TOPLUMSAL TABAKALAŞMA VE EŞİTSİZLİK Dersi TOPLUMSAL EŞİTSİZLİKLER: KURAMSAL KAPSAM VE METODOLOJİK YAKLAŞIMLAR soru detayı:
SORU:
Lemel ve Noll’un çağdaş toplumsal eşitsizliğe yönelik çalışmaları nelerdir?
CEVAP:
Lemel ve Noll’a göre, toplumsal plandaki köklü değişiklikler eşitsizlik konusundaki geleneksel bakış açısının da değişmesini beraberinde getirmiştir. Bunlardan ilki demografik yapıdaki muazzam değişikliktir. Bilindiği gibi gelişmiş Batı ülkelerinde ortalama insan ömrü uzarken doğum oranları azalmakta ve böylece nüfus hızla yaşlanmaktadır. Bu ise yaş gruplarının ve kuşakların göreli statüleri ve ağırlıklarını değiştirmekte, yaş ve kuşak farklılığının yeni bir eşitsizlik biçimi olarak ortaya çıkmasının koşullarını hazırlamaktadır. ‹kinci olarak, genel yaşam düzeyinde kaydedilen kayda değer iyileşmeden de söz edilebilir. 1950’li yıllardan başlayarak, özellikle Keynesçi refah devleti yılları boyunca Batılı ülkelerde yaşam seviyesi mutlak anlamda iyileşmiş olması maddi zenginlikler konusundaki eşitsizliklerin göreli önemini gerileten sonuçlara yol açmıştır. Üçüncü olarak, son derece yaygın refah devleti uygulamalarının da vurgulanması gerekir. Refah devleti uygulamalarının en genel sonucu kişileri piyasa koşullarına bağımlılıktan kurtarmaktır. Bu ise kapitalist piyasadan kaynaklanan iktisadi ve toplumsal eşitsizlikleri önemsizleştiren bir etkiye sahiptir. Toplumsal eşitsizliklerin yeni bakış açılarıyla çalışılmasına etki eden bir diğer faktör olarak Lemel ve Noll hizmet sektörünün sürekli genişliyor olmasının altını çizer. Buna göre işgücü kompozisyonunda ve işin örgütlenmesinde meydana gelen radikal değişiklikler en azından geleneksel sınıf yapılarında kayda değer farklılıklar yaratmıştır. Eğitim sisteminin yaygınlaşmasına koşut olarak yüksek öğrenime katılımda devrimsel bir sıçramanın yaşanmış olması da bir diğer faktörü meydana getirir. Zira bu yolla nüfusun geniş bir kesimi için eğitim yoluyla yukarı doğru toplumsal hareketlilik fırsat ve olanağını doğmuş olmaktadır. Kadınların işgücü piyasasına katılımlarının artmış olması, ailelerin sınıf konumlarını ve sosyoekonomik statülerini belirsizleştiren, dolayısıyla da farklı sınıf kesitlerinden ailelerin oluşmasına yol açan etkisi ile Lemel ve Noll’un listesinde yer almıştır. Bu faktörü, toplumsal cinsiyet rol ve davranışlardaki kayda değer değişikliğin izlediği de belirtilmelidir. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikler, özellikle kadın hareketinin de etkisiyle; geleneksel eşitsizlik algısının ötesinde, yeni bir duyarlılığın gelişmesine yol açmaktadır. Bir diğer faktör, farklı ırk, etnik ve milletten azımsanmayacak sayıda insanın Batı toplumlarındaki varlığıyla ilgilidir; uzun göç dalgaları neticesinde gelen ve Batılı toplumların sınıf dışına itilmiş gerçek yoksullarını oluşturan bu insanlar son yıllarda toplumsal eşitsizliklere karşı öfkelerini kültürel kimliklerine göndermede bulunarak göstermektedirler. Lemel ve Noll’un uzun listesi içinde son sırada, tüketim ve yaşam stilinin kültürel boyutlarının giderek önem kazanıyor olması yer almaktadır.