TEMEL İNSAN HAKLARI BİLGİSİ II Dersi İnsan Hakları Kavramının Tarihi Gelişimi soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Hristiyanlık anlayışında insan hakları İlk Çağ'dan Orta Çağ'a doğru nasıl bir geçiş yapmıştır?


CEVAP:

Hristiyanlığın insan lehine hükümleri ilk zamanlarda yalnızca ahlaki boyutta kalmışsa da o dönemde, bu dinden bazı kurum ve kuralların doğduğunu söylemek mümkündür. İlk Çağ’da var olan insan hakları kavramının içerisinde kölelik kurumunun meşru olarak yer almasının yanında 10. yüzyıl sonu ve 11. yüzyıl başında dine tahsis edilmiş çocukların, ihtiyarların, kadınların ve eşyanın dokunulmazlıklarını öngören bir anlayışın doğması, şüphesiz ilk çağlardaki o anlayışa oranla ileri doğru atılmış bir adımdır. Fakat bu anlayış devletin sınırlarını aşmakla, onun otoritesini sınırlandırmakla birlikte, kişiyi başka bir otoritenin, kilise otoritesinin altına sokan bir anlayıştır. İlk Çağ’da birey yalnızca devletin malı iken Orta Çağ’da bireyin iki efendisi olmuştur: Devlet ve kilise (Gözlügöl, s.40). Bu anlayışa göre her Hristiyan’ın bazı hakları bulunmaktadır. Her Hıristiyan için aynı olan bu haklar doğal hukuk tarafından hükümdara karşı da korunmuştur. Bu bahsettiğimiz düşünce aslında ilk çağda stoa okulundan çıkan ve Çiçero’nun da benimsediği görüşün Orta Çağ’da vücut bulan hâlidir.