SOSYAL HİZMET KURAMLARI II - Ünite 7: Sosyal Hizmet Uygulamasının Etkililiğinin Değerlendirilmesi Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 7: Sosyal Hizmet Uygulamasının Etkililiğinin Değerlendirilmesi
Giriş
Sosyal hizmet uzmanlarının hem mesleğin etik ilkelerine bağlılığı hem de mesleğe, müracaatçıya ve müracaatçı sistemine ilişkin etik sorumlulukları birey, grup, aile ve toplumla uygulama alanlarında gerçekleştirilen değişimi ve etkiyi ortaya çıkarması gerekmektedir. Son değerlendirme müracaatçı, sosyal hizmet uzmanı ve kurumlar için maksimum bilgiyi sağlayacak şekilde eylem planının gerçekleştirilmesinin yoludur.
Mikro düzeyde değerlendirme, müdahale ile ulaşılmak istenen amaca ulaşılıp ulaşılamadığına; sunulan hizmetlerin müracaatçının memnuniyetini sağlayıp sağlamadığına odaklanır. Mezzo düzeyde değerlendirme, tedavi ya da eğitim grubunun amaçlarına ulaşma düzeyi; her grup üyesinin kendisi için hedeflediği amaçlara ulaşıp ulaşamadığı incelenir. Makro düzeyde değerlendirme, program ile tüm amaçlara erişilip erişemediği belirlenir. Son değerlendirme her bir aşamanın tamamlanarak sonlanmasını içeren ve süreklilik gösteren bir süreçtir. Bu süreçte amaçlara ulaşılıp ulaşılamadığı ve ihtiyaçların karşılanıp karşılanamadığı belirlenerek sonlandırma için bir temel oluşturulmaktadır. Son değerlendirme, çalışmanın amaçlarına ulaşılıp ulaşılamadığı ve müracaatçının çalışmaya ilişkin deneyimleri hakkında geri bildirim sağlamaktadır.
Bireylerle/Ailelerle Sosyal Hizmet Uygulaması ve Son Değerlendirme
Bireylerle/ailelerle sosyal hizmet uygulamasında sosyal hizmet uzmanı müracaatçı ve müracaatçı sisteminin memnuniyet düzeyini belirlemek amacıyla değerlendirme yapmaktadır. Bu süreçte sosyal hizmet uzmanı kullandığı kuram, yöntem ve uygulama yetkinliği hakkında da yeniden bir değerlendirme yapma fırsatı yakalar. Son değerlendirme, ''Nerede, ne yaptık ve bundan ne elde ettik?'' sorusunun yanıtını bulmayı sağlayan bir süreçtir. Uygulamanın değerlendirilmesinde üç boyutu içermektedir: Müdahalenin nasıl tanımlandığı, müracaatçının gelişiminin nasıl izleneceği, müracaatçının değişiminde uygulamanın ne kadar etkili olduğudur.
Sosyal Hizmet Uzmanının Görevleri : Sosyal hizmet uzmanı müracaatçı ile çalışma süresinin çerçevesini belirlediği zaman herhangi bir durumla karşılaşırsa bu sürenin yeniden müzakere edilmesine ve mümkünse genişletilmesine ihtiyaç duyulabilir. Son değerlendirme ile çalışmanın müracaatçı için istenen sonuçları sağlayıp sağlamadığı kontrol edilmektedir. Sosyal hizmet uzmanı bu aşamada müracaatçının güçlerini, süreci ve başarılarını vurgular ve müracaatçıyı gelecekteki girişimleri ve değişim çabaları için bu güçlerden faydalanması için cesaretlendirir.
Sosyal hizmet uygulamalarının etkililiğinin değerlendirilmesi iş birliğine dayalı bir süreçtir. Sosyal hizmet uzmanı ve müracaatçı ek çalışma gerektirebilecek alanların belirlenmesinde birlikte çalışır. Son değerlendirme sürecinin bir parçası olarak sosyal hizmet uzmanı, sürece ilişkin pozitif değişimle ilgili memnuniyetini belirtmelidir. Müracaatçıya kısmen ulaşılmış amaçları ve tamamıyla çözülmemiş sorunlarını tanımlayabilmesinde yardımcı olmalıdır. Sosyal hizmet uzmanı, çevresi içinde birey yaklaşımı ile gerçekliği müracaatçının perspektifinden anlamaya çalışmalıdır. Sosyal hizmet uzmanının müracaatçının bilgiyi nasıl yorumladığı ve nasıl açıkladığını anlaması önemlidir. Sosyal hizmet uzmanı gözlemlerinden kesin sonuçlar çıkarmaktan ve karar vermekten kaçınmalıdır. Sosyal hizmet uzmanı, müdahale planı gerçekleşirken, uygulamanın etkililiğini değerlendirirken bazı soruları cevaplandırması gerekmektedir (s.172). Bu sorulardan sonra hâlâ müracaatçının karşılanmayan bir ihtiyacı söz konusu ise hem sosyal hizmet uzmanının hem de müracaatçının nerede hata yaptığını değerlendirmesi ve sürecin başına dönmesi gerekebilir.
Müracaatçının müdahale sürecindeki değişimini ölçebilmek amacıyla sosyal hizmet uzmanının hangi yaklaşımı kullanabileceğini belirlemesi için bazı etken ve sorunları göz önünde bulundurması gerekir. Bunlar; geçerlik, güvenirlik, uygulama kolaylığı, hassasiyet ve tepkisizliktir.
Müdahale planında müracaatçının katılımı için prosedürlerin müracaatçının değerleri, kültürel farklılıkları ve inanışları ile tutarlı olması gerekmektedir. Sosyal hizmet uzmanının bilgileri ve süreci değerlendirme yöntemini müracaatçının anlayabileceği ve kavrayabileceği şekilde açıklaması önemlidir.
Kaynakların etkili şekilde kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi; sosyal hizmet uzmanının ve müracaatçının üzerinde anlaştığı amaçların gerçekleşip gerçekleşmediğinin ortaya konması ve kullanılan yöntemin başarısını değerlendirme açısından son değerlendirme oldukça önemlidir. Sosyal hizmet uzmanı yaptığı çalışmanın olumlu çıktılarını ele alırken değerlendirmenin önündeki engelleri de göz önüne almalıdır. Bu engeller:
- Sonuçları genelleştirme sorunu,
- Değerlendirme araçlarının yanlış seçimi,
- Değerlendirme sürecine müracaatçının katılamaması,
- Personelin korkuları ve güvensizliği,
- Değerlendirmenin hizmet sunumuyla iç içe geçmesi,
- Program çıktıları için alternatif açıklamaların olması,
- Önceden tahmin edilemeyen sonuçlar olmak üzere yedi başlıkta ele alınabilir.
Son Değerlendirme Türleri
Son değerlendirme müracaatçı için neyin faydalı olduğu ve neyin farklı yapılabileceğini içermektedir. Son değerlendirme özetleyici ve biçimlendirici olabilir. Özetleyici değerlendirmede çıktılara ve etkililiğe odaklanılır. Biçimleyici değerlendirmede ise çalışma sürecinde izlenen eylem basamaklarının nihai çıktıları nasıl etkilediğine odaklanılır.
Sosyal hizmet uzmanlarının son değerlendirme sürecinde kullandıkları formlar; doğrudan uygulama değerlendirme formu ve program değerlendirmesidir. Doğrudan uygulama değerlendirmesi müracaatçı sisteminin (birey, aile, grup) ve müdahalelerin değerlendirilmesini kapsamaktadır. Bu değerlendirmede oluşumsal değerlendirme ve özetsel değerlendirme yapılır. Oluşumsal değerlendirme, devam eden süreç hakkında bilgilendirme ve yönlendirme, planlanan müdahalenin gözetimi ve gerektiğinde değiştirebilmeyi ifade etmektedir. Özetsel değerlendirme sonucun değerlendirilmesi ve göreceli başarının ya da başarısızlığın etkenlerini tanımlamayı ifade etmektedir. Program değerlendirmesi müracaatçı sistemine, topluluklara sağlanan hizmetlerin yararlılığını ve verimliliğini değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Değerlendirme süreçleri, müracaatçı odaklı, güç odaklı ve bireyselleştirilmiş değerlendirmeler olarak ele alınabilir. Müracaatçı odaklı değerlendirme hem sosyal hizmet uzmanının hem de müracaatçıların amaçların, görevlerin ve değerlendirme planının belirlenmesi sürecine dâhil olmasını ifade etmektedir. Güç odaklı değerlendirme sosyal hizmet uzmanının, müracaatçıların güçlerini ve başarılarını vurgulayarak yaptığı değerlendirmelerdir. Bireyselleştirilmiş değerlendirmeye göre müracaatçıların başarısı, sadece sistemin ne kadar değiştiğiyle değil müracaatçının davranışları, tutumları ve hislerinin ne kadar değiştiğiyle de ölçülebilir.
Son Değerlendirme Yöntemleri
Bireylerle sosyal hizmet uygulamasının etkili bir şekilde değerlendirilebilmesi ve gözden geçirilmesi uygulamaların dikkatlice incelenmesine; çıktılar ile amaçların ölçülmesine ve derinlemesine düşünülmesine bağlıdır. Son değerlendirme aşaması göz korkutucu bir süreç olabilecekken hesap verebilirliğe vurgu yapmakta, sosyal hizmet uzmanlarının hangi koşullarda çalıştığını belirleyebilmelerine, bilgi, beceri ve deneyimlerini geliştirmelerine izin vermektedir. Son değerlendirme süreci, amaçların durumunun buna ilişkin görevlerin ve eylem basamaklarının sürekli gözden geçirilmesini ve hedef kaygısının belirlenmesini gerektirmektedir. Hem sosyal hizmet uzmanı hem de müracaatçı gelişen yönler hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Gelişimin gözlenememesi, belirlenen hedef planının istenen sonuçları üretemediğinin bir göstergesi olabilir.
Bireylerle sosyal hizmet uygulamasının değerlendirilmesine yönelik tek birimlik desenler, amaca ulaşma örneklemesi, müracaatçı doyumu değerlendirmesi ve hedef-sorun ölçeklemesi gibi farklı tasarımlar kullanılabilir. Sosyal hizmet uzmanlarının kullanabilecekleri en yararlı ve en kolay kendini değerlendirme araçlarından biri de ölçeklemedir. Basit bir şekilde, müracaatçıların kendilerini 1-10 arasında bir ölçekle puanlamasından oluşmaktadır.
Görev tamamlama ölçeği, müracaatçı ve sosyal hizmet uzmanının belirlediği hedef ve amaçlara yönelik ayrı görevleri ve bunların tamamlanma durumunu göstermektedir. Görevler istenilen sonuçlara ulaşmak için yapılması gereken belirlenmiş eylemlerdir. Hedefe ulaşma ölçeği ise bir kişi/aile ve müracaatçı sistemi ile ortaya koyulan hedeflere ulaşma derecesini ortaya koymaktadır. Hedefe ulaşma ölçeklerinde zamana ihtiyaç duyulması bu ölçek yönteminde önemli bir sınırlılıktır.
Son değerlendirme sürecinde hem sosyal hizmet uzmanı hem de müracaatçı için geri bildirim son derece önemlidir. Sosyal hizmet uzmanının profesyonel gelişimine, kendisine yardımcı olan ve olmayan faktörler hakkında bilgi sahibi olmasına olanak tanımaktadır.
Çıktıların değerlendirilmesi ve gelişimin ölçülmesi için hem nicel hem de nitel ölçüm yöntemleri kullanılabilir. Nicel ölçümler, hedef sorunun şiddetini ve sıklığını ölçecek çeşitli prosedürlerin kullanımını içermektedir. Nicel veriler ile sayılar ve araştırma ile elde edilen yanıtların ortalamaları ile ölçüm yapılabilmektedir. Nicel ölçümün avantajları, çıktıların, verilen hizmetler ile ilişkili olup olmadığı ya da rastgele bir hata sonucu olarak mı değerlendirileceğini belirlemek için kullanılabilir. Bireysel deneyimlerin çok olmaması nedeniyle verilerin anlamlılık göstermemesi ise bu ölçüm yönteminin dezavantajı olarak değerlendirilebilir. Nitel veri doğrudan bireylerin deneyimlerini öğrenerek elde edilmektedir. Müracaatçının perspektifinden hizmetlere ilişkin daha kapsamlı bir tablo sunmaktadır. Bununla birlikte nitel veri toplama ve ölçümü daha zaman alıcı ve nicel veri toplama ve ölçümüne göre daha maliyetlidir. Ayrıca müracaatçı örneklem grubu daha küçük ve verilerin analizi daha zordur. Çoğu müracaatçı ölçümlerde, her iki yöntemin avantajlarından yararlanabilmek amacıyla hem nicel hem de nitel verileri toplamaktadır.
Sosyal hizmet uygulamalarının değerlendirilmesi ve gözden geçirilmesi sürecinde tek birimlik araştırma yöntemi ile amaca ulaşma ölçeklerinin kullanımı uygundur. Tek birimlik araştırma yöntemleri, belirli bir zaman periyodundaki gelişmenin değerlendirilebilmesi ve izlenmesi için en pratik ölçüm yöntemlerinden biridir. Tek birimlik araştırma yöntemleri, birden fazla denekten veri toplayan daha geleneksel araştırma yöntemlerinin yanı sıra deney ve kontrol gruplarıyla birlikte ya da hem önce hem de sonra tek bir denek üstünde yapılan ölçümlerle zaman içerisinde veri toplar. . Tek birimlik araştırma yöntemleri, müdahale sürecinde gözlem yaparak değişen durumlara uyum sağladığı için esnektir. Tek birimlik araştırma yöntemi için izlenecek adımlar şu şekildedir:
- Belirli bir zaman aralığında üstünde ölçüm yapılabilecek bir durumun seçilmesi.
- Hedef davranışların/tutumların/düşüncelerin belirlenip her birinin nasıl ölçüleceğine karar verilmesi.
- Bir tekil konu tasarımının seçilmesi ve sürecin evrelerinin bir tabloda gösterilmesi.
- Her bir etmen için ana hattın, müdahalenin, koruma sürecinin ve bunları izleyen verilerin toplanması ve kaydedilmesi.
- Verilerin yorumlanması ve diğer gözlemlerden elde edilen deneysel bulgularla karşılaştırılması.
Tek birimlik araştırma yönteminin etkili şekilde kullanılabilmesi için birkaç kez ölçüm yapılabilecek ve uygun, belirli bir süre zarfında görüşülebilecek durumdaki müracaatçıya ihtiyaç duyulmaktadır. Tek birimlik araştırma yöntemlerinde sosyal hizmet uzmanının izlediği aşamalar; temel aşama, müracaatçı sosyal hizmet uzmanına gelmeden önce davranışın meydana geldiği süre miktarı ve oranı, müdahale aşaması, sürdürme aşaması, müracaatçının kazanımlarını sabitleme aşaması ve izleme aşaması olarak ifade edilebilir.
Müdahaledeki önemli nokta gelişmenin belirlenebilmesi için hedef davranışın ölçülmesidir. Tek birimlik araştırma dizaynlarının en önemli katkısı amaç, çıktı odaklı olması ve bir metodoloji ile çıktıların ölçülebilmesidir. Son değerlendirme sürecinde sadece başarının ölçülmesi değil başarısızlığın da ölçülmesi önemlidir. Tek birimlik araştırmada kullanılan teknik, amaç odaklı ölçektir. Amaçların belirlenmesinde ''beşli ölçek'' kullanılmaktadır. Beşli ölçekte; olumsuz sonuç, beklenenden daha az sonuç, beklenen sonuç, beklenenden daha fazla sonuç ve en olumlu sonuç olmak üzere 5 sınıflandırma bulunur.
Gruplarla Sosyal Hizmet Uygulaması ve Son Değerlendirme
Gruplarla sosyal hizmet uygulaması grup çalışmasının terapötik etkilerinin, grup üyelerinin kazanımlarının ve gelişimlerinin ele alınması ve değerlendirilmesini içermektedir. Gruplarla sosyal hizmet uygulaması kapsamında grup oturumlarının yapılacağı yerle ilgili grup toplantısının yapıldığı yer uygun ve güvenli mi, toplantı zamanı uygun mu, toplantılar zamanında bitti mi, toplantı yeri rahat ve grup oturumları için uygun mu? gibi soruların cevaplanması gerekir. Gruplarla sosyal hizmet uygulamasında grup üyelerinin kendilerini nasıl değerlendirdiği önemli bir konudur. Grup üyelerinin kendilerini nasıl değerlendirdiklerine ilişkin olarak bir değerlendirme listesi kullanılabilir. Uygulama kapsamında değerlendirilmesi gereken diğer konu grubun sürecidir. Bu bağlamda değerlendirilmesi gereken sorular bulunmaktadır (s.183).
Bireylerle sosyal hizmet uygulamasında olduğu gibi grupla sosyal hizmet uygulamalarının etkililiğinin belirlenmesinde ölçeklerden yararlanılabilir. Grup çalışmalarında her bir grup üyesinin farklı farklı değerlendirilebilmesi için standart ölçeklerin yerine bireyselleştirilmiş ölçeklerin kullanımı daha faydalı olabilir. Daha yoğun paylaşımların yaşandığı ve terapötik olarak değerlendirilebilecek grup çalışmaları için nitel ölçüm yöntemi tercih edilebilir. Bu, grup üyelerine hem kendini hem grup liderini hem de grubun diğer üyelerini değerlendirme fırsatı sunacaktır. Böylece sosyal hizmet uzmanı için süreci değerlendirirken derin ve önemli bilgilere ulaşma ve grup uygulamasının etkililiğine ilişkin bir değerlendirme yapabilme şansı verecektir.
Grup lideri az sayıda üyenin bulunduğu gruplarda çalışma kâğıdı kullanarak grup sürecine dair temel noktaların özetini çıkartır ve özetlediği noktaları grup üyeleriyle paylaşabilir. Grupta daha fazla üye olması durumunda grup lideri, grup üyelerinin grup sürecindeki yaşantılarını değerlendirmek için bir form ya da ölçek kullanabileceği gibi üyelerden kendisine mektup yazmalarını da isteyebilir. Bu mektupta üyeler grup çalışmasının başında koydukları amaçları, kendileri hakkında öğrendikleri, yaşadıkları değişimler ve gruptaki özel olaylar gibi başlıklara yer verebilirler. Alınan geri bildirimler ve yorumlar üyelerin ileriki yaşamları için yararlı olacaktır. Grup liderleri standart ölçüm araçları yerine kendi değerlendirme araçlarını kendilerini oluşturabilir. Grup lideri yönlendirici ve kafa karıştırıcı olmayan sorular oluşturmaya dikkat etmelidir. Gruplarla sosyal hizmet uygulamasında grup liderinin de kendine ilişkin bir değerlendirme yapması önemlidir. Değerlendirme sürecinde grup lideri, bir meslektaşından ya da süpervizöründen grup sürecini veya grup çalışmasının video kaydını izleyerek geri bildirim sağlayabilir.
Gruplarda uygulamaların etkililiğinin ve grubun başarısının ölçülebilmesinin en etkili yollarından birisi öntest ve sontest tekniğidir. Bu yolla, grup üyelerinin değişmesi ya da gelişmesi istenen duygu, düşünce ve davranışlarının değerlendirmesi yapılabilir.
Toplumla Sosyal Hizmet Uygulaması ve Son Değerlendirme
Toplumla sosyal hizmet uygulamasında yapılan çalışmaların, geliştirilen programların etkililiğini ve verimliliğini ortaya koymak amacıyla son değerlendirme yapılmaktadır. Bu mikro, mezzo ve makro düzeyde yapılan çalışmaların devamlılığını sağlamak açısından büyük önem taşımaktadır.
Gereksinim değerlendirmesi: Uygulama yapılan kurumun yeni bir hizmet programına ihtiyacının olup olmadığının ve bu ihtiyacın hangi düzeyde olduğunun belirlenmesi; karşılanmamış ve tamamlanmamış gereksinimlerin açığa çıkarılması amacıyla yapılır.
Değerlendirmenin değerlendirmesi: Kurum müdahale ve amaçları açık şekilde tanımladıysa bunun yapılması zordur.
Program çıktı (ürün) analizi: Programın amaç doğrultusunda işleyip işlemediğini belirlemek amacıyla yapılır. Bilgi, beceri ve tutumda ne düzeyde değişikliklerin meydana geldiğine bakılır.
Program izleme: Bir kurumun yapılan uygulamaların her boyutu ile ilgili veri toplamak amacıyla yapılan, süreklilik gösteren aktivitedir.
Programların değerlendirilmesinde farklı paydaşların bakış açılarının ele alınması: Öncelikli ilgilerinin belirlenmesi, iş birliği içinde bir çalışma ilişkisinin geliştirilmesini gerektirmektedir.
Program planlanması ve değerlendirilmesinde altı önemli unsur bulunmaktadır. Bunlar;
- Yerel, ulusal düzeyde politika yapıcılar,
- Kamu,
- Programın fon sağlayıcıları,
- Programın yöneticileri,
- Programın uygulayıcıları,
- Programın hizmet verdiği müracaatçılardır.
Program değerlendirme dört amaca hizmet etmektedir. Bunlar;
- Dış fon kaynakları ve paydaşların onayının sağlanması,
- Müracaatçı sisteminin memnuniyeti için bir gösterge oluşturması,
- Yeni uygulamalar için alan bilgisi ve uzmanın yeterliliği hakkında bilgi sağlaması,
- İhtiyaç duyulan yeni hizmetler, hizmet sağlayıcılarının etkililiği, fon kaynakları ve kamunun ihtiyacını belgelendirmesidir.