TIBBİ İSTATİSTİK - Ünite 2: Verilerin Derlenmesi, İşlenmesi ve Grafiklerle Gösterimi Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 2: Verilerin Derlenmesi, İşlenmesi ve Grafiklerle Gösterimi

Veri ve Derleme

Sağlık yöneticileri için veri kaynakları ölümler, doğumlar, hastalıklar ve sağlık hizmetleri konusunda sürekli olarak tutulan kayıtlar veya deneylerle saptanan veriler olabilir. İstatistikte toplanan ilk veriler ham veri olarak tanımlanır. Ham veriler üzerinde herhangi bir düzenleme ve işlem yapılmamış verilerdir. Veri derleme, derlenen verilerin düzenlenmesi ve sunulması bir araştırmanın ilk basamaklarını oluşturmaktadır. Veri derleme; belirlenen amaçlar doğrultusunda gözlenecek birimlerin ölçülmesi ya da sayılması, sonra da bunların, ilgilenilen değişkenlere göre, hangi düzeylere sahip olduğunun belirlenmesi ve kaydedilmesi işlemlerini içermektedir. Derlemenin yapılabilmesi için derlemeye ilişkin konu ve gözlenecek birimlerin açık bir şekilde tanımlanması gerekir. Bir kütleyi oluşturan öğelere birim adı verilmektedir. Bir olayın birim olabilmesi için ölçülmeye ve sayılmaya uygun olması gerekir. Gözlem birimlerinden meydana gelen kütlenin, zaman ve mekânın kesin olarak sınırlandırılmış olması gerekir. Araştırma nerede, ne zaman, kimlerle, ne kadar sürede tamamlanacağı ve ölçmenin nasıl yapılacağı bilinmelidir.

Derleme Türleri

Derlemeleri farklı kriterlere göre sınıflandırmak mümkündür. Derlemenin ilk sınıflandırılması verilerin elde ediliş biçimine göre doğrudan(dolaysız) ve dolaylı derlemedir. Araştırılması söz konusu olan ana kütle birimleri doğrudan gözlenip kayıt altına alınıyorsa doğrudan derleme, ilgilenilen ana kütle birimlerinin gözlenmesi yerine farklı bir ana kütlenin birimleri gözlenerek asıl ana kütle hakkında veri derlenmesi ise dolaylı derleme türü olarak tanımlanır.

Derleme genel ve kısmi olarak da sınıflandırılabilir. Bu sınıflandırma istatistiksel açıdan oldukça önemlidir. Ana kütleyi oluşturan birimlerin tamamının gözlenmesi genel derleme olarak tanımlanmaktadır. Nüfus sayımları genel derlemeye ilişkin en belirgin örnektir. Bazı durumlarda üzerinde araştırma yapılan ana kütlenin tamamının gözlenmesi maliyet, zaman ve işgücü açısından imkansızdır. Bu gibi durumlarda ana kütleyi oluşturan birimlerin tamamının gözlenmesi yerine olası gözlem birimlerinin bir bölümü seçilerek incelenir. Bu derleme türü kısmi derleme olarak tanımlanır. Genel derlemede ana kütleyi oluşturan bütün birimler-denekler gözlenirken kısmi derlemede ana kütle içinden tesadüfi bir örneklem seçilerek gözlem yapılır. Bundan dolayı genel derleme “tamsayım”, kısmi derleme ise “örnekleme” olarak da tanımlanmaktır.

Derleme, derlemenin zamanına göre ani ya da devamlı olarak da sınıflandırılabilmektedir. Kütleyi oluşturan gözlem birimlerinin belli bir zaman aralığındaki durumlarının belirlenmesi için yapılan derleme ani derlemedir. Ani derlemede kütleyi oluşturan birimler devamlı birimlerdir. Bu birimler, tanımlanan bir zaman aralığında toplu halde var olan ve gözlenen birimlerdir.

Nüfus, hastane, tarım ve sanayi işyeri sayımları ani derlemeye örnektir. Araştırılması söz konusu olayın gözlenmesi olay gerçekleştiği anda oluyorsa bu derleme devamlı derlemedir. Bu olaylar belli bir zaman aralığı boyunca meydana geldikçe kayıt altına alınmaktadırlar. Devamlı derlemede kütle ani birimlerden oluşmaktadır. Bu birimlerin belli bir zaman aralığında gözlenmeleri ve kaydedilmeleri gerekmektedir. Doğum ve ölüm devamlı derlemeye örnek olarak gösterilebilir.

Verinin Özellikleri

Derlenen verilerden anlamlı sonuçlar çıkarabilmek için verinin taşıması gereken bazı özellikler vardır. Bu özellikler verinin yararlılık derecesinin belirlenmesini sağlamaktadır. Öncelikle bir veri doğru olmalı ve var olan durumu objektif bir biçimde yansıtmalıdır. Doğruluk, en basit tanımıyla gözlenen veya ölçülen bir olgunun gerçeği en yakın biçimde yansıtmasıdır.

Verilerin taşıması gereken diğer bir özellik ise güvenilir olmasıdır. Güvenirlik aynı şeyin tekrarlamalı ölçme sonuçlarının birbirine yakın değerler almasıdır. Doğru veri aynı zamanda güvenilir veri olma özelliğini de taşımaktadır. Güvenilir bir verinin ise aynı zamanda doğru bir veri olduğu söylenemez.

Bir veri güncel olmalıdır. Bir araştırmada derlenen veriler o zamana kadar olan durumu belirleyerek, geleceğe ilişkin tahminlerde bulunmak ve planlama yapmak için kullanılır. Verilerin gereksinimleri karşılayabilmesi ve onlardan yararlanılabilmesi için zamanında elde edilerek kullanıma sunulması gereklidir. Verinin taşıması gereken son özellik maliyettir. Verinin faydası derlenmesi için yapılan harcamadan daha yüksek olmalıdır.

Veri Derleme Teknikleri

Sağlık alanında veri toplama teknikleri; sistematik veri toplama teknikleri ve özel veri toplama teknikleri olmak üzere iki başlık altında ele alınmaktadır. Sistematik veri derleme, istatistik birimlerinin çeşitli niteliklerine ait bilgilerin ortaya çıktığı yer ve zamanda belgelenerek kayıt altına alınmasıyla yapılır. Özel amaca yönelik verilerin toplanması için başvurulan teknikler ise özel veri toplama teknikleri olarak adlandırılır.

Sistematik Veri Toplama Teknikleri

Sağlık alanında kullanılan sistematik veri kaynakları, kayıtlar, sayımlar ve özel bildirimlerdir. Sistematik veri toplama tekniğinde hazır veri kaynaklarından faydalanılır. Sağlık kayıtları; hasta ya da sağlıklı tüm bireylerin sağlık ve hastalıkla ilgili bilgileri ile sağlık yönetimiyle ilgili bilgilerin yazıldığı defter, kart, dosya, form ya da formlar topluluğudur. Doğum, ölüm ve hastalık kayıtları sağlık hizmetlerinin planlanmasında kullanılan en önemli veri kaynaklardır.

Özel Veri Toplama Teknikleri

Özel veri toplama teknikleri; gözlem, görüşme, anket, taramalar ve muayenelerdir.

Gözlem Tekniği: Gözlem tekniği, veri derleme teknikleri arasında en yaygın olarak kullanılanıdır. Gözlem bakma ve dinleme olarak tanımlanabilir. Her araştırıcının dikkatli gözlemler yapabilmesi gerekir. Araştırmacı gözlemi, veri derleme tekniği olarak seçtiğinde, bu seçiminin araştırmasına sağlayacağı yarar ve sakıncaları dikkate almalıdır.

Görüşme Tekniği: Görüşme tekniğiyle veri derlemede görüşmeci daha önce hazırlanmış olan soru kâğıdındaki soruları ilgiliye sorar, yanıtları da soru kâğıdında yanıtlara ayrılmış olan yerlere kaydeder.

Anket Tekniği: Anket tekniği doğrudan yanıtlayanın doldurması gereken bir soru kâğıdına dayandırılmış bir veri derleme tekniğidir. Anketler; yanıt ya da yanıtları yazmayı gerektiren açık uçlu sorulardan oluşabileceği gibi daha önceden belirlenmiş yanıt seçeneklerinden birini veya birkaçını işaretlemeyi gerektiren kapalı uçlu sorulardan oluşur.

Taramalar: Toplumda görülen veya görülebilecek sağlık olaylarının tespiti için çeşitli araştırmalar yapılır. Bu araştırmalarda özel veri derleme tekniği olarak taramalar kullanılır.

Muayeneler: Toplumda görülen hastalıkların durumu ve seyrinin nasıl devam ettiğini tespit etmek için uygulanan veri toplama tekniğidir. Muayenede hangi tekniklerin uygulanacağı, hangi tetkiklerin yapılacağı ve bireylere hangi soruların sorulacağı önceden belirlenir.

Tablolar ve Grafikler

Belli bir niteliğe ilişkin toplanmış ham verilerin düzenlenerek sunulması gereklidir. Ham verilerin düzenlenmesi ve sunumu ele alınan verilerin niteliğine göre yapılmaktadır. Bundan dolayı veriler tablolar veya grafikler yardımıyla sunulabilir. Tablo, elde edilen sayısal veya sözel verilerin satır ve sütunlar halinde düzenlenmiş halidir. Tablolar verilerin daha kolay anlaşılmasını sağlar. İstatistiksel verilerin sunulduğu tabloların üç temel özelliği: tablonun hangi bilgiyi içerdiğini gösterir bir başlığının, satır ve sütunlarının olmasıdır. Verilerin daha anlaşılır bir şekilde sunumunu sağlayan diğer bir gösterim şekli ise grafiklerdir. Bir grafik kolayca anlaşılabilir ve çiziminin objektif olmasının yanı sıra konusunu açıklayan bir başlığa da sahip olmalıdır.

Nicel (sayısal) bir değişken (yaş, canlı doğum ağırlığı, kolesterol düzeyleri vb.) dikkate alınarak gözlem yapıldıysa, söz konusu bu gözlem değerleri belli bir sıraya göre dizilir ve değişkenin aldığı değerlere göre sınıflanır. Nitel (sözel-sayısal olmayan) bir değişken (cinsiyet, medeni durum, göz rengi vb.) söz konusu olduğunda ise gözlenen özelliğin gözlem birimlerindeki görünme sayıları saptanarak tablo halinde sunulur. İlgilenilen nitel değişken sayısı iki veya daha çok olduğunda çapraz tablolar (kontenjans) kullanılarak verilerin sunumu gerçekleştirilir.

Derlenen verilerin çok fazla sayıda olduğunda verileri gruplandırmadan sunmak oldukça zordur. Verilerin gruplandırılmasında en önemli konular; ilgilenilen değişkenin kesikli ya da sürekli olması, grup sayısı ve grup aralığıdır. Öncelikle elde edilen ham verilerin dizi biçiminde düzenlenmesi gereklidir. Küçükten büyüğe sıralanmış olarak düzenlenen verilerin kaç grupta sınıflandırılacağının belirlenmesi için genellikle Sturges Kuralı kullanılır. Sturges kuralı uygun grup sayısının ve grup aralığının hesaplanmasını olanak sağlamaktadır. Gruplandırma yapılırken ilgilenilen değişken nicel ve sürekli ise gruplandırma işleminde genellikle ortak sınıf yaklaşımı benimsenirken, değişken nicel ve kesikli olduğunda ise ortak sınıf yaklaşımı benimsenmez. Sturges kuralı yardımıyla grup sayısını hesaplamak için aşağıdaki matematiksel eşitlik kullanılır:

k=1+(3.3xlog\, n)

k, grup sayısını n ise toplam gözlem sayısını göstermektedir. Grup sayısı belirlendikten sonra grup aralıklarını hesaplamak için veri setindeki gözlenen en küçük ve en büyük değer yardımıyla aşağıdaki eşitlik kullanılır (Örnek 2.1’i inceleyin):

c=-\frac{(x_{enb\ddot{u}y\ddot{u}k}-x_{enk\ddot{u}\varsigma\ddot{u}k})}{k}

Verileri kolay anlaşılabilir hale getirerek sunmanın en iyi yollarından biri de grafiklerdir. Grafikler verilerin geometrik şekilleridir. Grafik çizimi belli kurallar çerçevesinde yapılır. Tablolarda olduğu gibi grafiklerin de konusunu gösteren bir başlığı olmalıdır. Bir grafikte yer alan şekil ve çizgilerin anlamları grafik üzerinde belirtilmelidir. Grafiğin apsis (yatay eksen –x) ve ordinat (düşey eksen –y) eksenlerinin ölçeklendirilmesi ve bu eksenlerin tanımları grafik üzerinde gösterilmelidir. Grafikte anlaşılması ve yorumlanması zor olan işaretlemelere ve şekillere yer verilmemelidir. Ayrıca çizilen grafiğin kaynağının da belirtilmesi gerekir. Veri türlerinin yanında grafikler oluşturulma amaçları, kullanış biçimleri ve şekilleri itibariyle de farklı başlıklar altında ele alınmaktadır. Verilerin görsel bir biçimde sunumunda sıklıkla kullanılan grafikler; çubuk grafiği, histogram, serpilme diyagramları, alan grafikleri, çizgi grafiği, kare ve daire grafikleridir.