ANAYASA I Dersi 1961 Anayasası soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

1961 anayasası Kurucu Meclis’in Temsilciler Meclisi adıyla anılan kanadının üye kompozisyonu kimlerden oluşmaktaydı?


CEVAP:

Kurucu Meclis’in Temsilciler Meclisi adıyla anılan kanadının üye kompozisyonu, 157 sayılı Kanun’un 4. maddesiyle, bu üyelerin belirlenmesinde izlenecek yöntem ise 158 sayılı Kanun’la hükme bağlanmıştır. 157 sayılı Kanun’un 4., 158 sayılı Kanun’un 2. maddesine göre, Temsilciler Meclisi’nin 10 üyesi Devlet Başkanı, 18 üyesi MBK tarafından atanmıştır. Bundan başka, üyeleri MBK tarafından atanmış olan Bakanlar Kurulu da bu Mecliste yer almıştır. Sözü geçen maddeler, il temsilcileri ile CHP ve CKMP temsilcilerinin de bu Mecliste yer almasını öngörmektedir. İl temsilcilerinin nasıl belirlenecekleri ise 158 sayılı Kanunun 5. maddesinde hükme bağlanmaktadır. Bu madde gereğince toplam sayısı 75 olan il temsilcileri, illerin nüfusuna göre, ilçe delege seçme kurulları tarafından seçilir. İlçenin en yüksek dereceli hâkiminin başkanlık yapacağı ilçe delege seçme kurulları, 158. sayılı Kanun’un 5. maddesinin 6. fıkrası gereğince “köy dernekleri tarafından seçilecek birer üye, ilçe ve bucak merkezlerindeki mahalleler muhtarlıkları, ilkokul başöğretmenleri (varsa orta dereceli okullar müdürleri), (...) meslek teşekkülleri (Baro, Ticaret Odası, Ziraat Odası, Sanayi Odası, Ticaret ve Sanayi Odası, Borsa, Tabib odası, Veteriner Hekim Odası, Mühendis-Mimar Odası, İşçi Sendikaları ve Esnaf Dernek, Birlik ve Federasyonları –Şoför Dernek ve Federasyonları dâhil-, Öğretmen Teşekkülleri, Gazete Cemiyetleri ve Sendikaları, Esnaf Kefalet Kooperatifleri, Eczacı Dernek ve Birlikleri) yönetim kurullarının veya bu kurulların yerine kaim olan kurulların başkanları -, siyasi partiler yönetim kurulları”ndan oluşmaktadır. Görüldüğü gibi Kurucu Meclis’te görev yapacak olan il temsilcilerinin belirlenmesinde genel oy ilkesi uygulanmamıştır.

Toplam sayıları 49 olan CHP ve 25 olan CKMP temsilcileri de 158 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince, seçmenler tarafından değil, partinin yetkili organ ve kurulları tarafından seçilmişlerdir. Bu nedenle CHP ve CKMP temsilcilerinin de halkın gerçek temsilcileri olduğunu iddiaya olanak bulunmamaktadır. Bundan başka 27 Mayıs müdahalesinin ardından, yargı kararıyla kapatılmış olan DP temsilcileri, Kurucu Meclis’te yer almamışlardır. DP’nin müdahale öncesindeki seçmen desteğinin % 50’ler civarında olduğu düşünülürse, bu partinin Temsilciler Meclisi’nde yer almaması, seçmen kitlesinin neredeyse yarısının, yeni anayasanın yapımı sürecinden dışlandığı anlamına gelmektedir.

Öte yandan Kanunun 4. maddesi, çeşitli kurum ve kuruluşların temsilcilerinin de Temsilciler Meclisi’nde yer almalarını öngörmektedir. 157 sayılı Kanunun 4. ve 158 sayılı Kanunun 2. maddesi gereğince, Temsilciler Meclisi’nde yer alacak kuruluşlarla, bunlara tahsis edilen üye sayısı şöyledir: barolar 6, basın 12, eski muharipler birliği 2, esnaf teşekkülleri 6, işçi sendikaları 6, odalar 10, öğretmen teşekkülleri 6, tarım teşekkülleri 6, üniversiteler 12, yargı organları 12’dir. Sözü geçen kuruluşların, Kurucu Mecliste temsil edilmeleri, ilk bakışta Temsilciler Meclisi’nin, bu üyeler aracılığıyla temsilî bir organ vasfı kazandığı izlenimini uyandırabilir. Ancak anılan kuruluşların temsilcileri, 158 sayılı Kanun’un hükümleri uyarınca (madde 7-17) bağlı bulundukları kuruluşların, bu kanunda öngörülen organları tarafından belirlenmiştir. Diğer bir deyişle, bu üyelerin belirlenmesinde genel oy ilkesi; dolayısıyla halkın iradesi rol oynamamıştır.

Nihayet, 157 sayılı Kanun’un 4. maddesi, Temsilciler Meclisi’nde gençlik temsilcisinin de yer alacağını düzenlemektedir. 158 sayılı Kanunun 11. maddesi ise gençlik temsilcisinin İstanbul Üniversitesi öğrencisi Hüseyin Onur olduğu hükmüne yer vermektedir. Böylece, gençlik, Temsilciler Meclis’inde adı 158 sayılı Kanunla açıkça tasrih edilmiş bir kişi tarafından temsil edilecektir. Bu yöntemin ise temsilî bir nitelik taşımadığı açıktır.