VETERİNER HİZMETLERİ MEVZUATI VE ETİK - Ünite 6: Hayvan Islahı Çalışmaları, Mevzuatı ve Yardımcı Sağlık Personeli Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 6: Hayvan Islahı Çalışmaları, Mevzuatı ve Yardımcı Sağlık Personeli

Giriş

Yeryüzünde insanın ilk zenginliği hayvan olmuştur. İlk insan her şeyden önce yaşamlarını sürdürebilmek için mücadele vermiş, kendi sağlığı ile ilgilenmek zorunda kalmış ve genel olarak hayvanları avlayarak besin ihtiyacını karşılamıştır. Fakat bazen av yetersiz olmuş ve yeterli gıda ihtiyaçlarını karşılayamamıştır. İşte bu noktada insanlar ihtiyaçlarını karşılayabilmek için tarih basamağında önemli bir yeri olan hayvanların evciltilmesi yoluna gitmiştir. Mezopotamya, dünyada hayvanların ilk olarak evciltildiği önemli merkezlerden birisidir. Bu nedenle Anadolu, hayvan ıslahının ilk uygulandığı bölge olarak kabul edilmektedir.

Tarihin ilk çağlarından günümüze gelen süreçte gelişmeye ve nüfus artışına paralel olarak artan hayvansal ürün ihtiyacı, birim basına elde edilen verimlerin artırılmasını kaçınılmaz hâle getirmiştir. Buna bağlı olarak da ülkeler, bölge ve hatta yörenin kendine özgü koşullarına uygun olarak yetiştirilmiş ve yetiştirilmekte olan yerli ırklarının ıslahına çalışmakta veya yüksek verim elde etmek amacı ile kültür ırkları ile melezlenmektedirler.

Hayvan Islahı

Hayvanların düşük olan bireysel verimlerini artırma yolu ırk ıslahıdır. Kalıtsal olarak verim gücünü yükseltmek anlamına da gelen ırk ıslahının, üstün erkek ve dişi kalıtsal yapısının yaygınlaştırılması olmak üzere iki temel yöntemi vardır. Üstün erkek ve dişi kalıtsal yapılarının çok sayıdaki hayvana sun tohumlama ve embriyo transfer teknikleri ile etkili bir şekilde aktarabilmeleri mümkün olabilmektedir.

Hayvan Islahı ile İlgili Tanımlar

Konuya ilişkin yasal düzenlemelerin daha net kavranabilmesi için mevzuat konusuna geçmeden önce bazı kavramların tanımlarının yapılması faydalı olacaktır. Hayvan ıslahı ile ilgili yasal yapılanmada yer alan bazı kavramların tanımları şu şekildedir;

Bakanlık: Tarım ve Orman Bakanlığı.

Birlik: Her türden hayvan için ıslah esas olmak üzere yetiştirme ve pazarlama faaliyetlerini gerçekleştirmek amacıyla, gerçek ve tüzel kişiliği haiz yetiştiriciler ile kurum ve kuruluşların oluşturdukları Yetiştiriciler Birliği.

Damızlık: Irkına, tipine ve verimine özgü özellikleri gösteren vasıflı ve damızlık belgeli hayvanlar.

Döl kontrolü (progeny testng): Soy kütüğü ve verim kayıtlarının düzenli tutulduğu yeterli teknik altyapı, uzman personel ve hayvan varlığına sahip kuruluşlar tarafından yürütülen ve damızlıkları döllerinin verimlerine göre seçmeyi sağlayan uygulamalar.

Embriyo transfer: Damızlık hayvanlardan elde edilen embriyoların taze veya dondurularak uygun dönemdeki dişi hayvanların genital kanalına özel tekniklerle ve hijyenik koşullarda nakledilmesidir.

Islah programı: Türkiye koşullarına uyumlu kaliteli damızlıklar elde etmek amacıyla ulusal veya bölgesel olarak planlanan ıslah çalışmalarını düzenlemek ve yönlendirmek amacıyla yapılan çalışma planı.

Ön soy kütüğü: Sadece yetiştirme kayıtları tutulan işletmelerde, mensup olduğu ırkın özelliklerini taşıyan hayvanlar için oluşturulan kayıt sistemi.

Pedigri: Soy kütüğüne kayıt edilen damızlıklarla, safkan atların numara, isim, orijin, ırk, renk, eşkâl, cinsiyet, doğum tarihi, verim kayıtları, yetiştirici ve sahibi ile hayvanın cetlerine ait bilgileri ve verimlerini belirten belge.

Sağlık ve teknik personel: Sperma, ovum ve embriyo üretiminde ve üretim merkezlerinin gösterdiği diğer faaliyetlerde çalışacak olan sağlık ve teknik elemanlar.

Serbest veteriner hekim: 6343 sayılı Veteriner Hekimliği Mesleğinin İcrasına, Türk Veteriner Hekimleri Birliği ile Odalarının Teşekkül Tarzına ve Göreceği İslere Dair Kanun hükümleri uyarınca mesleğini serbest olarak icra eden veteriner hekimler.

Soy kütüğü: Yetiştirme ve verim kayıtları tutulan işletmelerde mensup olduğu ırkın özelliklerini taşıyan hayvanlar için oluşturulan kayıt sistemi.

Sperma: Sağlıklı ve damızlık niteliği taşıyan erkek hayvanlardan belirli yöntemlerle alınan, ejekülatların spermatolojik muayeneleri yapıldıktan sonra, taze ya da dondurulmuş sperma porsiyonları.

Sun tohumlama: Uygun tohumlama zamanında, dişi hayvanın genital kanalına spermaların hijyenik koşullarda nakledilmesi.

Üreme ürünler: Hayvanların üremesinde kullanılan sperma, ovum, embriyo ve kuluçkalık yumurta.

Veteriner sağlık teknisyen: Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Tarım Meslek Lisesi Veteriner Sağlık Bölümü ile daha önce Tarım ve Köy İşleri Bakanlığına bağlı olan Veteriner Sağlık Meslek Lisesi, Hayvan Sağlığı Memurları Okulu, Hayvan Sağlığı Memurları Meslek Lisesi okullarından mezun teknisyenler.

Yetiştirici: Hayvanların mülkiyet hakkını üzerinde bulunduran gerçek veya tüzel kişi.

Hayvan Islahında Tarihsel Süreç

Hollandalı bilim insanı Antonie van Leeuwenhoek’un 1677’de keşfettiği mikroskopta sperma içerisinde bulunan spermatozoonları (sperm hücresi) görmesi, suni tohumlama uygulamalarının dogmasına öncülük edici bir etki oluşturmuştur. Suni tohumlamanın öncülerinden kabul edilen İtalyan bilim insanı Lazzaro Spallanzani 1780’de ilk defa, erkek köpekten alınan sperma ile dişi bir köpeği gebe bırakabileceğini keşfetmiştir. Spallanzani ayrıca aygır spermasının soğutularak inaktif hâle getirebileceğini, daha sonra da tekrar aktif hâle getirebileceğini de göstermiştir.

Çiftlik hayvanlarında suni tohumlama uygulamalarında uygulama prosedürü¨ oluşturma hususunda öncülük eden ve yaygın olarak çalışan bilim insanı ise Rus Profesör Ivanov olmuştur. Ivanov 1889’da başladığı çalışmalarında uzun yıllar boyunca at, sığır, koyun, domuz ve tavsan türlerinde bir dizi sperma toplama ve suni tohumlama teknikleri geliştirmiştir. Yine o tarihlerde Rusya’da bu konu üzerinde çalışan Danimarkalı bilim insanı Sorenson ülkesine dönerek 1936’da ilk suni tohumlama kooperatifin kurmuştur. Kooperatifte 1.070 inekte uygulamaya konulan program başarılı olmuştur. Bu başarı süt sığırcılığında suni tohumlama uygulamalarının gelişimi için Amerika ve diğer batılı devletlere önemli bir gösterge olmuştur. Bilimsel çalışmalarda elde edilen bulgulara, organizasyonlar arası rekabet de eklenince kısa zamanda suni tohumlama uygulamalarında önemli ilerlemeler kaydedilmiş ve dünyada oldukça yaygın bir kullanım alanı bulmuştur.

Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülüp, 7 Haziran 1926 tarihinde kabul edilen “Islah-ı Hayvanat Kanunu” 29 Haziran 1926 tarihinde de Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yasa ile öncelikle aygır ve boğa sahipleri, köy veya mahalle “ihtiyar meclisleri”ne her yıl hayvanlarını muayene ettirmek ve bunun sonucunda verilecek karara uymakla yükümlü kılınmışlar; ayrıca, il ve ilçelerde görevli veteriner hekimler ise anılan heyetleri denetlemekle ve damızlık olarak ayrılan hayvanlara resmî belgeleri vermekle görevlendirilmişlerdir. Ayrıca bu kanunla hara, inekhane, aygır deposu kurulmasına uygun, hazineye ait çiftlik ve mera gibi yerlerin Ziraat Vekaletine verilmesi, hara, inekhane ve ağıllarda yerli ve yabancı ırk hayvanların damızlık amacıyla çoğaltılması, bu kurumlarda yetiştirilen aygırların, aygır depoları ve ihtiyaç duyulan köylere verilmesi, ihtiyaç duyan şirketlerin ise ücret karşılığında bunları alabilmeleri, safkan ve İngiliz atlarının da soy kütüğüne kaydedilmesi gibi önemli hususlar ilk kez yasalaştırılmıştır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 1937’de 3203 sayılı “Ziraat Vekaleti Vazife ve Teşkilat Kanunu” çıkarılmıştır. Bu kanuna göre Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde oluşturulan üç genel müdürlükten biri olan “Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü”nün görev ve yetkileri arasında hayvan ıslahına ilişkin olarak çeşitli hususlara yer verilmiştir. Yer verilen bu hususlar arasında dokuzuncu maddede, Veteriner İşleri Umum Müdürlüğü: Ziraat Vekilinin direktifleri dâhilinde; “Memleket-n hayvanlarının vasıflarını yükseltmek, verimlerini ve sayılarını çoğaltmak. Ehlî hayvanların vasıflarını yükseltmek, verimlerini ve sayılarını çoğaltmak bakımından haralar, depolar, inekhaneler, örnek ağılları, tay depoları (remont), binicilik mektepleri ve emsal- kurumlar açmak ve idare etmek, sergiler, yarışlar ve müsabakalar tertib etmek” hükmü yer almış, bununla birlikte “Veteriner İşleri Umum Müdürlüğü” Merkez ve vilayetler kısımlarına ayrılmış ve oluşturulan 13 şubeden birisi de “Haralar” şubesi olmuştur.

Hayvan Islahında Örgütlenme

Batı ülkelerinde modern hayvan ıslahının temelleri 1760’da İngiltere’de atılmıştır. İlk soy kütüğü derneği 1791’de İngiltere’de safkan İngiliz atları için kurulmuştur. Başlangıçta sadece önemli yarışları kazanan atlar soy kütüğüne kayıt edilmiştir. Safkan İngiliz Atları Soy kütüğü Derneğini 1822’de Sorthorn ırkı sığırlar için kurulan soy kütüğü derneği takip etmiş, diğer tür ve ırkları yetiştiren hayvan sahipleri, pedigrili yetiştirme ve soy kütüğü derneklerinin yararlarını görüp, inandıklarından dolayı diğer İngiliz hayvan tür ve ırkları için derneklerin kurulması birbirini izlemiştir. 1846 ve 1862 yıllarında Hereford ve Angus sığır ırkları için soy kütüğü dernekleri kurulmuş, arkasından diğer Avrupa ülkelerinde de benzer gelişmeler meydana gelmiş, Fransa’da 1826, Almanya’da 1827 ve Avusturya’da 1847’de çeşitli yetiştiricilik dernekleri kurulmuştur.

Türkiye’de damızlık yetiştiricileri örgütleri 1926’da çıkarılan “Islah-ı Hayvanat Kanunu” ile devlet tarafından kurulmaya başlanmıştır. Günümüzde de hayvan yetiştiricilerinin tür ya da ırk bazında bir araya gelerek yüksek verimli hayvanlar elde etmek amacıyla oluşturdukları organizasyonlardan biri olan “Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği” “Islah Amaçlı Yetiştirici Birliklerinin Kurulması ve Hizmetleri Hakkındaki Yönetmelik” kapsamında 81 ilde 163 şubeyle faaliyetlerini sürdürmektedir. Yüksek kalitede ve ülke ihtiyaçlarına cevap verebilecek damızlık koyun ve keçilerin yetiştirilmesi maksadıyla “Türkiye Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği” kurulmuş ve 80 ilde faaliyetlerini yürütmektedir. Birliğin kurulması ile küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde devlet desteğinin altyapısı şekillendirilmeye başlanmıştır. Bu kapsamda koyun-keçi kayıt sistemi devreye sokulmuş ve damızlık hayvan destekleme uygulamaları da başlamıştır. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, üniversiteler ve yetiştirme birlikleri iş birliği ile 2005’te devreye giren “Halk Elinde Koyun-Keçi Islahı Ülkesel Projeler” ve “Hayvan Genetik Kaynaklarının Korunması Projeler-” ıslah ve koruma alt yapısının oluşturulması bakımından oldukça önemli gelişmeler olarak göze çarpmaktadır. Bugün küçükbaş hayvan ıslah projeleri 66 ilde, 163 alt projeye ve 28 yerli ırka ulaşmıştır.

Türkiye’de Hayvan Islahına İlişkin Yasal Yapılanma

Ülkemizde hayvan ıslahı konusunda yasal yapılanma, 1926’da çıkarılan “Islah-ı Hayvanat Kanunu” ile başlamış olup, bu Kanun 2001’de Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4631 sayılı “Hayvan Islahı Kanunu” ile geçerliliğini yitirmiştir. Türkiye’nin Avrupa Birliği uyum çalışmaları kapsamında, gıda, tarım, hayvancılık ve veteriner hizmetleri konularında yapılan yasal değişikliklerin temelini oluşturan 5996 sayılı “Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu” ile yürürlükten kaldırılan kanunlar arasında 4631 sayılı “Hayvan Islahı Kanunu” da yerini almıştır.

Bu kapsamda Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikler şunlardır:

  • Hayvanlarda Soy Kütüğü ve Ön Soy Kütüğü Esasları Hakkında Yönetmelik
  • Suni Tohumlama, Tabii Tohumlama ve Embriyo Transferi Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik
  • Evcil Hayvan Genetik Kaynaklarının Tesciline İlişkin Yönetmelik
  • Evcil Hayvan Genetik Kaynaklarının Korunması ve Sürdürülebilir Kullanımı Hakkında Yönetmelik
  • Sperma, Ovum ve Embriyo Üretim Merkezlerinin Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik
  • Islah Amaçlı Hayvan Yetiştirici Birliklerinin Kurulması ve Hizmetleri Hakkında Yönetmelik
  • Yerli Evcil Hayvan Genetik Kaynaklarının Kullanılması ve Yurt Dışına Çıkarılması Hakkında Yönetmelik
  • Hayvan Islahı Komitesi Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik

Hayvan Islahı Konusunda Yardımcı Sağlık Personelinin Görev ve Çalışma Alanları

Avrupa Birliği sürecinde olan Türkiye’nin gıda, tarım, hayvancılık ve veteriner hizmetleri alanında düzenlemek zorunda olduğu yasal ve yapısal değişimler hayvan ıslahı konusunu da kapsamaktadır. Bu yapısal değişimin anahtarlarından biri de üreme yönetimidir. Suni tohumlama, gerek uygulama, gerekse sürüye aktarılan genetik potansiyel açısından üreme planlamasının merkezinde yer alan bir uygulamadır. “Suni Tohumlama, Tabii Tohumlama ve Embriyo Transferi Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik” kapsamında Türkiye’de çift tırnaklı ve diğer memeli hayvanlarda suni tohumlama yapabilmek için Bakanlık tarafından düzenlenen kursa katılmak ve başarılı olmak gerekmektedir. Çift tırnaklı ve tek tırnaklı hayvanlar ve diğer memeli hayvanlarla ilgili embriyo transferi kursuna veteriner hekimler; suni tohumlama kurslarına veteriner hekimler ve veteriner sağlık teknisyenleri katılabilir. Kanatlı ve suda yasayan hayvanlar, ipek böceği ve arı ile ilgili suni tohumlama kursuna ise bu konularla ilgili eğitim veren fakülte, ilgili meslek yüksekokulu ve meslek lisesi mezunları katılabilmektedir. Bu kurslara katılarak başarılı olanlar da bu uygulamaları yapabilmektedir. Suni tohumlama veya embriyo transferi izni alan bir veteriner hekimin sorumluluğunda en fazla iki veteriner sağlık teknisyeni suni tohumlama izni alarak çalışabilmektedir. Birlik ve kooperatiflerde ise bir veteriner hekimin sorumluluğunda en fazla üç veteriner sağlık teknisyeni suni tohumlama izni alarak çalışabilmektedir. Yönetmelik hükümleri gereğince;

  • Kayıt ve belgelerde yanlış bilgiler aktaran,
  • Suni tohumlama belgelerini zamanında düzenlemeyen ve zamanında il/ilçe müdürlüğüne bildirmeyen,
  • Kayıt ve belgelerde değişiklik yapan,
  • Hayvana farklı sperma kullananların yaptığı usulsüzlükler tespit edildiğinde kişi ve/veya kuruluşların izinleri il müdürlüğü tarafından 12 ay süre ile geçici olarak askıya alınır ve faaliyetleri durdurulur.