İKTİSADİ DÜŞÜNCELER TARİHİ Dersi Keynes soru detayı:
SORU:
Keynes'e göre, fiyat ve ücretlerin aşağı doğru yapışkan olması, piyasaların tam istihdama yönlenme durumunu nasıl etkiler?
CEVAP: Keynes, Klasik İktisat’ın esnek fiyatlar varsayımına karşı çıkar ve bu doğrultuda piyasaların tam istihdama yönlenmesini engelleyen en önemli nedenlerden birisinin fiyat ve ücretin katılığını olduğunu savunur. Fiyatların ve ücretlerin aşağı doğru yapışkan olması nedeniyle fiyat mekanizması düzgün bir şekilde çalışamamaktadır. Dolayısıyla, piyasalar sürtünmesiz değildir; fiyatlar ve ücretler esnek değil, katıdır. Mal piyasasında fiyatlar, faktör piyasasında ise ücretler aşağı doğru gitmekte isteksizdir. Ekonominin genişlemekte olduğu dönemlerde ücret ve fiyatların yükselebilmesine rağmen, durgunluk dönemlerinde kolay kolay düşemezler. Fiyatlar esnek olmadığı için de mal piyasasında arz veya talep fazlalıkları kendiliğinden ortadan kalkmaz. Emek piyasasında da ücretler düşemediği için emek arz ve talebi eşitlenemez. Kısaca piyasaların kendi kendini temizleyeceği görüşü geçerli değildir, işsizlik kendi kendine ortadan kalkmaz. Keynes ücret katılığını hayatın bir gerçeği olarak, işçilerin adalet ve nispi gelir ile ilgili endişeleriyle ilgili olduğunu söyler. O'na göre işçiler reel değişkenlerden ziyade nominal değişkenlerle ilgilenir, bu da firmaların yüksek işsizlik dönemlerinde bile ücret düşürmelerini engellemektedir. Klasik İktisat ile aynı olarak, Keynes de iş gücü talebinin, reel ücretin azalan bir fonksiyonu olduğunu, yani reel ücretler artınca iş gücü talebinin azaldığını kabul etmiştir. Fakat Keynes, istihdam düzeyi ile işgücü arasındaki ilişkiyi nominal ücret açısından tanımlayarak, iş gücü arzının nominal ücretin artan bir fonksiyonu olduğunu belirtmiştir. Bu şekilde tanımlanan iş gücü talebi ile iş gücü arzının, her zaman piyasayı temizleyecek bir noktada dengeye gelmeyeceğini ve eksik istihdamın söz konusu olabileceğini söylemiştir.
Keynes, Klasik İktisat’ın esnek fiyatlar varsayımına karşı çıkar ve bu doğrultuda piyasaların tam istihdama yönlenmesini engelleyen en önemli nedenlerden birisinin fiyat ve ücretin katılığını olduğunu savunur. Fiyatların ve ücretlerin aşağı doğru yapışkan olması nedeniyle fiyat mekanizması düzgün bir şekilde çalışamamaktadır. Dolayısıyla, piyasalar sürtünmesiz değildir; fiyatlar ve ücretler esnek değil, katıdır. Mal piyasasında fiyatlar, faktör piyasasında ise ücretler aşağı doğru gitmekte isteksizdir. Ekonominin genişlemekte olduğu dönemlerde ücret ve fiyatların yükselebilmesine rağmen, durgunluk dönemlerinde kolay kolay düşemezler. Fiyatlar esnek olmadığı için de mal piyasasında arz veya talep fazlalıkları kendiliğinden ortadan kalkmaz. Emek piyasasında da ücretler düşemediği için emek arz ve talebi eşitlenemez. Kısaca piyasaların kendi kendini temizleyeceği görüşü geçerli değildir, işsizlik kendi kendine ortadan kalkmaz. Keynes ücret katılığını hayatın bir gerçeği olarak, işçilerin adalet ve nispi gelir ile ilgili endişeleriyle ilgili olduğunu söyler. O'na göre işçiler reel değişkenlerden ziyade nominal değişkenlerle ilgilenir, bu da firmaların yüksek işsizlik dönemlerinde bile ücret düşürmelerini engellemektedir. Klasik İktisat ile aynı olarak, Keynes de iş gücü talebinin, reel ücretin azalan bir fonksiyonu olduğunu, yani reel ücretler artınca iş gücü talebinin azaldığını kabul etmiştir. Fakat Keynes, istihdam düzeyi ile işgücü arasındaki ilişkiyi nominal ücret açısından tanımlayarak, iş gücü arzının nominal ücretin artan bir fonksiyonu olduğunu belirtmiştir. Bu şekilde tanımlanan iş gücü talebi ile iş gücü arzının, her zaman piyasayı temizleyecek bir noktada dengeye gelmeyeceğini ve eksik istihdamın söz konusu olabileceğini söylemiştir.