedrus libani A. Richard ile temsil edilir. Bu tür Lübnan’da da bulunur.

Cedrus libani A. Richard (Katran Ağacı, Lübnan Sediri, Toros Sediri): Herdem yeşil, boyu 30 ila 50 m boya kadar ulaşabilen, piramit formunda, dalların gövde ile dik açıya yakın bir açı yaptığı ağaçlardır. Uzun sürgünler üzerinde tek halde ve seyrek olarak bulunan yapraklar, kısa sürgünler üzerinde 10-15’li demetler halinde bulunur. Başlangıçta yeşil renkte ve 3-5 cm boyunda olan erkek çiçekler, sonbaharda olgunlaşır ve koyu sarı renge dönüşür. Dişi kozalaklar ise kısa saplı ve fıçı biçimindedir. Ekolojik olarak ışık istekleri fazla, nem istekleri yüksek değildir. Ilıman iklimlerin bitkisidir. Kalker anakayalar üzerinde iyi gelişirler. Anti-toros, Toros’lar ve Amanos dağlarında 1200-2000 m yüksekliklerde, bazen saf bazen de karışık ormanlar oluşturmaktadır.

Abies Mill. (Göknar): Piramit şeklinde bir taça sahip boylu ağaçlardır. Dallar gövdeden çevresel olarak çıkarlar. İnce, düzgün ve açık gri renkli kabuğu gençken düz, ilerleyen yaşlarda ise çatlaklıdır. Uzun sürgünler üzerinde almaçlı olarak dizilen yapraklar yassıdır, yani iki yüzü vardır. Yaprakların alt yüzeylerinde çoğunlukla iki adet beyaz stoma bantı bulunur. Erkek kozalaklar sarı veya kırmızı renkte, dişi kozalaklar ise silindir şeklinde ve dallar üzerinde dik durumludur. Ekolojik olarak derin toprakları ve nemli ortamları tercih ederler. Isı istekleri orta derecede, ışık istekleri ise azdır. Kuzey yarımkürenin ılıman kuşağında yayılış gösteren 50 kadar türü olan Abies cinsinin ülkemizde 2 tür ve 5 alttürü bulunmaktadır.

Picea Dietr. (Ladin): Piramit şeklinde taçı olan, düzgün gövdeli, boylu ağaçlardır. Yapraklar uzun sürgünler üzerinde almaçlı olarak dizilmiştir. Genel olarak 4 köşeli olan bu yaprakların her bir yüzeyinde bir stoma bantı bulunur. Erkek kozalaklar sarımsı renkte ve 2-3 cm boyundadır. Döllenmeden önce dikine duran kozalaklar, döllendikten sonra aşağıya sarkar. Olgun kozalakların pulları dağılmaz. Ekolojik olarak nemli ve serin yerleri tercih ederler. Kök sistemleri yayvan olduğundan, rüzgar ve fırtınadan kolay etkilenirler. Kuzey Yarımküre’nin ılıman ve soğuk yerlerinde yayılış gösteren yaklaşık 30 türü bulunur. Ülkemizde doğal olarak gelişen tek tür Picea orientalis (L.) Link. (Doğu Ladini) türüdür.

Picea orientalis (L.) Link. (Doğu Ladini): Herdem yeşil, 40-50 m boya ulaşabilen, piramit taçlı bir ağaçtır. Yan dalları çok sık dizilişlidir. Genç sürgünleri renkli ve tüysüzdür. Kısa (5-10 mm) olan iğne yapraklar 4 köşeli, her yüzü tek beyaz çizgili, parlak, yeşil renklidir. Erkek çiçekler silindirik, kırmızı renkli, dişi kozalaklar daha çok üst dallarda ve silindirik bir yapıya sahiptir. Yarı gölgegüneşli yerlerde ve ılıman iklimlerde yetişir. Beslenme elementleri bakımından zengin toprakları tercih eder. Esas yayılış alanı Kafkasya olmasına rağmen, ülkemizde Doğu Karadeniz bölgesinde 500-1500 m’ler arasında saf veya karışık ormanlar oluşturmaktadır.

Cupressaceae (Servigiller): Açık tohumlu bitkilerin önemli familyalarından birisi de Cupressaceae (servigiller) familyasıdır. Bir veya iki evcikli, herdem yeşil ağaç ve çalılardan oluşan bu familyanın üyelerinde yapraklar pulsu veya iğnemsi şekildedir. Erkek kozalaklar küçük, uç kısımda veya yaprak koltuklarında ya da küme halinde, dişi kozalaklar uç kısımlarda veya kısa sürgünlerin yan tarafından çıkmış durumdadır. Dünyanın çeşitli yerlerinde yayılış gösteren 24 cinsi ve yaklaşık 130 türü vardır.

Cupressus (Servi): Herdem yeşil, ağaç veya ağaççıklardır. Cinsin en karakteristik ve diğer açık tohumlu bitkilerden ayıran özelliği imbrikat dizilişli pulsu yapraklarının genellikle 4 köşe sürgünlerde 4 sıra halinde ve karşılıklı olarak bulunmasıdır. Dalların ucunda yer alan erkek kozalaklar uzun silindir şekilli ve olgunlukta sarı renklidir. Cinsin dünya üzerinde yayılış gösteren yaklaşık 20 türü bulunmaktadır.

Cupressus sempervirens L. (Adi Servi): Herdem yeşil olan tür, 30 metreye kadar boylanabilmekte, sütun şeklinde, hızlı büyüyen, dar, piramit taçlı bir ağaçtır. Pulsu olan yapraklar, imbrikat dizilişli, dört köşe sürgünlerde 4 sıra halinde ve karşılıklı bulunmaktadır. Erkek çiçekler dar silindir şeklinde olup, sarımsı yeşil renktedir. Bol güneşli yerlerde ve ılıman iklimlerde yetişmektedir. Kireçli, taşlı ve kumlu topraklarda gelişebilen, kuraklığa dayanıklı bir türdür. Cupressus sempervirens L. var. pyramidalis varyetesinin vatanı Türkiye ve İtalya’dır.

Juniperus L. (Ardıç): Herdem yeşil, bir veya iki evcikli, çok dallanan ağaçlardır. İğne ya da pulsu yapraklıdır. Kozalaklar yaprak koltuklarından ya da dalların ucunda çıkmaktadır. Genellikle toprak örtüsünün zayıf olduğu alanlarda gelişen bitkilerdir. Dünyada yaklaşık 60 türü olan cinsin, ülkemizde 8 türü doğal yayılış göstermektedir.

Juniperus oxycedrus L. subsp. oxycedrus (Küçük Kozalaklı Katran Ardıcı): İki evcikli çalı veya ufak ağaç formunda bir türdür. Sivri, batıcı iğne yapraklar, sürgünlere yaklaşık dik açı yapacak şekilde ve bir noddan 3 tane çıkacak şekilde çevrel dizilmiştir. Küre/yumurta biçimindeki parlak kahverengi kırmızı, çok kısa saplı dişi kozalakları, genellikle 3 tohumludur. Ilıman iklimlerde ve bol güneşli yerlerde yetişirler. Her türlü toprakta ve aşırı soğuk/ kuraklıkta gelişir. Ülkemizde Tuz gölü çevresi ve Doğu Anadolu hariç çok geniş yayılışa sahiptir.

Juniperus excelsa Bieb. (Boz Ardıç, Boylu Ardıç): 20 m’ye kadar boylanabilen, önceleri pyramidal sonraları yayvan bir taca sahip bir orman ağacıdır. Mavi yeşil, sıkı dizilmiş pul yapraklar ince sürgünlerde karşılıklı olarak bulunur. 4-6 pullu üzümsü kozalaklar, 8-12 mm çapında olup, iki yılda olgunlaşır. Ilıman iklimlerde ve güneşli alanlarda gelişir. İçbatı Anadolu’da geniş alanlar kaplayan ve saf topluluklar oluşturan bir türdür.

Juniperus chinensis L. (Çin Ardıcı): Çalı formunda, 2.5-5 m boylanabilen, sık ve yayvan dallı, gövdeden horizontal çıkışlı bir türdür. Son derece ince sürgünlerden çıkan yapraklar, mavi yeşil renkte, sivri ve batıcıdır. 5-18 cm çapında, mavi-siyah renkte kozalaklar, 2-5 nadiren de tek tohumludur. Ilıman iklimlerde ve güneşli alanlarda iyi gelişirler.

Biota L. (Mazı):

Pulsu yapraklara sahip, tek evcikli, herdem yeşil ağaç ve ağaççıktır. Dünya’da bugün Çin, Kuzey Hindistan, Kore, Japonya ve İran’da doğal olarak yayılış göstermektedir. Yüksek ekolojik hoşgörülükleri nedeniyle dünyanın pek çok yerinde park ve bahçelerde peyzaj düzenleme sırasında kullanılmaktadır.

Taxaceae (Porsukgiller): Çok dallanma gösteren, herdem yeşil, bir veya iki evcikli, şerit veya şeritimsi mızrak şeklinde olan yapraklara sahip ağaç veya ağaçcıklardır.

Taxus L. (Porsuk): İki nadiren tek evcikli ağaç veya ağaçcıklar. Reçine kanalı içermeyen yapraklar iki sıra halinde dizilmiştir. Erkek çiçekler yaprak koltuklarından çıkar. Dişi çiçeklerde karpel sayısı en çok 2 olduğundan kozalak oluşumu yoktur. Cinsin Kuzey Yarımküre’de yayılış gösteren 9 türü vardır. Ülkemizde sadece Taxus baccata L. türü doğal yayılış göstermekte ve peyzaj düzenlemesi anlamında tercih edilmektedir.

Taxus baccata L. (Adi Porsuk): 20 m’ye kadar boylanabilen, yavaş büyüyen, genç sürgünleri yeşil, kabukları kırmızımsı kahverengi olan ve kabukları düzensiz çatlayarak dökülen ağaççık veya çalıdır. Yapraklar iki sırada sarmal dizilişli, reçine kanalsız, kısa saplı şeritsi, 1-4 cm uzunluğunda, 5 yıl bitki üzerinde kalıcı, alt yüzü açık üst yüzü koyu yeşil bir bitkidir. Erkek çiçekler yaprak koltuklarında kurullar halinde, sarı renkli, dişi çiçekler küre biçimindedir. Ilıman iklimlerde, yarı gölge ve güneşli yerlerde iyi gelişir. Derin, kireçli ve nemli toprakları tercih eder. Vatanı Türkiye, Avrupa, Kafkaslar ve Kuzey Afrika olup, ülkemizde Kuzey Anadolu, Toroslar ve Amanos’larda doğal yayılış gösterir.