İLKÇAĞ FELSEFESİ Dersi Pre-Sokratikler: Natüralist Dönem soru detayı:
SORU:
Pythagorasçıların evren tablosu nasıldır?
CEVAP:
Pythagorasçı kuramda nesneler düzeninin kurucusu olan ilk dört sayının (1, 2, 3, 4) toplamını veren 10 sayısı, sayıların bütün doğasını içinde barındıran mükemmel sayı olarak kabul edilir. Ancak bu kabul Pythagorasçı evren anlayışında bir açmaza da neden olur. Dönemin bilinen beş yıldızı (Satürn, Jüpiter, Mars, Merkür ve Venüs), güneş, dünya, ay ve sabit yıldızlar kümesi gökyüzünün birer parçası olarak sayıldıklarında, gök cisimleri mükemmellikten uzak kalmaktadır. Sistemin tutarlı ve mükemmel olabilmesi için, 10 adet gökcisminin bulunması gerektiğini düşünen Pythagorasçılar, KarşıYer’i icat ederler. Pythagorasçılar, daha sonra Kopernikus’ a ilham olacak biçimde, tüm gökcisimlerinin merkezde bulunan ve sınırlıyla sınırsızın birleşmesinden doğan merkez ateşe bir yay ile bağlı olduğunu ve onun etrafında döndüğünü iddia ederler. Pythagorasçıların bu evren tablosu, ileride merkez ateş yerine güneşin koyulmasıyla, güneş merkezli evren açıklamasının yolunu açacaktır. Pythagorasçı evren tablosunda dünyanın ısı ve ışık kaynağı güneş, ışığını merkez ateşten alarak yansıtır. Güneşin merkez ateş etrafındaki dönüşü bir yılda tamamlanır. Dünyanın merkez ateşi değil de yalnızca güneşi görmesinin nedeni, tüm gökcisimleriyle birlikte dünyanın merkez ateş etrafında dönüşü sırasında, KarşıYer’in merkez ateş ile dünya arasına girmesinden dolayıdır. Böylece Karşı-Yer, dünyayı merkez ateşin ışınlarından da korumuş olur. Pythagorasçı evren tasarımında tüm gök cisimleri küre biçimindedirler. Kürelerin devinimi bir oktavı ve dolayısıyla da uyumu temsil eder. Her kürenin kendi ağırlığına ve dönme hızına göre bir müzikal tonu bulunur. Böylece, kürelerin merkez ateş etrafındaki düzenli dönüşü uyumlu seslerin birlikteliği olan bir müzik yaratır. Pythagorasçıların evrenin müzikal uyumuna dayandırdıkları mistik düzen anlayışı, Pythagorasçı felsefede bilimsellikle dinselliğin iç içe geçtiğinin en açık göstergesidir.