SPOR FİNANSMANI - Ünite 2: Finansal Sistem, İşleyişi ve Spor Ekonomisi ile Etkileşimi Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 2: Finansal Sistem, İşleyişi ve Spor Ekonomisi ile Etkileşimi
Giriş
İşletme bazında sürdürülen bir işlem olan finansman fonksiyonunun finansal piyasalar ve piyasalar arası etkileşimden bağımsız düşünmemek gerekir. İşletmeler için yatırım kararları almada, uygulamada ve alınan kararlar çerçevesinde firmanın büyüme stratejilerini gerçekleştirmekte en önemli ortam para ve sermaye piyasası kaynaklı fonların yönetimidir.
Finansal Sistem
İşletmelerin aldıkları finansal kararlar, işletmelerin başarısında oldukça önemlidir. İşletmeler tarafından alınan finansal kararlarda başarı ve etkinliğin arttırılabilmesi için fon kaynaklarının doğru yönetilmesini sağlayan finansman ilkelerinin uygulanması gerekir.
İşletmelerin temel amaçları finansman ilkeleri bakımından spor işletmeleri içinde benzerlik gösterir. Bu amaçlar; mal ve hizmet üreterek toplum refahını arttırmak, işletmelerde istihdamı sürekli hale getirmek, işletmelerin sürekliliğini sağlamak, üretimi ve satışları arttırmak, işletmenin piyasa payını arttırmak, işletmenin büyümesini sağlamak, işletme kârını arttırmak, işletmelerin cari piyasa değerini maksimum yapmak olarak sıralanabilir.
Spor endüstrisi, spor orijinli çok sayıda alıcı ve satıcı tipi tanımlamak mümkündür. Spor endüstrisi tüketicilere, spor, fitness, rekreasyon ve boş zamanla ilgili aktivite, mal, kişi, yer ve fikir sunan geniş bir ürün çeşitliliğine sahip endüstridir.
Gerek endüstrinin hızla büyümesi gerekse diğer endüstrilerle olan organik bağı gereği spor endüstrinin de gerek finansal piyasalardan fonlanması gerekse endüstri içinde yer alan firmaların finansman ihtiyacının karşılanması açısından şimdi finansal sistemin temel rol ve işlevlerini açıklamamız gerekir. Bir ekonominin işlemesi için gereken para akışını sağlayan piyasaların ve kurumların oluşturduğu bütüne finansal sistem adını vermekteyiz. Finansal sistem, sistem içinde ellerinde fazla fon bulunduranlar yani tasarrufçular ile fon gereksinimi olan yani borçlanmak isteyen kişi ya da kurumlar arasında köprü rolü oynar. Borçlanmamak isteyenler finansal sistem içinde fon açığı olanlar olarak tanımlanır. Tasarruf sahipleri ise finansal sistem kanalıyla ellerindeki fon fazlalarını finansal sisteme aktarmak istemektedirler.
Finansal sistem içinde spor endüstrisi içinde yer alan bireyler ya da işletmeler doğrudan ya da dolaylı finansman tarafında yer alabilir. Böylece fon fazlası olan ya da fon açığı olan tarafta yer alır. Spor işletmeleri, olarak tanımlanan işletmelerin ürettikleri ürün, hizmet veya aktivitenin türüne göre farklı finansman ihtiyaçları vardır. Sporla ilgili işletmelerde finansman türü, kamu finansmanı, özel finansman ya da karma finansman şeklinde olabilir. Örneğin, devlet bir spor ürünü ortaya koyuyorsa bu ürünün finansmanında, örneğin vergileri ya da kamu harcamaları olarak tanımladığımız maliye politikası araçlarını kullanması muhtemeldir. Ancak ilgili işletme özel ise bu durumda finansman türü farklılık gösterir. Bu durumda para piyasası ya da sermaye piyasası araçları ilgili işletmenin finansman sorununu giderebilir. Spor işletmeleri için gerek finansal piyasalar açısından gerekse işletmenin kendi finans yönetimi açısından en önemli konu “nakit akışıdır”. Sporun doğası gereği sezonluktur.
Finansal piyasalar yerine getirdikleri işlevler açısından oldukça önemli role sahiptir.
- Finansal piyasalar fon transferine olanak sağlayarak işletmelerin ve bireylerin ihtiyaç duydukları büyük miktarda fonları temin etmelerini sağlarlar.
- Finansal sistem gerek doğrudan ve gerekse dolaylı olarak fonların bir havuzda toplanarak daha etkin yerlere yöneltilmesini sağlar. Böylece finansal sistem içinde değerlendirilir ve finansal sisteme aktarılmayan yani “gömülenen” fon miktarı azalır.
Finansal sistem içinde yer alan alternatif finansman araçları ile işletmelerin istedikleri anda “likidite’ye” yani paraya çevirebilecekleri yatırım araçları barındırır. Özellikle sezonluk olarak gelir akışı olan spor işletmelerinin finansmanı açısından likiditesi yüksek menkul kıymetlerden oluşmuş bir portföy oldukça elverişli olacaktır.
Ödemeler Sisteminin Gelişimi; Para ve Paranın Fonksiyonları
Paranın olmadığı bir dünya hayal edelim. İhtiyaç duyduğumuz şeyleri nasıl satın alırdık? Sahip olduğumuz işleri nasıl büyütür ve gelecek için nasıl tasarruf edebilirdik? Tüm bu ihtiyaçlarımızı para olmadan para yerine geçebilecek mallar ya da hizmetler üzerinden gerçekleştirebilirdik ki, bu tür bir ekonomi “takas” ya da “trampa” ekonomisi olarak adlandırılmaktadır.
Tüm işletmelerde fon bulmak ve yönetmek oldukça önemli. İşletmenin uzun dönemli piyasa başarısı açısından, yani işletmenin fon ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağı, sahip olduğu fonu nasıl yöneteceği ve nihai olarak işletme performansını nasıl arttıracağı işletmenin en öncelikle cevaplaması gereken soruları arasında yer alıyor.
Mal Para; Trampa yani “Takas ekonomisi” olarak adlandırılan ve malın mal ile değişimine olanak veren; takas ekonomisi içinde kullanılan “mal para”nın geçmişinin aslında milattan 4500 yıl kadar önce Mezopotamya ve Mısır’a kadar gittiği bilinmektedir. Deniz kabuğu, büyükbaş hayvan, sigara, balina dişi, çeşitli baharatlar ve papirüs gibi farklı nesnelerin para olarak kullanıldığı görülmüştür.
Tarihsel süreç içinde birçok nesnenin mal para olarak kullanıldığını görmekteyiz. Bunlar çeşitli baharatlardan salyangoz kabuklarına kadar sayılabilir bir yelpazede çeşitlilik göstermektedir. Mal paranın zaman içinde değişim göstermesi yani bir basketbol maçı için kullandığımız nakit para ya da kredi kartı şeklindeki para kullanımına varıncaya kadar para olarak kullanılan nesnelerin oldukça değiştiğini görüyoruz. Bunun en temel nedeni ise, aslında para olarak genel kabul ettiğimiz nesnelerin zaman içinde toplumun ihtiyaçlarına göre değişmesi ve doğal olarak ödemeler sisteminin değişimidir.
İtibari Para; Paranın geçirdiği tarihsel evrim sürecinde, para yerine değerli maden kullanımında bugün kullandığımız anlamda “itibari para” olarak da tanımlanan para tanımına daha sonra geçilmektedir. İtibari para; paranın kendi değeri yani üzerinde yazan değeri dışında bir değeri mal olarak değeri yok. Bu nedenle “itibari para” olarak tanımlanıyor ve yasal olarak bu, parayı değişim, değer saklama hesap birimi ve standart bir ödeme aracı olarak kabul ediyor. Sıraladığımız bu özellikler ise paranın yerine getirmesi gereken fonksiyonlarıdır. Bu fonksiyonların neler ifade ettiğini kısaca açıklayalım; Paranın değişim aracı olması, “takas” ekonomisinde kullandığımız malın malla değişimini ortadan kaldırarak mal ve hizmetlerin değişiminde para olarak genel kabul edilen bir değişim aracının varlığını tanımlıyor.
Çek; Kağıt para ile ödemeler ticari işlemler esnasında bazı sakıncalar yaratabilir. Örneğin bir araba almanız durumunda ödemenizin bir bavul dolusu para ile gerçekleşebileceğini düşünelim. Bu sorunun çözümüne katkı olan önemli yenilik, yirminci yüzyılın başlarında çek kullanımının hızla artmasıyla geldi. Çek, finansal bir araç olarak bir banka ya da finansal kurumda olan paranın başka bir banka hesabına elektronik olarak transferini olanaklı hale getirdi.
Elektronik Para; Teknolojideki değişim ve dönüşümün en çok etkilendiği piyasaların başında finansal piyasalar gelmekte, özellikle para transferlerinde işlem maliyetlerinin azalması ve transfer hızının artmasının ardında bu dönüşüm var. Bugün ofiste çalışırken aynı zamanda sahip olduğunuz internet bankacılığı üzerinden çok kısa süre içinde istediğiniz gibi fon transferi gerçekleştirebiliyorsunuz.
Finansal Piyasaların Türleri
Finansal piyasalar, çeşitli kriterlere göre sınıflandırılabilirler. Bu sınıflandırmada fonların yatırımcısına sağladığı borçlanma ya da ortaklık hakkı ise Borç ve Ortaklı piyasalar olarak bir sınıflandırmadan bahsedebiliriz. Eğer sınıflandırmada fonların piyasada kaçıncı kez alınıp satıldığı ilkesi gözönünde bulunduruluyorsa bu durumda birinci ve ikincil piyasa olarak sınıflandırıyoruz. Diğer bir sınıflama biçimi ise; fonların alınıp satıldığı fiziksel bir yerin olup olmaması durumudur. Bu durumda ayrım tezgâh üstü ya da organize piyasa olarak tanımlanıyor. Finansal varlığın bedeli önceden belirlenmiş ve gelecekteki biz zaman diliminde de teslimi söz konusu ise bu durumda piyasa vadeli ya da spot piyasa olarak ayrımlanıyor.
Finansal piyasalarda borçlanma ya da ortaklık hakkı sağlayan menkul kıymetlerin alınıp satılmasına göre finansal piyasa türü tanımlanabilir.
Finansal piyasalarda genel olarak kısa vade ve uzun vade olarak tanımlanır. 1 yıldan kısa vadeye sahip menkul kıymetler kısa vadeli, bir yıldan uzun olan menkul kıymetler ise uzun vadeli menkul kıymet olarak tanımlanır.
Piyasaya yeni çıkan menkul kıymetlerin alınıp satıldığı piyasalardır. Finansal piyasalara yeni çıkan menkul kıymetlerin, ilk kez satışı, aracı kurumlar ya da yatırım bankaları tarafından gerçekleştirilir. Yatırım bankası ya da aracı kurum piyasaya ilk çıkarılan menkul kıymetin fiyat garantisi ile satışı konusunda ilgili şirkete garanti vermektedir. Bu garanti “Aracılık Yüklenimi” olarak adlandırılır.
Örgütlü ve örgütlenmemiş piyasalar ayrımında finansal piyasaların örgütlü olup olmaması durumuna ilişkindir. Örneğin; Bankalar örgütlenmiş bir para piyasası kurumlarıdır. Piyasanın örgütlenmiş ya da organize olmasın durumu; piyasa içinde yapılan fon transferi işlemlerinde belli yer tahsisi ve online internet erişimi ortamı sağlıyorsa bu durumda tanımlayacağımız piyasa örgütlenmiş ya da organize piyasadır.
Finansal varlığın alıcısına hemen teslim edilmemesine göre piyasa türü tanımlanır. Finansal varlığın teslimi +2 gün sonrayı da içerebilmektedir. Bu durumda tanımlanan piyasa türü “Spot Piyasa”dır.
Finansal piyasalara konu olan varlığın vadesine göre bir sınıflama yapıldığında, kısa vadeli menkul kıymetlerin değişiminin gerçekleştiği yer para piyasaları, uzun ve orta vadeli menkul kıymetlerin değişiminin gerçekleştiği yer ise sermaye piyasalarıdır. Orta vade 3-5 yıl, uzun vade ise 5 yıl ve üzeri olarak tanımlanabilir. Ancak uygulamada orta vade genel olarak uzun vade şeklinde kabul edilmektedir. İşletmeler genellikle likidite ihtiyaçları yüksek olduğu dönemler için kısa süreli varlıkların finansmanında para piyasasından faydalanırlar.
Spor Endüstrisinin Finansal Piyasalardaki Yeri
Spor endüstrisinin finansal piyasalar içindeki yerini elbette belirleyen endüstrinin büyüyen ölçeğidir. Endüstrinin hızla büyümesi finansal sistem içinde endüstriye ait firmaların finansman ihtiyaçlarının karşılanmasının önemini de ortaya koymaktadır. Bu nedenle öncelikli olarak spor endüstrisinin gelişimine neden olan faktörleri değerlendirelim.
- Yeni ve farklı fitness ve rekreasyon aktiviteleri sayılarındaki artış
- Boş zamanın artması
- Sporla ilgili görsel ve yazılı basına ilişkin yayın sayısının artması
- 1970’lerde fitnesse olan ilginin artması
- Piyasalarda sporla ilgili mal ve hizmet çeşitliliğinin artması
- Sporun ve rekreasyon faaliyetlerinin profesyonel düzeyde artması
- Spor eğitiminde meydana gelen artışlar
- Spor endüstrisi üzerinden pazarlamaya yönelik stratejilerin artması
- Sporun artan globalleşmesi süreci
- Spor endüstrisinde yer alan firmaların artan kârları
- Spor yönetimi yeteneğinin artması
Spor endüstrisinin finansal sistem içinde yerini açıklamak için öncelikli olarak gayrisafi milli hasıla içinde spor endüstrisine ilişkin üretim, harcama ve spor endüstrisi üzerinden elde edilen gelirler kalemi spor endüstrisinin gayrisafi milli hasıla içindeki payını ifade etmek gerekir.
Endüstride yaşanan gelişim diğer endüstrileri çeşitli ekonomik etkilerle uyarır. Örneğin; yaşadığınız şehirde büyük bir olimpiyat oyunlarının organize edilmesi, şehirdeki otelleri, restoranları, taksicileri ve diğer tüm ilgili endüstrileri etkiler. Durumu böyle değerlendirdiğimizde spor endüstrisinin finansal piyasalar içindeki yeri sadece direkt olarak endüstri ile ilgili kalmayıp diğer ilgili endüstrilerin de finansman yapılarını etkilemektedir.