TEMEL VETERİNER ANATOMİ - Ünite 1: Anatominin Tanımı ve Temel Anatomik Kavramlar Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 1: Anatominin Tanımı ve Temel Anatomik Kavramlar

Anatominin Tanımı

Anatomi biyolojinin bir alt koludur, canlı vücudunu oluşturan organların normal şekil, yapı, büyüklüğünü, doğal duruş ve komşuluk ilişkilerini inceler ve açıklar.

Evcil memeli ve kanatlı hayvanların vücudunu Veteriner Anatomi inceler. Anatomi, canlıyı birtakım sistemler halinde inceliyorsa (sindirim, solunum, boşaltım sistemleri vb.) sistematik anatomi; sistematik anatomi, sistemleri evcil hayvanlar arasında karşılaştırmalı olarak inceliyorsa karşılaştırmalı sistematik anatomi olarak adlandırılır. Anatomi, canlıyı sistemler halinde değil de birtakım bölgelere (regio) ayırdıktan sonra dıştan içe veya içten dışa doğru kat kat inceliyorsa regional anatomi veya topografik anatomi şeklinde tanımlanır. Topografik anatominin sınırlı şekli olan sadece operasyon yönünden önem taşıyan bölgeleri inceleyen anatomi dalı ise cerrahi anatomi dir.

Anatomi eğitiminde yaygın olarak kullanılan sistematik anatomi, fonksiyonel olarak birbirinden farklı şu sistemlere ayrılır; Hareket sistemi (Lokomotor sistem), Sinir sistemi (Systema nervosum), Sindirim sistemi (Systema digestorium), Duyu organları (Organa sensuum), Solunum sistemi (Systema respiratorium), Boşaltım ve üreme sistemleri (Systema urogenitale), Dolaşım sistemi (Systema vasorum).

Anatomik Terimler

Anatomide Latince veya Grekçe asıldan gelme uluslararası ölçü ve değerde bir takım standart terimler kullanılır. Bu nedenle bazı Latince okunuş kurallarına ders kitabınızın 4. sayfasındaki tabloda kısaca değinilmiştir.

Vücut Düzlemleri (Plana Corporis)

Vücudun çeşitli yerlerinden geçtiği ve üzerlerine çeşitli organların izdüşümlerinin düştüğü farzedilen düzlemlere plana corporis denir.

Planum medianum: Dört ayak üzerinde duran bir hayvanın, baş, kuyruk doğrultusunda tam ortasından dikey olarak geçtiği ve onu sağlı sollu olmak üzere iki eşit yarıma ayırdığı farzedilen düzlemdir.

Planum sagittale: Planum medianum’a paralel olarak geçtiği farzedilen her planum’a planum sagittale denir. Bu düzlem aracılığıyla vücut birbirine eşit olmayan sağ ve sol iki yarıma ayrılır.

Planum transversum: Planum medianum’a veya vücudun uzun eksenine dikey geçtiği farzedilen planumdur. Bunlar aracılığıyla vücut birbiri ardı sıra bir takım segmentlere ayrılır.

Planum dorsale (frontale): Dört ayak üzerinde duran bir hayvanı sırt ve karın yönünde olmak üzere ikiye ayıracak şekilde yatay olarak geçtiği farzedilen planumdur.

Doğrultu, Yön, Konum Bildiren Terimler

  • Dexter: Sağ
  • Sinister: Sol
  • Cranialis: Cranium’dan (kafatası), başa yakın
  • Caudalis: Cauda’dan (kuyruk) kuyruğa yakın
  • Oralis: Os’tan (ağız) ağız tarafında olan
  • Aboralis: Başta ağızdan uzak olan, ağız gerisinde bulunan
  • Rostralis: Başta buruna yakın olan
  • Anterior: Ön, önde olan
  • Posterior: Ard, arkada olan
  • Superior: Üst, üstteki
  • Inferior: Alt, alttaki
  • Superficialis: Yüzlek
  • Profundus: Derin
  • Proximalis: Bacakta gövdeye yakın bulunan
  • Distalis: Bacakta gövdeden uzak, yere daha yakın bulunan
  • Palmaris: Palma (avuç içi), ön ayakta bükücü taraftaki
  • Plantaris: Planta (ayak tabanı), arka ayakta bükücü tarafta olan
  • Transversalis: Enine olan
  • Verticalis: Dikey bulunan
  • Medialis: Orta hatta yakın olan, iç yan tarafta olan
  • Intermedius: iki şeyin arasında veya ortasında bulunan
  • Longitudinalis: Uzunlamasına olan
  • Internus: içinde, içinde olan
  • Latus: Yan, geniş
  • Lateralis: Yanal, dış yan
  • Axialis: Eksene ait, eksene yakın olan
  • Abaxialis: Eksenden uzak olan

Veteriner Anatomide İncelenen Hayvanlar

Otla beslenenlerden (herbivora) at ( Equus caballus ), tek toynaklılar (perissodactyla) takımı içinde bulunan equidae ailesinde; sığır ( Bos taurus ), koyun ( Ovis aries ), keçi ( Capra hircus ) ise çift toynaklılar (artiodactyla) takımına ait bir alt takımda (ruminantia) yer alır. Et ve otla beslenenlerden (omnivor) domuz ( Sus scrofa domesticus ) domuzgiller (suidae) ailesinden geviş getirmeyen bir çift toynaklıdır.

Etçiller (carnivora) takımının üyesi olan köpek ( Canis familiaris ), köpekgiller (canidae); kedi ( Felis cat us) ise aynı takımın kedigiller (felidae) ailesinin bir üyesidir.

Memelilerde Büyük Vücut Boşlukları

Memelilerde üç büyük vücut boşluğu vardır. Bunlar göğüs boşluğu ( cavum thoracis ), karın boşluğu ( cavum abdominis ), leğen boşluğu ( cavum pelvis )’dur. Göğüs ve karın boşluğunu kassel zarsel bir bölme olan diyafram ( diaphragma ); karın ve leğen boşluğunu ise sağrı ve kalça kemikleri üzerinden geçen oval bir çizgi ( linea terminalis ) birbirinden ayırır. Göğüs boşluğunu pleura ; karın boşluğu ile leğen boşluğunun sadece ön kısmını peritoneum denilen seröz membranlar örter. Seröz membranlar ait oldukları boşluğa serum benzeri seröz bir sıvı salgılar. Bu sıvının görevi organların yüzeyini nemli ve kaygan tutarak sürtünme sonucu aşınmalarını engellemektir. Vücut boşluklarında bulunan organlar gelişim evrelerinin ilk devrelerinde vücut boşluklarının duvarı ile seröz membranlar arasında yer alırlar ve seröz boşluk boş durumdadır. Seröz membranların dışında bulunan organlar gelişme ilerledikçe seröz membrana baskı yaparak boşluğa doğru çökertir ve kendisi de her taraftan bu membranla sarılır. Bu nedenle seröz membranda üç kısım belirlenmiş olur. Bunlardan seröz membranın organı saran kısmına lamina visceralis , vücut duvarını örten kısmına lamina parietalis , lamina visceralis ve lamina parietalis arasında yer alan ilgili organı asan çift yapraklı kısma ise lamina intermedia denir. Lamina intermedia ’nın uzunluğu organın hareket yeteneği ile oranlı olarak değişiklik gösterir. Lamina intermedia konumuna ve astığı organa göre plica, ligament, mesenterium, omentum olarak adlandırılır.

Göğüs Boşluğu (Cavum Thoracis)

Göğüs kafesi veya thorax sırt omurları, kaburgalar ve göğüs kemiği tarafından oluşturulur. Kemiksel olan bu kafesin yan duvarlarını deri, akzar ( fascia ) ve kaslar örter. Göğüs kafesinin ön açıklığı ( apertura thoracis cranialis ) önemli organlar ve damarlar için boyun ve göğüs boşluğu arasında geçişi sağlar. Canlı hayvanda göğüs boşluğu girişini, göğüs kemiğinin ( sternum ) palpe edilebilen ön ucu dıştan belirler. Apertura thoracis cranialis’te yukarıdan aşağıya doğru kas dokusu, yemek borusu, soluk borusu; baş, boyun, ön bacak ve thorax duvarını besleyen arter’ler, vena’lar; lenf sistemine ait yapılar, sinirler ayrıca genç hayvanlarda thymus bulunur. Bu oluşumlar yoğun bağ ve yağ dokusu içine gömülmüştür. Thorax’ın arka açıklığına apertura thoracis caudalis denir. Arka açıklık diaphragma ile kapatılarak karın boşluğundan ayrılmıştır. Thorax’ın diaphragma’nın önünde kalan kısmı göğüs boşluğunu ( cavum thoracis ), diaphragma’nın gerisinde kalan kısmı ise karın boşluğunun intrathoracal bölümünü oluşturur, bu bölüm karın organlarını içerir. Başka bir değişle göğüs boşluğu thorax’dan daha küçüktür. Diaphragma üzerinde üç delik ya da geçit vardır. Bu deliklerden yukarıdan aşağıya doğru sırasıyla vücudun en büyük atar damarı ( aorta ), yemek borusu ( esophagus ) ve vücudun arka bölümünün kirli kanını toplayan damar ( venacava caudalis ) geçer. Göğüs boşluğunun genişliği solunum kaslarının, kaburgaların ( costae ) ve diaphragma’nın hareketi ile değişkenlik gösterir.

Pleura

Göğüs boşluğundaki organları örten seröz membrandır. Pleura iki lateral konumlu yarım koni şeklindeki pleura kesesini şekillendirir. Pleura keselerinin her biri cavum pleurae ’yı oluşturur. Cavum pleurae’ nin lateral duvarını oluşturan pleura, pleura costalis ; geride diaphragma’yı örten pleura, pleura diaphragmatica ; medial’de iki kesenin medial duvarlarını oluşturan iki pleura yaprağı ise pleura mediastinalis olarak adlandırılır. İki pleura mediastinalis arasında kalarak apertura thoracis cranialis’ten diaphragma’ya kadar uzanan, dorsal’de omurlar, ventral’de sternum’la sınırlandırılan bölüme mediastinum denir. Mediastinum’u sınırlandıran sağ ve sol pleura mediastinalis’ler arası, bağ doku ile desteklenmiştir. Kalp ve onu örten seröz ve fibröz örtüler mediastinum’un hemen hemen ortasına yerleşmiştir. Buna bağlı olarak mediastinum’un kalbin önünde kalan bölümüne mediastinum craniale , kalbin yeraldığı orta kısmına mediastinum medium , kalbin arkasında kalan bölümüne ise mediastinum caudale denir. Akciğerler mediastinum’da yer alan soluk borusundan tomurcuklanma şeklinde lateral’e doğru gelişir ve cavum pleurae’nin medial seroz duvarı boşluğa doğru itilir. Böylelikle pleura mediastinalis’ten sürüklenerek akciğerlerin üzerini örten pleura yaprağına pleura pulmonalis ( pleura visceralis ) denir. Pleura pulmonalis ve mediastinum arasında oluşan çift katlı pleura’dan ibaret olan bağ ligamentum pulmonale ’dir. Cavum pleurae ise pleura pulmonalis ve pleura parietalis arasında kalan aralıktan ibarettir.

Karın Boşluğu (Cavum Abdominis)

Karın boşluğu önde diaphragma, yukarıda bel omurları ve onlarla ilişkili kaslar, yanlarda ve altta karın kasları ile sınırlandırılmıştır. Gerisinde ise leğen boşluğu yer alır. Karın boşluğu ile leğen boşluğunun sınırını linea terminalis verir. Karın boşluğu diaphragma üzerindeki üç delikle göğüs boşluğu ile ilişki halindedir. Bu delikler yukarıdan aşağıya doğru hiatus aoticus , hiatus esophageus , foramen venae cavae ’dir. Karın boşluğu erkek hayvanda ve bir de dişi köpekte kasık bölgesinde bulunan anulus inguinalis denilen delikle canalis inguinalis ile ilişki halindedir. Erkek üreme organlarından testis bu kanaldan geçerek testis torbasına iner. Testis’ten çıkan ve testis’e gelen tüm anatomik oluşumlar bu kanalı kullanır. Karın boşluğu fötusta alt duvarda bulunan göbek (umbilicus) ile delinmiştir. Bu delikten anne ile yavru arasındaki ilişkiyi sağlayan damarlar geçer. Ayrıca karın boşluğu dişilerde üreme kanalı yolundan dış ortamla ilişkilidir.

Karın boşluğundaki organların yerini belirlemek amacıyla karın boşluğu iki enine (transversal) düzlemle üç bölgeye ayrılır. Düzlemlerden biri son kaburgalardan diğeri ise kalça kemiğinde yer alan tuber coxae denilen çıkıntıların önünden geçirilir. Bu iki transversal düzlem ile oluşan ana bölgeler regio abdominis cranialis , regio abdominis media ve regio abdominis caudalis ’dir.

Leğen Boşluğu (Cavum Pelvis)

Leğen boşluğunun iskeletini üstte sağrı kemiği ve ilk kuyruk omurları, yanlarda ve altta kalça kemiği şekillendirir. Bu kemiksel çatıya ilgili kaslar ve ligamentlerin (bağlar) katılmasıyla leğen boşluğu çevrelenmiş olur. Leğen boşluğunun önde linea terminalis’le sınırlandırılmış bir girinti vardır. Arkada yer alan çıkıntı sindirim kanalının son bölümleri rectum ve anus, dişilerde idrarı dış ortama taşıyan kanal urethra, üreme organlarından vagina ve vulva etrafını saran kaslar, akzarlar, bağ doku ile kapatılmıştır. Bu kısım leğen boşluğunu biri önde kalan intraperitoneal diğeri geride olan retroperitoneal (peritoneum’un gerisinde kalan) iki kısma ayırır. Leğen boşluğunun girinti köpek dışındaki tüm türlerde çıkıtından daha geniştir.

Peritoneum: Karın boşluğu ile leğen boşluğunun ön bölümünü saran, bu boşluklardaki organları örten seröz zar peritoneum ’dur. Peritoneum duvarını sardığı yerlere göre üç kısma ayrılır. Peritoneum’un lamina parietalis’i karın ve leğen boşluğu duvarının iç yüzünü, lamina visceralis’i bu boşluklardaki organların dış yüzünü örter. Organları sardıktan sonra onların üzerinden taşarak organları birbirine veya ilgili boşlukların tavanına bağlayan ise peritoneum’un lamina intermedia’sıdır (mesenteria, plicae, omenta vb.).

Karın Boşluğu ve Peritoneum

Peritoneum diaphragma’nın arka yüzünü örttükten sonra diaphragma’nın hemen gerisinde olan karaciğer (hepar), mide (gaster), dalağın (lien) üzerine atlayarak onları örter ve organlarla diaphragma’yı bağlayan ligamentleri; bu organların üzerinden taşarak da organları birbirine bağlayan ligamentleri oluşturur.

Bağırsakları sararak onları karın boşluğunun üst duvarına asan peritoneum dublikatörüne mesenterium denir. Mesenterium sardığı bağırsak bölümüne göre mesoduodenum, mesocolon, mesorectum gibi isimler alır. Bu çift katlı peritoneum uzantısının ince bağırsak bölümlerinden jejunum ve ileum’u karın boşluğunun üst duvarına bağlayan yelpazeye benzer geniş kesimine radix mesenterii adı verilir.

Karaciğerin üzerini örten peritoneum buradan midenin sağ üst kısmında bulunan ve ön, arka yüzlerini ayıran küçük kenarından oniki parmak bağırsağına atlayarak omentum minus ’u oluşturur.

Midenin küçük ve iç bükey kenarına ulaşan peritoneum dublikatörü midenin her iki yüzünü sarmak üzere tekrar birbirinden ayrılır, bu yapraklar midenin büyük ve dışbükey olan kenarında birleşerek omentum majus’u oluşturur.

Omentum majus ’un çift peritoneum yaprağından oluşturduğu keseye bursa omentalis denir. Bu kesenin açık olan ön kısmı midenin yukarısında, kör olarak sonlanan arka kısmı ise pelvis boşluğu yakınındadır. Gevişgetiren hayvanlarda mide dört farklı odacıktan oluştuğu için omentum majus’un seyri farklılık gösterir. Omentum majus yaprakları arasında çok miktarda yağ dokusu bulunduğundan karın boşluğunda bulunan organları soğuğa karşı korur. Bağırsak kıvrımları ve bağırsaklarla karın duvarı arasını doldurarak koruyucu bir yastık görevi yapar.

Kapsadığı vücut savunma sistemine ait (lymphoreticuler) doku canlıyı enfeksiyonlara karşı korur. Fazla miktarda kan damarı içermiş olması nedeniyle karın boşluğundaki kan basıncını ayarlar. Hayvan türüne göre ağ veya zarsı görünümde olan omentum majus halk dilinde gömlek olarak bilinir.

Leğen Boşluğu ve Peritoneum

Peritoneum atta 3.-4. sağrı omuru, gevişgetirenlerde 1., etçillerde ise 1.-2. kuyruk omuru bölgesine kadar leğen boşluğunu örter. Daha gerideki bölgeler peritoneum’la örtülü değildir. Leğen boşluğunun yan duvarını örten peritoneum yan duvardan ayrılarak boşluğu üst ve alt konumlu iki yarıma ayıran enine bir dürüm oluşturur. Plica genitalis denilen bu dürümün üstünde kalan boşlukta kalın bağırsağın son bölümünü oluşturan düz bağırsak ( rectum ); altında kalan boşlukta ise sidik kesesi ( vesicae urinaria ) bulunur. Plica genitalis’te ise dişide rahim ( uterus ), erkekte ise böbrekten idrarı sidik kesesine taşıyan kanalın ( ureter ) son kısmı, erkek üreme bezlerinden vesicula seminalis , dişi uterus’unun erkekteki kalıntısı ile erkek üreme organı bölümlerinden ductus deferens ’in son kısmı bulunur. Peritoneum, leğen boşluğunda kısmen öttüğü organların birinden diğerine atlarken birtakım çıkmaz yollar oluşturur.