OSMANLI TÜRKÇESİNE GİRİŞ I Dersi Yazım soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Eklerle ilgili Avrupalı gramercilerden edinilen bilgiler nelerdir?


CEVAP:

Bu çalışmalardan elde edilen sonuç, konuşma dilindeki tam uyuma karşılık, okuma dilinde yazıya bağımlı bir tutumun sürdürülmüş olmasıdır. Bu dönem içinde, örnek olarak, ek fiil 3. kişi eki çoklukla ?? , seyrek olarak da ??? biçiminde yazılmış, genel olarak yuvarlak ünlüyle dur, dür gibi okunmuş (???? birdür, ??????? kolaydür, ??????? birliktür, ?????? borctür gibi), ama uyumun
gerçekleşme aşamasından sonra yeni ortaya çıkan biçim (??? (yüzünden yuvarlak ünlülü bir tabandan sonra dır, dir gibi okunabilmiştir: ?????? hoştır, ???????? meşhurdır gibi. Bu yeni gelişme ek ? ye’siz yazıldığında da dır, dir gibi okunmasına yol açmış,
böylece okuma dili Türkçe’nin uyumlarını hiçbir zaman yansıtamayan yazım yüzünden bozuk işlemekte süregitmiştir. Burada verilen farklı yazılış biçimleri o eklerin sadece yazımdaki çeşitliliğini verir, ama bunların uyumlu okuyuşlarla bir ilgisi bulunduğu söylenemez: ????? , ??????? biçiminde yazılmış kelimeler eviniz, kitâbınız gibi okunur ve bunlar uyumlu okuyuşlardır, ama ??????? biçiminde yazılmış bir kelime borcunuz gibi uyumlu değil, borcınız ya da borcınuz gibi uyumsuz okunmuştur. Bunlar yalnızca bir metni okurken, dahası, yazmayı metinlerdeki gelenekleşen yazılış örneklerine dayanarak öğretirken ortaya çıkan bozuk biçimlerdir. Bu yüzden XVIII. yüzyıl Osmanlıcası üzerine çok değerli bir gramer yazmış (1790) olan Viguier, kendisi gibi Türkçe öğrenmek amacıyla İstanbul’a gelmiş bir yabancının hocalardan ve bilgili kimselerden öğrendiği dille konuşmaya kalktığında halk arasında gülünç duruma düşeceğini söyler. Bu tespit konuşma diliyle yazıdan öğrenilen dil (okuma dili) arasındaki farkı bütün çıplaklığıyla vermektedir.