VERGİ CEZA HUKUKU Dersi Vergi Ceza Hukukuna İlişkin Genel Bilgiler soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Mahkeme kararları ne şekilde yardımcı kaynak olarak vergi ceza hukukunda etkilidir? 


CEVAP:

Mahkeme kararları, bir hukukî uyuşmazlığın çözümüne ilişkin olarak verilmiş olan her türlü nihaî kararı ifade etmektedir. Mahkeme içtihatları ise, yargı organı olan mahkemeler tarafından verilen kararlardan çıka(rıla)n ilkelerdir.

Mevzuatın boşluklarının doldurulması ve belirsizliklerinin giderilmesinin mahkeme içtihatlarına bırakılması halinde, sık sık değişen mevzuat karşısında içtihatların istikrar kazanması çok zordur. Bununla beraber, zamanla bazı kanunların yorumunda mahkeme içtihatları istikrar kazanmakta ve sonraki uygulamalara da ışık tutmaktadır. Müstakar (yerleşmiş) içtihatlar, vergi ceza hukuku uyuşmazlıklarının vergi yargısı ve/ya da ceza yargısı organları tarafından çözülmesi gerektiğinden/vesilesiyle, vergi ceza hukukunun önemli bir kaynağını oluşturmaktadır. Şüphesiz müstakar (yerleşmiş) bir içtihadın sonradan değişmesi ve bir başka yönde istikrar kazanması da her zaman mümkündür.

İçtihadı birleştirme kararları dışındaki mahkeme kararları vergi ceza hukukunda bağlayıcı olmayan-yardımcı kaynak niteliği taşımaktadır. Mahkeme kararları sadece davanın tarafları olanları o olayla sınırlı olarak bağlamaktadır. Vergi idaresinin, mahkeme kararına konu olmayan işlem ve/ya da davaya taraf olmayan kişiler hakkında, başka işlem ve/ya da kişilere ilişkin mahkeme kararına uyması zorunluluğu olmadığı gibi, başka mahkemelerin, hatta aynı mahkemenin başka bir olayda söz konusu karara uyması zorunluluğu da yoktur. Ancak, uygulamada Danıştay ve/ya da Yargıtay daire ve kurullarının kararları belli bir konuda, Hazine ve Maliye Bakanlığı görüşünden farklı bir biçimde, tekrarlanmaya başlarsa, Hazine ve Maliye Bakanlığı yayınladığı genelge ve tebliğlerle vergi idaresinin bu tür “müstakar içtihatlar (yerleşmiş kararlar)”a uymasını sağlamaktadır. Böyle bir geleneğin yerleşmesinde, yargı organlarını, Hazinenin kaybedeceği belli olmuş davalarla meşgul etmemek kaygısının yattığı açıktır.