YAŞLI VE HASTA BAKIM HİZMETLERİ - Ünite 3: Yaşlılardaki Nörolojik ve Psikiyatrik Sistem Hastalıkları Özeti :
PAYLAŞ:Ünite 3: Yaşlılardaki Nörolojik ve Psikiyatrik Sistem Hastalıkları
Yaşlılığa Bağlı Nörolojik Değişiklikler
Yaşlanma; organizmada zaman içerisinde meydana gelen ve geri dönüşü olmayan yapısal ve fonksiyonel değişiklerdir. Yaşlanma hızı ve seyiyesi bireylere göre değişiklik gösterir. Yaşlanma beyinde başlayıp ilerde bireyde psikolojik ve sosyal değişimlere de sebep olabilir.
Doğum öncesi gelişimini tamamlayan pek çok organın aksine beyin doğumdan sonra da gelişir. Beyindeki en temel hücrelere nöron adı verilir.Diğer organ hücrelerinden farklı olarak nöronlar hasar görünce veya ölünce kendini yenileyemez. Normal yaşlanma sonucunda bireyde görülen değişiklikler şunlardır:
- Doku kaybından dolayı beyin ağırlığının ve hacminin azalması (Atrofi)
- Beyin kimyasallarında azalma: Nöronlar arası bağlantı (sinapslar) ile nöronlar arası haberleşmenin (nörotransmitter) azalması
- Beyindeki kan miktarında azalma
Yaşlanma ile bireyde görülen nörolojik bulgular şunlardır:
- Görme problemleri (ışığa ve karanlığa uyumun azalması)
- İşitme problemleri
- Koku ve tat duyularının körelmesi
- Hareketlerin hızı, koordinasyonu ve gücünde azalma
- Kas tendon reflekslerinde değişim
- Ayak parmakları ve bilekte titreşim (vibrasyon) duyusunun azalması ya da kaybı
- Duruş, postur ve dengede değişiklikler
- Bilişsel ve öğrenme yeteneğinde azalma
Yaşlılarda Bilişsel(Kognitif) Fonksiyon Değişikliği
Yaşlılarda bilişsel değişiklik herkeste ve aynı ölçüde görülmez. Ortaya çıkabilen en önemli bilişsel değişiklikler ise, tepki zamanlarının yavaşlaması, öğrenme, hafıza ve problem çözmedeki bozulmalardır. Hatırlama, yeni bilgiyi alma ve saklama, isim hatırlama ve karışık aktiviteden kaçınma gibi bilişsel aktiviteler özellikle azalır. Birçok yaşlı kişide ölçülebilir nöropsikolojik değişiklikler bulunmasına rağmen, bu değişiklikleri geçiren kişiler günlük toplumsal ve mesleki etkinliklerini yerine getirme yetilerini korurlar. Zihinsel çalışma hızının yavaşlaması ve zihinsel esnekliğin azalması yaşlı için zaman zaman karar verme güçlüğü yaratan bir durum oluşturur. Yaşlanan kişiye, bu değişikliklerin normal olduğunu, yeterli zaman verildiğinde işleri başarıyla tamamlayacak zihinsel yeteneklere hala sahip olacağını söylemek ve inandırmak sorunu büyük oranda çözecektir. Zihinsel esnekliği azalan yaşlılar toplumda yanlışlıkla “sabit fikirli” olarak adlandırılabilir. Mantık yürütme ve ince el becerisi isteyen yetenekler (marangozluk, dikişi dikme) yaşlanmadan daha kolay etkilenirler. Kelime hazinesi, genel bilgiler, söyleneni ve okuduğunu anlama gibi sözel yetenekler yaşlanmanın etkilerine karşı daha dayanıklıdırlar. Yaşlanan kişilerde görülen bir diğer değişiklik de kişilik özellikleri ilgilidir. Yaşlı kişilerin çoğu inatçı, kendini düşünen, katı ve tutucu, güven duygusu azalmış özellikler gösterirler. Bir kısmı da aşırı uysal, kararsız, söylenenleri hiç düşünüp tartmadan kabul eder durumdadırlar. Bunlar genelde, kişilikte tam bir değişmeden ziyade, eskiden beri mevcut kişilik özelliklerinin biraz daha belirgin hale gelmesi şeklindedir. Depresif eğilimli olan kişiler yaşlanmaya çok daha kolay teslim olurlar, ümitsizlik, çaresizlik, korkaklık, kuşkuculuk ve endişe davranışlarını daha kolay benimserler.
İnme; Demans; Parkinson; Kas Hastalığı
- İnme; beyin, beyincik veya omuriliğin damar hastalıkları sonucu işlevini yitirmesidir. İnme, damarların tıkanması sonucu meydana gelirse beyin infarktüsü; damarların yırtılması sonucu oluşursa beyin kanaması adını alır. Damar tıkanması; damarlardaki yağ partiküllerinin ve pıhtıların damarı tıkaması ile oluşup, tedavisi tıkanan damarlardaki pıhtının eritilmesiyle olur. Damarların tekrar tıkanmasını önlemek amacıyla başta Aspirin olmak üzere, Warfarin, Heparin gibi pıhtı eritici ilaçlar doktorun tavsiye ettiği dozlarda kullanılmalıdır. Ayrıca, hastaların kalp hastalıkları, ritim bozuklukları gibi rahatsızlıkları varsa tedavi olmaları istenir. Sağlıklı bir diyet uygulamak, tempolu yürüyüş başta olmak üzere düzenli egzersiz yapmak ve stres kontrolünü öğrenmek de bu rahatsızlığı önlemenin en etkili yollarıdır. Beyin kanaması ise beyin damarlarında sızıntı olmasıyla oluşur. Belirtileri şiddetli baş ağrısı, bulantı, sara nöbeti, kuvvet ve his kayıplarıdır. Genellikle hipertansiyon sebebiyle, gençlerde ise baloncuk patlaması şeklinde görülür. Tedavisi tansiyonu kontrol altına almak ve hastayı istirahat ettirmekle olur.
-
Demans (unutkanlık veya bunama) kişinin fiziksel, zihinsel ve motor işlevlerini bozan, en çok yaşlılarda görülen ilerleyici bir beyin hastalığıdır. Birçok beden veya beyin hastalığı bunamaya sebep olabilir. Unutkanlık şikayeti olan hasta, öncelikle tedavisi olan vitamin eksikliği, tiroid hormon bozuklukları, tümör, beyin kanaması, beyin damarlarının tıkanması gibi hastalıklardan şüphe edilerek muayene edilir. En sık görülen demans nedenleri şunlardır:
- Alzheimer hastalığı, yaşlılarda demansın en sık görülen nedenidir. Genellikle 60 yaşından sonra görülüp; unutkanlık, lisan bozuklukları, davranış değişiklikleri ve yol-yön bulma bozuklukları gibi bulgularla gelir. Alzheimer için belirtiler;
- Günlük yaşam aktivitelerini etkileyen bellek kaybı
- Günlük yaşam aktivitelerini yapmada güçlük
- Kelime bulmada güçlük
- Zaman ve mekan karmaşası
- Yargı ve karara varmada güçlük
- Sık kullanılan eşyaların yerlerini değiştirme
- Ruh hali yada davranışlarda değişim
- Kişilik değişimleri
- Sorumluluktan kaçınma olarak sayılabilir.
8-10 yıl süren Alzheimer hastalığının bulguları beyin sinirlerinde azalma, sinirler arası bağlantının bozulması ve beyinde bazı çökelimlerin bulunmasıdır. Hastalığa eğilim yaratan nedenler;
- Yaş
- Ailede Alzheimer hastalığı varlığı
- Alzheimer hastalığı ile ilşkili genlere sahip olmak
- Kalp hastalığı, şeker hastalığı, hipertansiyon, yüksek kolesterol seviyesi
- Düşük eğitim, zihinsel, fiziksel ve sosyal etkinliklerin az olması Alzheimer hastalığını henüz bir tedavisi olmamakla birlikte, var olan ilaçlar hastanın belleğine ve bedensel işlevlerine fayda sağlayabilir.
2) Damarsal (Vasküler) Demans Beyin kanaması ya da beyin damar tıkanıkları ve buna bağlı beyin dokusunun kaybı sonucu oluşur. Bazı hastalarda Alzheimer Hastalığı ile beraber görülür. Beynin sessiz yerlerindeki tekrarlayan damar tıkanıklıkları da neden olabilir. Ani başlangıç, ani kötüleşmeler bu hastalıkta görülebilir. Tanı beyin görüntüleme yöntemleri ile konulur. Hastalığın kesin tedavisi yoktur. Beyin damar tıkanıklıklarının önlenmesi, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve şekerin kontrolü, varsa kalp hastalığının tedavisi önemlidir.
3) Frontotemporal Demans, 50’li-60’lı yaşlarda ve nispeten daha nadir görülür. Beynin, konuşma ve davranışların düzenlenmesi ile ilgili bölgelerinden olan frontal (ön) ve temporal (yan) lobların sinir hücreleri giderek harabiyete uğrar. Hastalarda unutkanlıktan daha çok konuşma, konuşulanı anlama bozuklukları ve/veya davranış değişiklikleri (örneğin: uygunsuz cinsel davranışlar, uygunsuz konuşma, çok yemek yeme, içgörü kaybı, planlama bozukluğu, kendine bakım ve temizlikte bozukluk) görülür.
4) Parkinson hastalığı sıklıkla 50 yaş sonrasında görülüp, beynin dopamin maddesini içeren sinir hücrelerinin ölümünden dolayı gerçekleşmektedir. Belirtileri; hareketlerde yavaşlık, kol ve bacaklarda sertlik, el, kol, çene, bacaklarda istirahat halinde iken titreme, yazıda küçülme, vücut duruşunda öne doğru eğiklik ve denge bozukluğu bulgularının hepsi ya da bir kısmıdır. Bu bulgular hastanın yürümesi, konuşması, yazması gibi hareketlerinde zorluğa yol açar. Hastalığın kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak yaş, çevresel toksinler ve kişisel yatkınlık hastalık için risk oluşturur. Parkinson Hastalığının genetik geçişli formları da vardır. Parkinson Hastalığında bulguların iyileştirilmesi ilaç tedavisi ile sağlanabilmektedir.
Kas Hastalıkları (Miyopati)
Kas hastalıkları; kas liflerinin hastalanmasıyla kaslarda ağrı, güçsüzlük ve kramplar olabilmesi durumudur. Genellikle kalıtsal olup erken yaşlarda görülürler. Normal yaşlanma sebebiyle kas kütlesinde görülen azalma kas gücünde de azalmaya sebep olabileceği gibi kas hastalıklarının çeşitli sebepleri vardır. Tanı ancak muayeneden sonra konulabilir.
En Sık Görülen Psikiyatrik Değişimler
Yaşlılık dönemi bazı ruhsal değişimleri beraberinde getirir. Bunlar şöyle sıralanabilir,
- Belirgin uyku sorunları
- İştahta değişiklikler ya da kilo kaybetme
- Kendini mutsuz ya da ümitsiz hissetmek
- Günlük aktivitelerle ilgili aşırı endişe
- Dikkat ve konsantrasyon güçlükleri
- Günlük aktivitelere karşı ilgi ve istek azlığı
- Yer, zaman ve kişilerle ilgili farkındalıkta güçlükler
- Aşırı gergin ve sinirli hissetmek
- Aşırı yorgun ve halsiz hissetmek
- Kullanılan ilaç tedavilerinin yürütülmesi ile ilgili güçlükler
- Kişisel hijyeni sağlamakta güçlükler
- Ev ortamının temiz tutulmasında güçlükler, evin güvenliğini sağlamada güçlükler
- İntihar düşünceleri
İleri Yaş Depresyonu: Yaşlılık döneminde, yalnızlık, yakının kaybı, fizik hastalıklar, bazı ilaçlar, hastaneye yatmak gibi durumlar depresyonun ortaya çıkmasınan olabilir. Depresyon sebebiyle hastada; üzüntü, tahammülsüzlük, bunaltı, önceden ilgi duyulan sıradan faaliyetlere ilgi duymama ya da zevk alamama, enerjinin azalması, yorgunluk, yavaşlamış gibi hissetme, ya da artmış bir huzursuzluk/ ajitasyon, yeme alışkanlıklarında değişiklik, uyku alışkanlıklarında değişiklikler, konsantrasyonda, hafızada ve/veya karar vermede güçlükler, ümitsizlik ve karamsarlık duyguları, gereksiz suçluluk, değersizlik ve çaresizlik duyguları ölüm ve intihar düşünceleri ya da girişimi, aşırı ağlamalar, tedaviye yanıt vermeyen, tekrarlayan ağrı, bedensel yakınmalar, bunamaya benzer derecede ağır dikkat sorunları ve unutkanlık görülebilir.
Depresyonla Birlikte Olan Hastalıklar
- Endokrin ve metabolik bozukluklar
- Kanser
- Hipertiroidizm ve hipotiroidizm
- Addison veya Cushing hastalığı
- Parkinson hastalığı veya demans
- Diyabet veya hipoglisemi
- Normal basınçlı hidrosefali
- Viral Enfeksiyonlar, influenza veya hepatit
- Beyin kanaması
- Ağır Maden Zehirlenmeleri, civa veya talyum zehirlenmesi
- Romatizmal Hastalıklar veya Romatoid Artrit
- Sistemik Lupus Eritamatozus gibi nadir hastalıklar
Uyku Bozuklukları: Yaşlılarda uyku genç erişkinlerden farklıdır. Geceleri daha sık uyanırlar, gündüz uyuklamaları ve kestirmeleri daha sıktır. Daha az uyurlar. Derin uyku dönemi azalmıştır. Uykunun rüya dönemi korunur.
Psikiyatrik Hastalıklar İle İlgili Yaygın Yanlış İnanışlar
Yaşlılık döneminde görülen ruhsal hastalıklar ile ilgili bazı yanlış inanışlar vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir.
- Depresyon yaşlanmanın doğal bir parçasıdır.
- Ruhsal sorunları olan birey bunu kendi başına yenmelidir.
- Ruhsal hastalığı olan kişi tehlikelidir Ruhsal hastalığı olan kişinin gerçekle bağlantısı kopmuştur ya da garip davranışlar sergilerler.
- Yaşlı bireylerde psikiyatrik hastalıklar gençlerdeki kadar iyi tedavi edilemez.
- Yaşlanmayla yeni şeyleri öğrenebilme yetisi bozulur.
Yaşlanmanın kaçınılmaz olduğunu ve sağlıklı yaşlanmanın da mümkün olduğunu kabul etmek ve toplumdaki yanlış kanılardan etkilenmemeye çalışmak, yaşlılıkta ruh sağlığını korumak için yapılacak en önemli şeylerdir. Toplumdaki yanlış kanının aksine, sağlıklı bir yaşlı çok işe yarar, toplumda önemli bir rolü vardır.