TEMEL BAKIM VE REHABİLİTASYON-II - Bölüm 5: Engelli Bireylerde Duyu-Algı- Biliş Sorunları ve Çevresel Düzenleme Özeti :
PAYLAŞ:Bölüm 5: Engelli Bireylerde Duyu-Algı- Biliş Sorunları ve Çevresel Düzenleme
Bölüm 5: Engelli Bireylerde Duyu-Algı- Biliş Sorunları ve Çevresel Düzenleme
Giriş
Engelli bireyler yaşadıkları toplum içinde birçok psiko-sosyal ve ekonomik sorunla karşılaşırlar. Bu sorunlar ve zorluklar, hem aile çevresinde hem de sosyal çevrede kendini gösterir. Bu sorunların temelini oluşturan ise kişide bilişsel sorunların, hareket ve duyu kaybının görülmesidir. Fiziksel çevre elemanları, engellilerin topluma katılmasının önünde ciddi birer engel oluşturmaktadır. Kullanılan konuttan tüm kamusal yaşam alanlarına ve ulaşım araçlarına kadar tüm çevresel elemanların, engellilerin özellikleri ve ihtiyaçları dikkate alınarak tasarlanması gerekir. Engelli bireylerin yaşadıkları çevrede riskleri en aza indirmek, onların hayatlarını kolaylaştırmak, yaşam kalitelerini arttırmak ve topluma katılımını sağlamak adına bazı çevresel düzenlemelerin yapılması gerekir.
Engelli Bireylerde Duyusal Sorunlar
Duyu sistemleri kişinin çevre ile iletişime geçmesini sağlar. Bir kişi dişlerini fırçalayacağı zaman duyu sistemleri ona gerekli bilgileri sağlar. Örneğin, dokunma hissi, kişinin diş fırçasını hissetmesini sağlar. Derin basınç, kişinin diş fırçasını tutmasına yardımcı olur. Ağrı, ağızdaki hassas bir bölgeyi fırçalamamak için kişiyi uyarır. Propriyosepsiyon, fırça hareketini tamamlamak için kol ve el eklemlerini yönlendirir. Isı duyusu da ağzı durulamak için suyun istenen bir sıcaklıkta olup olmadığını belirler. Görüldüğü gibi duyular, anatomik veya fonksiyonel kriterlere bağlı olarak çeşitli yöntemlerle kategorilere ayrılabilir.
Hafif Dokunma ve Basınç Duyusu:Dokunma duyusu tüm günlük yaşam aktiviteleri için kritik öneme sahiptir. Kişinin elindeki nesneyi tanıması için, kıyafetlerinin vücuduna değdiğini hissetmesi için, dokunma duyusunun sağlam olması gerekmektedir. Beyin bazı dokunma uyaranlarını göz ardı eder. Örneğin, çoğu insan elbiselerini ilk kez giydiklerinde hissettiklerinin farkındadır ancak kıyafetler rahatsız etmediği sürece bir süre sonra fark etmezler. Bazı kişiler dokunmaya karşı diğerlerine nazaran daha hassastır. Örneğin kıyafetlerin etiketleri aşırı derecede tahriş edici olabilir.
Değerlendirme, Yüz, gövde veya vücudun bir bölgesine, pamuk, küçük bir kâğıt parçası veya parmak ile mümkün olduğunca hafifçe dokunulur. Gözler kapalıyken, uyaran her uygulandığında kişinin “evet” cevabını vermesi istenmelidir. Dokunma lokalizasyonu için, kişinin uyarılan alanı işaret etmesi veya test edilen bölgeyi tanımlaması istenir.
Isı Duyusu (Termeztezi):Isıyı algılama duyusu, koruyucu duyulardanbiridir. Isıyı algılama yeteneği, günlükyaşamdabanyo yapma, yemek pişirme ve ütü yapma gibidurumlarda yaralanmaları önlemek için gerekir.Ayrıca, yemeklerin lezzetini algılama ve rahatsızedici çevre sıcaklıklarını tespit etmeye de katkıdabulunur. Isıyı ayırt etme becerisi olmayan engellibireyler yanık tehlikesi ile karşılaşabilir, bu nedenleyanıktan korunma yöntemleri ve günlük yaşamdakiyaralanmalara karşı tedbirleröğretilmelidir.
Değerlendirme, test için sıcak su veya buz ile doldurulmuş test tüpleri kişiye dokundurulur. 5 ° C’den düşük veya 45 °C’den yüksek sıcaklıklarda ağrı olabilir, bu sıcaklık değerlerinden kaçınılmalıdır (dikkat cümlesi olarak belirtiniz). Gözler kapalıyken, kişiden uyarıyı tarif etmesi istenir.
Yüzeysel Ağrı Duyusu:Ağrı duyusu, deri ve deri altı dokular için zararlıolabilecek uyarıların saptanmasını sağlar. Ağrılıuyarıları algılama yeteneği ile engelli kişiler, meslekiperformansını devam ettirirken veya tekerleklisandalye, koltuk değneği ve diğer cihazları kullanırkenoluşabilecek yaralanmalardankorunmuşolurlar.Normal şartlar altında, ağrı hissi kişiyi tehlikedurumunda uyarır, örneğin sıcak bir yüzeye dokununcaparmağın hızla çekilmesi veya rahatsız edicibir kıyafetin çıkartılması (ayakta sürtünme ile sutoplanmasına neden olan bir ayakkabıyı çıkarma)için ağrı duyusunun sağlam olması gerekir.
Değerlendirme, ağrılı uyarana yanıt en kolay bir toplu iğne yardımıile değerlendirilir. Toplu iğnenin sivri ve künttarafları test edilecek bölgeye dokundurulur. Kişigözleri kapalı iken “sivri” veya “künt” yanıtını verir.Değerlendirmede her iki taraf birbiri ile karşılaştırılmalıdır.
Propriyosepsiyon:Kaslar, eklemler, bağlar vekemiklerdeki alıcılardan, eklem pozisyonu ve hareketihakkında bilgiler sağlar. Propriyosepsiyonduyusunun iki çeşidi vardır. Bilinçli propriyosepsiyonsporda, günlük yaşam aktivitelerindeki eklemfonksiyonlarını düzenler (yürüyüş, koşma, sıçramavb.). Amaca yönelik davranışların (örneğin birnesneyi almak için elin nesneye doğru uzanması)düzenli ve kusursuz yapılmasını sağlar. Bilinçaltıpropriyosepsiyonisekas fonksiyonlarını ve refleksleridüzenler.
Değerlendirme,değerlendirici kişinin parmağını, başparmak veişaret parmağı ile tutar. Parmağı aşağı yukarı hareketettirerek kişinin bu hareketleri anlamasını sağlar,her harekette aşağı veya yukarı talimatı tekraredilir. Talimatlarınanlaşıldığındanemin olduktansonra, parmak rastgele yukarı veya aşağı hareket ettirilir,kişiden gözleri kapalı iken hareketin yönünüsöylemesi istenir.
Koku Alma Duyusu:Koku duyusu burun boşluğunun derinlerindebulunan alıcılar tarafından taşınır. Normal kokuduyusu olan kişiler binlerce kokuyu düşük yoğunluktadahi algılayabilirler. İnsan beyni 10,000 farklıkokuyu ayırt edebilir. Ancak insanın koku duyusudiğer hayvanlara kıyasla çok daha az gelişmiştir.Örneğin, köpeklerin insanlarınkinden 2000 katdaha fazla bir koku duyusu vardır. Koku duyusutat duyusuyla ilişkilidir ve zararlı veya hoş kokularınayrımı için önemlidir.
Tat Duyusu:Tat duyusu alıcıları dilin tat tomurcuklarındabulunur. Genellikle tatlı, ekşi, tuzlu ve acı olmaküzere dört temel tat vardır. Diğer tüm tatlar butemel tatların karışımı şeklindedir. Tatlı duyusugenellikle dilin ön, tuzlu duyusu ön ve arka-yan,ekşi duyusu arka-yan ve acı duyusu ise arka-ortabölümlerinde algılanır. Dilde ayrıca, ağrıya yönelikalıcılar da vardır, yiyecekleri çiğnerken yanlışlıkladili ısırmanın ağrılı olması buna örnek verilebilir.Tat duyusu, yiyeceklerin tadını çıkarmanın temelinioluşturur, tükürük ve yutmayı tetikler. Bazıilaçlar tat duyusunu etkileyebilir ve yaşlanma ilebirlikte tat duyusu azalır. Bu durum, bazı hastalarda,yaşlılarda ve engelli bireylerde kötü beslenmeyeneden olabilir.
Görme Duyusu:İnsanın gözü, çapı yaklaşık 2.5 cm (1 inç) olanhassas bir küre şeklindedir. Kafatası, kaşlar, gözkapakları ve kirpiklerle korunur. Göz kırptığımızzaman, gözün üst kapağında bulunan lakrimalbezlerden salınan gözyaşları ile göz sürekli yıkanır.Gözyaşı sürekli olarak gözleri temizler ve nemlendirir.Gözler, görülen şeylerin anlaşılabilmesi içinbeyninyorumladığıışığı tespit eder. Görsel bilgizihinsel olarak düzenlenir, böylece insanlar farklılıklarıve benzerlikleri tespit ederek resim ve desenlerigörsel hafızayla hatırlayabilir. Bazı kişiler görselgirdiden fazla rahatsız olabilir, dağınık veya parlakbir şekilde dekore edilmiş odalarda odaklanmadazorlanabilirler.Hemianopsi, bir veya iki gözün sağ veya solyarısında görme kaybıdır. Görme alanı kaybı yaşayanengelli kişiler yer değiştiren nesneleri görmekiçin başının pozisyonunu değiştirme gereği duyar,nesneleri sürekli bir yerlere çarpar, çevrede kolaycagörülen nesneleri bulmada sorunlar yaşar.
İşitme Duyusu:Kulak, özellikle ses dalgalarını alıp beyindeki işitsel merkeze iletmek için uyarlanmış özel bir duyu organıdır. İç kulaktaki alıcılar, dengeyi korumaya yardımcı olmak için beyne baş pozisyonu ile ilgili mesaj gönderir. İşitsel becerilerin yeterli olması, konuşmanın gelişmesine, sözlü talimatları takip etmeye ve okuma yazma edinimi sırasında fonikbecerileringelişmesine yardımcı olur. Bazı engelli kişiler, karşısındakinin söylediklerine odaklanmak için arka plandaki gürültüyü ihmal etmekte zorlanabilirler. Bazıları ise, sesleri olağandışı derecede rahatsız edici bulabilir veya söylenenlere uyum sağlayamazlar, dolayısıyla talimatlara cevap vermezler. İşitme engeli (veya işitme kaybı), bir veya her iki kulaktaki sesin tamamen veya kısmen yetersiz olması olarak tanımlanır.
Duyusal Anormallikler:
Parestezi,herhangi bir uyarı olmadan anormal his algılanmasıdır. Dokunsal, termal veya ağrılı olabilir.
Disestezi, vücudun etkilenen bölgelerinde hafif dokunma veya nazik okşama gibi ağrısız uyarıların ağrılı olarak algılanmasıdır.
Engelli Bireylerde Algı Sorunları
Algı, beyin tarafından alınan duyu bilgisini tanıyan ve yorumlayan mekanizmadır. Algılanan bilgiler
daha sonra çeşitli bilişsel işlevlerle işlenir. Sonuç olarak, sözlü bir ifade veyamotordavranış ile sonuçlanır. Örneğin, bir şeyler yazmak için bir kalem arayan bir kişi cebinde sert, silindirik, pürüzsüz bir cisim hisseder (duyu). Bu duyu, kişinin zihninde kalem görüntüsü canlandırır (algı). Daha sonra cebinden kalemi çıkarır (motor davranış).
Stereognozis:Nesneleri, biliş ve dokunma duyusu yoluyla tanımlamabecerisidir. Bu beceri, objeleri ve geometrik şekilleri görmedendokunma yoluyla tanımlamayı sağlar. Günlük yaşamda birçok aktivite için kritiktir.Çanta veya cüzdan içinden para alma veya karanlıkbir odada ışık düğmesini bulma gibi görevleri yerinegetirmemizi sağlar. Stereognozis ve propriyosepsiyonduyusu ile kullanılan aletlere bakmadan ellerile aktivite yapılır ve eşyalar kullanılabilir.
Değerlendirme,kalem, anahtar, tarak veya ataç gibi nesneler hastanın elineyerleştirilir. Gözler kapalıyken kişiden nesneleri tanıması veya tanımlaması istenir.
Grafestezi:Bu yetenek insanların cilt üzerinde yazılmış rakamları,harfleritanımasınısağlar.
Değerlendirme, değerlendirici küt, sivri bir kalem veya benzeribir alet ilekişininavuç içine harf, sayı veya geometrikşekil çizer. Kişi hangi şeklin çizildiğini söyler.
Vücut İmajı:Bir kişinin vücut imajı, vücut parçalarının vepozisyonunun farkında olmasıdır. Vücut imajınıalgılama ile ilgili problemi olanengellikişilerdesağ-sol ayrımı yeterli değildir, bu kişiler vücudununbir tarafını ihmal edebilirler veya parmaklarınıtanıyamazlar. Vücut imajı ciddi derecede kaybolanengelli kişilerde, vücut yapısının veya parçasınıntanınması, farkındalığı azalmıştır. Vücudunun birbölümünün geri kalanı ile olan ilişkisini de belirleyemezler.Bu durum genellikle, kişinin vücutbölümlerini komut veya taklit yoluyla işaret etmesiile değerlendirilir.
Praksi:Amaçlanan hareketi planlama ve gerçekleştirmebecerisidir. Apraksi; praksi yeteneğinde bozulmaolup yeterli motor gücü ve duyusu olmasına rağmenkişide hareket etme yeteneğinde yetersizlik görülür.Apraksisi olan engelli birey, hareketi otomatikolarak gerçekleştirme yeteneğine sahip olsa dabir komut aldığı zaman hareketi yerine getiremez.Örneğin kişiden ayağa kalkması ve odayı dolaşmasıistendiğinde, bunun yerine şaşkın bir şekilde bakarve hareket etmez. Fakat daha sonra kendiliğindenkalkar ve bir havlu almak için odanın karşısına yürüyebilir.Bu durum aslında hareketi gerçekleştirmeyeteneğinin olduğunu gösterir.Engelli kişilerde apraksi, kıyafet giymek için gereklihareketleri planlayıp yapamama şeklinde degörülebilir. Kişi, giysileri giyerken güçlük çekebilir,giysileri vücudun yanlış tarafına, baş aşağıya vb.giymeye çalışabilir. Ayrıca, bir tasarım kopyalama,çizme veya inşa etme kabiliyetinde de yetersizlikyaşayabilir.
Engelli Bireylerde Bilişsel Sorunlar
Görme, işitme, dokunma gibi duyularımız, çevredengelen duyusal uyaranları alır. Bu bilgilerinalgılanması ile çevremizdeki duyu bilgileri anlamlıbir hâl alır. Algılanan bilgiler sistem tarafındangelecekte kullanılmak üzere depolanır. Bu bilgilergelecekte doğru yer ve zaman hareketlerimiz içinkullanılır. Biliş, kişilerin duyuları işlemesi ve kullanmasını,çevreden aldığı bilgileri algılamasınısağlar. Bu bilişsel süreçte yer alan beceriler ise bilişselbeceriler olarak adlandırılır. Bu becerilerimiz;
hafıza, hatırlama, oryantasyon gibi temel becerilereek olarak daha üst kontrol sistemlerini içeren yönetimselfonksiyonlarımızı da (problem çözme, kararverme vb.) içerir. Biliş şunları içerir:
·Genel zihinsel işlevler: bilinç, uyum, uyku, mizaç, kişilik
·Özel zihinsel işlevler: dikkat, bellek, düşünce, yargılama, zaman yönetimi, problem çözme, karar verme, dil, duygu düzenlenmesi.
Oryantasyon:Oryantasyon, bireyin mevcut durum, çevre ve zamanın akışı konusundaki bilinçliliğini ifade eder. Ciddi bir beyin hasarından sonra kişi, başlangıçta kişisel kimliğini karıştırabilir. Aynı zamanda başka kişilerin de kimliklerini karıştırabilir. Engelli birey zaman geçişi ile ilgili de zorluklar yaşayabilir, örneğin önceki gün kendini ziyaret eden kişinin aslında bir hafta önce onu görmeye geldiğini ifade edebilir. Çevre ile olan ilişkisinde kendi pozisyonu da fark edemeyebilir. Bu durum, bir odadan ayrılmaya çalışırken kafa karışıklığı yaşayıp kaybolmasına neden olabilir. Bu problemleri yaşayan engelli bireyler için yapılacak birkaç değişiklik, daha bağımsız olmayı sağlayabilir. Tarihi, mevsimi ve güncel olaylar gibi bilgileri içeren takvimler, güncel gazeteler sağlanabilir. Çevresindeki kişileri hafızasında canlı tutabilmesi için, altyazılar içeren fotoğraflar kullanılabilir.
Dikkat:Dikkat, kişinin belli bir zamanda çevreden aldığı bilgi ve duyulara odaklanmasını sağlayan etkinbir süreçtir. Engelli kişi, bir görevin tamamlanmasıiçin gereken bilgileri işlemede problem yaşayabilir ve dikkat eksikliği görülebilir. Dikkat problemleri,dikkat dağıtan ortamlarda daha sık görülür. Çoğukişi, çevreden çeşitli işitsel veya görsel aşırı yüklemeyapılmadığında dikkatlerini yoğunlaştırabilir. Dikkat,öğrenmenin ilk basamağı olarak görülürken, bu becerideki eksiklik, hareketleri yeniden öğrenmeyiaksatarak iyileşmeyi engeller.
Konsantrasyon:Konsantrasyon, belirli bir süre için bir bireyin dikkatle odaklanabilme yeteneğidir. Bu alanda zorluk yaşayan engelli kişilerin dikkatleri kolayca dağılabilir, çevredeki olaylara karşı fazla duyarlı olabilirler. Bu durum da elindeki göreve odaklanmayı zorlaştırır.
Bellek:Bellek, kişinin bilgi saklayabilmesi ve hatırlamasınaizin veren bilişsel işlevdir. Yeni öğrenilenlerinkaydedilmesi ve depolanmasından başka, uzunya da kısa bir süre saklanması, istenildiği zamanulaşılması ve hatırlanması sürecini de içerir. Yöntemselbellek, bisiklet sürme, giyinme gibi motorbecerilerinin hatırlanması ile ilgilidir. İleriye yönelikbellek, gelecekte yapılacak görevlerle ilgilidir.Örneğin, ilaçları belirtilen sürelerde almayı hatırlamakgibi. Birçok kişi, bu önemli görevleri hatırlamayayardımcı olacak teknikler geliştirirler (örneğin,ilaçları diş fırçalamak veya kahvaltı yemekgibi rutine bağlamak gibi). Engelli kişilerin bazıları
bilgiyi kısa süreli işleyebilir ancak uzun süreli depolayamazveya hatırlamakta zorlanabilirler.
Yürütücü Fonksiyonlar:Yürütücü fonksiyonlar; hedef oluşturma, planlama,planın uygulanması ve etkili performans göstermegibi yüksek seviyeli akıl yürütme ve planlamaişlevlerini içerir. Yaşlanmayla birlikte yürütücüfonksiyonlar azalır. Yürütücü fonksiyon bozukluğunda,engelli kişi kendine bakım aktivitelerini yerinegetirebilirken, aletle yapılan ve daha karmaşıkişlerde (örneğin; yemek pişirme, ev işi aktiviteleri,ev dışı mobilizasyon) becerileri zayıftır.
Soyut Düşünme: Soyut düşünme; kişinin nesneler, olaylar veyafikirler arasındaki ilişkileri görmesini sağlar. Beyinhasarı olan kişiler genellikle bu yeteneklerini kaybeder,yalnızca somut ve gerçekçi bir şekilde düşünürler.Bu problem, sorun çözme ve bilginin yenidurumlara aktarılmasında zorluk yaratır. Örneğinsoyut düşünme yetersizliği olan hastanedeki bir kişiye“sizi buraya ne getirdi?” sorusu sorulduğunda“ailemin arabası” diyebilir. Burada kişi, beyin hasarıile sonuçlanan kazayı anlamayıp soruyu tamanlamı ile yorumlar.
Problem Çözme Becerisi:Problem çözme becerisi, birçok bilişsel beceriyiiçerir. Dikkat, bellek, planlama, mantıklı düşünmeve yargılama yeteneği gerektirir. Problem çözmebecerisi yetersiz olan engelli kişinin konsantrasyonubozulur, sorulan sorulara anlamsız yanıtlarverir. Yeni durumlara karşı davranışların oluşturulmasızorlaşır. Bilişsel problemler beyin hasarı,travma veya edinilmiş bazı rahatsızlıklar sonucugörülebilir. Bilişsel işlev bozukluğu olan engellilerdüşünme, hatırlama ve akıl yürütme gibi işlevlerinikaybederler.
Bilişsel Beceriler:
Deliryum: Dikkat dağılması, algısal bozukluklar,konuşma güçlükleri, uyku düzeninin bozulması,hafıza ile ilgili sorunlar, bilinç bulanıklığı gibibelirtiler gösterir.
Demans: İlerleyen yaş ile (özellikle 75 yaş üzerinde),beyin üst düzey işlevlerinin genel olarakbozulması sonucunda ortaya çıkar. Alzheimer hastalığıgibi bellek bozukluğuyla başlayan demanslarolduğu gibi, davranış bozukluklarıyla, beceri bozukluklarıyla,depresyonla, Parkinson hastalığı belirtileriyle,dil bozukluklarıyla başlayan demanslarda vardır. İlerleyen bir hastalıktır.
Alzheimer Hastalığı:Günlük aktiviteler ve davranışlarıyerine getirme becerisi bozulur. Beyninişlevleri kademe kademe kötüleşir ve bellekte (özelliklekısa süreli bellek), odaklanmada, yönelimde,soyut düşünmede bozukluklar görülür. Kişilik değişiklikleriortaya çıkar.
Amnezi: Felç, kafa travması, ameliyat gibi pekçok nedeni olabilir. Kısmi veya tam bellek kaybıdır.Geçmiş olayların hatırlanması amnezinin ağırlığınagöre değişebilir. Amnezi hastaları fiziksel olarakgayet sağlıklı görünebilirler, fiziksel koordinasyongerektiren işleri zorlanmadan yapabilirler.
Engelli Bireylerde Çevresel Düzenleme
Duyu, algı ve biliş problemi olan engelli bireyler, günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştirmede zorluklar yaşayabilirler.
Görme Problemi Yaşayan Engelli Bireyler İçin Çevresel Düzenlemeler:Görme problemi yaşayan engelliler hem evde hem de dış ortamlarda birçok problemle karşı karşıya kalabilmektedir. Bu problemleri en aza indirmek için, görme engelli bireyin yaşadıkları ortamda birtakım düzenlemeler yapılması gereklidir. Görme engelli bireylerde yapılabilecek düzenlemeler:
·Evdeki koridorlar geniş tutulmalı, duvarlardaki sivri köşeler koruyucularla kapatılmalıdır.
·Mobilyalar, kazaya sebebiyet vermeyecek şekilde yerleştirilmelidir.
·Mümkünse ev içinde kapı eşikleri olmamalıdır. Eşik var ise önüne uyarıcı yer malzemesi koyulmalıdır.
·Ev ortamı uygun aydınlatılmış olmalıdır.
·Yer malzemesinin kaygan olmamasına özen gösterilmelidir.
·Ev içinde merdiven varsa, merdivenlerin basamak başlangıç ve bitiş yerine uyarıcı yer malzemesi koyulmalıdır. Paralel ve düz basamaklar tercih edilmelidir (Şekil 5.1).
·Trabzanlar, merdiven basamaklarından 90 cm yükseklikte takılmalıdır. İlk ve son basamak köşe hizasından en az 30 cm mesafe bırakılarak başlanmalı ve bitirilmelidir (Şekil 5.2).
·Mutfak alanı geniş olmalı, kesici ve yaralanmaya sebebiyet verici aletler uygun konumlandırılmalıdır.
İşitme Problemi Yaşayan Engelli Bireyler İçin Çevresel Düzenlemeler: İşitme problemi yaşayan engelli bireyler toplum içinde iletişim problemi yaşayabilirler. İletişim problemleride bu bireylerin toplumdan uzaklaşmasına ve içe kapanık davranış sergilemesine sebep olabilir.Bu nedenle işitme problemi olan engelli bireylerde bazı çevresel düzenlemelerleGYA’de daha bağımsız olma sağlanabilir. Bu çevresel düzenlemeler;
·Gürültü kaynağından uzak olmak
·Evde kullanılacak eşyalarda (dolap, masa gibi) akustik olarak sesin yankılanmasını azaltacak malzemekullanmak
·Pencere kenarlıklarına ve kapı kenarlarına dışarıdan gelecek gürültüyü azaltacak malzemeler yapıştırılması
·İşitme cihazının ayarının ve takibinin sağlanması
·Gürültü yapan klima, bilgisayar fanı gibi araçların mümkün olduğunca kullanılmaması
·Yaşanılan ortamın akustik yalıtımlı olması.
Dokunma Kaybı Yaşayan Engelli Bireyler İçin Çevresel Düzenlemeler:Dokunma duyusunda problemler yaşayan engelli bireyler için çevresel düzenlemeler:
·Evdeki koridorlar geniş tutulmalı, duvarlardaki sivri köşeler koruyucularla kapatılmalıdır.
·Mobilyalar arası mesafeler geniş olmalıdır.
·Merdivenlerin ilk ve son basamaklarına gözle görülebilecek uyaranlar koyulmalıdır.
·Sıcak ve soğuk su muslukları belirgin şekilde işaretlenmeli ve uyarıcı işaretler bulunmalıdır.
·Yer zemininin özellikle de banyonun kaygan olmaması sağlanmalıdır.
·Mutfaktaki kesici, delici aletler (bıçak, çatal vb.) renkli uyaranlarla belirtilmelidir.
·Mutfakta yaralanma ve kazaları önlemek için tüm mutfak aletlerinin yeri düzenli olmalıdır.
·Mümkünse dokunma kaybı olan bireylerin kesici aletleri kullanmaması sağlanmalıdır.
·Evde takılıp düşmeleri engellemek için yer boydan boya halı ile kaplanmalıdır.
·Yer zemininde dengeyi bozucu (çukur, engebe vb.) durumların olmamasına özen gösterilmelidir.
Tat Alma ve Koklama Duyusu Kaybı Yaşayan Engelli Bireyler İçin Çevresel Düzenlemeler:Tat alma ve koklama duyuları ayrı duyular olmasına rağmen birbirleriyle yakından ilişkilidir. İnsanlar yaşlandıkça tat alma ve koklama duyularında azalmalar meydana gelmektedir. Bu da GYA’deçeşitli sorunlara yol açmaktadır. Diğer duyusalproblemlerde olduğu gibi tat alma ve koklama duyularındakayıp olan engelli bireylerde, birtakımçevresel düzenlemeler ile GYA’de bağımsızlık arttırılabilir.Bu düzenlemeler;
·Sıcak yemekler veya içecekler konusundadikkatli olunmalı ve uygun görsel uyaranlareklenmelidir.
·Gaz kullanımı olan evlerde sesli alarm sistemikurulmalıdır.
·Bozulmuş yiyecekler konusunda uyarılmalı,yiyeceklerin korunma yöntemi hakkındaengelli bireyler bilgilendirilmelidir.
·Evde koku yapabilecek atıkların (çöp vb.)günlük olarak atılması sağlanmalıdır.
·Zehirlenmeler bu bireylerde sık görülebileceğinden,bu konuda hem engelli bireylerhem de yakınları iyice bilgilendirilmelidir.