VİROLOJİ - Ünite 7: Sığırların Önemli Viral Hastalıkları Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 7: Sığırların Önemli Viral Hastalıkları
Şap Hastalığı
Şap hastalığı (Foot and Mouth Disease, FMD) sığır, domuz, koyun, keçi ve yabani ruminantların akut seyirli ve çok bulaşıcı viral bir hastalığıdır.
Etiyoloji: Şap hastalığı virusu Picornaviridae ailesinin Aphthovirus genusu içinde yer alan kübik simetrik yapıda ve zarfsız bir RNA virusudur. Şap hastalığı virusunun immunolojik olarak farklı olan 7 serotipi (A, O, C, Asia-1, SAT-1, -2 ve -3) vardır.
Virüs, pH 7-9 arasında etkilenmeden kalabilir. Yağ çözücülere karşı dayanaklıdır.
Virusun asit ve alkali pH derecelerine duyarlılığından dolayı; sodyum karbonat (çamaşır sodası), sodyum bikarbonat (yemek sodası) ve sodyum hipoklorit (çamaşır suyu) antiseptik ve dezenfektan olarak kullanılabilir.
Epidemiyoloji: Şap hastalığı enfekte ve duyarlı hayvanlar arasında genellikle temas yoluyla bulaşır. Virusun taşınmasında ahır, mera, hayvan pazarları ve nakil sırasında hayvan hareketleri önemli rol oynamaktadır. Enfekte hayvanların sekret ve ekstretleri aracılığıyla yüksek oranda virus saçılır. Enfekte hayvanların salyası›, vezikül kabuğu ve sıvısı, sütü¨, semeni, idrarı ve dışkısı ile virus bulaşabilir.
Patogenez ve Klinik bulgular: Genellikle aerosol yolla alınan virus başlangıçta farenks mukozasında çoğalır. Yaklaşık üç¸ gün süren bir viremi sonucunda virus özellikle deride, baş mukozasında, ayaklarda ve memede vezikül oluşumuna neden olur. Hastalığın perakut seyrinde genç¸ hayvanların kalp kasında kaplan derisi görünümünde gri-sarı ve beyaz lekelerin oluşması otopside patognomiktir.
Hastalığın inkübasyon süresi 2-8 gündür. Koyun ve keçilerde hastalık tablosu sığırlara göre daha hafiftir. İnsanlarda çok nadir olarak el ve ağız lezyonları oluşturabilir
Teşhis: Kesin teşhis etken izolasyonu ve serolojik yöntemlerle yapılabilir. Hastalıkla mücadelede hastalığa neden olan virus serotipinin belirlenmesi alınacak kontrol önlemleri açısından önemlidir.
Koruma ve Kontrol: Şap hastalığı birçok ülkede ihbarı mecburi hastalıklar listesindedir. Hastalıkla mücadelede asıl amaç¸ bulaşmanın önlenmesidir. Bu amaç¸ için 3 yöntem uygulanabilir. Bunlar;
(1) kesim,
(2) karantina ve
(3) aşılamadır
Şap aşıları inaktif aşı olarak monovalan, bivalan ve trivalan olarak hazırlanmaktadır. İlk aşılama 4 aylık buzağılarda tek doz olarak başlanır. Aşı tekrarı 4-12 ay aralıklarla yapılmalıdır.
Sığır Vebası
Sığır vebası (Rinderpest, RP) yüksek morbidite ve mortaliteye sahip olan akut veya subakut seyirli sistemik viral bir hastalıktır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: Hastalık etkeni Paramyxoviridae ailesinin Morbillivirus genusunda içinde yer alan helikal simetrik yapıda ve zarflı bir RNA virusudur. Virusun tek serotipi vardır. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır.
Sığır vebası virusuna sığırlar ve yabani ruminantlar duyarlıdır. Bulaşma enfekte ve duyarlı hayvanlar arasında direkt temas ve aerosol yolla olur.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Genellikle burun yoluyla vücuda alınan virus tonsillerde ve farengeal lenf nodüllerinde çoğaldıktan sonra viremi ile dalak, kemik iliği, üst solunum yolu mukozası, akciğer ve sindirim sistemine ulaşır. Sindirim sistemi ve üst solunum sistemi mukozalarında nekroz, erozyon, konjesyon ve hemoraji meydana gelir. Lenf nodülleri büyümüş ve ödemlidir. Göğüs ve karın boşluğunda kanlı seröz sıvı bulunur.
Hastalıkta 3-15 günlük bir inkübasyon süresinden sonra ateş yükselir ve iştahsızlık, depresyon, salivasyon, gözyaşı ve burun akıntısı vardır. Ağız mukozasında özellikle yanak, dudak, dil, sert damak, yumuşak damak ve diş etinde görülen lezyonlar nekrotik ve erozyonik karakterdedir. İshal en önemli bulgudur.
Teşhis: Hastalığın kesin teşhisi hücre kültürlerinde virus izolasyonu, histopatolojik yöntemlerle enfekte dokularda viral antijen tespiti ve reverz transkripsiyon-polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) ile viral nükleik asit saptanarak yapılabilir.
Koruma ve Kontrol: Sığır vebası ihbarı mecburi hastalıklar listesindedir. Enfeksiyonun görülmediği ülkelerde hastalığın girişine engel olmak için hastalığın bulunduğu ülkelerden sığır ve hastalığa duyarlı diğer hayvanların ithali yasaklanmalı ve bölge karantina altında tutulmalıdır. Hastalığın endemik olduğu ülkelerde hastalık kontrolü karantina ve aşılama ile sağlanır. Korunma amacıyla hücre kültürlerinde hazırlanan attenüye aşılar kullanılır. Aşılama tek doz olarak yapılır ve aşı tekrarına gerek yoktur.
Sığırların Enfeksiyöz Rhinotrakeitisi
Sığırların enfeksiyöz rhinotrakeitisi (Infectious bovine rhinotracheitis, IBR) sığır popülasyonlarında yaygın olan akut seyirli ve latent özelliğe sahip bulaşıcı viral bir hastalıktır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: IBR virusu Herpesviridae ailesinin Alphaherpesvirinae alt ailesinde yer alır ve bovine herpesvirus-1 (BHV-1) olarak isimlendirilir. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır. Sığırlar arasında oldukça yaygındır. Hastalığın nakledilmesi virusla enfekte hayvanlarla direkt temas veya indirekt olarak yem ve kullanılan araç-gereçler aracılığı ile olmaktadır.
Patogenez ve Klinik bulgular: BHV-1 enfeksiyonunun solunum ve genital sistemi etkileyen iki klinik seyir şekli vardır. Solunum formu “infeksiyöz bovinerhinotrakeitis” (IBR), genital sistem formu ise “infeksiyöz püstüler vulvovaginitis” (IPV) olarak adlandırılmaktadır. Her iki seyir şekli için inkübasyon süresi 2-6 gündür.
Genital sistem enfeksiyonunda klinik belirti olarak ateş, depresyon, iştahsızlık, kuyrukta dikleşme, sık ve ağrılı işeme görülür. Vulva mukozasında şişlik, kızarıklık ve küçük püstüller oluşur.
Teşhis: Kesin teşhis ise virus izolasyonu ve virusa spesifik antikorların tespiti ile yapılabilir. Hasta hayvanlardan elde edilen özellikle burun akıntısı ve genital akıntı örnekleri virus izolasyonu amacıyla duyarlı hücre kültürlerine ekilir.
Koruma ve Kontrol: Hastalıkla mücadelede hijyenik önlemlerin alınması, bakım şartlarının iyileştirilmesi, boğa semenlerinin virus yönünden kontrolü ve klinik hastalığa karşı korunmak için attenüye veya inaktif virus aşıları ile aşılama önemlidir. Virüs aşıları burun içi veya kas içine uygulanabilir. İnaktif virus aşıları ile ilk aşılama 3-4. ayda yapılmalı, 4 hafta sonra tekrarlanmalıdır. Aşı tekrarı 6-12 ayda bir tavsiye edilmektedir.
Sığırların Viral Diyaresi
Sığırların viral diyaresi (bovine viral diarrhoea, BVD) sığırlarla birlikte koyun ve keçileri de etkileyebilen akut seyirli bir viral enfeksiyondur.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: Hastalık etkeni olan BVD virusu Flaviviridae ailesi içinde Pestivirus genusunda sınıflandırılan kübik simetrik yapıda, zarflı ve RNA genomuna sahip bir virustur. Virus yağ eriticilerine ve yüksek sıcaklık değerlerine karşı duyarlıdır.
Hastalığın bulaşması başlıca hasta hayvanların gözburun akıntıları, dışkı, süt, yavru zarları, yavru sıvıları, atık fötus ve semenleri ile olmaktadır. Hastalık için ana kaynak persiste enfekte (immunotolere persiste enfekte) sığırlardır.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Vücuda çoğunlukla ağızburun yoluyla giren BVD virusu ilk çoğalmasını boğaz bölgesinde (özellikle tonsiller) gerçekleştirdikten sonra viremi şekillendirir. Virus tüm vücuda yayılır ve özellikle gebe hayvanlarda plasentayı geçerek fötusu da enfekte edebilir.
Teşhis: Solunum ve sindirim sistemine ilişkin klinik bulguların görüldüğü vakalarda, neonatal ishal olgularında, genital problemlerde, yavru atma ve döl tutma sorunu olan sığırlar ile anomalili buzağı doğumlarında BVD virus enfeksiyonları göz önünde bulundurulmalıdır.
Ancak klinik bulgular bu hastalığın teşhisi için yeterli değildir. Laboratuvar analizi olarak ağız-burun akıntıları, genital akıntılar, atık yavruya ait materyaller, kan, dışkı veya doku örneklerinde virus antijeni aranır.
Korunma ve Kontrol: BVD ile mücadelede temel hedef anne karnındaki fötusların BVD virus enfeksiyonuna maruz kalmasını önleyerek, persiste enfekte buzağıların doğumunu engellemektir. Bu amaçla izlenen iki yöntem vardır:
- Aşılama
- Persiste enfekte bireylerin ayıklanması
Sığır Löykozu
Sığır löykozu (bovine leukosis) lenf nodüllerinin ve lenfositlerin tümöral gelişimiyle karakterize sistemik ve bulaşıcı viral bir hastalıktır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: Hastalık etkeni Retroviridae ailesinin Deltaretrovirus genusunda içinde yer alır ve bovine leukemia virus (BLV) olarak isimlendirilir. BLV kübik simetrik yapıda ve zarflı bir RNA virusudur. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır.
Virusla bulaşık cerrahi aletler ve enjektörler bulaşmada önemli rol oynarlar. Sokucu sinekler de BLV için mekanik vektör olabilirler. Hastalık etkeni süt ve semen ile taşınabilir.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Hastalık, 4-8 yaşındaki hayvanlarda lenf nodüllerinin büyümesiyle karakterize tümöral oluşumlar meydana gelebilir.
Klinik olguların %5-10’unda perakut hastalık tablosu sonucunda aniden ölüm şekillenir. Fakat klinik olguların çoğunda subakut ve kronik hastalık tablosu meydana gelir. Hastalık birbirini izleyen iki dönem şeklinde seyreder. Bunlar;
i. Prelöykoz (tümörsüz) ve
ii. Klinik löykoz
dönemleridir.
Klinik belirtiler ve tümör oluşumundan sonraki 2-3 hafta içinde hastalık ölümle sonuçlanır.
Teşhis: Kesin teşhis hematolojik, serolojik ve virolojik yöntemlerle yapılabilir. Lenfosit sayısındaki artış sığır löykozunun teşhisinde yardımcı olmasına rağmen tek başına yeterli değildir.
Korunma ve Kontrol: Hastalığın bulaşmasını engellemek için;
- bulaşık cerrahi aletler steril edildikten sonra kullanılmalı,
- enjektör iğneleri ile tek uygulama yapılmalı,
- löykoz tespit edilen sürülerdeki buzağıların karışık sütle beslenmeleri engellenmeli,
- serolojik kontrollerde antikor pozitif bulunan hayvanlar sürüden uzaklaştırılmalıdır.
Hastalığa karşı aşı uygulaması yoktur.
Akabane Hastalığı
Akabane ruminantların sokucu sineklerle bulaşan ve transplasental enfeksiyonu takiben konjenital anomalili buzağı doğumlarına neden olan viral bir hastalıktır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: Akabane virusu Bunyaviridae ailesinin Orthobunyavirus genusu içinde yer alan helikal simetrik yapıda ve zarflı bir RNA virusudur. Virus yağ çözücülere ve dezenfektanlara karşı duyarlıdır.
Hastalık sığır, koyun ve keçiler arasında Culicoides cinsi sokucu sinekler tarafından taşınır. Akabane virusu tropikal ve subtropikal bölgelerde yaygındır.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Virusla enfekte sineğin duyarlı gebe ineği sokmasını takiben virus kan dolaşımı yoluyla plasentayı geçerek fötusa ulaşır. Akabane virusu ile enfekte olmuş kuzu ve oğlaklar ya ölü doğar ya da doğumdan kısa bir süre sonra ölürler. Koyun ve keçilerde yavru atma da oluşabilir.
Teşhis: Hastalığın teşhisi klinik belirtiler, makropatolojik incelemeler ve epidemiyolojik gözlemlerle yapılabilir.
Korunma ve Kontrol: Virustan etkilenmiş hayvanlar için spesifik tedavi yoktur. Gebe hayvanların akabane virusuna karşı korunmalarına yönelik önlemler alınmalıdır. Sokucu sineklere karşı önlemler alınmalı ve endemik bölgelere duyarlı hayvanların taşınmasından kaçınılmalıdır. Hücre kültüründe hazırlanan inaktif virus aşıları Japonya ve Avustralya’da kullanılmaktadır.
Üç Gün Hastalığı
"Üç gün hastalığı (Bovine ephemeral fever, BEF) sığırların akut seyirli ve sokucu sineklerle nakledilen viral bir hastalığıdır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: BEF virusu Rhabdoviridae ailesinin Ephemerovirus genusunda yer alan helikal simetrik yapıda ve zarflı bir RNA virusudur. Virus yağ çözücülere karşı duyarlıdır.
Doğal şartlarda hastalığa sığırlar duyarlıdır. Hastalığın taşınması Culicoides cinsi sinekler vasıtasıyla olmaktadır. Hastalığı geçiren hayvanlar hayat boyu bağışıktırlar. Ülkemizin özellikle güney bölgelerinde zaman zaman üçgün hastalığı salgınları görülmektedir.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Çoğunlukla eklemlerde seröz sıvı birikimi ve iskelet kaslarında nekrozlar meydana gelir. Lenf nodülleri ve akciğerlerde yaygın ödem oluşabilir.
Hayvanların süt veriminde ani azalma ile birlikte iki veya çok fazlı ateş belirgindir. Etkilenmiş sığırlarda; iştahsızlık, depresyon, titreme, gözyaşı ve burun akıntısı, salya, kaslarda kasılma, nefes darlığı, geviş getirmenin durması ve topallık görülür. Boğaz bölgesinde ödem, eklemlerde ağrılı şişlik ve bir hafta kadar süren geçici felç şekillenir.
Teşhis: Karakteristik klinik bulgular ve epidemiyolojik verilerle teşhis konulabilir. Hastalığın ani başlaması, 2-5 gün sürmesi ve kendiliğinden iyileşmesi, mevsimsel oluşu ve yüksek ateş karakteristik bulgulardır.
Korunma ve Kontrol: Tedavi amacıyla anti-enflamatuvar ilaçlar ve damar içi kalsiyum uygulamaları faydalı olur.
Sığırların Korizası
Sığırların korizası (Malignant catarrhal fever, MCF); sığırlarda solunum sistemi, sindirim sistemi, MSS ve lenforetiküler dokuları etkileyen viral bir hastalıktır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: Hastalık etkeni Herpesviridae ailesinde Gammaherpesvirinae alt ailesinde yer alır.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Hastalığın 4 klinik formu vardır;
- Perakut form: Yüksek ateş, kas titremeleri kanlı ve sulu ishal gözlenir. Hayvan kısa sürede ölür.
- İntestinal form: Yüksek ateş ve şiddetli ishalle birlikte mukozalarda aşırı sekresyon ve gözyaşı akıntısı vardır. Hayvan 4-9 günde ölüme sürüklenir.
- Baş-göz formu: En sık görülen form olan baş-göz formunda önceleri seröz olarak başlayan burun akıntısı daha sonra irinli hale dönüşür. Yüksek ateş vardır. Gözlerde irinli akıntı ve gözde bulanıklık şekillenir . Bu form yaklaşık 10 gün içinde ölümle sonuçlanır.
- Hafif form: Seyrek görülen bu formda daha düşük bir ateş ve deride döküntüler şekillenir.
Teşhis: Hastalığın teşhisi klinik ve patolojik bulgulara ilaveten laboratuvar testleriyle yapılabilir.
Korunma ve Kontrol: Hastalığa yönelik bir tedavi veya aşı uygulaması yoktur. Korunmada izlenebilecek en etkili uygulama sığırların mera ve barınaklarda koyun ve keçilerden ayrı tutulmalarıdır
Sığırların Süngerimsi Beyin Hastalığı
Deli inek (Mad cow) hastalığı olarak da adlandırılan sığırların süngerimsi beyin hastalığı (Bovine spongiform ensefalopati, BSE) sığırların ilerleyici nitelikte sinirsel semptomlarla karakterize ölümcül bir hastalığıdır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: Hastalık etkeni bir priondur ve BSE prionu olarak tanımlanır. BSE anormal prion proteininin (PrPsc) besinlerle birlikte alınması yoluyla bulaşmaktadır.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Vücuda ağız yoluyla alınan BSE prionu öncelikle bağırsaklardaki Peyer plaklarında çoğalır. Takiben sinirler aracılığıyla beyine ulaşarak asıl çoğalmasını buradaki sinir hücrelerinde gerçekleştirir.
Hastalıkta ilk klinik bulgu olarak huy değişiklikleri ortaya ç›kar. Daha sonra deri ve kaslarda titreme, ışık ve ses gibi uyarılara karşı aşırı duyarlılık, anormal duruş, tekme atma, sürekli zayıflama ve yürüyüş bozuklukları sayılabilir.
Teşhis: Klinik bulgular teşhis için yeterli değildir. Teşhis için kullanılabilecek bir laboratuvar yöntemi de yoktur.
Korunma ve Kontrol: Etkin bir tedavi yöntemi yoktur. Aşı yoktur. Korunmak için sığır yemlerine memeli hayvanların et ve kemik unsurları katılmamalıdır.
Neonatal Buzağı İshalleri
Dört haftalıktan daha küçük olan buzağılarda görülen ishal olgularıdır. Erken ölümlerin en önemli nedeni bu hastalıktır.
Etiyoloji ve Epidemiyoloji: En sık karşılaşılan etiyolojik ajanlar rotaviruslar ve coronaviruslardır. Bununla birlikte olguların hemen hemen tamamında Escherichia coli (enteropatojenik E. coli) saptanabilir.
Sığır yetiştiriciliği yapılan her yerde hastalık görülebilir.
Patogenez ve Klinik Bulgular: Bağırsaklarda lokal enfeksiyonlar görülür. Sulu ve sarı-yeşil renkli ishal şekillenir. E.coli bağırsak duvarından kana karışarak septisemiye neden olabilir.
Teşhis: Klinik gözlemler ve laboratuvar testleri ile teşhis konabilir.
Korunma ve Kontrol: Korunmada en etkili yöntem barınak hijyeninin sağlanmasıdır. Ayrıca buzağının kolostrum alması sağlanmalıdır. Gebe ineğe aşı uygulaması da korunmada etkili bir yöntemdir.
Sığırların Meme Başı Hastalıkları
Sığırların mamillitisi: Süt sığırlarında meme ve meme başı derisinin ülseratif değişiklerle karakterize latent seyirli viral bir enfeksiyonudur.
Sığırların Papillomatozu: Özellikle genç sığırların meme ve meme başı derisinde oluşan papillomlarla (siğil) karakterize viral bir hastalıktır.
Sığır Çiçeği: Süt sığırlarının meme ve meme başlarında oluşan kırmızı kabartılı lezyonlarla karakterize, genellikle hafif seyirli viral bir hastalıktır.
Yalancı Sığır Çiçeği: Süt sığırlarının meme ve meme başı derisinde oluşan çiçek benzeri lezyonlarla karakterize, endemik seyirli viral bir hastalıktır.
Sığırların Solunum Sistemi Hastalık Kompleksi
Özellikle buzağılarda ve 10 aylıktan daha genç olan sığırlarda yaygın olarak ortaya çıkan solunum sistemi hastalıklarıdır.
Hastalığın etiyolojisinde genellikle farklı virusların neden olduğu çoklu enfeksiyonlar görülür. Bireyler arasındaki direk temasla veya damlacık enfeksiyonu ile bulaşma sağlanır.
Hastalık seröz akıntılarla başlar, öksürük ve ölümle sonuçlanabilir.
Teşhis, klinik bulgular ve laboratuvar testleriyle yapılır.
Gerekli hijyen tedbirlerinin alınması ve aşılama ile hastalığın önüne geçilebilir.