ÇALIŞMA EKONOMİSİ II Dersi Emek Piyasası Politikaları soru cevapları:

Toplam 20 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

İşsizlik sorunuyla mücadelede izlenen emek piyasası politikaları geleneksel olarak kaç başlık altında sınıflandırılır?


CEVAP:

İşsizlik sorunuyla mücadelede izlenen emek piyasası politikaları geleneksel olarak, işsizlik sigortası, işsizlik yardımı gibi işsizlere gelir desteği sağlamaya yönelik “pasif politikalar” ile işsizliği eğitim, iş yaratma, bilgilendirme ve işe yerleştirme faaliyetleri gibi doğrudan önlemlerle azaltmaya yönelik “aktif politikalar” olarak ikiye ayrılmaktadır.


#2

SORU:

Pasif politikalar işsizlik sorununu hangi yöntemler ile çözmeyi amaçlar?


CEVAP:

Pasif politikalar, işsiz bireylere iş bulmak ya da istihdam yaratmak ve işsizlik oranlarını azaltmak yerine; işsizliğin bireysel ve toplumsal açıdan yarattığı olumsuzlukları gidermeyi amaçlamaktadır. Bu önlemler genel olarak işsizlik sigortası ve işsizlik yardımlarıdır.


#3

SORU:

Aktif politikalar işsizlik sorununu hangi yöntemler ile çözmeyi amaçlar?


CEVAP:

Aktif politikalar işsiz bireyleri doğrudan işsizlikten kurtarmaya yönelik politikalardır. Aktif politikalar işsizliği eğitim, iş yaratma, bilgilendirme ve işe yerleştirme faaliyetleri gibi doğrudan önlemlerle azaltmaya yönelik politikalardır.


#4

SORU:

İşsizlik sigortası nedir?


CEVAP:

İşsizlik sigortası, işsiz kalan bireyin ve ailesinin, işsizliğin ortaya çıkaracağı olumsuzluklardan daha az etkilenmesini ve dolayısıyla toplumsal dengeyi korumayı amaçlayan, sigortacılık tekniğine göre faaliyet gösteren bir sosyal sigorta dalıdır. İşsizlik sigortasının bunun yanında, işsizliği önleyici bir fonksiyonu da vardır. O da işsizlik nedeniyle ortaya çıkan satın alma gücünün düşmesini önleyerek üretimin azalmasını, dolayısıyla toplam talep yetersizliğinden kaynaklanan işsizliğin artmasını önlemesidir.


#5

SORU:

İşsizlik sigortası genellikle hangi ülkelerde uygulanmaktadır?


CEVAP:

İşsizlik sigortası, çalışanları kendi istek ve kusurları dışında sebeplerle meydana gelecek işsizliğe bağlı gelir kayıplarına karşı koruma sağlayan bir sistemdir. İşsizlik sigortası yakın zamana kadar sadece gelişmiş ülkelerde varlığını sürdürmüş ve çok kısıtlı sayıda gelişmekte olan ülkede kullanılmıştır. Fakat 1990’lı yıllarda birçok gelişmekte olan ülke de işsizlik sigortası sistemlerini hayata geçirmiştir. Özellikle çok sert yapısal dönüşümlerin yaşandığı Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde ortaya çıkan yüksek işsizliğe karşı işsizlere koruma sağlamak amacıyla bu programlar kullanılmaya başlanmıştır.


#6

SORU:

İşsizlik ödemeleri hangi ülkede sınırsız bir süre ile destek sağlamaktadır?


CEVAP:

İşsizlik ödemeleri Belçika haricinde sınırlı bir süre için yapılmaktadır. Ancak birçok ülkede işsizlik sigortasından faydalanma hakkını kaybetmiş veya hiç kazanamamış kişilere yardım sağlayan işsizlik desteği (unemployment assistance) programları mevcuttur.


#7

SORU:

İşsizlik sigortalarında ödeme süresi ve miktarı genellikle hangi faktörlere bağlı olarak belirlenmektedir?


CEVAP:

Ödeme süresi bazı ülkelerde kişinin yaşı, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin varlığı veya bölgedeki işsizlik oranı gibi faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Ödemelerin miktarı çoğunlukla işsizin çalışırken elde ettiği ücrete bağlı olarak belirlenmekte ancak bazı ülkelerde geçmiş ücretten bağımsız sabit bir ödeme söz konusu olabilmektedir (örneğin İngiltere).


#8

SORU:

İşsizlik sigortasının finansmanı genellikle nasıl sağlanmaktadır?


CEVAP:

Sistemin finansmanı genellikle işveren ve çalışan katkılarına bağlı olarak sağlanmaktadır. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerde devlet de sisteme doğrudan katkıda bulunmaktadır. Diğer ülkelerde devlet sistemin olası açıklarını kapatmakla yükümlüdür.


#9

SORU:

İşsizlik yardımı ve işsizlik sigortası arasındaki en temel fark nedir?


CEVAP:

Pasif politikaların araçlarından bir diğeri de işsizlik yardımıdır. İşsizlik yardımını işsizlik sigortasından ayıran temel farklılık, işsiz kalan kişinin pirim ödemiş olma zorunluluğunun olmamasıdır. Dolayısıyla işsizlik yardımının finansmanı tamamen kamu tarafından karşılanır.


#10

SORU:

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) aktif emek politikalarını nasıl tanımlamaktadır?


CEVAP:

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) aktif emek piyasası politikalarını, “emek piyasasını ve işçilerin işle ilgili niteliklerini geliştirmek ve daha etkin bir emek piyasasını teşvik etmeye yönelik önlemler” olarak tanımlamaktadır.


#11

SORU:

Aktif politikaların öncelikli hedefini hangi kişi ya da gruplar oluşturur?


CEVAP:

Aktif politikalar genelde işsizlikten en fazla etkilenen gruplara ve bölgelere yöneliktir. Öncelikli hedef kitlesi ise uzun dönemli, genç, kadın, göçmen ve engelli işsizler gibi emek piyasasında iş bulma şansları oldukça zayıf olan gruplardır.


#12

SORU:

Aktif politikaların emek piyasası üzerindeki olumlu etkileri nelerdir?


CEVAP:

Aktif istihdam programları işsizlik sürelerini kısaltarak işsiz bireylerin daha verimli iş aramalarını sağlar. Özellikle gençler, uzun dönemli işsizler ve kadın işsizler gibi işverenlerin ayırımcı tutumuna maruz kalan dezavantajlı grupların emek piyasası dışında kalmalarını önler. Aktif politikalarla bireyler işsizlikten kurtularak istihdamın ve dolayısıyla da vergi tabanının genişlemesi sağlanacak, aynı zamanda da işsizlik sigortası ve işsizlik yardımı üzerindeki yük hafifleyecektir.


#13

SORU:

Aktif politikaların emek piyasası üzerindeki olumsuz etkileri nelerdir?


CEVAP:

Aktif politikaların bu olumlu etkilerinin yanında, çoğu uygulamadan kaynaklanan bazı olumsuz etkilerinden de söz edilebilir. Aktif programlar oluşturulurken bazı dezavantajlı gruplar hedeflenir. Ancak bu hedeflemenin isabetli yapılamaması durumunda bir etkinlik kaybı ortaya çıkabilir. Bir diğer olumsuzluk, belirli grupların istihdamının sübvanse edilmesinin diğer grupların istihdamını azaltmasıdır. Yani, gençlere yönelik istihdam sübvansiyonunun yetişkin işçilerin işsiz kalmasına neden olmasıdır. Bu durumda aslında işsizlik azalmamakta, sadece işsiz kalan gruplar değişmektedir. Aktif emek piyasası politikalarının bir başka istenmeyen etkisi de ekonominin genişleme dönemine geçilip de uygulanan sübvansiyonlar kaldırılmak istenildiğinde, çeşitli baskı gruplarının uygulamanın devamı yönünde lobi oluşturmalarıdır.


#14

SORU:

Aktif emek piyasası politikalarından Bilgilendirme ve İşe Yerleştirme Hizmetlerinin önemini belirtiniz.


CEVAP:

Emek piyasasında emek arz ve talebi çoğu zaman birbiriyle karşılaşamaz. Emeğini arz eden işçi, emek piyasasının iyi organize edilmeyişi nedeniyle işsiz kalırken, diğer taraftan emek talep eden müteşebbis de aradığı vasıfları taşıyan emeğin varlığından haberdar olamamaktadır. Gerek iş arayanları gerek müteşebbisleri ve gerekse de ülke ekonomisini yakından ilgilendiren bu sorunu ortadan kaldırabilmek için emek piyasasında emeğini arz edenlerle emek talep edenler arasındaki aracılık faaliyetleri önem kazanmaktadır.

İşe yerleştirme hizmeti, genelde bir kamu hizmeti olarak nitelenip kamu tekeli altında gelişim göstermiştir. Özellikle işe yerleştirmede çalışanların istismarının olumsuz birtakım sorunlara yol açması, bu hizmetin bir kamu hizmeti olarak verilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Diğer taraftan, işgücü planlaması ve eğitim politikalarının yanısıra, birtakım ekonomik nedenler de geçmişte işe yerleştirme hizmetlerinin kamu hizmeti olarak verilmesinde ve bu alanda kamu tekelinin oluşmasında etkili olmuştur.


#15

SORU:

İstihdam sübvansiyonlarının amacı nedir?


CEVAP:

İstihdam sübvansiyonlarının amacı, ekonominin daralma ve gerileme dönemlerinde, emek piyasasında iş bulma şansı çok zayıf olan işsiz gruplarının (gençler, niteliksiz işçiler, engelliler gibi) istihdam olanaklarının arttırılmasıdır.


#16

SORU:

İstihdam sübvansiyonları hangi yollarla gerçekleştirilir?


CEVAP:

İstihdam sübvansiyonları, işverenlerin işgücü maliyetlerinin azaltılması suretiyle gerçekleştirilir. Bu maliyetler iki yolla düşürülebilir: Birincisi, doğrudan ücret yapısının değiştirilmesi yoludur. Bir diğer yol ise ücretler üzerinden alınan vergilerin düşürülmesi ya da ücret sübvansiyonları gibi ücret dışı işgücü maliyetlerinin düşürülmesidir. Her iki yaklaşımın da amacı, emek talebini arttırmaktır.


#17

SORU:

İstihdamı arttırmaya yönelik sübvansiyonların etkinliği nelere bağlıdır?


CEVAP:

İstihdamı arttırmaya yönelik sübvansiyonların etkinliği, bu sübvansiyonların türüne ve uygulanacağı iş piyasasının yapısına bağlıdır. Öncelikle, işverenin bu sübvansiyonların niteliği ve firmaya sağlayacağı katkı konusunda bilgi sahibi olması gerekir. Eğer, hedef kitlenin (sübvanse edilen işgücünün) talep esnekliği düşükse, sübvansiyonların yüksek olması gerekecektir. Bir diğer konu, hedef kitlenin büyüklüğüdür. Bir taraftan programa dahil olan grup genişledikçe, maliyetler yükselirken diğer yandan, daha dar bir hedef kitlenin belirlenmesi ise işverenlerin programa olan ilgisini azaltacaktır. Buradaki en uygun yaklaşımı, programın uygulanacağı iş piyasasının yapısı ve şartları belirleyecektir. Özellikle, işsizlik oranının yüksek olduğu durumlarda, hedef kitleye yönelik ücret sübvansiyonları işsizliğin azaltılmasından ziyade, onun yeniden dağıtılması sonucunu doğurabilir.


#18

SORU:

İş yaratma programlarının hedef kitlesini öncelikli olarak kimler oluşturmaktadır?


CEVAP:

İş yaratma programları iş bulmaları çok güç olan işsizlere yönelik olarak geliştirilmiş programlardır. Dolayısıyla katılımcılarının büyük bir kısmını uzun dönemli işsizler oluşturmaktadır. Özellikle 1980’li yıllarda, uzun dönemli işsizlerin toplam işsizler içersindeki oranında meydana gelen hızlı artış, iş yaratma programlarının da önemini arttırmıştır.


#19

SORU:

Girişimciliğin teşvik edilmesine yönelik önlemler nelerdir?


CEVAP:

İşsizlere iş bulmalarında yardımcı olmaya yönelik bir diğer aktif program da onların kendi işlerini kurmalarının desteklenmesidir. İşsizlerin kendi işlerini kurmalarının teşvik edilmesi, bu amaçla teknik yardım ve düşük faizli kredi sağlanması, girişimcilik eğitimi verilmesi, yeni bir işletme kurabilmek için gerekli prosedürün daha kısa bir sürede tamamlanmasının sağlanması, girişimciliği engelleyen hukuki ve idari düzenlemelerin, özellikle küçük ve orta boy işletmeler açısından önemli bir sorun teşkil eden muhasebe ve vergi prosedürlerinin basitleştirilmesi, girişimcilik kültürünün oluşturulması, girişimciliğin teşvik edilmesine yönelik önlemler arasında sayılabilir.


#20

SORU:

Hangi kamu kuruluşu, ülkemizde gerek aktif gerekse pasif emek piyasası politikalarını yürütmekle yükümlüdür?


CEVAP:

İŞKUR, Türkiye’de gerek aktif gerekse pasif emek piyasası politikalarını yürütmekle yükümlü kamu kuruluşudur.