SANAYİ EKONOMİSİ - Ünite 2: Endüstri Yapısını Belirlemek İçin Kullanılan Yöntemler Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 2: Endüstri Yapısını Belirlemek İçin Kullanılan Yöntemler
Giriş
İktisatçılar çok büyük firmaların yarattığı iki önemli sonuç üzerinde durmaktadırlar: Bunlardan ilki dev firmaların büyük miktarlarda üretken kapasiteyi, emek gücünü ve kullanılabilir fonları tek bir yönetim biriminin kontrolü altına almalarıdır. ABD’de en büyük firmaların varlıklarının değeri milyar dolarlarla ifade edilmekte ve bunlar on binlerce işçi istihdam etmektedirler. En az birincisi kadar önemli ikinci sonuç ise çok büyük ve sayıca az firmadan oluşan yapının, bu firmalara iş hayatının kontrolünü ellerinde bulundurma yolunu açmasıdır. Ekonomik teori, sözünü ettiğimiz sorunları doğuran bu büyük firmaları ve bunların ortaya koyduğu ekonomik sonuçları, başka bir deyişle büyük firmalardan oluşan piyasa yapılarını yoğunlaşma oranı yöntemi, talep ve maliyet yöntemi ve ölçek ekonomileri yöntemi ile ilişkilendirerek açıklamaktadır.
Yoğunlaşma İndeksi Yöntemi
Firmaların faaliyet gösterdiği piyasa içindeki rekabetin derecesini belirlemek için yoğunlaşma indeksi yöntemleri kullanılır. Piyasa yapısı ve yapı-performans ilişkisine ait çalışmalar geleneksel olarak satıcı yoğunluğu üzerinde önemle durmaktadırlar, yoğunlaşma seviyesi genellikle firmaların faaliyet gösterdikleri çevre içindeki rekabetin en önemli göstergesidir. Yoğunlaşma derecesi sürekli bir değişkendir. Tıpkı ağırlık ölçümünde olduğu gibi sürekli değerler alabilmektedir. Daha açık bir deyişle yoğunlaşma belli bir sayı aralığında küçük derecelerle değişmektedir. Yoğunlaşma derecesini ölçmek istediğimizde başvurabileceğimiz en kolay yol endüstri içindeki firmaları saymaktır.
Farklı mal ve hizmet piyasalarında gerçekleşen yoğunlaşma düzeyinin hesaplanmasında kullanılabilecek ideal bir ölçü üzerinde anlaşma sağlanamamıştır. Bununla birlikte değişik yoğunlaşma ölçütleri arasında geniş seçme olanağı bulunmaktadır. Ancak bu ölçütlerin hiçbiri tam ve bağımsız değildir. Bunların içinde en çok kullanılan ve kabul gören altı tanesi aşağıdaki şekilde ele alınarak incelenmektedir.
N-Firma yoğunlaşma indeksi
Herfindahl - Hirchman indeksi
Entropi indeksi
Linda indeksi
Hall – Tideman indeksi
Gini indeksi
Yoğunlaşmanın ölçümünde iki yaklaşım: Endüstriyel yoğunlaşmanın ölçümünde iki farklı yaklaşım kullanılmaktadır. Bunlardan ilkinde ekonominin bütünü içindeki yoğunlaşma ölçülmekte, diğerinde ise seçilmiş mal piyasalarındaki yoğunlaşma üzerinde durulmaktadır.
Ekonominin bütünü içindeki yoğunlaşma ölçülmesinde her firma, yani ekonomik faaliyet içindeki her kontrol birimi diğerlerinden ayrı ve bağımsız bir birim olarak ele alınmaktadır. Tüm alt birimler üst kontrol birimi içine dahil edilerek, o üst birimin varlıkları, geliri ve diğer büyüklükleri ölçülmektedir. Ekonominin bütünü içindeki yoğunlaşmaya ait bulgular iki açıdan değerlendirilebilir.
1.Yoğunlaşmanın, ekonomik ve politik gücün toplum içindeki dağılımına etkisi
2.Yoğunlaşmanın, rekabetin ekonomik faaliyeti düzenleyici rolü üzerindeki etkisi
Bireysel piyasalarda yoğunlaşma, bireysel sektörlerde, bireysel endüstrilerde veya bu endüstrilerin alt bölümlerinde faaliyet gösteren firma gruplarına göre de yoğunlaşma hesabı yapılabilmektedir. Bireysel firmalar ise genellikle bir ya da az sayıda malın üretiminde ihtisaslaşmakta ve bu malı üreten sınırlı sayıdaki firmalarla rekabet etmektedir. Dolayısıyla ekonominin tümü içindeki firmalar birbirleri ile rekabet eden firmalardan oluşan endüstrilere ayrılmakta ve endüstriler içindeki yoğunlaşma firmalar arası rekabetin niteliğini ve sonuçlarını etkilemektedir.
Endüstri içindeki yoğunlaşmanın hesaplanmasında cevaplandırılması gereken sorular:
1.Endüstri içindeki firma sayısının belirlenmesi
2.Oligopolistik bağımlılığın bilinmesi (yani, endüstri içindeki bazı firma paylarının fiyat, miktar ve diğer politikalarla ilgili kararlarda oligopolistik bağımlılık yaratacak büyüklükte olup; olmadığının belirlenmesi)
3.Oligopolistik bağımlılığın derecesinin belirlenmesi
Yoğunlaşmayı belirleyen genel etkenler: Yoğunlaşmanın belirlenmesinde etkili olan arttırıcı ve azaltıcı güçler bulunmaktadır.
Yoğunlaşmayı arttırıcı güçler: Zaman içinde ekonomik faaliyetin belirli ellerde yoğunlaşmasına neden olan pek çok güç akla gelmektedir.
Etkinlik
Yüksek kâr elde etme arzusu
oRekabeti kısma arzusu
oGeniş ölçekli satış çabalarının avantajlarına ulaşma arzusu
Giriş engelleri
Hukuki yapının yoğunlaşmayı arttırıcı etkisi
Endüstri dışındaki mali odakların yoğunlaşmayı arttırıcı etkisi
Etkinlik, girişim ekonomisinde faaliyet gösteren firmalar maksimum etkinliğe ve üretim birimi başına minimum maliyete ulaşacak şekilde büyüklüklerini ve sayılarını ayarlama eğilimindedirler. Etkinliği sağlama ya da düşük birim maliyetlere ulaşma çabası endüstriler arasında değişen yoğunlaşma derecelerine yol açmaktadır.
Yüksek kâr elde etme arzusu, optimal etkinliğe göre satıcı yoğunlaşma derecesinin belirlenmesi yaklaşımına ters düşmemekle birlikte, asıl amaç kâr olduğundan firmalar maliyetlerin düşürülmesinden başka nedenlerle de yoğunlaşma derecesini değiştirmektedirler. Bu nedenle kâr fırsatları, firma büyüklüğü ve yoğunlaşma arasındaki diğer bağlantıların da incelenmesi gerekmektedir
Giriş engelleri, bir ya da birkaç firma, tüm potansiyel rakipleri üzerinde uzun dönemli stratejik avantajlar elde ettiklerinde, bu avantajlar, bu firmalara piyasa hakimiyeti sağlamakta ve rakiplerin etkin rekabetini engellemektedir. Bu durum hakim firmaların bir yandan yüksek kârlar elde edebilecekleri, öte yandan rakip firmaların zarar etmesine yol açabilecek bir fiyat seviyesinde üretim yapmalarını mümkün kılmaktadır. Bu tür engeller piyasada kurulan oligopolistik yapının istikrarlı olmasını sağlayabilmektedir. Bu nedenle sözünü ettiğimiz türdeki giriş engelleri bir endüstri içindeki satıcı yoğunlaşma derecesinin belirlenmesinde en önemli faktör olabilmektedir.
Hukuki yapının yoğunlaşmayı arttırıcı etkisi, devlet politikası bazen yoğunlaşmayı arttırıcı şekillerde çalışabilmektedir. Bunun yanında patent kanununun endüstri içindeki belirli satıcılar için oynadığı koruyucu rol, şirket kanunlarının holdinglere izin verecek şekilde değiştirilmesi, bazı endüstrilerde yabancı rekabetini yasaklayan koruyucu gümrük kanunları, rekabeti kısıtlayan dolayısıyla satıcı yoğunlaşmasını yükselten öteki uygulamaları yoğunlaşmayı arttırıcı etki oluşturur.
Endüstri dışındaki mali odakların yoğunlaşmayı arttırıcı etkisi, Endüstrilerde yoğunlaşmayı arttırıcı diğer bir etken de birleşmelerin oluşmasından mali kâr elde eden yatırım bankerleri ve sermayedar gibi mali aracılardan oluşan gruplardır. Birleşmelerin gerçekleştirilmesi sırasında şirket tahvillerinin, hisse senetlerinin satışından bu gibi gruplar her zaman kazanç elde etmektedirler.
Yoğunlaşmayı azaltıcı güçler: Yoğunlaşmada artışa yol açan etkenlerin yanı sıra ekonomilerde yoğunlaşmanın aleyhine işleyen pek çok karşı güçten söz etmek de mümkündür.
Genel ekonomik büyüme
Ulaşım olanaklarındaki artış
Teknolojik gelişmelerin yoğunlaşmayı azaltıcı etkisi
Hukuki yapının yoğunlaşmayı azaltıcı etkisi
Genel ekonomik büyüme, Yoğunlaşmadaki artışı engelleyen güçler içinde en önemlisi ekonominin bütünündeki ve bireysel piyasalardaki büyümedir. Pek çok malın piyasası genel ekonomik büyüme doğrultusunda genişlemektedir. Piyasaların toplam çıktı seviyesi büyürken lider firmaların çıktıları da aynı oranda büyümelidir. Bu gerçekleşmediğinde endüstriyel yoğunlaşma azalmaktadır.
Ulaşım olanaklarında artış, Günümüzde ulaşım olanakları çeşitlenmiş ve ucuzlamıştır. Ulaşımın pahalı olduğu yıllarda yerel üreticiler diğer bölgelerdeki üreticilerin rekabetinden korunmaktaydı. 19. yüzyılda yerel buğday değirmeni, bıçkıhane ve benzeri üretim yerlerinin monopol güçleri bulunmaktaydı. Bugün şehirler hatta ülkeler ve kıtalar; deniz, hava, kara ve demir yolları ile birbirlerine bağlanmıştır.
Teknolojik gelişmelerin yoğunlaşmayı azaltıcı etkisi, Teknolojik değişmelerin daima daha büyük tesislerin kurulmasına yol açacağını düşünmek hatalı olmaktadır. Teknolojik gelişmeler bazen de üretimin daha küçük birimlerde yapılmasını kolaylaştırmaktadır. Teknolojinin yoğunlaşmayı azaltan diğer bir yönü de teknolojideki hızlı gelişmeler sonucu farklı endüstriler arasındaki rekabetin artmasıdır. Yerleşmiş bir ürün, ekonominin diğer alanlarındaki bir gelişmeden dolayı birdenbire kendini elimine edilmiş ve piyasa dışı olmuş şekillerde bulabilmektedir.
Hukuki yapının yoğunlaşmayı azaltıcı etkisi, pek çok ülkede, yoğunlaşmadaki artışın önüne geçmek için devlet politikasından ve bazı yasal düzenlemelerden yararlanılmaktadır.
Talep ve Maliyet Yöntemi
Bir endüstrinin yapısını belirlemede izlenilen diğer önemli bir yol da bu endüstride etkili bir şekilde faaliyet gösteren firma sayılarının incelenmesidir. Bu amaçla, endüstrideki firmaların maliyet fonksiyonları ile endüstrideki üretim için piyasa talebi ilişkilendirilerek etkinlik için yapısal koşullar belirlenir. Eğer endüstride optimal (etkin) bir üretim düzeyi için gereksinim duyulan firma sayısı fazla ise bu endüstri doğal olarak rekabetçi bir endüstri sayılmaktadır. Endüstride maliyeti minimize ederek üretimde bulunan firma sayısı bir tane ise bu durumda endüstride doğal monopol bulunmaktadır. Yine bu iki aşırı uçlar arasındaki durum ise oligopol piyasasını oluşturmaktadır.
Maliyet ve talep endüstri yapısını belirlemede kullanılan önemli kavramlardır. Eğer bunlar doğru olarak belirlenebiliyorsa endüstri yapısı da sağlıklı bir şekilde tam olarak belirlenebilir. Eğer piyasa yapısı ve performans ideal değilse bu kez piyasada giriş engelleri ve aksak piyasa yapıları ile karşılaşılır.
Ölçek Ekonomileri Yöntemi
Ölçek ekonomileri (Scale economies): En sade şekliyle tek bir malın üretildiği bir firma için tanımlarsak; üretimde kullanılan girdilerin tümünü aynı oranda arttırdığımız zaman üretimin bu orandan daha az mı, aynı oranda mı veya daha fazla mı artacağı hususu ölçek ekonomilerini karşımıza çıkarmaktadır.
Ölçek ekonomileri üretim fonksiyonuna ya da firmanın maliyet fonksiyonuna göre tanımlanabilir. Bunlar:
1.Üretim fonksiyonu ve ölçeğe göre getirilerin belirlenmesi
2.Maliyet fonksiyonu ve ölçeğe göre getirilerin belirlenmesi