SAĞLIK EKONOMİSİ Dersi SAĞLIKTA ARZ VE TALEP soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Sağlık hizmetleri talebini belirleyen başlıca etmenler nelerdir? 


CEVAP:

Yaşamda yapmak istediklerini bedenen ve ruhen yapamaz hâle gelenler sağlık hizmetlerini talep etmeye başlar. Yaşam beklentilerini asıl olarak belirleyen, böylece talebi de belirleyen üç etken bulunmaktadır:
1. Refah düzeyi
2. Sosyal normlar
3. Tüketici etkileri.
Birincisi, refah düzeyidir. Kişilerin ödeme gücü oldukça sağlığa harcayabildiği kadar harcama yapar. Ulusal sağlık harcamaları üzerinde etkili olan faktörler içinde etkisi en büyük olan budur. Başka bir deyişle kişiler sağlığa harcama yapmayı her zaman ister, ama ödeme gücü varsa hizmeti kullanır yoksa kullanmama eğilimine girer. İkincisi, sosyal normlardır. Sosyal normlar refah ile ilişkili ama ondan ayrı olarak ele alınması gereken bir grubu oluşturmaktadır. Bilimsel kanıtlara göre her kişi için geçerli olan bir gerçek şudur: Kişilerin etrafındaki insanlar onların beklentilerini belirler. Akrabaları, arkadaşları, komşuları, meslektaşları kendisinin normlarını oluşturmasında gözettiği örnekleri sunmaktadır. Sigara, alkol içmede, yemek yeme miktarında ve türünde, uyku düzeninde, bazı zevkler edinmesinde kişinin etrafını saran diğer insanların büyük rolü bulunmaktadır. Kişinin sağlıkla ilgili beklentilerinde de durum aynıdır. Benzer sağlık sorunu yaşayan arkadaş ve komşu ne miktar sağlık hizmeti almışsa, o kişi de benzer miktar hizmet alma eğiliminde olacaktır. Diğer bütün etkenler sabit tutulursa, sosyal normlar kişinin hangi tür sağlık hizmeti ve ürününü ne sıklıkla kullanacağını belirleyen haline gelir. Bu etkenin ülkeden ülkeye, kültürden kültüre büyük değişkenlik gösterdiği bilinmektedir. Örneğin Japonya’da bir vatandaş yılda 15’ten fazla hekim muayenesine giderken bu sayı İngiltere’de 5 civarındadır. Üçüncüsü, tüketici etkileridir. Genel bir doğru olarak şu söylenebilir. Eğer sağlık hizmeti kullanımının ekonomik yükü hizmeti kullanana yüklenirse talep azalır. Bu konuda iyi kanıtlar sunan bir örnek olarak Almanya incelebilir. Almanya’da 2004 yılında sağlık hizmetini kullananların 10 Euro ücret ödemesi koşulu getirildiğinde, aile hekimlerine başvurularda % 7, göz hekimlerine başvurularda % 11, cilt hekimlerine başvurularda %17 düşüş görülmüştür. Ancak bir zaman geçtikten sonra hizmet kullananlar bu durumu kanıksamış ve kullanım oranları yine eski hâline dönmüştür. İkinci bir gerçek daha durumu karmaşıklaştırmaktadır. Gelişmiş ülkelerde bütün vatandaşların bir şekilde sağlık güvencesi olduğu için, kişilerin hizmetleri gereğinden fazla kullanmada rahat davrandıkları gözlenmektedir. Az gelişmiş olan ülkelerde ise güvence kapsamı ya çok sınırlı, ya da birçok kişi güvence sisteminin dışında kaldığı için hizmetler ihtiyaç kadar bile kullanılamamaktadır. Çin, Mısır, Hindistan gibi ülkelerde toplumun büyük kısmı sağlık güvencesi kapsamının dışında kalmakta bu nedenle toplam sağlık harcamalarının % 60-70 oranları kişilerin cepten ödemesi gereken tutarlar olmaktadır. Kişilere düşen bu ekonomik yük talebi baskılamaya başlamaktadır.