SİYASET BİLİMİ Dersi SİYASET VE BİREY: SİYASAL KATILMA soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU: Siyasal katılmayı etkileyen siyasal ve hukuksal faktörler nelerdir?


CEVAP: Bütün bunların yanında toplumun siyasal yapısı ile sistemin işleyişine ilişkin hukuksal faktörler de siyasal katılma ve tercihleri etkilemektedir. Bütün siyasal rejimlerde siyasal süreçlerin işleyişi ve vatandaşların bu sürece katılmaları belli kurallara ve normlara bağlanmıştır. Hiçbir toplumda siyasal süreçler gelişigüzel ve normatif düzenlemeler olmaksızın işlemez. Başta anayasa olmak üzere temel yasalar siyasete belli sınırlar çizmektedir. Vatandaşların siyasal sürece nasıl katılacakları, ne gibi sorumluluk ve haklara sahip oldukları, siyasal haklarını kullanırlarken hangi normlara uymaları gerektiği gibi hususlar yasalarca düzenlenmiştir. Oy verme, seçme ve seçilme hakkı belli standartlara bağlanmıştır. Tarihsel olarak oy verme hakkı giderek genişlemiş olmakla birlikte yine de belli kısıtlamalar söz konusudur. Mesela silah altında bulunan erlerin oy kullanmaları söz konusu değildir. Belli suçları işlemiş ve çeşitli cezalar almış olanlar seçilebilme hakkını kaybedebilmektedir. Siyasal sistemin demokrasi veya totaliter bir rejim olması durumunda siyasal katılma farklı anlam kazanmaktadır. Vatandaşların kendi hür iradeleriyle toplumun yönetimine katılmaları anlayışına dayalı demokrasilerde bile siyasal katılmanın önüne konulmuş bir çok engel ve sınır bulunmaktadır. Siyasal sistemin karmaşıklaşması ve sorunların çözümü için profesyonelliğin öne geçmesi de demokrasilerde bir teknokrasi sorununu gündeme getirmektedir ki bu gelişmelerin her biri siyasal tercih ve katılma eylemleri üzerinde sınırlandırıcı bir rol oynayabilmektedir. Totaliter sistemlerde siyasal katılmanın hem anlamı hem de işleyişi önemli farklılıklar göstermektedir. Her ne kadar totaliter sistemler de kendilerini demokrasi olarak sunsalar ve halka dayandığını savunsalar da bunun fazla bir önemi olmadığını biliyoruz. Totaliter sistemlerde siyasal katılma bireysel düzeyde değil toplumsal düzeyde kitlelerin mobilize edilmesinin bir aracı olarak ortaya çıkmaktadır. Toplum üyelerinin kullandıkları bir hak ve siyasal hayatta aktif rol oynayabilecekleri bir kanal değil iktidardakilerin toplumu harekete geçirmek, belli alanlara yöneltmek ve mobilize etmek için baş vurdukları bir yol olarak görülmektedir. Resmî ideolojiyi toplum katlarında yaymak ve ideolojiye destek sağlamak amacına yönelik olarak iktidarı elinde tutanlarca güdümlü olarak yönlendirilen siyasal katılma eylemleri hür ve özerk şekilde gerçekleşmemektedir. Totaliter sistemlerdeki siyasal katılma daha çok bağımlı veya güdümlü katılma biçiminde gerçekleşmektedir. Bu sistemlerde vatandaşların oy verme eylemleri, alternatifler arasından en uygunun seçilmesi değil iktidardakiler tarafından önlerine konulmuş olanın onaylanması şeklinde gerçekleşmektedir. Dolayısıyla vatandaşların hür bir ortamda siyasal tercihlerde bulunmaları, tercihlerini açıklayabilmeleri, tercihleri doğrultusunda hükümetleri etkileyebilmeleri söz konusu değildir. Örgütlenme, toplu gösteri ve yürüyüş, ifade özgürlüğü ve benzeri temel hakların kullanılmasıyla ilgili düzenlemeler de siyasal katılmayı etkileyebilmektedir. Bazı toplumlarda dinî, etnik, bölgesel, sınıfsal temelli örgütlenmelere izin verilmemekte, kimi örgütlenmeler önceden izne tabi tutulmakta veya bazı teminatları gerekli kılmaktadır. Sistemin işleyişine ilişkin hususlar da siyasal katılmada etkili faktörlerdir. Demokratik sistem iki partili veya çok partili olabilir. Seçim sisteminin çoğunluk veya nispi temsil olması, bunların uygulamasının farklılığı, iki turlu veya tek turlu olması, barajlı veya barajsız uygulanması gibi durumlar vatandaşların siyasal katılma eylemleri üzerinde bazen genişletici bazen de daraltıcı etkide bulunabilir. Mesela nispi temsil sistemi çok partililiğe ve her bir partinin aldığı oy oranında parlamentoda temsil edilmesine imkân verirken bunun ulusal veya bölgesel düzeyde bir barajla uygulanması siyasal tercih ve katılmada daraltıcı bir etkiye yol açmaktadır.