SPOR BİLİMLERİNE GİRİŞ Dersi SPOR FELSEFESİ VE ETİĞİ soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU: Fairplay kavramını tarihsel çerçevesi bağlamında tartışınız?


CEVAP: Fairplay, aslında İngilizce bir deyimdir. Ama sporla ilgili olan herkesin artık yabancısı olmadığı bu kavram, İspanya’dan Almanya’ya, Hindistan’dan Kore’ye, Afrika ülkelerinde küçük Avustralya şehirlerine kadar hemen her yerde sporcular tarafından “centilmenlik” olarak bilinmektedir. Bu kavram “Sporda erdemliliği” içeren her kelime ile açıklanabilir. Ama en sağlam karşılıkları herhalde “hakça, dürüstçe bir oyun”dur. Ya da “kurallara bağlılık, rakibe saygı”dır. İnsanlığın ilk yıllarında “savaş” ya da “avcılıkla” başlayan bedensel faaliyetlerin, zamanla bunların taklidi olarak spora dönüşmesi aşamasının bile artık gerilerde kalmakta olduğunu gösteren yeni bir kavramdır fairplay. “Rakibi yenmekten değil, rakiple bir arada oynanmaktan zevk alın. Takımınızın attığı gol kadar, takımınıza atılan golün güzelliğini de takdir edin.” Evet Baron Pierre de Coubertin’in dediği gibi önemli olan kazanmak değil, mücadele etmektir. Fairplay, bu mücadelenin de çağdaş sportif anlayışla çerçevesini çiziyor: “Kurallara ve rakibe saygı ve anlayış gösterin. Rakibinizi düşman olarak değil, arkadaş olarak görün!”.