BİLİŞİM HUKUKU Dersi Türkiye’de Kişisel Verilerin Korunması soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Türk Medeni Kanunu'ndaki kişilik haklarına ilişkin düzenlemelerin kişisel verilere ilişkin nasıl bir etkisi olabilir?


CEVAP:

Türk hukuk mevzuatında medeni hukukun ki- şilik haklarına yönelik düzenlemelerinin kişisel ve- rilerin korunmasına açısından bazı olumlu sonuçlar sağlayabileceği söylenebilir. Nitekim kişilik hakları, kişisel değerlerin bütününü kapsayan bir hukuksal alandır. Alman Anayasa Mahkemesi de bir önceki bölümde işaret edilen önemli bir kararında kişisel verilerin korunmasının Alman Anayasası’nda karşı- lığını bulan genel kişilik hakkı çerçevesinde değer- lendirileceğine kanaat getirmiştir (BverfGE 65,1).

Medeni hukukta, kişisel verilerin korunması ile yakından ilişkili olan, kişinin onur ve saygınlığı, adı ve resmi üzerindeki hakları ile sır alanı kişilik haklarının alanı içerisinde değerlendirilmektedir. Bu doğrultuda konuya ilişkin hukuksal koruma- nın ise Türk Medeni Kanunu’nun (MK) 24. ve 25. maddelerinde getirildiği görülmektedir. Nitekim

MK’nin 24. maddesinde kişiliğe yönelik saldırılara karşı temel ilke, 25. maddede ise başvurulabilecek hukuksal yollar belirlenmiştir.

O hâlde MK ve ilgili düzenlemelerin kişisel ve- rilerin korunmasını belirli oranda sağladığı söyle- nebilir. Ancak bu düzenlemeler, Türkiye’de kişisel verilerin etkin korumasını sağlayabilecek içerikten yoksundur. Nitekim kişisel verilerin etkin koruma- sını sağlayabilmek için önleyici tedbir niteliğinde olan temel ilkelerin yasal düzenlemeler ile belirlen- mesi ve zarar meydana gelmeden bu ilkelere uyum- lu pratiklerin geliştirilmesi gerekir. Mehaz hük- mün yer aldığı İsviçre Medeni Kanunu’nda hemen hemen aynı düzenlemenin bulunmasına karşın, İsviçre’de ayrıca bir kişisel verilerin korunması ya- sasının da kabul edilmesinin nedeni budur. Kişisel Verilerin Korunması Yasa Tasarısı’nın bu noktada MK ile karşılanamayan bir koruma getireceği ve bir anlamda onu tamamlayacağı söylenebilir.