TEKNOLOJİ, İNNOVASYON VE GİRİŞİMCİLİK - Ünite 7: İş Fikrinden Girişime Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 7: İş Fikrinden Girişime

Giriş

Sanayi devrimiyle birlikte ortaya çıkan kitlesel üretim günümüz işletmecilik anlayışının temellerini oluşturmuştur. Kitlesel olarak üretebilmenin verdiği avantaj ile işletmeler müşterilerine değer yaratan ürünleri (mal ve hizmet) ulaştırabilmişlerdir. Nitekim tüketicinin ihtiyaç, istek ve değere yönelik algıları sabit kalmamaktadır. Gelişen teknoloji, dönüşen hayat tarzları ve tecrübe edilen ekonomik durum tüketiciyi, yeni ürünlerin gerekliliğine inandırmaktadır. Bu durum girişimin, inovasyonun ve girişimciliğin önemini toplumda artıran bir sonuç doğurmaktadır çünkü girişimci her zaman değişimi arayıp, ona tepki vererek önüne çıkan fırsatları değerlendirme amacındadır. Tüketicinin ihtiyaç, istek ve değere yönelik algılarını doğru bir şekilde takip etmek ve buna yönelik yeni, farklı ve/veya iyi çözümler sunmak ancak girişimcilik faaliyetlerinin verimli bir şekilde yürütülmesi ile mümkün olabilecektir. Girişimcilik aynı zamanda ekonomik gelişmenin bir göstergesi olarak da önemlidir. Her bir girişim, yeni bir iş imkânı yaratması ve faaliyet gösterdiği bölge, alan veya sektörde değişiklikler yapma potansiyeli taşıması açısından değerlidir. Drucker (2017) bu durumu girişimci kültürün daha yaygın olduğunu savunduğu Amerika Birleşik Devletleri’nin 1976-1984 yılları arasında diğer gelişmiş ülkelere göre daha yüksek sayıda iş imkânı yaratması ile örneklendirmektedir.

Girişimci Nitelikleri

Girişimciler hangi kişilik özelliklerine sahipler? Nasıl girişimci olurlar? Başarılı bir girişimcide olması gereken niteliklere sahip olup olmadığımızı nasıl bilebiliriz? Tüm bu sorular eninde sonunda girişimcinin kim olduğu sorusu ile ilgilidir.

Girişimci kelimesi, “arasında” anlamına gelen Fransızca “enterre” ile “almak” anlamına gelen “prendre” sözcüklerinden türetilmiştir. Bu kelime aslında, alıcılar ve satıcılar arasında “risk alan” kişileri ya da “bir görevi üstlenenleri” tanımlamak için kullanılmıştır. Yeni bir girişim başlatmak gibi… Mucitler ve girişimciler birbirinden farklıdır. Bir mucit yeni bir şey yaratır. Bir girişimci, buluşu uygulanabilir bir işe dönüştürmek için gereken tüm kaynakları birleştirir ve entegre eder.

Girişimin başarılı olması girişimcinin kendisine (niteliklerine) bağlı olduğu kadar düşünsel olarak da bazı gerekliliklere ihtiyaç duyar. Girişimcinin nitelikleri söz konusu bu gereklilikleri desteklemek durumundadır. Girişimciliğin gereklilikleri şu şekilde ifade edilebilir:

  • Yönetim: Yönetim fonksiyonu girişimci için ekonomiyi daha fazla girişimci niteliğe yönlendiren bir teknoloji olarak görülmelidir. Girişimcinin bir araya getirdiği kaynakların sevk ve idaresi uygun bir yönetsel bakış açısı ile mümkün olacaktır.
  • İnovasyon: Pazarda değeri oluşturacak ve onu yeniden tanımlayacak olan şey inovasyon yani yeniliktir. Yenilik fırsatlarını daha iyi saptayıp değerlendirmek girişimci için önemli bir gerekliliktir. Dahası bu durum tüm girişime etki eden bir düşünce olarak var olmalıdır.
  • Sistemli Olma: Girişimin fikirden kuruluşa kadar geçirdiği süreçte ayakta kalmasını sağlayacak olan fikri alt yapı, sistemli olmaktır. Sürekliliği sağlayacak olan ve işletme içinde kararların doğru bir şekilde verilmesini sağlayacak olan çabaların bir sistem dâhilinde yürütülmesidir.

Girişimcinin nitelikleri konusu, bu alanda çalışmalar yapanlar arasında uzun süredir tartışılan bir konu olarak dikkat çekmektedir. Bazı çalışmalar girişimciliği kişilik özellikleri ile açıklarken bazıları ise durumsal ve sürece dair değişkenler üzerinden konuyu ele almaktadırlar. Dahası bazı çalışmalarda girişimciliğin kişisel özellikler ile ilgisi olmadığının altı çizilmektedir.

Öz Yeterlilik

Girişimci öncelikle kendisine güvenen kişidir. Bu güven temeli olmayan bir öz beğeniden uzak olmalıdır. Nitekim kişi kendisine sahip olduğu beceriler, yetenekler ve bilgiler kadar güvenmelidir. Bu durumda koyulan hedefe varmak için aşılacak olan birçok engelin farkında olmak ve bu engellerle nasıl mücadele edileceğini bilmek gerekmektedir. Girişimci ancak yüksek bir öz yeterliliğe sahip olması durumunda bu işin altından kalkabilecektir. Öz yeterlilik, girişimcinin elde etmek istediği sonuca ulaşmak ya da belirli bir durumda sergileyebileceği bilgi ve yeteneklerine olan güvenidir.

Yenilikçi Olma

Yenilikçi olmak, girişimci için olmazsa olmaz bir niteliktir çünkü girişimci aslında temel olarak girişim fırsatlarını değerlendiren ve yeni iş fikirleri geliştiren kişidir. Bu noktada yenilikçi olmayan fikirler başarısız sonuçlara ulaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Dahası girişimci yenilik yapma noktasında diğer çalışanlarla ayrışmaktadır. Seçilen kariyer yolu bu niteliği gerekli hâle getirmektedir.

Risk Alma

Risk alma davranışı daha önce yukarıda ifade edilen girişimci özellikleri ile beraber düşünüldüğünde bir tamamlayıcı rol üstlenmektedir. Proaktif ve yenilikçi olan bir girişimci bu özelliklerini göstermek için risk alacağı kararlar vermek durumundadır. Riskin yüksek olması, getirinin de yüksek olma ihtimalini getirmektedir. Girişimciler aldıkları kararlarda risk değerlendirmesini buna göre yapmaktadırlar. Hangi düzeye kadar risk alabileceklerini ve buna bağlı olarak en yüksek getiriyi ne düzeyde beklediklerini beraber değerlendireceklerdir.

Özgül’e göre girişimciliği sadece risk alma davranışı üzerinden tanımlamak doğru bir yaklaşım değildir. Nitekim risk temelde alınan kararla ilgilidir. Girişimci her ne kadar girişimin aşamalarında aldığı kararlarla risk alma davranışı gösterse de aslında etkili karar verme konusunda kendisini geliştirmesi ile bu durumu aşabilecektir.

Liderlik

Liderlik ve girişimcilik birbiriyle ilişkili mi? Bir lider hangi özelliklere sahip olmalı ve hangileri girişimciler tarafından paylaşılmalıdır? Lider ile girişimcinin ortak paydası, otorite olsun veya olmasın diğerlerini etkileme yeteneğidir. Bu noktada girişimci, lider özellikleri göstermesi ile kendisini daha iyi bir girişimciye dönüştürecektir.

Girişimcilerin liderlik özelliklerini geliştirmek için sahip olması gereken bir diğer beceri de adapte olma davranışıdır. Girişimciler her zaman tam olarak nereye gitmek istediklerini bilemeyebilirler ve bazen keşfedilecek yeni yollar ortaya çıkar.

Girişim Fırsatı ve İş Fikri Geliştirme

Bu bölümde girişim fırsatının tanımına, nasıl belirleneceğine ve iş fikirlerinin nasıl geliştirileceğine yer verilecektir.

Girişim Fırsatı

Girişim fırsatı; yeni malların, hizmetlerin, hammaddelerin ve örgütlenme yöntemlerinin üretim maliyetlerinden daha yüksek bir oranda sunulup satılabildiği durumlardır.

Fırsat elbette başlı başına iş fikri geliştirmek değildir. Öncelikle fırsatın doğasını anlamak gerekir. Fırsat, apaçık ortada bir gerçeklikten çok görülmesi, farkına varılması veya yakalanması gereken bir ayrıntıdır.

Girişim fırsatlarını bulmak veya görebilmek her zaman kolay değildir. Ardichvili vd.’ne (2003:106) göre fırsatları belirleme ve geliştirme sürecini etkileyen başlıca faktörler şunlardır:

  • girişimcinin uyanıklığı,
  • bilgi asimetrisi ve ön bilgi,
  • sosyal ağlar,
  • iyimserlik ve öz-yeterlik ve yaratıcılık dahil kişilik özellikleri ve
  • fırsatın kendisi.

Barringer ve Ireland’a göre bir fırsatın dört temel özelliği vardır ve bunlar;

  • çekici olması,
  • vakitli olması,
  • uzun ömürlü ve
  • alıcısı veya son kullanıcısı için değer yaratan veya artıran bir mal, hizmet veya işletmeye bağlı olmasıdır.

Girişim Fırsatlarını Belirlemek

Fırsatları belirleyebilmek için Barringer ve Ireland üç farklı yaklaşımdan bahsetmektedir. Bunlar eğilimleri gözlemlemek, problem çözmek ve pazardaki boşlukları fark etmek olarak ifade edilebilir.

Eğilimleri Gözlemlemek: Takip edilecek en önemli eğilimler; ekonomik eğilimler, sosyal eğilimler, teknolojik gelişmeler ve politik ve yasal çevredeki değişikliklerdir.

Bir girişimci veya potansiyel bir girişimci olarak, bu alanlardaki değişikliklerin farkında olmak önemlidir.

Problem Çözmek: Fırsatları belirlemeye yönelik ikinci yaklaşım problemleri tanımak ve çözmenin yollarını bulmaktır. Problemler, insanların günlük yaşamlarında karşılaştıkları zorlukları gözlemleyerek ve sezgi, tesadüf veya şans gibi daha basit yollarla fark edilebilir.

Pazardaki Boşlukları Fark Etmek: Fırsatları belirlemede bir diğer yaklaşım da pazardaki boşlukları bulmaktır. Pazardaki boşluklar, bir ürün veya hizmetin eksikliğinin farkına varmak veya başka pazarlarda var olan mal veya hizmetlerin bazı pazarlarda sunulmaması gibi örneklerin farkına varılması ile görülebilir.

İş Fikri Geliştirme

Birbirlerini tamamlayan kavramlar olan fırsat ile fikir arasında bir fark olduğunu anlamak önemlidir. Fikir; bir düşünce, bir izlenim ya da bir kavramdır. Bir fikir, fırsatın kriterlerini karşılayabilir veya karşılamayabilir. Birçok girişim, onları başlatan girişimcilerin çok fazla çalışmadığı için değil, başlangıçta gerçek bir fırsat olmadığı için başarısız olmaktadır. Bir iş fikri hakkında heyecanlanmadan önce, fikrin bir ihtiyacı karşılayıp karşılamadığını ve fırsat kriterlerini karşılayıp karşılamadığını anlamak çok önemlidir. Dahası fırsat başlı başına iş fikri geliştirmek değildir. İş fikri geliştirmek fırsat belirlendikten sonra girişimcinin gündemine aldığı bir problemdir.

Beyin Fırtınası

Yeni iş fikirleri üretmenin yaygın yollarından bir tanesi beyin fırtınasıdır. Genel olarak, beyin fırtınası belirli bir konu hakkında fikirler üretme sürecidir. Beyin fırtınası, az sayıda katılımcıdan oluşan bir grup insanın çok sayıda yeni ve yaratıcı fikir üretmek amacıyla etkileşime girdiği bir süreçtir.

Zihin Haritalama

Zihin haritalaması fikirlerin ve ilişkilerinin görsel, doğrusal olmayan gösterimleri olarak tanımlanmıştır. Zihin haritaları, bağlantılı ve ilgili kavramların bir ağını içerir. Bununla birlikte haritalamayı göz önünde bulundurarak herhangi bir fikir başka birine bağlanabilir.

Yapılabilirlik Analizi

Girişimci veya potansiyel girişimci sahip olduğu nitelikleri gözden geçirip girişim fırsatlarını izleyerek bir iş fikri oluşturduktan sonra, iş fikrinin yapılabilir bir iş olup olmadığını belirlemelidir. Yapılabilirlik (Fizibilite) analizi, bir iş fikrinin uygulanabilir olup olmadığını belirleme sürecidir.

Mal/Hizmet Analizi

Bir mal veya hizmete ilişkin yapılan yapılabilirlik analizi, bir mal veya hizmet fikrinin potansiyel müşterilere ne derece hitap ettiğini belirler ve malı üretmek veya hizmeti sağlamak için gerekli kaynakları belirler. Analizin bu kısmı, “Müşteriler mallarımızı ve hizmetlerimizi satın almak istiyor mu?” sorusunu ele almaktadır. Girişimciler, bu soruyu başarıyla cevaplamak için potansiyel müşterilerden geri bildirime ihtiyaç duyarlar.

Pazarın Analizi

Bir iş fikrinin fizibilitesini değerlendirirken, pazarın ve hedeflenen pazar bölümlerinin analizi, bir fizibilite analizinin geri kalan üç bileşeni için başlangıç noktası görevi görür (Scarborough ve Cornwall, 2016: 151). Bu aşamadaki odak noktası iki yönlüdür:

  1. Bir pazarın yeni bir işletme için genel olarak ne kadar çekici olduğunu belirlemek ve
  2. Küçük bir işletmenin kârlı bir şekilde işgal edebileceği olası nişleri değerlendirmek.

İşletmenin Analizi

Girişimde henüz tam anlamıyla kurulu bir işletmeden bahsedilmeyebilir fakat girişimci hem kendisini hem de girişimin ilerleyen süreçlerinde birlikte hareket edeceği kişileri analiz etmelidir. Bu noktada sahip olunan yetenek ve becerilerin girişimin kendisi ile ne kadar uyumlu olduğu ele alınmalıdır.

Finansal Analiz

Bir yapılabilirlik analizinin dördüncü bileşeni, önerilen bir girişimin finansal fizibilitesinin değerlendirmesini içerir. Sürecin bu aşamasında temel ekonomik fizibiliteyi inceleyen geniş bir finansal analiz yeterlidir. Bu analiz; “Bu iş yeterli kâr getirir mi?” sorusuna yanıt arar. Finansal fizibilite analizine dâhil edilecek dört ana unsur, başlangıç sermayesini, tahmini kazançları, nakit akışını ve bunun sonucunda yatırım getirisini içerir.

  • Başlangıç sermayesi
  • Tahmini Kazançlar
  • Nakit Akışı
  • Yatırım Getirisi

İş Modeli

İş modeli oluşturmak girişimcinin iş fikrini bulduktan ve buna dayalı olarak yapmış olduğu yapılabilirlik analizini tamamladıktan sonra ele alması gereken konudur. İlk başta iş fikri olarak düşünülen girişim düşüncesi yapılabilirlik analizi ile kısmen somutlaşmıştır fakat yine de nihai olarak bir iş modeli temelinde masaya yatırılmamıştır. Bu aşamada daha önceden göz ardı edilen bazı olumsuzlukları görmek daha kolay olacaktır.

İş modeli dokuz bileşenden oluşmaktadır. Bu bileşenler:

  • Müşteri Kesitleri,
  • Değer Önerileri,
  • Kanallar,
  • Müşteri İlişkileri,
  • Kilit Etkinlikler,
  • Kilit Kaynaklar,
  • Kilit Ortaklar,
  • Gelir Kaynakları ve
  • Maliyet Yapısıdır.