EPİSTEMOLOJİ Dersi BİLGİNİN KAYNAKLARI SORUNU (2): USÇULUK soru detayı:
SORU:
Varlığın veya dünyanın bilgiye bağlı olması mefhumunu açıklayınız?
CEVAP:
Kant’ın bu önemli fikrini iyi değerlendirebilmek için, nesne kavramı konusunda sahip olduğumuz sağlam alışkanlıklarımızı bir süreliğine bir kenara bırakıp farklı bir perspektiften bakmaya çalışalım. Biz bilişsel açıdan sınırlı varlıklarız. O anlamda, hem duyu organlarımızın hem de aklımızın işlevlerine, türsel kısıtlamalarımız ve sınırlarımız çerçevesinde yaklaşmamız daha doğru olur. Örneğin, eğer beş yerine üç tür duyumuz olsaydı, çevremizdeki nesneler çok daha farklı görünebilirdi. Eğer dokuz duyusu olan canlılar olsaydık, bilgi dünyamız bambaşka olurdu ve nesneler de nitelik açısından tahminen bize daha “zengin” görünürdü. Fakat ilginç bir şekilde, biz genellikle sınırlı bilişsellikte oduğumuzu gözden kaçırmaya ve algısallığımızı mutlak bir durum gibi almaya eğilimliyizdir. “Nesne” biz insanlara nas›l görünüyorsa, aslında da öyledir türünden bir varsayımla dünyaya yaklaşırız. Ancak bir yandan da, gece görüş yeteneğimizin ve işitsel kapasitelerimizin memeli hayvanlar arasında bile “en üstün düzeyde” olmadığını gayet iyi biliriz. Bu durum, hem epistemolojik hem de ontolojik açıdan kritik bir noktaya işaret etmektedir. Eğer konu üzerinde tutarlı olmaya çalışırsak ve (Kantçı açıdan) biraz derin düşünürsek, alışılmış düşüncelerle çelişen şöyle bir sonuca varabiliriz: Sınırlanmış olan yalnızca bilgimiz değil, aynı zamanda bize nesne olarak görünen şeylerdir