TURİZM ULAŞTIRMASI - Ünite 2: Karayolu Ulaştırması Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 2: Karayolu Ulaştırması

Ünite 2: Karayolu Ulaştırması

Karayolu Ulaştırması

Karayolları, kervanlarla malların taşındığı ilk çağlardan beri önemini koruyan ve insanlar tarafından en çok yararlanılan bir ulaştırma türüdür. Özellikle insanlık tarihinin ilk dönemlerinde göçebe hayatının gelişimi, ulaşım ihtiyacını doğurmuş, bu da insanların birbirlerini ve eşyalarını karayollarında taşımalarına neden olmuştur. Aynı güzergahta gide gele oluşan ve daha sonraları patika olarak adlandırılan izler zamanla geliştirilen araçların gereksinimlerine uygun olarak genişletilmiş ve çeşitli malzemeler ile kaplanarak bugünkü karayolları ortaya çıkmıştır.

Karayollarının önemli bir özelliği de, gereksinim duyulan kadar kaliteli veya gereksinim duyulan asgari niteliklere sahip farklı yollar yapılabilir olmasıdır. Bu durum, diğer ulaşım çeşitleri için geçerli değildir.

Temel Kavramlar

Karayolu Ulaştırması Faaliyetleri

Karayolu ulaştırması faaliyetleri taşınanın niteliğine göre iki ana gruba ayrılır:

\1. Yolcu taşımacılığı

\2. Eşya taşımacılığı

Karayolu yolcu taşımacılığı faaliyetleri ise aşağıdaki gibi gruplandırılabilir:

\1. Şehiriçi veya banliyö taşımacılığı

\2. Taksi taşımacılığı

\3. Otobüsle tarifeli uzun mesafe taşımacılığı

\4. Charter, paket tur ve diğer arızi servisler

\5. Havaalanı mekikleri

\6. Okul ve personel servisleri

Karayolları

Kara ulaştırma araçlarının gidiş gelişini temin amacıyla inşa edilen yapının bütününe yol denir. Üzerinde motorlu taşıtların hareket etmesine imkân sağlamak üzere kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeritleri, köprüler, tüneller, her türlü sanat yapıları, koruma yapıları ve diğer alanların bütününe karayolu denir.

Otoyollar yüksek standartlara sahip, trafik seyrinde asgari hız sınırlaması uygulanan, seyahat hızı yüksek ve üzerinde erişme kontrolünün uygulandığı karayollarıdır.Belediyeler veya diğer kurumların sorumluluğunda bulunan yollar dışında kalan ve transit trafiği illere, limanlara, tersanelere, havaalanlarına, demiryolu istasyonlarına ve sınır kapılarına kesintisiz olarak ulaştıran ana karayollarına devlet yolu denir.

Geliş ve gidiş trafiği, ayırıcı bir engel ile birbirinden ayrılmış olan ve birden fazla gidiş ve geliş şeridi bulunan karayollarına bölünmüş yol denir.

Devlet ve il yolları ağı dışında kalan köyü; köye ve bağlılarına, il, ilçe ve bucak merkezleri ile devlet ve il yollarına bağlayan yollara köy yolu denir.

Motorlu Taşıtlar

Karayolu ulaştırmasının temel elemanlarından biri taşıtlardır. Karayolunda insan, hayvan ve yük taşımaya yarayan araçlara “taşıt” denir. Taşıtlardan makine gücü ile yürütülenlere “Motorlu Taşıt”, insan ve hayvan gücü ile yürütülenler ile bir araç tarafından çekilen römorklara “Motorsuz Taşıt” denir.

Otomobil, minibüs, otobüs ve motosiklet yolcu taşıtlarıdır. Turizm sektöründe en çok kullanılan motorlu taşıtlar minibüs, otobüs ve otomobillerdir. Sürücüsü dâhil en fazla 8 adet oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş motorlu taşıtlar otomobil olarak adlandırılır.

Yapısı itibariyle insane taşımak için imal edilmiş ve sürücüsü dâhil 9 kişiden fazla yolcu taşımaya uygun olan motorlu taşıtlara otobüs denir. Karayolu Taşıma Yönetmeliği’ne göre sürücüsü dâhil 9 ile 15 adet arasında oturma yeri olan otobüslere küçük otobüs veya minibüs, sürücüsü dâhil 15 adetten fazla oturma yeri olan otobüslere ise büyük otobüs adı verilir. Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde özellikle belirtilmemiş olmakla beraber 7-9 metre uzunluğunda veya 25-35 kişi taşıyabilen yolcu taşıtlarına ticari hayatta midibüs adı verilmektedir.

Yakıt Tüketimi ve Enerji Verimliliği

Tüm ulaştırma modlarında araçların yakıt tüketimi önemli bir işletme parametresidir. Ancak, karayolu motorlu araçlarının yakıt tüketimleri diğer ulaştırma modlarına nazaran her zaman bir eleştiri konusu olmuştur. Karayolu ulaştırmasında araçların yakıt tüketimi genellikle 100 kilometrede tüketilen hacimsel yakıt miktarı olan “litre/100 km” ile ifade edilmektedir.

Karayolu ulaşım araçlarının yolcu taşımacılığında kullanımında yakıt tüketimi ve enerji verimlilikleri ile ilgili olarak aşağıdaki sonuçlara varmak mümkündür.

  • Yolcu yük faktörleri yüksek olduğunda otobüs gibi toplu taşıma araçlarının enerji verimlilikleri yüksektir.

  • Elektrik enerjisinin hidroelektrik santrallerden elde edildiği durumlarda, şehiriçi ve iliçi taşımacılıkta otobüsler enerji verimliliği bakımından elektrikli raylı sistemlerin gerisindedirler.

  • İster benzinli, ister dizel olsun otomobiller her zaman için enerji verimliliği bakımından otobüslerin gerisindedirler.

  • Ulaşım zamanı faktörü göz önünde bulundurulduğunda YHT otobüsün önüne geçmektedir.

  • Ulaşımın şehir içinde veya şehirlerarasında yapılması araçların enerji verimliliklerini değiştirmektedir.

Karayolu Ulaştırmasının Gelişimi

Karayolu ulaştırması önceleri eşyaların yaya veya sedyeler kullanılarak taşınmasıyla başlamıştır. Bu tür taşımada özel yollara ihtiyaç duyulmadığından insanların sürekli geçerek oluşturdukları patikalar da ilk yollar olmuştur. Atların evcilleştirilmesi ulaştırma açısından önemli bir dönüm noktası olmuştur. Atların ilk defa M.Ö. 3500 tarihlerinde bugünkü Kazakistan’da evcilleştirilmiş olduğuna dair deliller vardır.

Karayolu ulaştırmasının gelişiminde en önemli aşamalardan diğeri de tekerleğin icadıdır. M.Ö. 3400 – 3000 yılları arasında dahi kullanıldığına dair arkeolojik bulgular vardır.

Tarihçilere göre en eski uzun mesafeli yol 2.800 kilometre civarındaki uzunluğuyla Anadolu ve Güneybatı Asya’dan geçerek Akdeniz’i, Basra Körfezi ile birleşir.

Antik çağların en iyi yol inşaatçıları Romalılardı. M.Ö. 4’üncü yüzyıl ile M.S. 400 arasında, Roma İmparatorluğu hakim olduğu topraklar üzerinde yaklaşık 80.000 kilometre uzunluğunda bir yol ağı oluşturmuştu.

Atlar, tekerlek ve arabadan sonra motorlu araçların icadı karayolu ulaşımında devrim niteliğindeki diğer bir adım olmuştur. Motorlu araçların gelişimi buhar makinasının icadıyla başlamıştır. Otobüs önceleri çeşitli denemelerde bulunulmuşsa da bir 20’inci yüzyıl ürünüdür. İlk düzenli şehiriçi otobüs servisi 1904 yılında Londra’da başlamıştır.

Dünya savaşları motorlu araçların barışta olduğu kadar, savaşta da önemini ortaya koymuş, savaş yıllarında dahi otomobil, otobüs ve kamyonların geliştirilmesi devam etmiştir.

Türkiye’de Karayolu Ulaştırması

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında çok ihmal edilen karayolları, yanlış politikalar yüzünden yıllar geçtikçe önemini artırmıştır. Demiryollarına gereken önemin verilmemesi ve havayollarının istenilen düzeyde gelişmemesi, karayollarına yüklenilmesine neden olmuştur.

Karayolları Karayollarının Tarihçesi

\19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren ülkemizde kasabaları kentlere, kentleri iskele ve demiryollarına bağlayan karayolları yapılmış ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında ve uzun savaş yıllarında bu yollar bakımsız kalmıştır.

1910 ve 1913 yıllarında ulaşım çalışmalarına daha çok önem verilmiş, yeni kanunlar çıkarılarak, karayolu, demiryolu ve limanlar konusunda planlama çalışmaları başlatılmış ve bu uygulamalar Cumhuriyet döneminde de devam etmiştir.

1942/1943 yıllarında ise mevcut karayollarının çağdaş standartlara yükseltilmesi çalışmaları başlamıştır.

Karayollarının Bugünkü Durumu

Türkiye’nin karayolu ağı otoyollar, devlet yolları, il yolları ve köy yollarından meydana gelmektedir. Bunların haricinde turistik yollar, orman yolları ve şehiriçi yollar mevcuttur. Otoyolların, devlet ve il yollarının plan, proje, yapım, bakım ve işletilmesi Karayolları Genel Müdürlüğü’ne verilmiştir.

Karayolları Genel Müdürlüğü’nce yayınlanan bilgilere göre 1 Ocak 2012 tarihi itibariyle otoyollarımızın uzunluğu 2.119 kilometre, devlet yollarımızın uzunluğu 31.372 kilometre, il yollarımızın uzunluğu 31.558 kilometredir. Bu yolların 20.273 kilometrelik kısmı bölünmüş yoldur.

Motorlu Kara Taşıtları Tarihçe

Osmanlı’nın ilk karayolu motorlu taşıtı ile tanışması konusunda çeşitli rivayetler bulunmaktadır. Osmanlı arşivlerine göre ilk otomobil 1904 yılında Reji İdaresi tarafından ithal edilmiştir.

Otomobilin İstanbul'a kalıcı bir biçimde gelebilmesi, 23 Temmuz 1908 tarihinde ilan edilen II. Meşrutiyet sonrasına rastlar. Bazı kaynaklarda belirtildiğine göre, kullanma amacıyla İstanbul’a ilk otomobili getiren, Basra mebusu Züheyirzade Ahmet Paşa'dır.

1926 yılı başında Türkiye’deki motorlu araçların toplam sayısı tahminen: motorlu arabalar 3.200– 3.304; kamyonlar 1000–1200, motosiklet yaklaşık 400 civarındadır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2010 yılı verilerine göre Türkiye’de trafiğe kayıtlı 7.544.871 otomobil, 208.510 otobüs, 386.973 minibüs, 726.359 kamyon, 2.399.038 kamyonet ve 2.389.488 motosiklet bulunmaktadır.

Motorlu Kara Taşıtları Üretimi

Türkiye’de ilk motorlu kara taşıtı üretim tesisi Ford Motor Company’nin 1929 yılında İstanbul’da kurduğu montaj fabrikasıdır. 1954 yılında ise Türk Willys Overland Ltd. orduya cip ve kamyonet üretmeye başlamıştır. Bir yıl sonra da Türk Otomotiv Endüstrisi A.Ş. bir kamyon fabrikası kurmuştur. Türkiye’nin gerçek anlamda ilk yerli otomobili 1961 yılında Eskişehir’de Tülomsaş’ta üretilen “Devrim” olmuştur.

Seri üretimi başarılan ilk yerli marka otomobil Anadol olmuştur. Bir İngiliz firmasına tasarlatılan ve Ford motor kullanan Anadol’un üretimi 1966 yılında başlamış ve 1982 yılına kadar sürdürülmüştür. 1960’ların sonlarına doğru Fiat lisanslı otomobilleri Murat markasıyla üreten Tofaş ve Renault lisanslı otomobilleri yine Renault markasıyla üreten Oyak-Renault otomobil fabrikaları kurulmuştur. İlk otobüs üretimi ise 1963 yılında İstanbul Otobüs Karöseri San. A.Ş. tarafından Magirüs otobüslerinin montajı ile olmuştur.

Turizm Endüstrisi ve Karayolu Ulaştırması

Her seyahat karayolu ulaşımını içerir. Seyahatin ana bölümünün demiryolu, denizyolu veya havayolu ile gerçekleştirildiği hallerde dahi başlangıcı veya bitişi çoğunlukla karayolu ulaşımı ile gerçekleşir. İçinde veya çok yakınında yaşanmadığı sürece tren istasyonuna da, limana da, havalimanına da erişim veya buralardan eve dönüş için büyük oranda karayolu ulaşımı gereklidir. Bu anlamda karayolu ulaşımının tek alternatifi demiryolu veya kent içi raylı sistemlerle yapılan ulaşımdır. Seyahate çıkan her turist seyahatin en az bir aşamasında karayolu ulaştırmasını kullanmaktadır.

Dünya Turizm Örgütü (World Tourism Organization – UNWTO)’ya göre 2011 yılında uluslararası seyahat eden turistlerin kullandıkları ulaşım modları %51 havayolu, %41 karayolu, %6 suyolu ve %2 demiryoludur.

Karayolu ulaşımını turizm açısından cazip kılan başlıca faktörleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

  • Daha ucuz maliyetli olması,

  • Zaman esnekliği,

  • Güzergâh esnekliği,

  • Erişim kabiliyeti,

  • Taşıma kabiliyeti.

Turistik Otobüs İşletmeleri

Tur programlarındaki yerel ulaşımda tercih edilen otobüsler çoğunlukla seyahat acenteleri tarafından özel turist taşımacılığı yapan turistik otobüs işletmelerinden kiralanır. Geliş transferi (havaalanı/liman/gar gibi varış noktalarından konaklama tesislerine) ile başlayan turlar, dönüş transferi (konaklama tesislerinden geliş yaptıkları merkezlere) ile sona erer. Eğer günübirlik bir gezi yapılıyorsa, örneğin bir kruvaziyer yolcularına tam gün şehir turu (shore excursion) gibi, o zaman tur hizmeti geliş ve gidiş transferleri arasında verilir.

Araç Kiralama (Rent a Car)

Kiralık araç uygulaması, ilk olarak 1908 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Şikago kentinde Walter Jacobs tarafından başlatılmıştır. Bu yıllar Mercedes-Benz, Opel ve Packard gibi markaların kaliteli otomobiller üretmeye başladığı yıllardır. “Uzun yıllar Amerika kıtası içinde yardımlaşarak gelişen kiralık otomobil uygulaması, 1950’li yıllarda Avrupa kıtasında da kullanılmaya başlamıştır.

İnsanları araç kiralamaya yönelten başlıca dört ana neden vardır: iş seyahatleri, tatiller, kendi arabalarının kullanılamayacak durumda olması ve yük ve/veya eşya taşıma gereksinimi.

Karayolu Taşıma Yönetmeliği ve Yetki Belgeleri

Karayolu Taşıma Yönetmeliğin amacı:

  • Karayolu taşımacılık faaliyetlerini ülke ekonomisinin gerektirdiği şekilde düzenlemek;

  • Taşımacılık faaliyetlerinde düzeni ve güvenliği sağlamak;

  • Taşımacı, acente, taşıma işleri komisyonculuğu, taşıma işleri organizatörlüğü, nakliyat ambarı işletmeciliği, kargo işletmeciliği, lojistik işletmeciliği, terminal işletmeciliği, dağıtım işletmeciliği ve benzeri taşımacılık faaliyetleri için mali yeterlilik, mesleki yeterlilik, mesleki saygınlık ilkelerine uygun olarak pazara giriş şartları ile bu faaliyetlerde bulunanların, gönderenlerin, yolcuların, çalışanların haklarını, sorumluluklarını, yükümlülüklerini tespit etmek;

  • Taşımacılık faaliyetlerinde istihdam edilenler ile taşımacılık faaliyetlerinde yararlanılan taşıt, araç, gereç, yapı, tesis ve benzerlerinin niteliklerini belirlemek;

  • Karayolu taşımalarının diğer taşıma sistemleriyle birlikte ve birbirlerini tamamlayıcı olarak hizmet vermesini, denetimini ve mevcut imkânların daha yararlı bir şekilde kullanılmasını sağlamaktır.