ULUSLARARASI TİCARET - Ünite 2: Uluslararası Ticaret Teorisi: Arz ve Talep Faktörleri ile Analiz Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 2: Uluslararası Ticaret Teorisi: Arz ve Talep Faktörleri ile Analiz

Giriş

Fiyat oluşumunda arz ve talep birlikte rol oynar biri olmadan diğeri olamaz ve karşılaştırmalı üstünlükler ülkeler arası fiyat farklılıklarına bağlıdır. Ricardo modelinin uzantısı olarak uluslararası ticaret yalnızca arz faktörlerine bağlanmıştır. Gerçekte ise uluslararası ve iç ticaret arz ve talep faktörlerinin ikisi tarafından belirlenir.

Uluslararası İktisat Teorisi’nde göreceli fiyatlar, ticaret hadleri (terms of trade) ismini alır ve ihraç mallarının ithal mallarıyla değişim oranı olarak tanımlanır.

Dış ticaret yapan ülkelerin talep koşulları belirlenmezse analizlerde bazı yönlerin belirlenmesi imkansızlaşır;

  1. Dönüşüm eğrisi üzerinde dış ticaret öncesi denge noktası,
  2. Uluslararası denge fiyat oranı,
  3. Dış ticaret sonrası tüketim ve üretim noktaları.

Uluslararası Fiyat Oranının (Dış Ticaret Hadlerinin) Oluşumu

Ricardo modelinde talep faktörü göz ardı edildiğinden uluslararası ticaret dengesini sağlayan göreceli fiyat oranının hangi düzeyde oluşacağını belirlemek imkansızdır. Sadece bu model ile uluslararası denge fiyat oranının sınırlarını gösterilebilir.

Gerçekte hiçbir ülke ihraç edeceği ürününü yurtiçi üretim maliyetinden daha düşük bir fiyattan satmak istemez. Böylece aynı şekil üzerinde gösterildiğinde iki ülkenin iç maliyet doğruları arasında kalan alan kârlı ticaret alanının oluşturur.

Dış piyasalarda da iç piyasalardaki gibi denge fiyatları, arz ve talep edilen miktarları eşitleyen fiyatlardır. Örneğin ihracat arzı ithalat talebini aşıyorsa bu fazlalığın doğurduğu baskılar sonucu uluslararası fiyatlar denge sağlanıncaya kadar düşecektir. Tersine, eğer cari ticaret hadlerinden bir ithalat talebi fazlası varsa, bu kez dünya fiyatları yükselecek ve yeni bir denge oluşacaktır.

Karşılıklı Talep Kanunu

Dış ticarette, Ricardo modelinin belirlediği sınırlar arasında göreceli fiyat oranının hangi düzeyde olacağını açıklama başarısını, talep koşullarına ilk kez yer veren düşünür Klasik İktisatçılardan John Stuart Mill’dir (1806- 1873).

Mill’e göre iki ülkeli modelde ticarette denge fiyatları, ülkelerden birinin, diğerinin ürettiği malına karşı talebinin ne derece şiddetli olduğunun bilinmesiyle hesaplanır.

Teklif Eğrileri

Mill’in açıklamaları ile karşılıklı talep teorisi genel açıdan incelenmiştir ancak yeteri kadar açığa kavuşturulmamıştır. Alfred Marshall (1842-1924) tarafından geliştirilen teklif eğrileri (offer curves) sayesinde dış ticaret hadlerinin oluşumunda arz ve talep etkilerine açıklık getirilmiştir. Ülkenin belli miktar veya hacimdeki ithal malı karşılığında önerdiği ihraç malı tutarına teklif (offer) adı verilir. Teklif;

  1. İhraç miktarını
  2. İthal miktarını
  3. Uluslararası fiyat oranını

ifade eder.

Teklif eğrisi ülkelerin arz ve talep koşullarını yansıtır ve bu eğriler genel bir denge analizi niteliğindedir.

Denge fiyatları, bu fiyatlardan bir malın ihracatçılarının satmak istediği miktar tüm ithalatçıların satın almak istediği miktara denktir. Bu temel koşuş iki ülkeli model içinde aynıdır yani bir fiyat oranının denge ticaret haddi olması için bu fiyattan bir ülkenin ihraç edeceği miktarın ithal edeceği miktara eşit olmalıdır.

Teklif Eğrilerinde Kaymalar

Arz ve talep koşullarına bağlı olan teklif eğrileri bu faktörlerin değişiminden etkilenirler.

Teklif eğrilerindeki kaymanın normal sonuçları;

  • Ticaret hadleri etkisi,
  • Ticaret hacmi etkisidir.

Arz faktörleri arasında, teknolojik gelişme, faktör artışları, yönetim bilgisinde ilerleme gibi bir takım faktörler bulunur.

Önemsiz Olmanın Önemi (Küçük Ülke Avantajı)

Ticaret yapan ülkelerden birisi çok küçük, diğeri çok büyük ise karşılıklı talep kanununun özel bir durumu olan, uluslar arası ticaret büyük ülkenin iç maliyet oranından ya da ona çok yakın bir fiyattan yapılır ve bu ticaretin önemli bir payı küçük ülkeye gider.

Gerçek dünyada belirli malların uluslararası fiyatları o malların başlıca üretici ve tüketicilerinin karşılıklı talebine bağlıdır. Küçük ülkeler dış ticaretlerinde bu şekilde oluşan fiyatları veri olarak kabullenir ve dış ticaretlerini sürdürürler.

Teklif Eğrisi Modelinin Yararları

Teklif eğrileri uluslararası ticarete yönelik;

  • Ülkelerin arz ve talep koşulları,
  • Karşılaştırmalı üstünlük yapıları,
  • Ticaret dengesini sağlayan uluslararası fiyat oranı,
  • Malların uluslararası denge ihracat ve ithalat oranlar,
  • Ülkelerin dış ticaretten sağladığı toplam kazançlar

gibi birçok temel bilgi sunar.

Bu model iki ülke, iki mal ve iki üretim faktörünü (sermaye ve emek) kapsar ve arz ile talep arasındaki değişimin etkisini gösterir. Gerçek dünyada çok ülke ve çok model vardır ancak bir malın ihracatçıları ve ithalatçıları vardır yani yine iki ülkeli model geçerlidir. Ancak tek fark bir malın birden çok ithalatçısı ve ihracatçısı vardır. Mallar ise birisi ticareti yapılan mal diğeri ise diğer tüm mallar olarak düşünülür.

Toplumsal Kayıtsızlık Eğrileri ile Analiz

Uluslararası Ticaret Teorisi’ni teklif eğrilerinden faklı olarak talep yönünden incelemenin diğer bir yolu da toplumsal kayıtsızlık eğrilerini kullanmaktır.

Kişi ve toplumların maddi refahını en yüksek düzeye ulaştıracak yol ve ilkelerin araştırılması İktisat Bilimi’nin başlıca amacıdır. Bireyin tüketimden elde ettiği fayda mutlak olarak ölçülemez ancak faydalı karşılaştırma ile ölçülebilir. Bu karşılaştırma ise tüketici kayıtsızlık eğrileri (consumer’s indifference curves) ile yapılır. Bu eğri iki ülkeli modelde geometrik olarak, o tüketiciye aynı faydayı sağlayan çeşitli mal bileşimlerini gösteren noktaların birleştirilmesi ile elde edilir. Bu eğri boyunca hareket edince bir maldan alınan miktar artarken diğerinin miktarı azalır. Bu eğriler sonsuz sayıda bir aile oluştururlar ve eğriler hep aynı şekle sahip olduğundan bir eğrinin şeklini bilmemiz bu eğrilerin sayısını istediğimiz kadar artırabileceğimiz anlamına gelir.

Bu eğri kişilerin talep koşullarının da bir göstergesidir ve bu eğriler Mikro İktisat’ın konusuna girer. Uluslararası İktisat bakımından ise önemli olan toplumsal kayıtsızlık eğrileridir.

Toplumlarda ki farklı yapıda insan ve grupların farklı zevk ve tercihleri bulunur ve bu da toplumdaki göreceli gelir dağılımının bir sonucudur. Yani toplumun talep koşullarını gösteren kayıtsızlık eğrileri, toplumun o andaki göreceli gelir dağılımını gösterir.

Ekonomide Genel Denge

Dönüşüm ve toplumsal kayıtsızlık eğrileri ile ekonomide üretim ve tüketimin aynı anda dengede olması, yani genel denge durumu ile gösterilir.

Kapalı bir ekonomide üretim ile tüketim eşit olmak zorundadır. Kapalı ekonomilerde denge noktaları toplumların ulaşabileceği en yüksek refah düzeyini gösterir. Toplumlarda dengenin oluşabilmesi için halkın ihtiyaçları göz önünde tutulmalıdır yani halk hangi maldan ne kadar istiyorsa o kadar üretilmelidir. Üreticileri yönlendiren ana etkide budur. Bu ekonomide denge, dönüşüm eğrisinin ülkenin bir toplumsal kayıtsızlık eğrisine teğet olduğu noktada gerçekleşir.

Kapalı ekonomilerden farklı olarak dış ticarete açık olan açık ekonomilerde üretim ve tüketim miktarları birbirinden ayrılır. Üreticiler hangi maldan ne kadar üreteceğine kar maksimizasyonu sonucunda karar verir. Üreticinin denge noktası ise malın maliyetinin dış fiyatlara eşitlendiği noktadır. Tüketicinin ki ise fayda maksimizasyonuna göre belirlenir ve iki mal arsındaki ikame oranının piyasa fiyatına eşitlenmesi ile tüketici dengesi sağlanmış olur.

Dış ticaretin yararları;

  1. Tüketim kazançları (consumption gains)
  2. Üretim kazançları (production gains)

şeklinde iki bölüme ayırılabilir.

Günümüzün küreselleşen dünyasında iletişim araçlarının çok gelişmesiyle ülkeler arasında benzer talepler ortaya çıkmıştır.

Gerçek dünyada arz ve talep koşulları dolayısıyla ülkelerin üretim olanakları ile toplumsal kayıtsızlık eğrileri de farklı olabilir. arz ve talep koşullarının belirlediği göreceli iç fiyatları birbirinden uzaklaştıkça uluslararası ticaret hacmi genişler, birbirine yaklaştıkça da ticaret hacmi daralır.

Dış Ticaretin Dinamik Yararları

Bu kısma kadar dış ticaretin statik yararlarından bahsedildi ve statik yararlar genelde gelişmiş ülkeler açısından önem taşır. Dış ticaretin dinamik yararları statik yararlardan farklı olarak zamana ve değişime bağlı olarak ortaya çıkar ve süreklilik taşır. Kalkınma yolundaki ülkeler bunlardan yararlanmaya çalışır.

Bunlar;

  1. Üretim ve kaynak açığını karşılama: Gelişmekte olan ülkeler yatırım malları, ara malları, ham maddeler ve zorunlu tüketim maddeleri gibi kalkınmaları için gerekli olan ama kendilerinin üretemedikleri malları ithal etmek zorundadırlar.
  2. İç ekonomideki ürün fazlasına çıkış (pazar) sağlama: Dış ticaret ile iç talep yetersizliği durumunda ülke kaynakları yurtdışına ithal edilebilir.
  3. Geniş bir piyasa hacmi: Kapalı ekonomilerde yani dar piyasa hacmine sahip olan ekonomilerde çoğu malların üretimi etkin biçimde yapılmaz ve uygun teknoloji kullanılmaz çünkü üretim kısıtlı olmak zorundadır ve kitlesel üretim teknolojileri verimli olarak kullanılmazlar.
  4. Rekabet: Dış ticaret ile yerli ve yabancı üreticiler rekabet eder ve dolayısıyla üretimde etkinlik artar, teknoloji gelişir, becerikli iş adamları ortaya çıkar. Bu sayede tekelleşme sorunu ortadan kalkar.
  5. İç piyasa talebini geliştirme: Geniş bir iç piyasaya sahip olan ülkelerde, önceleri ithal edilen yeni sanayi ürünleri, zamanla yurtiçi talebi genişletmiş ve bu şekilde söz konusu malların yurtiçinde etkin biçimde üretilmesine olanak sağlamıştır.
  6. Ekonomik dinamizm: Uluslararası ticaret ile ülkeler birbirine yaklaşır, üreticiler farklı ülkelerdeki üreticilerin neler yaptığından haberdar olur ve bu sayede yeni ihtiyaçlar doğar. Bunların hepsi ekonomiye dinamizm getirir ve kaynakların daha iyi kullanılmasını sağlar, tüketici refahını artırır.

Dış ticaretin yararlarının yanında zararları da olabilir bu durumda kapalı ekonomiye geçmek yerine zararlara yönelik önlem alınmalıdır.