TEMEL CEZA MUHAKEMESİ HUKUKU BİLGİSİ Dersi DAR ANLAMDA KOVUŞTURMA VE KANUN YOLLARI soru detayı:
SORU:
Duruşmanın doğrudan doğruyalığı neyi ifade eder?
CEVAP:
Doğrudan doğruyalık (vasıtasızlık) ilkesi, şekli ve maddi içeriğe sahiptir. Şekli anlamda doğrudan doğruyalık, hüküm verecek makamın araya başka bir vasıta koymaksızın, bizzat kendisinin kanaate ulaşmasını ifade eder. Araya bir vasıta konulduğu takdirde edinilen kanaat dolaylı olur. Bu nedenle hakim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış olan delillere dayandırabilir (m. 217/1). Bu çerçevede mahkeme muhakemeye katılanları, sanık, tanık ve bilirkişiyi bizzat görüp duyacak; mümkün olduğu ölçüde keşfi duruşmada bizzat yapacaktır. Maddi anlamda doğrudan doğruyalık, hakimin olabildiğince olaya yakın delilleri kullanmasını ifade eder. Hakim, olayı mümkün olduğunca birinci elden ispat eden delillere dayanarak hükmünü verecektir. Böylece, sadece delil ile hakim arasında bir vasıta bulunmaması anlamında bir (şekli anlamda) doğrudan doğruyalık yeterli olmayacak; ayrıca hakim, deliller arasından olaya en yakın olanını, ilk elden delili tercih edecektir. Bu nedenle mahkeme, örneğin bir trafik kazasıyla ilgili olarak düzenlenen kaza tespit tutanağındaki bilgiler hakkında kolluk görevlisini tanık olarak dinlemek yerine, olay mahallinde bizzat keşif yapmalıdır. Şekli anlamda doğrudan doğruyalıkta hakimin delillerden “nasıl” (ne şekilde) bilgi sahibi olacağı sorusunun cevabı arandığı halde; maddi anlamda doğrudan doğruyalık, “hangi” delillerin ispat aracı olabileceği sorunu ile ilgilidir. Burada, hadiseye en yakın delilin en iyi delil olduğu kabul edilmektedir.