AİLE EĞİTİMİ Dersi Çocuklarda Problem Davranışlar ve Ailelerin Desteklenmesi soru cevapları:

Toplam 28 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Çocukların gelişim dönemleri kaça ayrılır, açıklayınız. 


CEVAP:

Çocukların gelişim dönemleri genel olarak, doğum öncesi, bebeklik, ilk çocukluk, son çocukluk ve ergenlik dönemi olarak sınıflandırılmaktadır.

Bebeklik dönemi (0-2 Yaş), motor yetenekler ve koordinasyon, dil becerisi ve duyusal becerilerinin geliştiği; ilk çocukluk (3-6 Yaş) dönemi ise, çocuğun öz bakım becerilerini kazandığı, cinsiyet rollerinin farkına vardığı dönemdir. Son çocukluk (7-11 Yaş) döneminde çocukların okuma, yazma ve sayısal işlem yetenekleriyle, dünyayı anlama
ve mantıksal düşünme tarzlarında önemli ilerlemeler görülür. Soyut düşünme ve cinsel olgunlaşma ise ergenlik (12-18 Yaş) döneminin özelliğidir.


#2

SORU:

Sosyal beceri, sosyal yeterlik, benlik, sosyalleşme, sosyal zeka ve sosyal olgunluk kavramlarını açıklayınız. 


CEVAP:

Sosyal beceriler; problem çözme, karar verme, iletişim, kendini yönetme ve akran ilişkileri gibi diğerleriyle olumlu sosyal ilişkileri başlatmaya ve sürdürmeye izin veren becerilerdir.

Sosyal yeterlik, çocukların tüm bu sosyal becerilerini akranları ile iletişim ve etkileşimlerinde uygun ve etkili bir şekilde kullanabilmeleridir. 

Benlik, çocuğun kendisiyle ilgili olarak zihninde çizdiği görünümdür.

Sosyalleşme; çocuğun içinde bulunduğu toplumun inançlarını, tutumlarını ve kendisinden
beklediği davranışları öğrenmesidir.

Sosyal zeka; bireyin çevresindeki insanların duygularını, isteklerini ve ihtiyaçlarını anlama, ayırt etme ve karşılama kapasitesi olarak tanımlanır.

Sosyal olgunluk, bireyin sosyal açıdan yaşına uygun davranışları gösterebilmesidir. 


#3

SORU:

Çocuğun sosyal gelişimini anlayabilmek için ne gereklidir?


CEVAP:

Çocuğun sosyal gelişimini anlayabilmek için sosyal beceri, sosyal yeterlik, benlik, sosyalleşme, sosyal zeka ve sosyal olgunluk kavramlarının oluşumunu ve birbirleriyle ilişkisini bilmek önemlidir.


#4

SORU:

Sosyal gelişimde en önemli kuramlar nelerdir?


CEVAP:

Sosyal gelişimde en önemli kuramlar Sosyal Öğrenme Kuramı ve Erik Erikson’un Psikososyal Gelişim Kuramıdır. 


#5

SORU:

Sosyal Öğrenme kuramı neyi savunmaktadır? Öncüleri kimdir?


CEVAP:

Sosyal Öğrenme Kuramı’nın öncüleri; üç Amerikalı psikolog olan Neal Elgar Miller, John Dollard ve Albert Bandura’dır. Miller ve Dollard’ın görüşüne göre birey davranışları ve bu davranışların sonuçlarını gözlemleyerek, sonucu olumlu olan davranışları taklit ederken, sonucu olumsuz olanları taklit etmez. Bir davranışın öğrenilmesi için, bireyin bu davranışın sonucunu ya kendisinin yaşayarak öğrenmesi ya da gözlemlemesi gerekir. Örneğin; köpekten korkan bir birey ya kendisi bir köpek tarafından ısırılmıştır ya da bir köpek tarafından ısırılan birini gözlemlemiştir.
Bandura “Sosyal Öğrenme” adı verilen kuramını, özellikle çocuklar üzerinde yaptığı deneysel çalışmaları temel alarak geliştirmiştir. Bandura’ ya göre çocuklar, çevrelerinde var olan her türlü olayı gözlemleyerek, yaşayarak, bazen de model alarak öğrenirler.


#6

SORU:

Pekiştireç nedir?


CEVAP:

Bir davranışın tekrarını sağlamak amacıyla verilen uyarıcıya pekiştireç adı verilir.


#7

SORU:

Erikson Psikososyal Gelişim Kuramına göre gelişim dönemleri nasıldır? Bu dönemlerden birini açıklayınız. 


CEVAP:

Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0-1 Yaş)

Özerkliğe karşı Utanç ve Kuşku (1-3 Yaş)

Girişimciliğe Karşı Suçluluk (3-6 Yaş)

Başarıya Karşı Aşağılık Duygusu (6-12 Yaş)

Kimlik Kazanmaya Karşı Rol Karmaşası (12-18 Yaş)

Girişimciliğe Karşı Suçluluk (3-6 Yaş): Bu dönemde, çocuk bağımsız hareket edebilme becerisi geliştiği için, hareketli ve meraklıdır. Fiziksel ve sosyal çevreyi araştırmaktan çok büyük keyif alan çocuk, motor ve dil gelişimindeki ilerlemeler sonucu keşfetmek ister. Girişimleri yetişkinler tarafından engellenir ve eleştirilirse çocuk yaptıklarının yanlış olduğunu düşünerek suçluluk duygusuna kapılabilir.


#8

SORU:

Akran grubu ile ilişkiler neden önemlidir?


CEVAP:

Akran grubu ile ilişkiler hem sosyal becerilerin, hem de toplumsal kural ve rollerin öğrenilmesinde önemlidir. Olumsuz akran etkileşimleri çocukların öğrenme deneyimlerini olumsuz yönde etkileyerek sosyalleşme açısından risk oluşturabilir. Akranlar tarafından reddedilme ve akranların şiddetine maruz kalma, ileri yıllardaki dışa yönelik davranış
problemleri için risk oluşturmaktadır. 


#9

SORU:

Duygusal gelişim nedir?


CEVAP:

Duygusal gelişim; çocuğun çevresi ile sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlarken çevresindeki kişilerin de duygu ve düşüncelerini anlamlandırmasını sağlayan bir süreçtir ve duygular, insan olmanın en önemli özelliğidir.


#10

SORU:

Duygusal zeka nedir?


CEVAP:

Duygusal zeka ise, kendini harekete geçirebilme, aksiliklere rağmen yoluna devam edebilme, dürtüleri kontrol ederek tatminini erteleyebilme, ruh halini düzenleyebilme, sıkıntıların düşünmeyi engellenmesine izin vermeme, kendini başkalarının yerine koyabilme ve ümit besleyebilme olarak tanımlanmaktadır.


#11

SORU:

Duygusal gelişim ile ilgili kuramsal yaklaşımlardan psikanalitik ve bilişsel teoriyi açıklayınız. 


CEVAP:

Psikanalitik teoriye göre, bağlılığın oluşmasında en önemli nokta, bebeğin beslenme ve diğer bakımı için gerekenlerin zamanında yapılmasıdır. Bu teorinin temsilcilerinden Sigmund Freud; beslenmeyi daha çok anne sağladığı için, bebeğin öncelikle beslendikten sonra yaşadığı haz ile yavaş yavaş annesine (Anne yoksunluğu durumunda birincil bakım veren kişiye) bağlandığını ifade etmektedir. 

Bilişsel teoriye göre, Jean Piaget, bağlılığın gelişmesi ile bilişsel gelişim arasında önemli bir ilişki olduğunu ifade etmiştir. Bebek, beyninin olgunlaşması ve çevresel uyaranların etkisi ile şemalar oluşturur. Giderek, tanıdığı ve tanımadığı kişileri birbirinden ayırt etmeye başlar. Bebek zamanla nesne ve kişi sürekliliğini de kazanır yani bir nesneyi veya kişiyi görmese de var olmaya devam ettiğini bilir. Bu bilişsel beceriler ile birlikte, bağlılık da gelişimini sürdürür. 


#12

SORU:

Duygusal gelişime ilişkin teorilerin en önemli noktalarından biri erken yaşlarda
çocuğun yakın olduğu kişilerle geliştirdiği ...................... ilişkisinin niteliğidir.  

Yukarıda verilen ifadede boş bırakılan yeri uygun şekilde tamamlayınız. 


CEVAP:

Duygusal gelişime ilişkin teorilerin en önemli noktalarından biri erken yaşlarda çocuğun yakın olduğu kişilerle geliştirdiği bağlanma ilişkisinin niteliğidir.


#13

SORU:

Mary Ainsworth’un bağlanma teorisine göre, bağlanma şekilleri kaça ayrılır, açıklayınız.


CEVAP:

Dört farklı bağlanma şekli bulunmaktadır. Bunlar:

Güvenli Bağlanmış Bebek/Çocuk: Güvenli bağ oluşturan bebek, annesi ile aynı ortamda iken rahat ve huzurludur. Annesi yakınında iken oynar, araştırır, rahat ve girişkendir. Annesi uzaklaştığında hafif protesto davranışları sergileyebilir; fakat stres durumlarında annenin yardımcı olacağını bilmektedir. Bebek, anneye tekrar kavuştuğunda ise olumlu duygular yaşar ve duygularını jest ve mimikleriyle ifade eder.
• Güvensiz Kaçınan Bebek/Çocuk: Güvensiz kaçınan bağ oluşturan bebekler, annesi ile aynı ortamda iken annenin varlığından habersizmiş gibi davranmaktadırlar. Çocuk
ile bakım veren kişi arasındaki iletişim, çok azdır. Bakım veren kişi yanından uzaklaştığında pek tepki göstermez ve bakım veren tekrar yanına döndüğünde onunla iletişim içine girmez. Annenin tekrar geri dönmesi de çocuk için bir anlam ifade etmez.
• Güvensiz Dirençli Bebek/Çocuk: Annelerinin yardımcı olacağına ilişkin fazla güven geliştirmeyen çocuktur. Kendine bakım veren kişiyi yanından kısa süre bile olsa ayırmak
istemez ve bu durumu aşırı ağlama davranışıyla protesto eder.
• Güvensiz Dağınık Bebek/Çocuk: Bu tür çocuklar, şaşkın ve korkulu gözükür. Anne
ya da bakım veren kişiden çok korktuğunu gösteren davranışlar sergilerler.


#14

SORU:

Ebeveyn tutumlarına birkaç örnek veriniz. 


CEVAP:
  • otoriter,
  • serbest/ilgisiz,
  • aşırı hoşgörülü,
  • aşırı koruyucu,
  • dengesiz ve kararsız ebeveyn tutumu
  • demokratik tutum olarak

#15

SORU:

Ebeveyn tutumlarının çocukların problem davranışlarıyla ilişkisini, birkaç farklı tutum ve yol açtığı problem davranış ile ilişkilendirerek açıklayınız. 


CEVAP:

Otoriter tutum ile yetiştirilen çocuklar, başkaları ile iletişim kurmada zorlanan, bağımlı, ürkek, huysuz, utangaç, çekingen, rekabeti sevmeyen, okulda ve çevrelerinde başkalarına zarar veren, saldırgan, derslerinde başarısız olan çocuklar durumuna düşebilirler.

Serbest/ilgisiz ebeveyn tutumu ile yetiştirilen çocuklar, kurallara uymakta zorlanırlar ve özellikle ergenlik döneminde suç içerikli davranışlara kolayca karışabilirler.

Aşırı hoşgörülü tutumda yetişen çocuklar, abartılmış bir sevgi ortamında büyüdükleri için
doyumsuz bir kişilik yapısı geliştirebilirler.

Aşırı koruyucu ebeveyn tutumu ile yetişen çocuklar, günlük hayatta sahip olmaları gereken pek çok beceriyi zamanında kazanamazlar.


#16

SORU:

Davranış problemleri nasıl ortaya çıkar? Çocuklarda problem davranış nasıl değerlendirilir?


CEVAP:

Davranış problemleri bireyin gözlenebilen ve ölçülebilen davranışlarında meydana gelir ve çocukların sorunlarını doğru bir şekilde anlamlandırıp, yansıtamaması, kendini ifade edemeyerek, içsel çatışmalarını davranışlarına aktarması şeklinde ortaya çıkar. 

Çocuklarda bir davranışın problem davranış olarak değerlendirilmesi için yaşa uygunluk, aşırılık, süreklilik ve cinsiyete dayalı rol beklentileri ölçütlerinin göz önünde bulundurulması gerekir.


#17

SORU:

Problem davranışların değerlendirilmesinde yaşa uygunluk, aşırılık, süreklilik ölçütlerini kısaca açıklayınız. 


CEVAP:

Yaşa uygunluk: Çocuklarda her ne kadar bireysel farklılıklar olsa da gelişim özellikleri yaşlara göre farklılık göstermektedir. Örneğin iki yaşındaki bir çocuğun izinsiz aldığı bir oyuncak, o yaşlarda mülkiyet kavramı henüz gelişmediği için hırsızlık olarak değerlendirilemez.

Aşırılık: Davranıştaki aşırılık da davranışın değerlendirilmesinde önemlidir. Örneğin, öfke çocuğun kendisine, ailesine, akranlarına ya da eşyalara zarar verme halini alacak kadar aşırılaşmış ise problem davranış olarak değerlendirilebilir.

Süreklilik: Çocuk belirli bir davranışı uzun süre, ısrarlı biçimde devam ettiriyor ise o davranış süreklilik kazanmıştır.


#18

SORU:

Duygu ve davranım bozuklukları nelerdir?


CEVAP:

Duygu ve davranım bozuklukları; korku, yalan söyleme, altını ıslatma (enürezis), dışkı kaçırma (enkoprezis), öfke, parmak emme, tırnak yeme, kıskançlık, çalma, yeme bozuklukları ve uyku bozuklukları şeklinde örneklendirilebilir. 


#19

SORU:

2-7 yaş arasında çocuklarda hangi davranışlar yalan olarak değerlendirilmez?


CEVAP:

2-7 yaşlar arasında çocukların anlattığı abartılı olaylar hayal ve gerçeği ayırt edememelerinden kaynaklandığı için yalan davranışı olarak değerlendirilemez.


#20

SORU:

Dışkı kaçırma davranışını problem davranış olarak tanılanması için ölçütler nelerdir? 


CEVAP:

Tıbben enkoprezis olarak tanımlanan dışkı kaçırmanın tanısının konması için çocuğun 4 yaşından büyük olması ve bu davranışın en az 3 ay süre ve en az ayda bir kez ortaya çıkması gerekir.


#21

SORU:

Çocuklarda izinsiz bir şey alma hangi yaş aralığında "çalma" olarak değerlendirilmez?


CEVAP:

Çocuklarda mülkiyet kavramı 5-7 yaşlar arasında kazanıldığı için, bu yaşlardan önce izinsiz alma davranışı çalma olarak değerlendirilemez. 


#22

SORU:

Çocuklarda görülen yeme bozuklukları konusunda hangi uzmanlardan destek alınmalıdır?


CEVAP:

Yeme bozuklukları yalnızca fizyolojik sorunlardan kaynaklanmayıp ruhsal nedenleri de olduğu için hekim, diyetisyen, psikoterapist ve ilgili diğer uzmanların ortak çalışmalarını gerektiren bir alandır. 


#23

SORU:

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu nedir? Temel belirtileri nelerdir?


CEVAP:

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite, ruhsal nedenlerden çok yapısal bir bozukluktan kaynaklanan, nörolojik temelli bir bozukluktur. Bu bozukluğun üç temel belirtisi bulunmaktadır. Bunlar; dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ve dürtüselliktir. 


#24

SORU:

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun tedavisinde ne kullanılır?


CEVAP:

Tedavide; ilaç tedavisi, davranışçı yöntemler, aile tedavisi, okul işbirliği, destekleyici
uygulamalar kullanılabilir. 


#25

SORU:

Özgül Öğrenme Güçlüğü nedir?


CEVAP:

Özgül öğrenme güçlüğü, bireysel olarak uygulanan standart testlerde, kişinin kronolojik yaşı, ölçülen zeka düzeyi ve aldığı eğitim göz önünde bulundurulduğunda, okuma, matematik ve yazılı anlatımın beklenenin önemli ölçüde altında olmasıdır. 


#26

SORU:

Otizm Spektrum Bozukluğu nedir?


CEVAP:

Otizm Spektrum Bozukluğu; genellikle üç yaşından önce başlayan ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan bir bozukluktur. Bu bozukluğun çevresel etkilerle tetiklenen genetik temelli bir bozukluk olduğu düşünülmektedir. 


#27

SORU:

Çocuklarda görülen problem davranışlar ile ilgili ailelere sunulan destek ve hizmetler nelerdir?


CEVAP:

Rehberlik ve danışmanlık hizmetleri

Sosyal destek

Eğitim hizmetleri


#28

SORU:

Oyun terapistleri kimdir? Ne gibi uygulamalar yapar?


CEVAP:

Oyun terapistleri, oyun terapisi eğitimi alan uzman kişilerdir. Psikologlar, Psikolojik Danışmanlar, Psikoloji Yüksek Lisans /Doktora Mezunları, Çocuk Gelişim Uzmanları, Aile Danışmanlığı Sertifikası alanlar bu eğitime katılabilirler. Oyun terapistleri, çocuklara duygusal sorunlarını ifade edebilmeleri için değişik çeşitte birçok oyun ve oyuncak sunarlar. Çocukların kendilerini sanat, drama ve oyunlar yoluyla ifade edebilmeleri için
fırsat yaratılarak, çocuklar ile iletişim kurmaya, sorunları çözmelerine ve olumsuz davranışlarını değiştirmelerine yardımcı olan bir meslek grubudur.