VETERİNER LABORATUVAR TEKNİKLERİ VE PRENSİPLERİ - Ünite 8: Biyolojik Örnekleri Alma ve Saklama Koşulları Özeti :

PAYLAŞ:

Ünite 8: Biyolojik Örnekleri Alma ve Saklama Koşulları

Giriş

Laboratuvar analizlerinde sonuçları doğru ve güvenilir kılabilmek adına biyolojik örneklerin alınması ve bu örneklerin uygun koşullarda saklanabilmesi yüksek önem arz etmektedir. Bu biyolojik örneklerin başlıcaları;

  • Kan örnekleri
  • İdrar örnekleri
  • Süt
  • Mide özsuyu
  • Rumen sıvısı ve gaita örnekleri
  • Beyin omurilik sıvısı (BOS)
  • Vücut sıvılarıdır (sinovial sıvı, periton ve plevral sıvılar)

Kan Örnekleri

Laboratuvarda kullanılan biyolojik örneklerin başında yer alan kan dolaşımdan alındığı yere göre şu şekilde sınıflandırılır;

  • Vena (toplardamar) kanları,
  • Kapiller kanlar
  • Arter (atardamar) kanları

Genel analizler için venöz kan kullanılırken, kan gazları analizleri için arteriel kan daha uygundur. Kapiller kan alımına ise çocuklarda başvurulur.

Venöz kan alımı sırasında hastanın kolunu omuzdan bileğe kadar düz uzatması sağlanmalıdır. Büyük yaralı veya hematomlu koldan, mastektomili kadınlarda memenin alındığı taraftaki koldan kan alınmamalıdır. Hastadan ne kadar hacimde kan alınacağı belirlenmeli, istenen testler için uygun sayıda ve türde tüp ve uygun iğne seçilmelidir. Pediatrik hasta grubunda derin venlerden venoponksiyon kardiyak arrest, hemoraji, venokonstriksiyon sonucu ekstremitenin gangreni ve enfeksiyon gibi komplikasyonlara yol açabilir. Bu sebeple kapiller kan çocuklarda özellikle yenidoğanlarda tercih edilir.

Çiftlik hayvanlarında kan örnekleri genel olarak Vena jugularis’ten alınmaktadır. Sığırlarda Vena subcutanea abdominalis, koyun ve keçilerde Vena cephalica antebrachi ve Vena femoralis, domuzlarda Vena cava cranialis, Vena femoralis ve Vena earicularis venöz kan alınması için uygun venalardır. Kedi ve köpeklerde de Vena Jugularis, Vena cephalica antebrachi ve Vena saphena parva’dan kan alınabilir. Kanatlılarda kanat altı venasından venöz kan alınırken, fare, rat ve kobaylarda kuyruk venaları, tavşanlarda da kulak venaları sık olarak kullanılır. Laboratuvar hayvanlarında venöz kan alınamadığı durumlarda direkt olarak kalpten kan alma yoluna gidilebilir. Ancak bu işlem için çok iyi deneyim gereklidir. Laboratuvar hayvanlarından kan alınmasında etik kurul onayı alınmış olması gerekliliği unutulmamalıdır.

Laboratuvarlarda kullanılan kan tipleri yapılacak analize göre farklılık gösterebilmektedir. Günümüzde en sık kullanılan kan örneği, pıhtılaşmış kandan şekilli elemanlar (eritrosit, lökosit, trombosit) ayrıldıktan sonra geri kalan sıvı kısım olan serumdur. Serum dışında pıhtılaşması antikoagulanlarla önlenmiş kandan şekilli elemanlar (eritrosit, lökosit, trombosit) ayrıldıktan sonra geri kalan sıvı kısım olan plazma ve serum veya plazması ayrılmamış kan olan tam kan izlemektedir. Tam kan ve plazma eldesi için kan örnekleri pıhtılaşmayı engelleyen antikoagulanlı tüplere alınırken serum için antikoagulansız tüpler kullanılmaktadır.

Günümüzde sağladığı avantaj ve kullanım kolaylığı sebebiyle vakumlu tüpler çoğunlukla kullanılmaktadır. Ancak kan örneklerinin enjektörle alındığı durumlarda, serum veya plazmanın ayrılması ve saklanması için değişik hacimlerde ve farklı materyalden yapılmış kan tüpleri de kullanılabilir. Eppendorf ya da son yıllarda daha yaygın kullanıldığı üzere mikrosantrifüj tüpleri özellikle örneklerin derin dondurucuda saklanmasına da hizmet eder. Vakumlu tüplerde içeriklerine (antikoagulan, jelli, pıhtı aktivatörü, katkısız) göre farklı renkte kapak rengi bulunmaktadır. Tüplerin kapak rengi farklı olabildiği gibi boyutları da (2, 5, 7, 10 mL) farklılık gösterebilmektedir. Venöz kan alımı sırasında interferansı engellemek için National Committee For Clinical Laboratory Standards (NCCLS)’nin tavsiye ettiği sıralama takip edilmelidir. Önerilen sıra şu şekildedir:

  • Kan kültür tüpleri
  • Sodyum sitratlı tüp (Mavi kapak)
  • Serum tüpleri (jelli/jelsiz, pıhtı aktivatörlü/aktivatörsüz)
  • Heparinli tüpler (Yeşil kapak)
  • EDTA’lı tüpler (Mor kapak)
  • Glikolitik inhibitörlü tüpler (Gri kapak)

Rutin laboratuvarlarda en çok kullanılan antikoagulanlar Etilendiamin tetra-asetik asit (EDTA), heparin, sitrat, sodyum floriddir. Mor kapaklı tüplerde EDTA sıvı ve kuru formda di- ve tripotasyum tuzları şeklinde bulunur. Koagulasyon testleri için açık mavi kapaklı tüpler tercih edilir. Bu tüpler %3,2 veya %3,8 oranında sodyum sitrat içerir ve labil koagulasyon faktörlerini koruduğu için uygundur. Siyah kapaklı tüpler de tamponlu sodyum sitrat içerir ve Westergren yöntemi ile sedimentasyon ölçümü için kullanılır. Açık mavi kapak ile siyah kapaklı tüpler arasındaki fark kan/antikoagulan oranıdır. Heparin, birçok testin sonucunu etkilemeden küçük miktarlarda bile etki gösteren bir antikoagulandır. Heparin yeşil kapaklı tüplerde lityumheparin veya sodyumheparin şeklinde bulunur. Gri kapaklı tüpler, sodyum florid ve lityum iodoasetat gibi antiglikolitik ajanlar içeren ve genellikle glukoz ölçümleri için kullanılan tüplerdir. Kırmızı kapaklı tüpler hiçbir ek madde içermez veya pıhtı aktivatörü içerir. Kırmızı kapaklı tüpler rutin biyokimya, kan bankası ve immunolojik ölçümlerinde kullanılır. Jelli serum ayırım tüpleri (SST) tam kandan serum izolasyonu için uygundur.

Genel kural olarak arzu edilen kan örneklerinin bekletilmeden çalışılmasıdır. Eğer bekletilecekse örnekler hastadan alındıktan sonra analize kadar soğukta tutulmasına dikkat edilmelidir. Plazma veya serum şekilli elemanlardan santrifüjle ayrılır. Bu işlem, kan alındıktan sonra en geç 2 saat içinde yapılmış olmalıdır. Serum veya plazma elde edildikten sonra en geç 4 saat içinde çalışılmayacaksa +4 o C’de ağzı kapalı olarak yaklaşık 1 gün saklanabilir. 24 saatten fazla bekletilen serum +4 o C’de saklansa bile bakteri üremesi olasıdır ve bu yüzden serumun dondurulması daha doğrudur ve bu sayede serumdaki birçok analit bozulmadan aylarca saklanabilir. Serum veya plazması ayrılmadan kan dondurmamalıdır.

İdrar Örnekleri

Laboratuvarlarda kullanılan idrar örneklerinde farklı analizler yapılabilmektedir. İnsan hekimliğinde en çok kullanılan idrar örnekleri

  • Tam idrar
  • Spot idrar
  • 24 saatlik idrar

Tam idrar analizi için önerilen, sabah ikinci idrarın toplanmasıdır. Buradaki amaç, konsantre ve asidik bir örnek elde etmektir. Sabah ilk idrarda gece uzun süre mesanede bekleme nedeni ile idrar elemanlarında olabilecek parçalanma da ikinci idrarda görülmeyecektir. Spot idrar, yapılacak analizin özelliğine göre idrar toplanır. Herhangi bir anda ve kantitatif analiz için idrar numunesinin sabah idrarı olması uygundur. Bu idrar daha konsantredir, nadiren çıkan maddeler kolayca tespit edilebilir. 24 saatlik idrar toplamak için kırılmayan, temiz ve tercihen renkli yaklaşık 4 L hacminde kap kullanılmalıdır. Renkli kap bulunamazsa idrar kabı karanlık bir yerde saklanmalıdır. Böylelikle gün ışığıyla bozunabilecek içerikler bozunmadan analiz edilebilir. Sabah ilk idrar dışarı yapıldıktan sonra gün boyunca ve gece yapılan diğer idrarların tamamı kaba konur. Ertesi gün sabah ilk idrar kaba konulduktan sonra toplama işi sonlandırılır. Toplanan idrar buzdolabında saklanır. Toplanan 24 saatlik idrar bekletilmeden laboratuvara ulaştırılır. Örnek kabulü yapılırken idrarın doğru toplanıp toplanmadığı mutlaka sorgulanmalıdır. 24 saatlik idrar örneği kabul edildikten sonra miktarı ölçülmeli ve kaydedilmelidir. Tavsiye edilen örnek karıştırıldıktan sonra analizler için 40 mL kadar idrar örneğinin alınmasıdır.

Hayvanlar idrarını yaparken veya kateter yardımı ile idrar örnekleri alınabilir. Laboratuvar hayvanlarında metabolik kafesler kullanılarak gaita ve idrar ayrı ayrı toplanabilmektedir. Laboratuvar hayvanlarında ise idrar örnekleri idrar yapma sırasında, üretranın kateterizasyonu ile ve idrar kesesinin sistosentezi yoluyla alınmaktadır. Üretranın kateterizasyonu ile idrarın toplanması daha çok tavşanlarda uygundur. Sistosentezde idrar kesesi palpe edildikten sonra kanül ile idrar kesesine girilir.

İdrarın soğukta saklanması hemen her analiz için koruyucu nitelik sayılır. İdrarda kantitatif olarak tespit edilecek maddelerin sentezini, parçalanmasını veya yapı değiştirmesini önlemek için uygun koruyucunun eklenmesi gerekir. Bu koruyucular analizden analize farklıdır. En sık kullanılan koruyucu maddeler, glasiyel asetik asit ve derişik hidroklorik asittir. Ancak koruyucu madde seçiminin yapılacak analize göre özellik gösterebilir. İdrar şeritleri ile ölçülen parametreler: pH, özgül ağırlık, glukoz, keton, protein, bilirubin, ürobilinojen, nitrit, lökosit eritrosit (Hemoglobin)’dir. Her bir test, ayrı kimyasal reaksiyonlar sonucu oluşan renklerin değerlendirilmesi ile ölçülür. İdrar stripleri, birden fazla test için ayrı reaksiyon ortamları içeren ve yarı kantitatif ölçüm yapmaya imkan sağlayan şeritlerdir. Şeritin idrara daldırılmasından sonraki okuma aşaması gözle ya da otomatik strip okuyucular ile yapılabilmektedir.

Gaita Örnekleri

Kan ve idrar dışında kullanılan başlıca örnekler gaita, BOS ve vücut sıvılarıdır. Gaita başlıca GGK (Gaitada Gizli Kan) analizi, sindirim testleri, parazit ve yumurtalarının analizi için kullanılır. Kemiriciler ve tavşanlar dışkılarını yediklerinden gaita örneklerinin toplanmasında metabolik kafeslerin kullanılması önerilmektedir. Dışkı örneklerini metabolik kafeste toplanabileceği gibi rektal sürüntü ile de alınabilir. Fare ve rat gibi küçük kemiriciler tespit edilirken ele alındığında genellikle idrar ve gaitasını yapabilir. Az miktarda kullanılacak numuneler için bu yöntem kullanılabilir

Beyin Omurilik Sıvısı

BOS analizi enfeksiyon (bakteriyel, fungal, mikobakteriyel veya amebik menenjit), kanser, subaraknoid kanama, multipl skleroz veya demiyelizan hastalıkların ayırıcı tanısı için kullanılır. Hayvanlarda da serebrospinal sıvının ponksiyon yoluyla alınması için vücudun iki farklı yeri kullanılır. Birinci yer, serebromedüllar sisternanın kafatası ile ilk boyun vertebrası arasından ponksiyonu, ikinci yer ise son lumbal vertebra ile sakrum arasındaki lumbosakral boşluktur. Bu işlem yapılırken sedasyon veya lokal anestezi önerilir.

Vücut Sıvıları

Vücut sıvılarından en çok sinovial sıvı, periton ve plevral sıvılar kullanılır. Sinovial sıvı eklem aralığında bulunan sıvıdır. Sinoviyal sıvı 3 tüpe alınır: 1. tüp steril, 2. tüp EDTA’lı veya heparinli, 3. tüp kırmızı kapaklı tüp olur. Steril tüp mikrobiyolojik inceleme, antikoagulanlı tüp hematolojik inceleme ve kırmızı kapaklı tüp santrifüj sonrası kimyasal analiz için kullanılır. Plevra sıvısı torasentezle AC ve plevranın enflamatuar ve malign hastalıklarında kullanılmak üzere alınır. Periton sıvısı parasentez işlemleriyle alınır. Parasentezle alınan periton sıvısı kimyasal, mikrobiyolojik ve sitolojik analiz için kullanılır.