Siyasi Düşünceler Tarihi Final 22. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Rousseau' ya göre egemenliğin özelliklerinden biri değildir?
Egemenlik devredilmez.
|
Egemenlik temsil edilemez.
|
Egemenlik birdir ve bölünemez.
|
Egemenlik mutlaktır ve doğrudur.
|
Egemenlik savunulamaz.
|
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Devrimin tanımıdır?
Koalisyon kurulmasıdır.
|
Diktatörlüğe geçilmesidir.
|
Krallığın ilan edilmesidir.
|
Anarşist tabanlı bir yönetimin kurulması.
|
Belli bir toplumsal-siyasal yapıdan başka bir aşamaya ani bir geçiş sürecidir.
|
3.Soru
Aşağıdakilerden hangisi, Rousseau’nun kitaplarından birisi değildir?
Toplum Sözleşmesi |
Yönetim Üzerine İki İnceleme |
İtiraflar |
Bilimler ve Sanatlar Üzerine Söylev |
Korsika için Anayasa Tasarısı |
‘Yönetim Üzerine İki İnceleme’ Rousseau’nun kitaplarından birisi değildir.
4.Soru
Kant’a göre aydınlanmada ergin olmama durumu nedir?
Yasalar önünde reşit olmama
|
Ergenlikten yetişkinliğe geçiş evresi
|
İnsanların aydınlık bir gelecek umudunu yitirmesi
|
Eğitimini tamamlamamış insanlar
|
İnsanın aklını başkasının yardımı olmadan kullanmayışı
|
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi, Spinoza’nın insan doğasına atfettiği özelliklerden birisi değildir?
İnsan yalnız, tek başına yaşamak ister
|
İnsan üzüntüden kaçınmak ister
|
İnsan yaşamını sürdürmek ister
|
İnsan kendine yararlı şeylere ulaşmak ister
|
İnsan barış içinde yaşamak ister
|
6.Soru
De Cive ve Leviathan eserleriyle siyaset bilimini kurduğunu ileri süren yazar kimdir?
Thomas More |
Christopher Hill |
Thomas Hobbes |
Oliver Cromwell |
Epikuros |
Devrim ve iç savaş yıllarım İngiltere dışında geçiren Thomas Hobbes, De Cive (Yurttaş Üzerine) ve Leviathan adlı yapıtlarıyla kendisinden önce hiçbir düşünürün başaramadığı bir işi gerçekleştirip siyaset bilimini (ya da kendi deyişiyle siyaset felsefesini) kurduğunu ileri sürer.
7.Soru
Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Krallık-Papalık çatışmalarının bulunduğu ortamda imparatorların safında yer alıp Roma Kilisesi’nin savlarına karşı yapıtlar yayımlamış düşünürler bir arada verilmiştir?
J.J. Rousseau – Dante |
Augustinus - Aquinumlu Thomas |
Scotus Eriugena - Ockhamlı William |
Padovalı Marsilius – Bingenli Hildegard |
Dante - Padovalı Marsilius |
Çatışma sürecinde, imparatorların safında yer alıp Roma Kilisesi’nin savlarına karşı yapıtlar yayımlamış çeşitli düşünürlerle karşılaşılır. Bu düşünürler arasında öne çıkan üç isim vardır: Dante, Ockhamlı William ve Padovalı Marsilius. Her üç düşünürün de siyasal düşünceye katkısı, devletin toplumsal arka planını ve devletin özünde din dışı olan bağımsız karakterini ortaya koymuş olmalarıdır.
8.Soru
Eşitlikçi düşünceleriyle Jean-Jacques Rousseau’nun habercisi olan Kazıcılar Hareketi’nin en önemli önderi aşağıdakilerden hangisidir?
John Lilburne |
Richard Overton |
John Locke |
Karl Max |
Gerrard Winstanley |
Mülksüzlerin çıkarlarını temsil eden ve topraklarından çıkarılmış bir kır proletaryası üyelerinin doğrudan eylemle bir tür tarımsal komünizme geçme çabası olan Kazıcılar Hareketi’nin en önemli lideri Gerrard Winstanley’dır.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "genelde aristokrat bir kadının ev sahipliği yaptığı, haftanın belli bir gününde farklı sınıftan “popüler” kişileri bir araya getiren ve edebiyattan dine, ekonomiden siyasete değişik konuların ve yazıların özgürce konuşulup tartışıldığı kamusal" mekandır?
Salonlar
|
Kahvehaneler
|
Avam Kamarası
|
Dergiler
|
Tiyatrolar
|
10.Soru
Hegemonya kavramı aşağıdakilerden hangisinde doğru açıklanmıştır?
Siyasal yönetimin şiddet ile kurduğu otoritesi |
Siyasal sistemin, toplum içinde kurumlar eliyle onaylanması ve kabul edilmesi |
Siyasi yönetim içerisinde küçük bir grubun yetkiyi elinde bulundurması |
Sivil toplum örgütleri tarafından sosyal görüş birliği sağlama durumu |
Bir ülkenin diğer bir ülke toprakları üzerinde kurmaya çalıştığı manda ve himaye sistemi |
Hegemonya, bir siyasal sistemin, rejimin ya da ideolojinin, genel olarak toplum içinde ve toplum tarafından, çeşitli araçlar, yöntemler ve kurumlar eliyle onaylanmasını, yeniden üretilmesini özetle, toplumsal sistem tarafından kabul edilmesini ifade eder. XX. yüzyılda Antonio Gramsci (1891-1937) bu konu üzerinde durmuş en önemli düşünürlerin başında gelir.
11.Soru
J.J. Rousseau’ya göre yasama gücü kimin elindedir?
halk ve monark |
mutlak monark |
parlamento |
halk |
aristokrat sınıf ve parlamento |
“Yasalar genel iradenin gerçek işlemleridir” diyen Rousseau’ya göre yasama gücü halkın elindedir.
12.Soru
"______ Jakobenler tarafından yurttaşlık bilincinin oluşturulmasına yarayan bir araç olarak kullanılır."
Yukarıda yer alan cümlede boş bırakılan ifade aşağıdaki seçeneklerden hangisi ile tamamlanmalıdır?
Ulusal bayramlar |
Anayasal yönetim |
Devrimci yönetim |
Sezarizm |
Bireyin içindeki iyilik |
Jakobenlerin tasarladıkları ulusal eğitim programının temel amacı, çocuklara Devrim’in değerlerini ve anayasayı öğreterek, vatanseverlik duyguları aşılayarak ve erdemleri sevdirerek hepsini Cumhuriyet’in gereklerine uygun yurttaşlar olarak eğitip yetiştirmektir. Bu eğitimin en önemli kurumlarından birisinin ulusal bayramlar olduğu belirtilir. Bu bayramların insanları bir araya toplayıp kitle psikolojisini harekete geçirmesi, bu sayede de istenilen hedefe kolayca ulaşılması amaçlanmaktadır. Okullar ve bayramlar gibi din de, dinsel duygular da Jakobenler tarafından yurttaşlık bilincinin oluşturulmasına yarayan bir araç olarak kullanılır.
13.Soru
17. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkıp yaygınlaşan “salonlar” hangi amaca hizmet etmek için kurulmuştur?
Burjuva sınıfının kendi zenginliklerini kanıtlamak için gösteriş amacıyla oluşturulmuştur |
Yöneticilerin otoritelerini kanıtlamak için düzenli olarak şölen vermeleri amacıyla oluşturulmuştur |
Farklı sınıftan kişileri bir araya getiren ve edebiyattan dine, ekonomiden siyasete değişik konuların özgürce tartışılması amacıyla kurulmuştur |
Gelişen klasik müzik ile çeşitli salon danslarının icra edilmesi ve kültürel yaşama katkı amacıyla kurulmuştur |
Devletlerarası ilişkileri geliştirmek için misafir devlet yöneticilerini ağırlamak amacıyla kurulmuştur |
XVII. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkmış ve XVIII. yüzyılda yaygınlaşıp önemli bir kültürel rol oynamışlardır. Salon, genelde aristokrat bir kadının ev sahipliği yaptığı, haftanın belli bir gününde farklı sınıftan popüler kişileri bir araya getiren ve edebiyattan dine, ekonomiden siyasete değişik konuların ve yazıların özgürce konuşulup tartışıldığı kamusal bir mekândır. Aydınlanma filozoflar›, çeşitli salonlarda boy göstermişlerdir.
14.Soru
Filozoflar ........ ilerlemesiyle birlikte insalığın özüne uygun daha uygar, daha ahlaklı ve daha mutlu bir yaşama kavuşacağı inancına sahiptirler.Yukarıda ki cümlede ........ yerine hangi kelime gelmelidir?
Sanatın
|
Dinin
|
Aklın
|
Teknolojinin
|
Paranın
|
15.Soru
İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi’ nin 4. Maddesi “özgürlük, başkalarına zarar vermeyen her şeyi yapabilmektir” derken özgürlüğün hangi boyutunu vurgular?
Bireysel |
Mutlak |
Toplumsal |
Doğal |
Kutsal |
Bildiri’nin ilk maddelerinde “bireysel ve mutlak “bir niteliğe sahip olan haklara, 4. maddeden itibaren “toplumsal ve göreli” bir anlam yüklenir; insan haklarının yerini yurttaş hakları alır. “özgürlük, başkalarına zarar vermeyen her şeyi yapabilmektir” denilerek, insanlar birbirlerinin karşısına bir sınır olarak dikilir ve artık doğal değil, toplumsal özgürlükten söz edildiği vurgulanmış olur. Özgürlüğün ve onun ardından diğer hakların sınırlarının altının çizilmesi sonucunda, toplumsal nitelik taşıyan haklar, yani yurttaş hakları belirir.
16.Soru
Kralların Kutsal Hakkı nedir?
Kralların sadece Tanrı'ya hesap verdiklerini savunan kuramdır.
|
Kralların halka hesap verdiğini savunan kuramdır.
|
Kralların Papa ile aynı kutsallıkta olduğunu savunan kuramdır.
|
Kralların ve Papanın Kiliseye karşı olduklarını savunan kuramdır.
|
Kilisenin Krallara karşı olduğunu savunan kuramdır.
|
17.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Dante’nin devlet ile Kilise hakkındaki düşüncesidir?
Kilisenin öncülüğünde devletin kurulması ve yapılanması gerekir.
|
Papaların dünyevi iktidarda iktidarda söz sahibi olması gerekir.
|
Halkın papalık üzerinde büyük bir etkisi bulunmalıdır.
|
Devletin oluşumunda Kilisenin hiçbir rolünün bulunmaması, dahası devletin Kilise’den önce olmasıdır.
|
Devlet ile Kilise ayrılmaz bir bütündür. Kesinlikle hiçbirinin birbirinden üstünlüğü yoktur.
|
18.Soru
XVI. yüzyıl düşünürlerinden Jean Bodin'in yaptığı devlet tanımında gördüğümüz, ailenin devletin en küçük ve önemli parçası olması ile yurttaşların egemene olan bağlılıkları gibi unsurlar yanında bir diğer açıklaması aşağıdakilerden hangisidir?
Halkın temsilcileri devletin kendisidir |
Devlet, hızla yükselen bir burjuvazi sınıfıdır |
Toplum arasında kamusal bazı ortak şeyler yoksa, devlet de var olamaz |
Devletin bütün şehirleri, bölgesel özellikleri dışında birbirine benzer |
Devlet, asayişi sağlamak için bir güvenlik kuvveti bulundurmaz |
XVI. yüzyıl düşünürlerinden Jean Bodin'e göre devletin tanımında gördüğümüz, ailenin devletin en küçük ve önemli parçası olması ile yurttaşların egemene olan bağlılıkları gibi unsurlar yanında bir diğer açıklaması da toplum arasında kamusal bazı ortak şeyler yoksa, devlet de var olamaz düşüncesidir.
19.Soru
Çoğu Jakobenler Kulübü üyesi olan ve Konvansiyon’un üst sıralarında oturan milletvekillerinin oluşturduğu siyasal gruba verilen isim aşağıdakilerden hangisidir?
Jirondenler |
Aristokratlar |
Devrimciler |
Dağlılar |
Soylular |
Çoğu Jakobenler Kulübü üyesi olan ve Konvansiyon’un üst sıralarında oturdukları için “Dağlılar” olarak adlandırılan milletvekillerinin oluşturduğu siyasal gruptur.
20.Soru
Auctoritas kavramı aşağıdakilerden hangisinde doğru tanımlanmıştır?
İktidarın uygulama gücünü hayata geçirilebilmesi için gerek duyduğu meşruluğu sağlayan otorite |
Yurttaş olmayıp bir yurttaşın korumasına ihtiyacı olan sığınmacıların koruyuculuğunu yapan kişilere verilen ad |
Devletin bekasının sağlanmasında etkin rol oynayan siyasi danışmanlara verilen isim |
Aristokrasi sahibi kişilerin halk dilindeki adı |
Devletin askeri anlamda stratejilerinin tartışıldığı yüksek kurul |
Sözcük olarak augeo (artırmak, çoğaltmak) fiiliyle ilişkili olsa da siyasal düşünce içinde bu anlamda kullanılmaz. İktidarı bir şeyi yapabilme, uygulama gücü olarak düşünürsek, auctoritas bu gücün hayata geçirilebilmesi, uygulanabilir olması için gerek duyduğu meşruluğu, otoriteyi sağlar. Bu bakımdan uygulamanın kendisini haklı göstermek için başvurduğu ilke olarak “iktidarın ilkesi” diye kavranır. Örneğin Roma’da uygulama gücü halkın ama onu uygulanabilir kılan otorite yani auctoritas senatonun ya da senato babalarının elindedir. Anlaşılacağı gibi, auctoritas kimin elinde ya da kimden geliyorsa, uygulama gücü olarak iktidar ona tabi olacaktır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ