VERGİ CEZA HUKUKU Dersi Vergi Kabahatleri soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Özel usulsüzlük kabahati fillerinden belge düzenine ilişkin aykırılıklar nelerdir? 


CEVAP:

Ticarî ve mali alanda bir işlem (mal satımı veya alımı vb) meydana geldiğinde öncelikle bu işlemi gösteren bir belge düzenlenmesi zorunlu tutulmuştur. Buna “belgeleme zorunluluğu ilkesi” denir. Mükelleflerin belgelerin cinsi, içeriği ve şekli konusunda uymaları gereken kurallar vardır. Belirtilen ilkenin amacı belge düzeninin işlerliği sağlanarak, kul- lanılmasına ilişkin düzenin korunmasıdır. Kullanma zorunluluğunu haiz belgelerin bazı bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılırlar (VUK.m.227/3). Gerçeği saptırmak veya yok etmek suretiyle özünden farklı belge düzenlenmesi ya da şekil şartlarına uymayan belge kullanılması özel usulsüzlük sayılmış ve cezalandırılmıştır.

Bazı Belgeleri Vermemek, Almamak veya Farklı Meblağlara Yer Vermek: Verilmesi ve alınması gereken yahut verilmek ve alınmakla birlikte gerçeğinden farklı meblağlara yer verilen belgeler bir grupta toplanarak ismen belirtilmiştir. Bunlar; fatura (VUK m. 232), gider pusulası (VUK m. 234), müstahsil makbuzu (VUK m. 235) ve serbest meslek mak- buzu (VUK m. 236) olarak sayılmıştır. Sayılan bu belgelerin verilmemesi ve alınmaması veya verilmek ve alınmakla birlikte gerçeğinden farklı meblağlara yer verilmesi kabahat fiili olarak düzenlenmiştir. Nihai tüketicilere fatura sınırı 2019 yılı için KDV dahil 1.200T olup bu sınırın aşılması fatura vermeyi zorunlu hale getirir.

Belge vermeme ve almama esasen birbiriyle ilişkili davranışlardır. Vermemenin sonucu almama, almamanın sebebi vermemedir. Böyle bir sebep-sonuç ilişkisi aynı fiili hem almayan hem de vermeyen açısından birer bağımsız fiil olarak iki ayrı kabahat haline getirmiştir. Dolayısıyla düzenlenmesi gereken belgeyi hem almayan hem de vermeyenler özel usulsüzlük kabahati işlemiş sayılırlar. Ancak, ilişkide belirtilen belgeleri vermeyen veya almayanlardan biri tespit edilip diğer taraf tespit edilemiyorsa özel usulsüzlük kabahati, davranışı tespit edilen bakımından uygulanabilecektir.

Taraflar arasında gerçekte olan bir işleme ilişkin belge düzenlenmekle beraber, belgede yer alan meblağa gerçek miktarından farklı yer verilmiş olabilir. Kanunun belgelerde gerçeğinden farklı meblağlara yer verilmesi halini de kabahatin fiili olarak düzenlendiği dikkate alındığında meblağdaki eksiklik veya fazlalık yönündeki her türlü farklılığın her iki taraf açısından ayrı ayrı özel usulsüzlük kabahatini oluşturduğunun kabulü gerekir.

Normal mükellefler için ceza miktarı belirli bir maktû tutardan (2019 yılı için 290T) aşağı olmamak üzere bu belgelerde yazılması gerekenin veya eksik yazılan meblağ farkının %10’u olan nisbî para cezası olarak belirlenmiştir. Belge içeriğinin KDV’ye tâbi olması halinde cezanın da KDV dahil tutar üzerinden hesaplanması gerekir. Örneğin, birinci sınıf tâcir (B), ikinci sınıf tâcir (İ)’ye KDV dahil 10.000T tutarında hazır giyim ürünleri satmış fakat taraflar arasında düzenlenmesi gereken faturanın düzenlenmediği tespit edil- miştir. Bu durumda her iki taraf da kabahatli olup kanunda öngörülen ceza kesilecektir. B’ye kesilecek ceza (10.000 x 0.10)= 1.000T, İ’ye kesilecek ceza (10.000 x 0.10)= 1.000T ola- caktır. Ceza tutarları asgari ceza tutarının üzerinde olduğundan bu bakımdan yapılacak işlem yoktur. (B) ile (İ) arasında düzenlenmesi gereken fatura tutarı 900T olsaydı, her iki taraf için hesaplanan ceza 900T’nin % 10’u olan 90T, 290T’lik asgari maktû cezanın altında kaldığından her iki tarafa ayrı ayrı asgari ceza tutarı kesilecektir.

Ceza miktarının belirlenmesinde belgeyi almak durumunda olan kişinin nihai (düz) tüketici olup olmamasına göre farklılaştırılmaya gidilmiştir. Alıcının birinin nihai tüketici olması halinde verilecek ceza karşısındakine göre azaltılmıştır. Nihai tüketici olarak nitelendirilen alıcı birinci ve ikinci sınıf tâcir, kazancı basit usulde tespit edilen tâcir, serbest meslek erbabı, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçi ve vergiden muaf esnaf dışında kalan kişilerdir (VUK.m.353/3yollamasıyla m.232/1). Nihai tüketicilere ceza verilebilmesi idarenin yerine getirmesi gereken usul niteliğinde bir şarta bağlanmıştır. O da belge alınmadığına ilişkin tespitin “vergi incelemesine yetkili” olanlarca veya “Bakanlıkça yetki verilenlerce” yapılması gereğidir. Tespit yapıldığında, belge alınmadığına ilişkin tespit tutanağının nihai tüketiciye verilen örneği, nihai tüketici için “ceza ihbarnamesi” yerine geçer ve verildiği andan itibaren kanunî yollara başvuru süresini başlatır. Nihai tüketicilere verilecek ceza, maktû cezanın “beşte biri” olarak belirlenmiştir (VUK. m. 353/3 yollama- sıyla 353/2). Bu bentte belirlenen maktû ceza tutarının 2019 yılı için 290T olduğu dikkate alındığında bunun beşte biri olan 58T nihai (düz) tüketiciye verilecek ceza miktarı olacak- tır. Örneğin, nihai tüketici durumundaki bir kişinin 2019 yılında 4.000T’ye bir buzdolabı satın aldığını ve bu satışla ilgili fatura düzenlenmediğinin vergi inceleme elemanlarınca tespit edildiğini kabul edelim. Alıcıya verilecek ceza (290 x 1/5=) 58T, satıcıya verilecek ceza (4.000 x 0.10=) 400T olacaktır.

Bazı Belgeleri Kullanmamak, Almamak, Bulundurmamak, Aslı ile Örneğinde Fark- lı Meblağlara Yer Vermek, Gerçeğe Aykırı Düzenlemek: Bu tip fiilin işlenmesine konu belgeler; perakende satış vesikası (VUK m. 233), sevk irsaliyesi (VUK m. 230/5), taşı- ma irsaliyesi (VUK m. 240/A), günlük müşteri listesi (VUK m. 240/c), yolcu listesi (VUK m. 240/B), kıymetli maden alım-satım belgesi (VUK.m.257/1) ve Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın düzenleme zorunluluğu getirdiği belgeler olarak sayılmıştır. Belirtilen belgelerden, kullanılması zorunlu olanların “kullanılmaması”, irsaliye ve yolcu listesinin “taşıtta bulundurulmaması”, anılan belgelerin asılları ile örneklerinde “farklı meblağlara yer verilmesi” veya “gerçeğe aykırı” şekilde düzenlenmesi veyahut “hiç düzenlenmemesi” fiilleri kabahati oluşturur.

Kesilecek ceza, maktû para cezası olup, ceza miktarının belirlenmesinde kişinin nihai tüketici olup olmasına göre farklılaştırılmaya gidilmiştir. Ödevli nihai tüketici değilse, her bir belgeye ilişkin olarak 2019 yılı için 290T, nihai tüketici ise bu maktû cezanın beşte biri olarak hesaplanır. Bu durumda nihai tüketicinin cezası (290x1/5=) 58T olur. Cezanın nihai tüketici kanadında yer alanlara kesilebilmesi için, belge alınmadığına dair tespitin “vergi incelemesine yetkili olanlar” veya “Bakanlık tarafından tespit yapma yetkisi verilenlerce” yapılması bir usul şartıdır.

Tahsilat ve Ödemelerin Geçerli Belgeye Bağlanmaması: Mükelleflerin bazı tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgeler- le tevsik etmeleri zorunluluğunu getirme ve bu zorunluluğun kapsamını ve uygulamaya ilişkin usul ve esaslarını belirleme yetkisi Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verilmiştir (VUK. mük. m. 257/1-2). Bakanlık bu yetkisini belirli niteliklere haiz tahsilat ve ödemelerin banka veya posta idarelerinden geçirilerek belgeye bağlaması şeklinde kullanmıştır.

Satım bedelinin tevsiki: Bakanlığın yetkisini kullandığı alanlardan biri, tutarı 7.000T’yi (01.01.2016 tarihinden geçerli tutar Gen. Teb. No: 459). aşan mal ve hizmetlere ilişkin işlemlerinin tahsilat ve ödemeleridir. Bu tutarın altındaki tahsilat ve ödemelerin banka vb. kurumlar aracılığıyla tevsik edilecek şekilde yapılması zorunluluğu bulunmamaktadır. Zorunluluğun belirlenmesinde ödemenin dayandığı işlemin bütünlüğü dikkate alınır. Bir başka deyişle, aynı işlem ve buna ilişkin ödeme kaç parçaya bölünerek yapılırsa yapılsın tek bir işlem ve ödeme olarak kabul edilecektir. Tahsilat işlemini yapanın karşısında öde- me işlemini yapan bulunur. Bu nedenle kabahat fiili bir taraf için usulüne uygun belge- ye bağlanmayan tahsilatı, diğer taraf için de aynı şekilde belgeye bağlanmayan ödemeyi gösterir. Bu durumda her iki taraf için de özel usulsüzlük kabahati oluşacağından her iki tarafa da ceza kesilir.

Ceza miktarı işleme konu tutarın %5’i oranındadır. Bu şekilde hesaplanan ceza miktarı VUK. mük m.355 de 2019 yılı için üç mükellef grubuna göre ayrı belirlenen 1.900T, 980Tve 490T’den aşağı olamayacaktır. Örneğin, tâcir (A), bir anonim şirketten 40.000T’lık mal satın almış ve bedelini tahsilat makbuzu karşılığı elden ödemiş olsun. Bu durumda ödeme- sini banka vb üzerinden gerçekleştirmediği için alıcı (A)’ya 40.000T nin % 5’i olan 2.000Tceza kesilecektir. Ayrıca aynı miktar ceza, satıcı anonim şirkete de kesilecektir. Her iki ceza da asgari ceza miktarını aştığından bu bakımdan yapılacak bir işlem yoktur. Kesilecek cezaların bir takvim yılındaki toplamı da 2019 yılı için 1.480.000 T’yi geçemeyecektir.

Kira bedelinin tevsiki: Tahsilat ve ödemelerin banka vb. belirli kurumlardan geçirile- rek belgelendirilmesi yükümlülüğünün getirildiği alanlardan bir diğeri de kira bedellerine ilişkindir (GVK Teb. No: 268). Kiralama işlemlerine ilişkin yapılacak tahsilat ve ödemelerin banka vb üzerinden ödenen belgelerle tevsiki zorunluluğu getirilmiştir. Kiraların tahsilat ve ödemelerinin bankadan geçirme zorunluluğu konut kiraları için sadece kiraya verenler bakımından getirilmişken işyerleri için hem kiraya veren hem de kiracı için uyulması gereken bir yükümlülük olarak düzenlenmiştir. İşyeri kiralamalarında kira bedelinin ne miktar olduğuna bakmadan kiraya verenler ve kiracılar kira bedeline ilişkin ödeme ve tahsilatlarını banka vb. üzerinden yaparak tevsik edeceklerdir. O halde, işyerleri için tek tahsilat ve ödeme yolu banka ve postaneler olup işyerleri kiraları için vergi hukuku açısından elden tahsilat ve ödeme yasaklanmıştır. Konutlarda tevsik zorunluluğu her bir konut için aylık kira bedeli 500T ve üzerinde olması halinde getirilmiştir. Bu ödeve uyulmaması halinde sadece konutu kiraya verenlere ceza uygulanır. Birden fazla konuttan kira geliri elde edenler açısından her bir konut ayrı ve diğerinden bağımsız olarak değerlendirilir. Örneğin bir kişinin, birinden aylık 450T, diğerinden aylık 900T olmak üzere iki konuttan kira geliri elde etmesi halinde kira bedelinin banka vb. kurumdan geçirme zorunluluğu sadece kirası 900T olan için söz konusu olacaktır.

Bu şekilde hesaplanan ceza miktarı VUK. mük m.355 de 2019 yılı için üç mükellef grubuna göre farklılaştırılarak ayrı belirlenen 1.900T, 980T ve 490T’den aşağı olamayacak- tır. Örneğin, aylık kira bedeli 400T olan bir işyerinin kiracısı olan serbest meslek erbabı, kira bedelini bankadan ödemek yerine kiraya verene nakit olarak elden ödemiş olsun. Bu durumda hesaplanacak ceza miktarı elden yapılan tahsilat ve ödeme miktarı olan 400T’nin %5’i olan 20T olur. Ancak, kiracı VUK mük. m. 355 de belirlenen ilk grupta yer alan mükelleflerden olduğundan kiracıya kesilecek asgari ceza tutarı 1.900T olacaktır. Ke- silecek cezaların bir takvim yılındaki toplamı 2019 yılı için 1.480.000T’yi geçemeyecektir.