TEMEL YEM BİLGİSİ VE HAYVAN BESLEME - Ünite 7: Besi Sığırı, Koyu ve Keçi Beslemenin Temel İlkeleri Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 7: Besi Sığırı, Koyu ve Keçi Beslemenin Temel İlkeleri

Giriş

Ülkemizin hızla artan nüfusunu dengeli besleyebilmek için hem hayvansal hem de bitkisel kaynaklı gıda üretimi arttırılmalıdır. Bu nedenle halkın beslenmesinde önemli rol oynayan sığır, koyun ve keçi gibi hayvanların uygun besleme programları ile beslenmesi önem kazanmaktadır. Sığır ve koyunculuğun ekonomik olabilmesi için bol miktarda çayır ve mera alanlarının olması istenir.

Besi Sığırlarının Beslenmesinde Temel İlkeler

Besi, hayvanlarda et verimi ve kalitesini arttırmak için uygulanan bir beslenme programıdır. Besicilikte amaç, hayvanlara her gün belirli bir canlı ağırlık artışı kazandırmaktır. Besicilikte iki önemli terim vardır. Bunlardan ilki günlük canlı ağırlık artışı (GCAA), ikincisi ise yemden yararlanma oranı (YYO)’dır. GCAA’yı hesaplamak için besi sonu canlı ağırlıktan besi başındaki canlı ağırlık çıkarılır ve elde edilen sonuç besi süresine bölünür. YYO’yu hesaplamak için ise besi süresince tüketilen yemin kuru maddesi hesaplanır. Elde edilen sonuç besi süresine bölünür. Çıkan değer GCAA’ya bölünür ve YYO bulunur. YYO’nun düşük değerde çıkması istenir.

Besicilikte gerek canlı ağırlık artışı ve gerekse yemden yararlanma oranının her ikisine birden besi performansı adı verilir. Hayvanların besi performansını etkileyen hayvanın ırkı, cinsiyeti, yaşı, orijini, kondisyonu, bakımı, sağlığı ve beslenmesi gibi faktörler bulunmaktadır.

Hayvanın Irkı: Bir hayvandan elde edilecek canlı ağırlık kazancı hayvanın genetik yapısı ile sınırlıdır. Türkiye’de besiye alınan sığırların %25’ini yerli ırk sığırlar, %75’ini kültür ırkı ve melezleri olan sığırlar oluşturmaktadır. Yerli ırk sığırların genetik yapısı gereği günlük canlı ağırlık artışı 1000 grama ulaşırken; kültür ırkları ve melez sığırların günlük canlı ağırlık artışı 1400-1600 gram civarındadır. Beside kullanılacak hayvanlar genelde sütçü veya kombine ırkların erkekleridir. Bu hayvanlar etçi ırklardan daha hızlı ve ekonomik olarak istenilen canlı ağırlığa ulaşırlar.

Cinsiyet: Erkek sığırların kastre edilmiş sığırlardan ve dişi sığırlardan daha iyi besi performansı verdiği belirlenmiştir. Erkek hayvan etleri, daha koyu ve daha az yağlıdır. Kastre edilmiş hayvanlarda karkasta yağlanma daha fazladır. Kastre etmenin tek faydası hayvanların uysallaşmasıdır.

Yaş: Besiye alınacak hayvanların büyüme dönemini tamamlamamış olması gerekir. Besi, olgunluk çağına kadar yapılmalıdır. Olgunluk çağı kültür ırkı ve melezlerinde 1,5 yaş, yerli ırklarda 2,5-3 yaştır. Gerçek büyüme bu döneme kadar gerçekleşmektedir. Genç hayvanlarda yağ, kas içinde dağıldığından etin kalitesi daha yüksek olur. Genç hayvanlarda etin değerli kısmı olan but ve bel kasları artar. Genç sığırlar tükettikleri yemin büyük kısmını büyüme için yaşlılar ise yaşama payı için kullanır. Yaşlı hayvanlarda ekonomik değeri çok düşük olan iç yağ miktarı artar.

Orijin: Hayvanın orijininin bilinmesi, hedeflenen günlük canlı ağırlık artışına ulaşmayı kolaylaştırır. Damızlık değeri yüksek olan boğalardan elde edilen yavruların beside kullanılması gerekir.

Kondisyon: Hayvanın gelişme ve besi durumunu ifade eder. Buzağılık döneminde iyi bir bakım ve beslenme geçirmiş ancak daha sonra hastalık dışı nedenlerle cılız kalmış hayvanlar ile başarılı besi yapılır.

Bakım ve Sağlık: Besiye alınacak hayvanlar iç ve dış parazitlere karşı ilaçlanır ve gerekli aşılamaları yapılmış olarak besiye alınır.

Beslenme: Sığır besisi açık, yarı açık ve kapalı alanlarda yapılmaktadır. Her bir yöntemin bir takım avantajları ve dezavantajları vardır. Besicilikte yüksek canlı ağırlık artışı sağlamak ve daha fazla kazanç elde etmek için hayvanların önünde sürekli yem ve su bulunmalıdır. Besi işletmeleri açık, yarı açık ve kapalı sistem olabileceği gibi hayvanların tutulma şekilleri de bağlı ve serbest dolaşımlı olarak ikiye ayrılır. Besi yöntemleri yaş, süre, mevsim, besi yeri ve beslenme yöntemlerine göre değişebilir. Beslenme programına göre besi yöntemleri ekstansif, yarı entansif ve entansif besi olarak sınıflandırılır. Ekstansif besi kaba yeme dayalı bir besi şeklidir. Mera besisi adı da verilir. Uzun süreli bir besi olup bir yıldan fazla sürer. Yarı entansif besi yönteminde iki beslenme şekli vardır. Bunlardan ilkinde hayvanlar mera besisi sonrası ahırda konsantre yem ile yaklaşık 3 ay süreyle besiye alınır. İkincisi ise hayvanların sabah meraya yollandığı, ek olarak da ahırda konsantre yemler ile beslendiği besi şeklidir. Besi süresi 1 yıla yakındır. Entansif besi ise hayvanların tüm ihtiyaçlarının konsantre yemler ile karşılandığı besidir. Besi süresi genelde ortalama 180 gündür. Yaşa bağlı olarak da besi yöntemleri farklılık göstermektedir. Buzağı besisi, süt danası besisi, süt ikame yemi ile besi, uzatılmış buzağı besisi, genç erkek sığırların besisi, düve besisi ve yaşlı sığır besisi yaşa bağlı besi yöntemlerine örnektir.

Nakliye sırasında hayvanlarda görülen canlı ağırlık kayıpları taşıma kaybı olarak adlandırılır. Bu durum nakliye süresine göre değişiklik gösterir. 36-72 saatlik bir nakliye süresinde hayvanlar canlı ağırlığının %4-6,5’unu kaybederler. Bu nedenle dışarıdan işletmeye yeni getirilen hayvanlar orada bulunan diğer hayvanların arasına konulmazlar ve ayrı bir alana (karantina) alınırlar. Taşıma işleminden sonra hayvanların yeni yeme alıştırılması özen gerektirir. Yeni gelen hayvanlara ilk gün kuru ot ve yarım kilo kadar beside yiyeceği konsantre yem verilir. Daha sonra konsantre yem miktarı arttırılarak kaba yem miktarı azaltılır.

Besi Sığırlarının Enerji ve Besin Madde İhtiyaçları

Besi hayvancılığında sığırların çeşitli enerji ve besin ihtiyaçları bulunmaktadır.

Su İhtiyacı: Besi sığırlarının günlük su tüketimi tüketilen yem kuru maddesi, canlı ağırlık ve çevresel faktörlere göre bağlı olarak değişir. İstenen su sıcaklığı 15 derecedir. Besi sığırları tükettikleri her bir kilo yem kuru maddesi için 20 derecede 4-5 litre su içerler. Suyun temiz olması gereklidir.

Kuru Madde İhtiyacı: Bir hayvanın yem tüketim gücü, günlük olarak tüketebileceği kuru madde miktarı ile belirlenir. Günlük tüketilebilecek maksimum kuru madde miktarı yaşa bağlı olarak canlı ağırlığın %1,5-4’ü arasındadır. Bu miktar bir yaşlılarda canlı ağırlıklarının %2,5-3’ü, iki yaşlılarda ise %2-2,5’udur.

Enerji İhtiyacı: Besi sığırlarının enerji ihtiyacı yaşa ve canlı ağırlığa bağlıdır. Rasyon enerji düzeyine bağlı olarak canlı ağırlık artış hızı değişir. Besi sonuna doğru protein ihtiyacı sabit kalır, enerji ihtiyacı artar.

Protein İhtiyacı: Sığırların protein ihtiyacı, GCAA ve proteinlerin emilme derecesine göre farklılık gösterir. Gençlerde büyüme hızının ve ağırlık artışının yüksek olması nedeniyle protein ihtiyacı fazladır.

Selüloz İhtiyacı: Ham selüloz mide-bağırsak kanalının motorik fonksiyonları için gereklidir, suyun emiliminde rol oynar, aynı şekilde zararlı parçalanma ürünlerinin dışkı ile uzaklaştırılmasında yer alır. Besi sığırlarına selüloz miktarı düşük, enerji yoğunluğu fazla yemler verilir. Besi sığırlarında rasyon kuru maddesi %12-14 ham selüloz içermelidir. Rumen fizyolojisi gereği günde en az 1,5 kg kaba yem kuru maddesi tüketmeleri gerekir. Bu miktar geviş getirmeyi, rumen mikroorganizmalarının ve pH ortamının dengede tutulmasını, tükürük salgılanmasını, rumene tükürükle bikarbonat akışını ve dolayısıyla ön midelerin düzenini sağlayacaktır. Bu uygulama asidoz ve karaciğer apnesi oluşumunu da engeller.

Vitamin İhtiyacı: Ruminatlar suda eriyen vitaminleri ve yağda eriyen vitaminlerden K vitaminini rumenlerinde sentezlerler. Hayvan başına yaşama payı ß-karoten ihtiyacı 100 mg’dır.

Mineral Madde İhtiyacı: Mineral maddeler enzimlerin, hormonların, probiyotiklerin yapısında yer alarak büyüme, organ ve doku gelişimine katılırlar. Besi sığırları için öncelikle Ca, P, Mg ve NaCl ihtiyacı önemlidir. CA ve GCAA yükseldikçe mineral madde ihtiyacı da artmaktadır. Konsantre yeme dayalı entansif besilerde kireçtaşı gibi Ca kaynaklarının katılması gerekir. Yetersiz P alımında; yem tüketiminde düşme, iştah azalması, tembellik, cansız ve kuru kıl yapısı gözlenir. İleri durumlarda ise osteomalazi ve raşitizm görülür. Kemük unu, florsuz fosfat kayası veya DCP fosfor kaynağıdır.

Besi Sığırlarının Beslenmesinde Kullanılan Yemler

Besi sığırlarının beslenmesinde kaba ve konsantre yemler kullanılmaktadır.

Kaba Yemler

Hayvanlara verilecek kaba yem miktarı besi şekline, hayvanın yaşına ve kaba yemin kalitesine göre değişir. Kaba yem kalitesi düşük ise genç hayvanlardan ziyade yaşlı hayvanlara verilir. Kalitesiz kaba yemlerden kaynaklanan besin madde açığı konsantre yem miktarı arttırılarak kapatılır.

Kaba yemler içinde yeşil yemler ilk sırayı alır. Mera otları ile yemlik bitkiler yeşil yemlerdendir. Yeşil yemlere dayalı beside vejetasyonun iyi olduğu dönemde yüksek verim sağlanabilir. Kuru kaba yemler içinde Türkiye’de yaygın olarak kullanılan samandır. Saman, kuru kaba yemler içinde en kalitesiz olanıdır. Şeker pancarı posası (ŞPP) kuru ve yaş olarak hayvanların tüketimine sunulan, şeker sanayi yan ürünü, enerjisi yüksek bir yemdir. Besi sığırlarında yaygın olarak kullanılır. Kuru şeker pancarı posası hayvanlara verilmeden 1 gün önce 5-6 misli su ile ıslatılmalıdır. Şeker pancarı posası protein, vitamin A ve fosfor bakımından yetersiz olduğundan ŞPP’nın depolanması zor olduğundan silajda yapıldığı gibi silolanması gerekir. Silajlar , enerji bakımından zengin yemlerdir. Kaliteli silajlar, buzağı besisi ve sığırların son dönem besisinde rasyona ilave edilmelidir. Orta ve düşük kaliteli silajlar ise ön besi döneminde kullanılmalıdır. Mısır silajı , proteinden yetersiz, enerjiden zengin bir yem maddesidir. Taneden zengin mısır silajına protein takviyesi yapılmalıdır. KM ve enerjiden zengin mısır silajı ile fazla konsantre yem ilavesi olmadan 900 gramın üzerinde GCAA sağlanabilmektedir. Şeker pancarı yaprağı silajı (ŞPYS), şeker pancarı yapraklarının hızlı ve temiz olarak hasat edilip fermantasyonu ile hazırlanan iyi bir besi yemidir. Kirli yapraklar hayvanlarda rahatsızlıklara sebep olur. İyi bir ŞPYS’nin kalitesi mısır silajına yakın olup, sevilerek tüketilir. Bira mayası ve malt posası, besi sığırı rasyonlarında kullanılmaktadır. Taze veya konserve şeklinde kullanılan bira mayası alıştırma süresini takiben sığırlar tarafından sevilerek tüketilir. Bira mayasında B grubu vitaminler önemli düzeydedir. Malt posasında B grubu vitaminler zayıftır. Taze bira mayası ve malt posası ortam sıcaklığına bağlı olarak 2-4 gün dayanır. Bu nedenle soğuk depolarda tutulmalı ve 3-4 gün içinde tüketilmelidir.

Konsantre Yemler

Bu grupta enerji bakımından zengin hububat tahılları ile baklagil taneleri, glütenler, yağlı tohum küspeleri, azot kaynağı olarak üre gibi NPN (protein niteliğinde olmayan azotlu maddeler) bileşikleri kullanılabilir. Proteince zengin konsantre yemle besleme sadece genç hayvanlarda ve GCAA 1 kilodan fazla olan besi sığırlarının beslenmesinde önemlidir. Konsantre yemler, kaba yemleri tamamlayan ilave yemlerdir. Konsantre yemin yapısında en az %12HP, 2500 kcal/kg metabolik enerji, en fazla %14 ham selüloz ve %9 ham kül bulunur. Gençlerle yapılan beside konsantre yemde ham protein düzeyi en az %16 olarak ayarlanır.

Besi sığırlarına mısır silajı ve konsantre yem ilavesi ile iyi bir GCAA kazandırılır.

Rasyon Hazırlama

Modern besi, genç ve canlı ağırlık kazanmaya müsait hayvanlarla yürütülür. Hayvanların genetik yapısında var olan gelişme kabiliyeti, uygun besin, mineral ve katkı maddeleri temini ile sağlanır. Rasyon hazırlama ve besleme, sığır eti üretiminde önem taşımaktadır. Yem giderleri tüm giderlerin içinde en yüksek paya sahiptir. Bu nedenle ekonomik bir besiyle maksimum bir canlı ağırlık elde etmek önemlidir. Rasyon hesaplamalarında her bir yem maddesinin özellikleri, içerdikleri özellikli maddeler veya zararlı maddeler ve bunların tüketilebilme özellikleri göz önüne alınır. Hayvanlar için rasyon hazırlanırken, hayvanın o andaki canlı ağırlığı, günlük canlı ağırlık artışı ve besi sonu ağırlığı dikkate alınır.

Koyun Besleme

Koyunculuk sektöründen ekonomik ve verimli bir şekilde yararlanmanın yolu sağlıklı kuzu elde etmekten geçmektedir. Bu amaca ulaşabilmek için koyunların aşım (tohumlama), gebelik ve laktasyon dönemlerinde bakım ve beslenmelerine özen göstermek gerekir. Fizyolojik olarak besin madde ihtiyaçları bu dönemlerde artmaktadır. Dişi koyunun aşım döneminde beslenmesine özen göstermek gerekir. Amaç, hayvanın gebe kalma ve ikiz kuzulama oranını arttırmaktır. Döl verimini ve ikiz kuzulama oranını arttırmak için dişi koyunlara enerji bakımından zengin tahıl karmaları günde 200-500 gram verilir. Bu besleme şekline flushing adı verilir.

Gebeliğin ilk aylarında koyunlara kaba yeme ilave olarak mineral yem karması sağlanmalıdır. Mineral karma, eşit oranda kireçtaşı ve iyotlu tuz içerir. Gebeliğin son 4.-5. ayında, özellikle son altı haftası gebe koyunun besin maddeleri ihtiyacı fazladır. İkiz ve üçüz yavrusu olan koyunlara 15. haftadan sonra daha fazla yem vermek gerekir.

Laktasyondaki bir hayvanın besin maddeleri gereksinimi kurudaki hayvana göre üç kat daha fazladır. Laktasyon, koyunda ortalama 12-16 hafta olup, ilk 6-8. haftası süt verimi yönünden önem taşır. Dişi koyunun kuruda ve laktasyonda bulunduğu ilk 8. haftada bakım ve beslenmesine özen göstermek gerekir. Genel olarak her litre süt için hayvana günde 0,3-0,4 kg konsantre yem verilir. Hayvanın günlük su ihtiyacı 6,5-10 litre olup, suyun temiz olmasına özen göstermek gerekir.

Kuzuların beslenmesi prensip olarak buzağıların beslenmesine benzer. Gebeliğin son haftalarında iyi bakım ve beslenme uygulanan damızlık koyundan doğan normal canlı ağırlıktaki kuzu dayanıklı olur ve yüksek canlı ağırlık artışı gösterir. Kuzular 25-30 günlük olana kadar sütle beslenir. Kuzulara daima kaliteli, temiz ve bol miktarda su sağlanmalıdır. Büyüme döneminin sonunda kuzular 20-35 kg canlı ağırlığa ulaşırlar. Genel olarak kuzular 2 aylık olunca sütten kesilir ve sütten kesilme sonrası hayvanlara günde %14-16 ham proteinli büyütme yeminden 230-300 gram verilebilir. Besi dönemi sonunda hayvanlar 40-50 kg canlı ağırlığa ulaşırlar.

Keçi Besleme

Dünya’da olduğu gibi yurdumuzda da diğer gelir hayvanları arasında yer alan keçinin özellikle et, süt gibi gıda ürünleri ve elyaf gibi tekstil ürünleri bakımından sanayide ayrı bir önemi vardır. Keçi yetiştiriciliğinden yüksek verim ve ekonomik kazanç elde etmenin yolu sağlıklı oğlaklar elde etmekten geçer. Sağlıklı oğlak elde etmek için damızlık dişi keçilerin dengeli beslenmesi gerekir. Bir keçinin verim ve damızlık gücü, içinde büyüdüğü çevre koşulları ve özellikle bakım ve beslenmelerine göre şekillenir.

Keçilerde besin maddelerinin eksik veya fazla olması verimliliği etkiler. Aşım döneminde hayvanların rasyonlarına tahıl karmalarının ilavesi sperm sıvısının kalitesini arttırmaktadır.

Keçilerin Aşım ve Gebelik Döneminde Beslenmesi: Aşım öncesi kondisyon keçilerin döl verimi üzerinde etkili olmaktadır. Keçilerin aşım zamanında kondisyonlarını düzeltmek ve canlı ağırlıklarını %10 arttırmak amacıyla hayvana günde 200-300 gram tahıl karması verilir. Gebeliğin çeşitli dönemlerinde de çeşitli tahıl karmalarıyla keçilerin beslenmesine dikkat edilir. Gebelik döneminde keçilerin beslenmesine dikkat edilmediğinde gebeliğin 90- 120. günlerinde yavru atma gözlenebilir ve doğan oğlakların yaşa gücü azalır.

Keçilerin Süt Verim Döneminde Beslenmesi: Doğumdan sonra keçilerin besin madde gereksinimi, kuru döneme göre 3-4 kat daha fazladır. Bu dönemde keçilerin cinslerine göre farklı beslenme uygulamalarında bulunulur. Bu dönemde rasyonlar iyi ve kaliteli yemlerden oluşmalıdır. İkiz oğlaklı keçiler tek oğlaklı olana göre daha fazla süt verdikleri için besin madde gereksinimleri daha fazladır.

Oğlakların Beslenmesi: Kuzu ve buzağıların beslenmesine benzer. Gebeliğin son haftalarında iyi bakım ve beslenme görmüş damızlık keçiden doğan oğlaklar daha dayanıklı olurlar ve daha fazla canlı ağırlık artışı gösterirler. Kolostrum verilmeyen oğlakların çeşitli hastalıklara yakalanma ve ölüm olasılıkları vardır. Oğlaklara günlük 150-200 ml süt içirilir.

Damızlık Tekelerin Beslenmesi: Damızlık tekelerin aşım dönemi kısa sürdüğünden beslenmelerine özen göstermek gerekir. Protein ve mineral madde ihtiyaçlarının karşılanması, cinsel fonksiyonlarını ve sperm kalitesini arttırır. Aşım döneminde tekelere 0.5-1 kilo konsantre tem verilmelidir.