PSİKO-SOSYAL REHABİLİTASYON - Ünite 3: Yaşlılıkta İlişkiler ve Sosyal Destek Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 3: Yaşlılıkta İlişkiler ve Sosyal Destek

Giriş

Ülkemizde ve dünyada yaşlı nüfus giderek artmaktadır. Düşmekte olan doğum ve bebek ölüm oranları, ortalama yasam süresinin uzaması gibi faktörler yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranını artırmaktadır. Bu ünitede sosyal ilişkilerin ve sosyal desteğin yaşlı bireyler üzerindeki olumlu etkisi tartışılacaktır.

Sosyal Destek

Sosyal destek, ihtiyaç halinde kişilere psikolojik fiziksel ve maddi destek verebilecek aile, arkadaş, komşu ve toplum ağı olarak tanımlanmaktadır. Sosyal destek kişinin sosyal alanda kendini değerli hissetmesine ve kendini toplumun kabul gören bir üyesi olarak görmesine yardımcı olur.

Sosyal destek, psikolojik, fiziksel ve ekonomik boyutlara sahiptir. Bu boyutların ayrımı birçok akademisyen tarafından yapılmış olsa da, en yaygın olarak kullanılan sekli Cohen ve Willis (1985) tarafından sınıflandırılmıştır. Bu sınıflandırmaya göre sosyal destek türleri; duygusal, takdir, maddi, bilgisel ve arkadaşlık desteği olmak üzere 5 baslık altında toplanmaktadır (Cohen & Willis, 1985).

Yaşlılık ve Sosyal Destek

Sosyal destek, toplumun bir parçası olan her birey için büyük önem arz etmektedir. Ancak, toplumdaki bazı dezavantajlı gruplar (çocuklar, yaşlılar, engelliler, göçmenler, kadınlar) göz önünde bulundurulduğunda, bu grupların daha çok sosyal desteğe ihtiyaç duyduğu su götürmez bir gerçektir. Dezavantajlı gruplardan biri olan 65 yas ve üstü yaşlı grubu için sosyal destek, hem maddi, hem manevi, hem de fiziksel açıdan önem taşımaktadır.

Yaşlılarda sosyal desteğe ihtiyaç duyulmasının sebeplerini sıralayacak olursak;

  • Yaşlılıkla beraber sosyal statünün düşmesi (emeklilik, çocukların bağımsızlaşması vb.),
  • Yaşlılıkla birlikte maddi kaynakların azalması ya da yetersiz kalması,
  • Yaşlılıkla beraber sosyal ağların azalması veya zayıflaması,
  • Yaşlılıkla birlikte eş kaybı riskinin artması (özellikle kadınlar için),
  • Yaşlıların sosyal izolasyon riskinin bulunması,
  • Yaşlıların istismar ve ihmale uğrama riskinin bulunması,
  • Yaşlıların yaşlı ayrımcılığına uğrama riskinin bulunması,
  • Yaşlıların akut ve kronik hastalıklar sebebiyle daha çok bakıma ihtiyaç duyması,
  • Yaşlılıkla beraber engellilik riskinin artması,
  • Yaşlıların depresyon gibi psikolojik hastalıklara meyilli olması,
  • Yaşlılar arasında Alzheimer, Demans gibi bilişsel bozuklukların yaygın olması olmasıdır.

Sosyal desteğin yaşlı bireyler üzerindeki olumlu etkileri şöyle özetlenebilir:

  • Algılanan refah seviyesini artırır,
  • Duygusal ve sosyal yalnızlığı bertaraf eder,
  • Ruhsal hastalıkların önlenmesinde ve tedavisinde yardımcı olur,
  • Benlik saygısını ve öz güveni artırır,
  • İyimserlik seviyesini artırır,
  • Yaşam kalitesini iyileştirir,
  • Sağlık algısını iyileştirir,
  • İşlevsel kapasitesini artırır,
  • Üretkenliği artırır.

“Aktif Yaşlanma” Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 1990’lı yıllarda Dünyanın gündemine sokulmuş olan bir kavramdır. Aktif yaşlanma süreci yaşlıların günlük yaşamlarında sosyal, ekonomik, kültürel aktivitelere katılımlarını esas alır. Yaşlı için öncelikli olarak ailesi en temel sosyal destek birimidir. Maddi, manevi ve fiziksel destek için yaşlı birey öncelikle ailesine başvurmaktadır.

Sosyal Desteğin Kuramsal Modelleri

Yaşlı bireyler ve yetişkin çocukları ile ilgili birçok kuram bulunmaktadır. Bu kuramlardan en günceli Bengtson ve Roberts’ın Kuşaklararası Dayanışma yaklaşımıdır. Bu yaklaşıma göre yetişkin çocuklar ve yaşlı ebeveynleri birbirlerine 6 farklı boyutta destek sağlarlar ve bu boyutlar birbiriyle ilintilidir (Bengtson ve Roberts, 1991). Sosyal desteğin kuramsal modelleri, yapısal ve işlevsel destek olmak üzere iki önemli boyutu vurgular.

Sosyal Destek ile İlgili Kavramlar

Sosyal destek konusunun daha iyi anlaşılabilmesi için algılanan sosyal destek, sosyal ağ, sosyal etkileşim, sosyal izolasyon ve sosyal dışlanma kavramlarının bilinmesi yararlı olacağı için ünitenin bu bölümünde bu kavramlar üzerinde durulacaktır.

Sosyal destek “sübjektif (öznel)” ve “objektif (nesnel)” olmak üzere iki kategoride değerlendirilebilir. Objektif sosyal destek, gerçekte insanlardan ya da kurumlardan alınan destek olarak tanımlanır. Üçüncü bir şahsın bu destekleri gözlemlemesi mümkündür. Sübjektif sosyal destekte ise , kişinin algıladığı sosyal destek seviyesi önemlidir.

Sosyal ağ bireyin ailesi, arkadaşları, iş arkadaşları ve diğer tanıdığı kişilerdir. Diğer bir tanıma göre sosyal ağ, sosyal etkileşim ve kişisel ilişkilerin oluşturduğu bir ağdır.

Sosyal etkileşim iki ya da daha fazla bireyin birbirlerine karsı olan davranışlarını ve buna karşılık birbirlerine verdikleri tepkiyi içeren bir süreçtir.

Yaşlıların karşılaştığı en büyük sorunlardan bir tanesi de sosyal izolasyon, yani sosyal yalıtımdır. Sosyal izolasyon, bireylerin toplumun diğer üyeleriyle olan iletişim ve etkileşimini tamamen kesmesi ya da asgari düzeye indirmesi olarak tanımlanmaktadır.

Yaşlı bireylerde sosyal izolasyona yol açan birçok risk faktörü bulunmaktadır. Bu faktörlerin en başında yaşlı bireyin sosyo-demografik özellikleri gelir. Yaş arttıkça, gelir seviyesi düştükçe, yaşanılan çevrenin kalitesi düştükçe yaşlı bireylerin sosyal izolasyona maruz kalma ihtimali de artmaktadır. Sosyal izolasyona neden olan diğer bir faktör ise yaşlı bireylerin önemli yaşam olayları geçirmeleridir. Eşin ölümü, boşanma ve işsizlik gibi olumsuz yasam deneyimleri, yaşlı bireylerin sosyal destek ağlarını zayıflatarak onların sosyal izolasyona maruz kalmalarına yol açabilir.

Sosyal dışlanma kavramı ilk olarak 1970’lı yıllarda Fransa’da ortaya çıkmıştır. Sosyal dışlanma, belirli bireylerin veya grupların yapısal ve / veya kişisel nedenlerden dolayı sosyal anlamda tamamen veya kısmen içinde yasadıkları toplumun dışında kalmaları ve bu toplumdaki yurttaşlığa ilişkin üretim, tüketim, tasarruf, siyasal ve sosyal yönlü normal eylemlere katılamamalarıdır.

Sosyal Destek ve Sağlık

Sosyal destek yaşlı bireylerin kendilerini iyi hissetmelerine yardımcı olmakla birlikte, sorunlarla daha kolay başa çıkmalarını sağlamaktadır. Ayrıca fiziksel ve psikolojik sağlık durumuna olumlu etkide bulunmakta ve genel iyilik halini iyileştirmektedir.

Sosyal desteğin yaşlı bireylerin sağlığı üzerindeki etkisi kısaca aşağıdaki maddelerle özetlenebilir:

  • Düşük ölüm oranı,
  • Hastalıklara karşı direnç,
  • Hastalıkların iyileşmesi,
  • Stresli ve acı olaylarla baş edebilme,
  • Psikolojik uyum,
  • Günlük hayatta etkinlik.

Sosyal destek ve ruh sağlığı arasında pozitif bir ilişki bulunmaktadır. Yeterince sosyal destek almayan, ya da aldığı sosyal desteği yeterli görmeyen bireylerde çeşitli psikolojik sorunların ortaya çıktığı gözlenmektedir.

Sosyal Desteğin Ölçülmesi

Sosyal desteğin ölçülmesi, gerekli sosyal destek müdahalelerinin yapılması açısından büyük önem arz etmektedir.

Sosyal Destek Müdahalesi

Sosyal destek müdahalesi, sosyal desteğe ihtiyaç duyan veya düşük seviyede sosyal destek algısı olan bireylere profesyoneller tarafından sağlanan destektir. Verilen sosyal destek, ihtiyaç duyulan desteğin türüne göre değişebilir.

Türkiye’de Yaşlılara Yönelik Hizmetler

Tarih boyunca Türk kültürü merhamet, şefkat ve koruma duygularını gelenekler içerisine yerleştirmiş ve aile yapısında zayıf konumda bulunan yaşlı ve çocuğu odak haline getirmiştir. Özellikle yaşlıları deneyimleri nedeniyle önemli bir konumda tutmaktadır. 1930 yılında yürürlüğe giren 1580 sayılı kanun kapsamında kamu kuruluşu olan Belediyelere bakıma muhtaç kişilere ve yaşlılara korunma ve bakım sağlayacak olan kurumların yönetiminin de sorumluluğu verildikten sonra aceze evleri, güçsüzler yurdu, düşkünler evi ve huzurevi gibi yatılı merkezler açılmıştır. Aynı zamanda bazı sivil toplum kuruluşları ve gönüllü şahıslar da bu tür hizmetler vermek üzere çeşitli kuruluşlar açmışlardır. Anayasanın 61. maddesine göre devlet yaşlıları korumakla yükümlüdür. Bu bağlamda devlet yaşlı bireylere yönelik bazı hizmetler sunmaktadır. Bu hizmetler ihtiyaç sahibi yaşlı bireyler için sosyal destek niteliği taşımaktadır. Bu bölümde sağlık hizmetleri gibi tüm vatandaşları kapsayan sosyal hizmetlerden ziyade, sadece yaşlı bireylere yönelik hizmetler ve bu hizmetlerin şartları sunulmaktadır.

Huzurevleri 60 yaş ve üzerindeki yaşlı kişileri huzurlu bir ortamda korumak, bakmak ve bu kişilerin sosyal ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetleri Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet yürüten sosyal hizmet kuruluşlarıdır.

Yaşlı Hizmet Merkezleri, akıl ve ruh sağlığı yerinde olan, tıbbi bakıma ihtiyacı olmayan ve herhangi bir özürü bulunmayan yaşlının bakımı ile ilgili olarak hane halkının tek basına kaldığı durumlarda, yaşlılara evde yaşamlarını devam ettirebilmeleri için yaşam ortamlarının iyileştirilmesi, günlük yaşam faaliyetlerine yardımcı olunması amacıyla imkânlar ölçüsünde evde bakım hizmeti sağlamaktadır.

Alzheimer Hastası Yaşlılar Gündüzlü Bakım Merkezi: Ailesinin yanında yasayan Alzheimer hastası yaşlıların evde tek basına kalmasından doğan riskleri ortadan kaldırarak yaşlının güvenliğini sağlamak, Alzheimer hastası yaşlıyı çeşitli etkinliklerle aktif hale getirerek yaşlıda oluşacak ajitasyonu azaltabilmek, bu yaşlıların aileleri ile dayanışma ve paylaşma sağlanarak ailelerdeki çaresizlik ve suçluluk duygularının azalmasını sağlamak, aileleri gündüzlü bakım merkezîne yönelterek huzurevleri ve bakım evlerindeki yığılmaları önlemek ve Alzheimer hastası yaşlıların gündüz bakımlarını sağlayarak yaşlıya ve ailesine destek vermek amacıyla kurulmuş merkezlerdir (EYHGM, 2015).

Bakım Hizmetleri: Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu ile engelli ve yaşlı bireylerin kurum bakımından sorumlu kılınmıştır. Bu sorumluluk çerçevesinde; gündüzlü ve yatılı bakım kuruluşları aracılığı ile korunmaya, bakıma veya yardıma muhtaç kişilere sosyal hizmet sunulmaktadır.

Yaşlılık Aylığı: Ülkemizde 2022 sayılı “65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz, Kimsesiz Türk Vatandaşına Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun”un uygulamaları 1977 yılından beri devam etmektedir.

Yerel Yönetimlerce Yaşlılara Verilen Hizmetler: Belediyelerin yardıma muhtaç olan yaşlılara yönelik hizmetleri arasında huzurevi açmak ve işletmek, ücretsiz muayene ve ilaç yardımı yapmak, gıda, yakacak, ev temizliği desteği ve belediye otobüslerinden ücretsiz veya indirimli yararlanmalarını sağlama hizmetleri yer almaktadır.

Sonuç

Yaşlı bireyler fiziksel, sosyal ve psikolojik gelişimlerinden ötürü, sosyal izolasyon, sosyal dışlanma gibi istenmeyen durumlarla karşılaşabilmektedirler. Bireylerin yaşlılık döneminde de rahat yaşayabilmeleri, belli bir yaşam kalitesi standardına erişebilmelerinin önünde bazı risk faktörleri bulunmaktadır.