PEYZAJ ÇEVRE VE TARIM - Ünite 8: İç Mekan Bitkileri ve Tasarımı Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 8: İç Mekan Bitkileri ve Tasarımı

Giriş

İç mekan bitkileri, mekanın kullanım amacına uygun olarak mekânsal ve mimari organizasyonun sağlanmasında önemli elemanlar olarak değerlendirilmektedir. İç mekan bitkileri; gövdesi, dalları, yaprakları, sürgünleri, çiçekleri ve içinde bulundukları saksılarla bir mekana çekicilik ve güzellik katmak için sıklıkla kullanılırlar. İç mekan bitkilerinin doğru şekilde seçilmesi, hazırlanması ve yerleştirilmesi, doğal koşullardakine uygun olarak ekolojik isteklerinin karşılanması başarılı ve sürdürülebilir bir tasarım için son derece önemlidir.

Hangi şekilde olursa olsun mekanın ve tasarımın amacı ile bitkilerin ekolojik isteklerine uygun seçim ve uygulamalar yapmak gereklidir. Bunun için temel tasarım eleman ve ilkeleri ile bitkilerin ve mekanın özellikleri bilinmelidir.

İç Mekan Bitkilerinin Sınıflandırılması ve Faydaları

İç mekan bitkileri, en genel tanımla, doğal yaşam alanlarından alınarak çeşitli saksılar veya kaplar içerisine konan, çoğunlukla dekoratif amaçlar için konut, ofis ve alışveriş merkezleri gibi kapalı mekanlarda yetiştirilen bitkilerdir.

Birçok bitki iç mekan koşullarına adapte olabildiği ya da doğal ortamlarına benzer koşullar iç mekanlarda sağlandığı sürece iç mekan bitkisi olarak kullanılabilmektedir. Genel olarak iç mekan bitkisi olarak kullanılmaya en elverişli ve en yaygın olarak tercih edilen bitkiler çok fazla ışık, su ve bakım ihtiyacı olmayan, yavaş gelişen bitkilerdir. İç mekan bitkileri yapraklarını dökmeyen herdem yeşil türlerden tercih edilir.

İç Mekan Bitkilerinin Sınıflandırılması: Bitkilerin gösterdiği genel fiziksel gelişim ve büyüme özelliklerine göre (ağaç, çalı, sarmaşık, yer örtücü vb.), gövde ve yaprak yapılarına göre (otsu, odunsu, yaprak döken, herdem yeşil, yarı herdem yeşil vb.), yaşam süresine göre (tek yıllık, iki yıllık, çok yıllık vb.) sınıflandırmalar yapılabilir.

İç mekan bitkilerinin doğal ortamlarının dışında ve kapalı mekanlarda tutulması ekolojik isteklerine göre yapılan sınıflandırılmayı önemli kılmaktadır. Özellikle bu sınıflamada dikkate alınan sıcaklık , ışık ve nem faktörleri bitkilerin iç mekanlarda doğru konumlara yerleştirilmesi ve böylelikle optimum bir gelişim gösterebilmelerini kolaylaştırmaktadır. İç mekan bitkilerinin temel kullanım nedeni olan estetik ve fonksiyonel amaçlar, bitkilerin sahip oldukları form, yaprak ve çiçek özelliklerini de önemli bir sınıflandırma kategorisi olarak ön plana çıkarmaktadır. Bitkilerin yapraklarının formu, yapısı, renkleri ile çiçeklerin rengi, çiçeklenme zamanı ve süresi estetik amaçlı kullanımlarda önemlidir.

Foot-candle (fc): Türkçe’de ayak-mum olarak ifade edilen bir ışık yoğunluğu birimidir. Yaklaşık 33 cm uzaklıktaki bir mumun verdiği ışık üzerinden yapılan bir değerlendirme yöntemidir.

İç mekan bitkilerinin bir kısmı dikine gelişip sütun ve piramidal bir gelişme gösterirken, bir kısmı düzensiz (dağınık), yayılıcı, kaskatlı, sarkık, vazo veya yuvarlak formlarda olabilir.

İç Mekan Bitkilerinin Faydaları: İç mekan bitkileri, iç mekanlara kattıkları estetik değer ötesinde hem kullanıldıkları mekanlar hem de insanlar için başka birçok fayda da sağlamaktadır. Bu faydalardan başlıcaları aşağıdaki bölümlerde özetlenmektedir.

Hava Kalitesinin İyileşmesi ve Havanın Temizlenmesi: Bitkiler dış mekanlarda olduğu gibi iç mekanlarda da önemli birer oksijen kaynağı olarak görev yapmaktadırlar. Bitkiler, fotosentez yaparak ortamdaki karbon dioksiti alırlar ve ortama oksijen verirler. Bitkiler aynı zamanda doğal birer hava temizleyicisidirler. Bitkiler ortamdaki tozu da tutarak havayı temizlemektedirler.

İnsan Sağlığı Üzerindeki Olumlu Etkiler: İç mekan bitkileri insanların hem fiziksel hem de zihinsel sağlıkları üzerinde olumlu etkileri olan materyallerdir. İç mekanlardaki hava kalitesini ve nem miktarını yükseltmeleri, toz ve diğer kirleticilerin miktarını azaltmaları sayesinde iç mekan bitkileri insan sağlığı üzerinde olumlu etkiler yapmaktadır. Mide bulantısı, baş ağrısı, öksürük gibi sağlık sorunlarının azaltılmasında, soğuk algınlığına yakalanma riskinin % 30 oranında düşürülmesinde iç mekan bitkileri faydalıdır. Aynı zamanda hastalıkların daha hızlı iyileşmesine de etki ettikleri bildirilmektedir. Küçük çocukların iç mekanda bitkilerde erken yaşlarda temas etmeleri bazı alerjenlere karşı direnç kazanmalarında ve bağışıklık sistemlerinin güçlenmesinde faydalıdır.

İç Mekan Konforunun Artması: Hava kalitesinin artması ve nispi nemin yükselmesi insanlar için fiziksel ve zihinsel olarak daha konforlu iç mekanların oluşturulmasını sağlamaktadır. İnsan sağlığı için tavsiye edilen nem miktarı % 30-60 arasındadır. Bitkiler ise doğal nemlendirici olarak görev yapmaktadır.

İş Üretkenliğinin Artması: Bitkiler sayesinde yaratıcılık, belirli bir konuya odaklanma ve verimlilik artmakta, sonuç olarak çalışanların başarı oranı yükselmektedir. Bitkiler çalışanların öfke, depresyon, yorgunluk ve kaygı gibi olumsuz etkilere daha az maruz kalmasına yardımcı olmakta ve böylelikle performans düşüklüklerinin önlenmesinde etkili olmaktadırlar.

Estetik ve Fonksiyonel Çözümler Sağlanması: İç mekanların özelliklerine ve tasarımın amacına bağlı olarak iç mekan bitkileri, ortamın güzelleştirilmesi ve fonksiyonel çözümlerin sağlanmasında kullanılmaktadır. İç mekan bitkileri kullanılarak mekanlar olduğundan daha büyük, küçük, dar, geniş, alçak veya yüksek gösterilebilir. Bitkiler iç mekanlardaki sert ve katı konstrüksiyon elemanlarının yumuşatılması, ölü kullanım alanlarının değerlendirilmesi, istenmeyen veya kötü görünen unsurların saklanması için de ideal çözümler sunarlar.

Mekanların Değerinin ve Tercih Edilme Düzeyinin Artırılması: Yapılan araştırmalar bitkisel tasarımların ve kullanımların yer aldığı mekanların diğerlerine kıyasla kullanıcı tarafından daha çekici bulunduğunu ve tercih edildiğini ortaya koymaktadır. İç mekan bitkilerinin kullanıldığı ortamlar kullanıcı tarafından daha güvenilir, samimi, özenli, konforlu ve estetik bulunmaktadır.

Çevreci ve Doğa Dostu Bir Bilinç Oluşturulması: Özellikle çalışma ortamlarında doğadan uzak bulunan insanlar, iç mekanlardaki bitkisel tasarımlar sayesinde kısmi de olsa yeniden doğayla bütünleşme imkanı bulabilmekte, bu bütünleşme insanları doğanın korunması konusunda daha istekli yapmaktadır.

İç Mekan Bitkilerinin Ekolojik İhtiyaçları ve Bakımı

İç mekan bitkilerinin sağlıklı gelişmesi ve arzu edilen estetik ve fonksiyonel faydaları sağlayabilmeleri için ihtiyaç duydukları toprak, ışık, sıcaklık, su, besin maddesi ve nem koşulları temin edilmelidir. İyi bir havalandırma önemlidir. Ayrıca bitkilerin kök ve üst aksamlarının gelişimine uygun saksı ve kaplar tercih edilmeli, bitkinin gelişimine uygun olarak gerektiğinde saksı ve toprak değişimi yapılmalıdır.

Bazı iç mekan bitkilerinin farklı koşullara karşı toleransı yüksek, bakım istekleri düşük ve yetiştirilmesi kolaydır. yer değişikliği yapılacak bitkilerin yeni ortamın koşullarına intibak etmesini sağlayacak önlemler alınmalıdır.

Toprak: Doğal ortamlarında bitkiler, birbirinden farklı özelliklerdeki topraklarda veya ortamlarda yetişmektedir. Toprağın yapısı, içinde bulunan besin maddelerinin tutulma ve bitki kökleri tarafından alınma düzeyini, toprak içinde tutulan su miktarını, suyun drene olma özelliklerini belirler. Genellikle, iyi bir saksı toprağının gözenekli, fazla suyu kolaylıkla drene eden, su tutma kapasitesi yüksek, steril, içindeki çözünür tuz oranı düşük ve hafif olması arzu edilir. Hazır saksı topraklarının yaklaşık 2/3’ü hindistan cevizi lifleri, perlit ve vermikülit gibi malzemelerden, geri kalanı kumlu topraktan meydana gelmektedir.

Hızlı drenaj sağlanması arzu edildiği durumlarda toprak karışımına iri taneli kum ve perlit gibi malzemeler karıştırılmalıdır. Vermikülit; toprağın havalanmasında, nem tutma kapasitesinin arttırılmasında, ortam pH’ının düzenlenmesinde, bitki besin maddelerinin tutularak bitkiye yavaş yavaş verilmesinin sağlanmasında faydalıdır.

Vermikülit: Volkanik kökenli, inorganik, uzun ömürlü, steril, hafif ve geçirgenliği yüksek bir mineraldir. Kuvvetli bir kök gelişimi sağlar.

Perlit: İnorganik, hafif, steril, uzun ömürlü bir malzemedir. Toprağın havalanmasını ve ısı izolasyonu sağlar.

Işık: Güneş ışığı, bitkilerin gelişiminde ve tüm yaşam döngüsünde en önemli faktörlerden biridir. Işığın yoğunluğu, süresi ve niteliği bitkisel gelişimi etkiler; besin maddelerinin topraktan alınmasıve bitkilerin fotosentez, solunum ve transpirasyon yapmaları için önemli bir kaynaktır. Çimlenme, yaprak ve dal oluşturma, çiçeklenme ve meyve verme gibi olaylar birçok bitki türü için maruz kaldığı ışığın yoğunluğu ve süresiyle ilişkilidir. Işığın yoğunluğu bitkide gövde ve sapların uzunluğu, yaprakların boyutu, rengi ve çiçeklenme üzerinde etkilidir. Uygun bir gelişim için karanlık ortam da kesinlikle şarttır. Özellikle yaz mevsiminde bitkilerin direkt güneş ışığından korunması gerekir.

Her bitkinin ışık isteği birbirinden farklı olduğu gibi, aynı bitkinin farklı fenolojik dönemler boyunca ihtiyaç duyacağı ışık da aynı olmayabilir.

Dış mekandan iç mekana gelen ışığın yoğunluğu; iklimsel koşullar, dış mekanda güneş ışığını filtreleyen ağaç ve cisimlerin varlığı, pencerelerin rengi, temizliği, UV filtreler, perdeler gibi unsurlara göre değişiklik gösterebilir.

Yüksek ışık isteği olan bitkilerin yeteri kadar ışık alamamaları zayıf ve seyrek bir yapraklanmaya neden olmaktadır.

Elektromanyetik spektrumun kırmızı dalga boyuna yakın aralıklarda ışık sağlayan ampuller (sıcak beyaz floresanlar) bitkilerde büyük, ince ve açık renkli yaprakların oluşmasına neden olurken, mavi dalga boyuna yakın spektrumda ışık veren ampuller (soğuk beyaz floresanlar) kısa boylu, sağlam yapılı ve koyu yeşil yapraklara sahip bir bitkisel gelişim sağlar. Bu iki farklı dalga boyunun uygun birleşiminden meydana gelen yapay ışıklandırmalar sağlıklı ve normal gelişim gösteren iç mekan bitkilerinin yetiştirilmesini sağlar.

Nem: Nispi nemin düşük, ortam ısısının ise çok yüksek olduğu bazı durumlarda bitkiler aşırı su kaybına uğramakta ve yaprak uçlarında yanıklar meydana gelebilmektedir. Bu durum yaprak dökülmeleriyle de sonuçlanabilmektedir. Nispi nemin bitkinin tolere edebileceği değerin üzerinde olması durumunda ise bitkide enfeksiyonlar meydana gelebilir.

Su ve çakıl taşı dolu sığ kaplar kullanılarak suyun buharlaşması ve ortamın nemlendirilmesi, uygulanan bir yöntemidir. Bazen de ortam nemlendiricileri kullanılmak suretiyle daha iyi bir bitkisel gelişim için ortam nemi arttırılabilmektedir.

Bitkinin ihtiyacından fazla toprak nemi köklerin çürümesine, az nem ise kurumasına neden olur.

Sıcaklık : Bitkiler yaşam döngüleri boyunca yaşamsal aktivitelerini yerine getirmek için belirli bir sıcaklığa ihtiyaç gösterirler. Tüm fiziksel ihtiyaçlar gibi farklı bitkilerin sıcaklık gereksinimleri de birbirinden farklı olabilmektedir. Ani sıcaklık değişimleri, bitkilerin yapraklarında sararmalara ve yaprak dökülmelerine neden olabilir. Ortam sıcaklığı düştükçe bitkinin su ve besin maddesi ihtiyacı azalır.

Besin Maddesi: İç mekan bitkileri saksı benzeri sınırlı bir yetişm ortamında tutuldukları için bir süre sonra içinde bulundukları ortamlardaki besin maddeleri tükenmekte ve takviye yapılmazsa bitkide gelişim bozuklukları meydana gelmektedir. Dolayısıyla tüm iç mekan bitkilerine yeteri kadar besin maddesi takviyesi yapılmalıdır. Bitkiler için satın alınan hazır saksı topraklarının içindeki mevcut besin maddesi içeriği göz önüne alınarak gübreleme yapılmalıdır. Özellikle gelişme dönemlerinde bitkilere kendi ihtiyaçlarına uygun besin maddesi takviyesinin yapılması gereklidir.

Bitki besin maddeleri organik veya inorganik olabilir. Organik besin maddelerinin bitki tarafından alınması daha uzun sürer. İnorganik besin maddeleri bitki tarafından hızlı şekilde alınırlar, ancak bitkilerde yanmalara neden olabilecek riskler içerirler. İç mekan bitkileri için en sık tercih edilen bitki besinleri suda çözünenlerdir.

Besin maddeleri tuz içerirler ve saksılı bitkilerde tuz birikimine neden olur. Saksıların dışında oluşan beyaz ve sarı tortulanma ve lekeler tuz birikiminin bir işaretidir.

Su: Su, topraktan besin maddelerinin alınması ve ayrıca bitkinin tüm yaşamsal faaliyetlerinin yerine gelmesi için hayati öneme sahip bir kaynaktır.

Bitkinin türüne, bitkinin içinde bulunduğu döneme (çiçeklenme, uyku vb.), büyüme devresinin uzunluğuna , ortam koşullarına, toprağın ve saksının özelliklerine uygun bir sulama planı yapılmalı ve yeteri kadar su verilmelidir.

Sulama suyunun niteliği özellikle bu duruma karşı hassasiyeti olan bitkilerde göz önüne alınmalıdır.

Saksı Değiştirme: Gelişim şekline, hızına ve bitkinin içinde bulunduğu saksının büyüklüğüne bağlı olarak bitkilerin saksılarının değiştirilmesi önemli bir gerekliliktir. Genellikle küçük saksılarda bulunan iç mekan bitkilerinde yıllık olarak saksı değişimi yapılırken, daha büyük saksılar için bu süre her iki yılda birdir. Bu sayede bitki kökleri daha sağlıklı bir gelişim göstereceğinden bitkinin toprak üstü aksamı da daha sağlıklı olacaktır.

Hastalıklar ve Zararlılar: İç mekan bitkilerinde görülen yaprak yanıkları, benekler, lekeler, çürümeler ve küfler, tuz birikmeleri çeşitli sorunların ve hastalıkların göstergesidir. Ayrıca iç mekan bitkilerine zarar veren bir çok organizma, böcek ve akar türü bulunmaktadır. Bitkilerde sağlıklı gelişimlerini etkileyen çeşitli belirtilerin görülmesi durumunda sorunu teşhis etmek için araştırmalar yapılmalı ve gerekliyse uzmanlara başvurulmalıdır.

İç Mekanda Bitkisel Tasarım

Bitkilerin mekânsal tasarım süreçlerinde kullanılmasındaki amaç, temel tasarım ilkelerini (oran, ölçek, denge, tekrar, uyum, zıtlık, çeşitlilik, vurgu vb.) ve tasarım elemanlarını (odaknoktası, form, doku, renk vb.) göz önüne alarakiç mekan tasarımının amaçlarını yerine getirmektir. İç mekanda bitkiler; mekânsal organizasyon, çevresel şartların kontrolü; estetik değer yaratma amaçlarına yönelik kullanılmaktadırlar.

İç mekanda bitkisel tasarım yaparken hem mekanın hem de bitkilerin özellikleri ve ekolojik istekleri iyi bilinmeli, tasarımın amacına ve müşteri beklentilerine uygun bitkisel tasarımlar yapılmalıdır. İç mekanda bitkisel tasarımla mekana estetik değer katılması hedeflendiğinde bitkilerin dokusu, formu, ölçüsü, rengi ve birbirleri arasındaki mesafe ve ilişki iyi ayarlanmalıdır.

Sürekli bir etki için iç mekan bitkileri herdem yeşil türler arasından seçilir.

İç mekanda gerçekleştirilecek bitkisel tasarımlarda göz önüne alınacak bazı temel etmenler aşağıdaki gibi özetlenebilir:

Renk: Şüphesiz bitkiler söz konusu olduğunda en hakim renk yeşildir. Yeşil, insanlar üzerinde rahatlama yaratan ve huzur veren bir etkiye sahiptir. Çiçekli bitkiler de renkleriyle mekana çeşitlilik katar; monotonluğu kırar ve odak noktası oluştururlar.

Ölçek: İç mekan bitkileri; yer örtücüler, küçük alt bitki örtüsü, büyük alt bitki örtüsü, yüksek boylu bitkiler, sarılıcılar ve sarkıcılar olarak farklı ölçeklerde olabilir. Bitkiler mekanın ölçüsüne uygun ölçülerde seçilmelidir. Bitkisel kompozisyonun mekanın farklı yönlerinden görülebilmesi durumunda en yüksek bitkilerin grubun merkezinde konumlandırılması, daha alçak boylu bitkilerin de ön sıralara doğru yerleştirilmesi gereklidir.

Form: Bitkiler değişik formlarda olabilirler. İç mekanda özellikle büyük bitkilerin formu budama suretiyle kontrol altına alınmaktadır. Bitkilerin formukadar içinde bulundukları saksıların formu da önemlidir.

Doku: Doku, bitkinin genel yapısı, formu ve görüntüsüyle meydana gelen bir unsurdur. Özellikle tropikal kökenli iç mekan bitkileri çok farklı yapı ve dokuya sahiptir. Yapraklar dokuyu meydana getiren başlıca unsurdur. Yaprakların büyüklüğü, şekli, kenarları, kalınlığı, miktarı bitki dokusunun oluşumunda önemlidir. Gövde, dal ve sürgünler de dokuyu oluşturan diğer bitki aksamlarıdır. Bitkiler genel olarak kaba, orta ve ince dokulu olabilirler. Kaba doku yakınlaştırıcı, ince doku uzaklaştırıcı etkiye sahiptir. Dolayısıyla kaba dokular mekanın olduğundan daha küçük, ince dokular ise büyük algılanmasında kullanılabilirler.

İç Mekanda Özel Bitkisel Uygulamalar

Yeşil Duvarlar: Yeşil duvarlar, dikey bitki duvarlarıdır. Başka bir deyişle dikey bahçeleridir. Dış mekanda kullanımı olduğu gibi iç mekanlarda da son zamanlarda yoğun bir şekilde kullanılmaktadırlar. Yeşil duvar uygulamasında dikey yüzeyler yoğun bir şekilde yaprak dökmeyen bitkilerle kaplanır. Böyle bir cephe iç mekanda şüphesiz son derece dikkat çekici olacak ve iyi bir odak noktası oluşturacaktır.

Yeşil duvarlar pek çok farklı teknik ve yöntemle uygulanabilmekte, duvar oluşumunda olduğu kadar bitki seçiminde çeşitli alternatiflerden yararlanılabilmektedir. En kolay uygulama yöntemlerinden biri kafesler ve sarmaşıklar için oluşturulan duvarlardır. Yeşil duvarlar çeşitli filtreleme ve havalandırma sistemleri ile de entegre edilerek ortamdaki havanın temizlenmesi ve filtrelenmesinde biyolojik filtreler olarak da kullanılabilmektedir.

Şişe Bahçeleri (Terrarium): Son zamanların en popüler uygulamalarından biri terrarium, yani şişe bahçeleridir. Şişe bahçeleri, özellikle küçük mekanlarda minyatür bahçeler yaratarak hem estetik açıdan tatmin edici bir tasarım sağlamak, hem de iç mekan bitkilerinin insanlara sağladığı fiziksel ve psikolojik faydalardan yararlanmak için tercih edilen yöntemlerden biridir.

Şişe bahçesi uygulamaları kavanozlardan farklı ölçek ve formdaki fanuslara kadar birçok cam kap kullanılarak gerçekleştirilebilmektedir. Şişelerin kapaklı olması durumunda kapalı şişe bahçesi, kapaksız olması durumunda açık şişe bahçesi elde edilir.

Askıda Bitkiler: Askıda bitkiler, iç mekan bitkilerinin ilgi çekici kullanımlarına güzel bir örnektir. İç mekan bitkilerinin askıda tutulmasında farklı malzeme ve yöntemler kullanılabilmektedir. Ayrıca sarkıcı, tırmanıcı ve dikine büyüyen bitkiler, kaktüs ve sukkulentler, şişe bahçeleri, soğanlı çiçekler gibi sayısız türde bitki uygun kaplarda ve malzemelerle duvarlara asılabilmekte, tavandan veya taşıyıcı kirişlerden sarkıtılabilmektedir. Bu bitkiler özellikle iç mekanlardaki cansız, kullanışsız monoton alanların güzelleştirilmesinde, köşelerin değerlendirilmesinde, arzu edilen noktalara vurgu yapılarak ve odak noktası oluşturularak kullanıcının yönlendirilmesinde, çoklu kullanımlarla farklı amaçla kullanılan mekanlar arasında sınır oluşturulmasına, hatta belirli güzergahlar boyunca tekrarlanan askıda bitki kullanımları ile sirkülasyonu yönlendirmeye yardımcı olurlar. Askı malzemesinin, saksıların ve bitkilerin form, renk, doku gibi özellikleri mekanda zıtlık, uyum, denge vb. yaratılmasına yardımcı olur.