SAĞLIK KURUMLARINDA OPERASYON YÖNETİMİ - Ünite 5: Sağlık Kurumlarında Verimlilik Ölçümü ve Yönetimi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 5: Sağlık Kurumlarında Verimlilik Ölçümü ve Yönetimi

Giriş

Yeni teknolojinin sağlık kurumlarında kullanılması olumlu bir gelişme olmakla birlikte, maliyetleri artıran bir unsurdur. Sağlık harcamalarının artması ise, ülke kaynaklarından sağlık sektörüne daha fazla pay ayrılmasını gerektirir. Verimlilik, bir sağlık kurumunun ne kadar başarılı olduğunu gösteren ölçütlerden biridir.

Verimlilik Nedir?

Verimlilik kavramı kökenini ekonomiden alır. Ekonomide verimlilik kavramı şöyle tanımlanır: “verimlilik, istenilen bir çıktıyı en az maliyetle üretmek veya mevcut mevcut kaynaklar ile en fazla çıktıyı üretmektir”. Bu tanıma göre, verimlilik, bir birim girdi kullanarak ne kadar çıktı üretildiğidir.

Verimlilik kavramı daha basit şekliyle aşağıdaki gibi ifade edilir:

Verimlilik = Çıktı / Girdi

Verimlilik Türleri Nelerdir?

Verimlilik kavramının kendi içinde birçok türü vardır. Bu türler arasında iki tanesi esastır: teknik verimlilik ve tahsis verimliliği. Teknik verimlilik ve tahsis verimliliği bir araya gelip ekonomik verimliliği meydana getirir. Daha açık bir anlatımla;

Ekonomik Verimlilik = Teknik Verimlilik x Tahsis Verimliliği

Sağlık Kurumlarında Verimlilik Nasıl Ölçülür?

En sık kullanılan verimlilik ölçüm teknikleri üç gruba ayrılır:

  1. Oran analizleri,
  2. Bir regresyon analizi çeşidi olarak en küçük kareler tekniği (EKKT),
  3. Sınır yaklaşımları.

Oran Analizleri

Oran analizleri, sağlık kurumlarında verimliliği ölçmek için kullanılan en basit ve geleneksel yöntemdir. Bu yöntemde, iki değişken arasındaki ilişkiye bakılarak verimlilik ölçülür. Bir sağlık kurumu sadece belirli özellikler açısından verimliliğini arttırmak amacıyla kullanacaksa, oran analizleri uygun göstergelerdir.

En Küçük Kareler Tekniği (EKKT)

Bu teknik parametrik bir tekniktir. EKKT ile verimlilik ölçülürken sağlık kurumunun ürettiği birden fazla çıktı ve bunları üretmek için kullandığı girdi aynı anda birlikte değerlendirilir. EKKT olumlu özelliklerinin yanı sıra bazı olumsuz özelliklere de sahiptir. EKKT ile yapılan verimlilik ölçümünün hastanelerin “ortalama” performansı hakkında bilgi vermesidir. Bu tekniğin ikinci olumsuz özelliği, sağlık kurumlarının ortalama verimliliği hakkında bilgi verdiğinden, her bir sağlık kurumunun verimli olup olmadığının belirlenememesidir.

Sınır Yaklaşımları

Sınır yaklaşımları, parametrik ve parametrik olmayan yaklaşımlar olarak iki ana gruba ayrılır. Parametrik olmayan tekniklerin çoğunda Veri Zarflama Analizi (VZA) kullanılır. En çok kabul gören parametrik sınır yaklaşımı, Stokastik Sınır Regresyonu olarak da bilinen Stokastik Sınır Analizi (SSA) tekniğidir.

Veri Zarflama Analizi

VZA tekniği, matematiksel bir programlama tekniğidir. Günümüzde, sağlık sektöründe verimliliği ölçmek için en fazla kullanılan tekniktir.

Veri Zarflama Analizi Tekniğinin Avantajları

Bu tekniğin çok sayıda avantajı vardır. Bunlar arasında en önemlisi, birden fazla girdi kullanarak birden fazla çıktı üreten karar verme birimlerinin her biri için bir verimlilik skoru hesaplamaya imkân tanımasıdır.

Tekniğin ikinci önemli avantajı, incelenen karar verme biriminin üretim fonksiyonu ile ilgili herhangi bir varsayımda bulunmayı gerektirmemesi ve dolayısıyla bir parametre belirleme zorunluluğunun olmamasıdır.

Üçüncü avantajı, VZA’nın verimsiz olduğu belirlenen karar verme birimlerinin verimsizliklerinin hangi girdilerin aşırı kullanılmasından veya hangi çıktıların az üretilmesinden kaynaklandığını belirlemeyi sağlamasıdır.

Veri Zarflama Analizi Tekniğinin Dezavantajları

Birçok önemli avantajının yanı sıra VZA tekniğinin dezavantajları da vardır. Bunlardan biri, değerlendirmeye alınan tüm karar verme birimlerinin çevresel ve örgütsel özelliklerinin aynı olduğu kabul edilir ve karar verme birimlerinin verimliliğinin sadece kötü yönetimden kaynaklandığı varsayılır. VZA’nın bir başka dezavantajı ise, veride aşırı değerler olması durumunda verimlilik sonuçlarının değişebilmesidir.

Veri Zarflama Analizi Tekniğinde Model ve Yönelim

Verimlilik sınırını belirlemek için iki model vardır: 1

  1. Ölçeğe sabit getiri (ÖSG),
  2. Ölçeğe değişken getiri (ÖDG).

Bir ÖSG modelinde, girdideki artışın çıktılarda oransal değişim yaratacağı varsayılır. Bir ÖDG modelinde, girdideki artışın çıktılarda artan veya azalan oranda değişim yaratacağı varsayılır. Bu iki modelin önemli bir avantajı vardır. O da, toplam teknik verimlilik ve salt/safi teknik verimlilik arasında ayrım yapmayı sağlamasıdır.

Stokastik Sınır Analizi Tekniği

Stokastik sınır analizi (SSA) tekniği, regresyon analizine dayalı bir ekonomik tekniktir.

Stokastik Sınır Analizi Tekniğinin Avantaj ve Dezavantajları

SSA tekniğinin diğer tekniklerle karşılaştırıldığında önemli avantajları vardır. Bunlardan biri, EKKT ile karşılaştırıldığında, SSA tekniğinde her karar verme birimi için bir verimlilik skoru elde edilmesidir. SSA’nın VZA tekniğine göre dezavantajı ise, SSA’nın parametrik bir teknik olması sebebiyle bir fonksiyonel formun belirlenmesini gerektirmesidir.

Sağlık Kurumlarında Verimliliği Neler Etkiler?

Hastaneler dâhil çeşitli sağlık kurumlarında verimlilik ölçümü, sağlık kurumlarının verimlilik düzeylerinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve sağlık kurumlarına yapılacak kaynak tahsisi kararlarının verilmesi amaçlarıyla kullanılabilir. Sağlık kurumlarının verimlilik düzeyleri arasındaki fark birçok faktörden kaynaklanabilir. Bu faktörleri iki ana grupta toplamak mümkündür:

  • Verimlilik ölçüm yöntemine ilişkin faktörler
  • Sağlık kurumunun iç ve dış çevre özellikleri

Verimlilik Ölçüm Yöntemine İlişkin Faktörler

Eğer sağlık kurumlarının verimliliğini ölçmek için doğru yöntem kullanılmaz ise, bu onların verimlilik düzeylerini gerçekte olduğundan farklı bulmamıza, yani verimliliklerini yanlış ölçmemize sebep olabilir. Verimlilikte fark yaratabilecek ölçüm yöntemi ile ilgili faktörlerin neler olduğunu bilmek önemlidir. Bu faktörler temelde;

  1. Verimliliği ölçmek için oluşturulan model ve
  2. Verimliliği ölçmek için kullanılan analiz tekniği ile ilgilidir.

Verimlilik Modeli

Hastaneler gibi karmaşık işleyişi olan ve çok sayıda farklı çıktı üretebilen sağlık kurumlarının verimlilik düzeylerinin ölçümü basit değildir. Bir verimlilik modelinin tanımlanmasında ilk aşama, verimlilik ölçümü yapılacak sağlık kurumunun belirlenmesidir. Bir sağlık kurumunun verimliliğinin ölçülebilmesi için oluşturulacak model, karar verme biriminin kim olduğuna ve türüne göre değişir.

Modellemenin ikinci aşamasında, karar verme birimi olarak seçilen hastanelerin üretim fonksiyonunu doğru bir şekilde tanımlayan çıktılar ve girdiler belirlenir. Verimlilik ölçüm modeli yanlış tanımlansa da verimlilik ölçülebilir. Bir hastanenin verimliliğini ölçmek için başlangıç olarak iki çıktı seçilebilir:

  1. Yatan hasta sayısı,
  2. Ayakta başvuran hasta sayısı.

Modellemede başlangıç noktası olarak çıktıları bu şekilde gruplamanın sebebi, bir hastanenin ana faaliyet alanının yatan hastalara hizmet vermek olması ve ayrıca başvuran hastalara ayakta sağlık hizmeti de sunabilmesidir. İkinci grup çıktı olarak sadece poliklinikte muayene edilen hasta sayısı kullanıldığında, acil servise başvuran hastalar, ayakta cerrahi müdahale geçiren hastalar aynı “kefede” değerlendirilmiş olacaktır. Farklı hastane türlerine göre farklı verimlilik modellerinin neler olabileceğine bakalım.

Hemen hemen tüm araştırmalarda kullanılan ve neredeyse standart olan bu girdiler;

  • İnsan gücü (doktor sayısı ve hemşire sayısı olarak) ve
  • Yatak sayısıdır.

Girdilerdeki bu benzerliği çıktılarda da görmek mümkündür. Genel hastanelerle ilgili yapılan verimlilik ölçümlerinde nerdeyse her çalışmada kullanılan standart çıktılar şunlardır:

  • Yatan hasta sayısı ve
  • Poliklinikte muayene edilen hasta sayısı.

Sonuç olarak, sağlık kurumlarında verimlilik ölçülmek istendiğinde, maalesef ideal verimlilik modelleri oluşturulamamaktadır. Ancak bu sorun, hiçbir şekilde verimlilik ölçümü yapılmaması gerektiği anlamına gelmemektedir. Şunu unutmayınız ki, sağlık alanı gibi karmaşık, birçok faktörden etkilenen alanlarda “mükemmel” ölçümler, tespitler yapmak neredeyse imkânsızdır. Bu nedenle, çoğu zaman eldeki imkânlar dâhilinde ölçümler, tespitler yapılır. Ancak bunu “o halde herkes istediği gibi rastgele verimlilik ölçümü yapabilir” şeklinde de yorumlamamak gerekir. Burada esas olan “imkân dâhilinde” en iyiyi yapmaya çalışmaktadır. Bu, hiçbir şey bilmemekten daha iyidir.

Verimlilik Analiz Tekniği

Sağlık kurumlarında verimliliği etkileyen faktörler arasında verimliliği ölçmek için kullanılan modelin ve analiz tekniğinin önemli olduğu daha önce belirtilmişti. Verimlilik modeli ile ilgili temel bilgiler verildi. Şimdi, sağlık kurumlarında verimliliği ölçmek için kullanılan analiz tekniğinin verimliliği nasıl etkileyebildiğini görelim. Her yöntemin kendine özgü varsayımları, formülasyonları, avantaj ve dezavantajları vardır. Bu nedenle, verimlilik ölçüm yöntemi değiştikçe verimlilik sonuçları da değişebilir. Bu anlamda, özellikle VZA ve SSA tekniklerini karşılaştıran uluslararası çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalar göstermiştir ki, sağlık kurumu bazında verimlilik ölçüldüğü zaman her iki teknik farklı sonuçlar vermektedir. Dolayısıyla, kullanılan teknik de verimlilik sonuçlarını etkileyen faktörlerden biridir.

Sağlık Kurumunun İçsel ve Dışsal Faktörleri

Hangi verimlilik modeli ve hangi verimlilik ölçüm tekniği kullanılırsa kullanılsın, bir sağlık kurumunun verimlilik düzeyi örgütsel (içsel) faktörlerden mutlaka etkilenir. Dolayısıyla, sağlık kurumlarının verimliliği ölçüleceği zaman, örgütsel ve çevresel faktörler dikkate alınmalıdır. Örgütsel Faktörler Örgütsel faktörler, bir sağlık kurumunun etkili ve verimli sağlık hizmeti sunabilmesi ile ilgili iç çevre özellikleridir. Bu özellikler bir sağlık kurumunun kontrolünde olan faktörlerdir. Verimliliği etkileyebilecek örgütsel özellikler arasında şunlar sayılabilir:

  • Mülkiyet,
  • Bir zincirle bağlantılı olma,
  • Strateji,
  • Vaka karması.

Mülkiyet: Bir sağlık kurumunun mülkiyeti kamu veya özel olabilir. Eğer bir sağlık kurumunun mülkiyeti kamu ise, bu sağlık kurumu devlete ait demektir.

Zincirle bağlantılı olma : Bir zincir ile bağlantılı olmak, büyük bir sağlık kurumunun çatısı altında olmak demektir.

Hizmet kalitesi: Hizmet kalitesi ile verimlilik arasında yakın bir ilişki vardır. Kaynakların sınırlı olduğu durumda, kalite ve miktar (kantite) arasında bir ikilem kaçınılmaz olarak karşımıza çıkar.

Örgüt stratejisi : Bir sağlık kurumu, dış çevresindeki değişikliklere uyum sağlayabildiği ölçüde başarılı olma şansı yakalayabilir.

Vaka karması: Vaka karması hastaların yaş, cinsiyet, hastalık teşhisi gibi demografik ve klinik özelliklerini ifade eder. Dolayısıyla hastanelerin vaka karmasının birbirinden farklı olması, hastanelerin sağlık hizmeti sunarken farklı miktarlarda kaynak kullandığını gösterir.

Dışsal (Çevresel) Faktörler

Çevresel faktörler, bir sağlık kurumunun yönetiminin ve yöneticisinin genellikle kontrolü dışında olan faktörlerdir. Bu faktörler arasında özellikle şunlar önemlidir:

  • Hastaneler arasındaki rekabet,
  • Hastanelerin finansmanı,
  • Cepten harcamalar,
  • Dönemsel/geçici olarak yapılan faaliyetler veya yaşanan olaylar,
  • Hizmete erişme öncelik verme,
  • Sağlık kurumunun yeri.

Sağlık Kurumlarında Verimlilik Nasıl Yöneltilir?

Verimlilik kavramını basit olarak “bir birim girdi kullanarak ne kadar çıktı üretildiği” şeklinde tanımlamıştık. Bu tanım bize aynı zamanda verimliliğin nasıl artırılabileceğini de göstermektedir. Verimliliği artırmanın dört temel yolu vardır:

  1. Girdi miktarını değiştirmeden çıktıları artırmak,
  2. Çıktı miktarını değiştirmeden girdileri azaltmak,
  3. Çıktılardaki artış oranının girdilerdeki artış oranından daha yüksek olması koşulu ile hem girdileri hem de çıktıları artırmak,
  4. Çıktılardaki azalma oranının girdilerdeki azalma oranından daha düşük olması koşulu ile hem çıktıları hem de girdileri azaltmak.

Verimliliği artırmanın bir başka yolu teknolojide iyileştirme yapmak veya değişim mühendisliğini kullanmaktır. Eğer bir sağlık kurumu girdi miktarını değiştirmeden çıktıları artırmak istiyorsa, bu onun çıktı yönelimli olduğunu gösterir. Eğer bir sağlık kurumu çıktı miktarını değiştirmeden girdileri azaltmak istiyorsa, bu sağlık kurumu girdi yönelimli demektir.