SORU: Gazali ve onun gibi düşünen ahlâkçılar akıl, gönül, nefs ve ruh arasında bir temasa ya da özdeşliğe giderken hangi kaynaktan beslenmişlerdir ve bunun sebebi nedir?
CEVAP: Gazali (tasavvufi bakış/nazari akıl) ve onun gibi düşünen diğer ahlâkçılar akıl, gönül, nefs ve ruh arasında bir temasa ya da özdeşliğe giderken Kur’an’dan beslenmişlerdir. Çünkü Kur’an’da insanın sorumluk alabilmesiyle, onun diğer varlıklardan üstün olduğu ifade edilmiştir. Ne var ki bu sorumluluğu, yani ahlâkî yükümlüğü üstlenen insanın işinin hiç de kolay olmadığını da açıklamıştır. Böylece sözünü ettiğimiz “zor işe talip olma” durumunu, ahlâkî bakımdan yükümlülük üstlenen insanı Kur’an, “cahil ve zâlim” olarak nitelemiştir (Azhâb/33: 72). Dolayısıyla sadece bu zor işten dolayı değil; insanın doğasında bu kötü huylara da en azından bir meyil bulunduğuna dikkat çekilmektedir. Dahası böylece Kur’an faziletler bakımından hikmet ve adaleti; reziletler açısından da cehalet ve zulmü bir araya getirerek kayıt altına almıştır.