CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK NESRİ Dersi Cumhuriyet Devri Türk Nesri soru cevapları:

Toplam 25 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Dilin kullanım alanları nelerdir?


CEVAP:

Yüzyıllar içinde yaşamın hemen her alanında kullanılarak gelişip zenginleşen dilin birçok farklı kullanımı söz konusudur. Bunlar; sözlü dil/konuşma dili, yazılı dil/yazı dili, manzum dil, mensur dil, günlük dil, edebiyat dili ve bilim dilidir.


#2

SORU:

Nesir ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Sözlükte “yayma, saçma, dağıtma” anlamına gelen Arapça kökenli “nesir”in kavram anlamı; “manzum olmayan söz veya yazı”dır. Daha geniş biçimde tanımlamak gerekirse nesir; “herhangi bir duygu, düşünce, olay vb. şeylerin, dilin doğal yapısına, gramer kurallarına uygun bir biçimde ve düz cümleler hâlinde yazılı veya sözlü olarak ifadesi”dir.


#3

SORU:

Manzum ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Nazım hâlinde; yani vezinli ve kafiyeli biçimde söylenmiş söz.


#4

SORU:

Nesir ile Manzum arasında nasıl bir farklılaşma bulunmaktadır?


CEVAP:

Nesrin en belirgin yönü ve temel şartı, ait olduğu dilin doğal hâli ve bu hâlin kuralları çerçevesinde hayat bulmuş olmasıdır. Nesir, “nazım”da vazgeçilemez olan kafiye ve vezni reddeder; yani manzum değildir. Ayrıca mısralar hâlinde değil, düz cümleler hâlindedir. Öte yandan nesir dili, nazım diline göre çok daha açık ve açıklayıcıdır. Onun varlık sebebi, taşıdığı anlamı, en açık ve anlaşılır biçimde ifade edebilmektir. Bir başka ifadeyle, nazımda ahenk-ritim endişesi daha ön planda yer alırken nesirde, düşüncelerin dilin doğal yapısı içindeki ifadesi önem kazanır.


#5

SORU:

Nesrin birimleri nelerdir?


CEVAP:

Nesrin en küçük birimi; bir fikri, duyguyu, hareketi, işi, bir hüküm hâlinde ifade eden cümle’dir. Cümlelerin mantıklı bir sıra içinde, anlam veya fikir çekirdeği etrafında toplanması ise paragraf’ı; paragrafların hem anlam hem yapı bakımından birlik ve bütünlüğü ise metin’i meydana getir.


#6

SORU:

Nesir’in türleri nelerdir?


CEVAP:

Nesir, kendi içinde önce sözlü nesir, yazılı nesir; yazılı nesir de edebî nesir ve edebî olmayan nesir olmak üzere ikiye ayrılır. Bir başka yaklaşımla, kullanım alanı ve bundan kaynaklanan niteliklerine göre dil ürünlerini üç gruba ayırmak gerekir. Bunlar; günlük dil, bilim dili ve edebiyat dili’dir. Bunlardan sadece edebî dil ekseninde var olan nesirler edebî nesir, diğer dillerle kaleme alınan nesirler ise edebî olmayan; didaktik nesirlerdir.


#7

SORU:

İslamiyet öncesi Türk nesrinin ilk örnekleri nelerdir?


CEVAP:

İslamiyet öncesi Türk nesrinin başlangıç tarihi hakkında kesin bir bilgiye ulaşmak oldukça zordur. Sözlü edebiyat devri ürünü durumundaki sav’ları, bu dönemin ilk nesir örnekleri olarak kabul etmek mümkündür. Yenisey (V. ve VI. yy.) ve -özellikle- Orhun Yazıtları (VIII. yy.), yazılı edebiyat dönemi Türk nesrinin ilk ve en önemli örnekleridir.


#8

SORU:

İslamiyet sonrası Türk nesrinin ilk örnekleri nelerdir?


CEVAP:

İslamiyet’i kabul edişten bir süre sonra XI. yüzyılda Karahanlılar bölgesinde bu dönemin eserleri ortaya çıkmaya başlar. Bunların başında da Kutadgu Bilig, Atabetü’l-Hakâyık ve Divanu Lügati’t-Türk yer alır. Daha sonra Harezm sahasına ait Rabguzî’nin Kısas-ı Embiyâ’sı, Altınordu sahasına ait Kerderli Mahmud b. Ali’nin Nehcü’l-Ferâdis’i, Altınordu sahasına ait Kodeks Komanikus, Çağatay sahasına ait Ali Şir Nevâî’nin Mecâlisü’n-Nefâis ve Muhakemetü’lLugateyn’i, Ebulgazi Bahadır Han’ın Şecere-i Türk ve Şecere-i Terâkime’si ve ilk Kur’ân tercümeleri, İslami dönemin ilk nesir örnekleri olarak anılabilir.


#9

SORU:

Halk edebiyatı nesir örnekleri nelerdir?


CEVAP:

Bütünüyle halkın malı olan bu nesir, büyük ölçüde sözlü geleneğe bağlıdır. Ağızdan ağıza veya nesilden nesle sözlü olarak aktarıla gelmiştir. Masallar, efsaneler, menkıbeler, hikâyeler, mizahi fıkralar, halk nesrinin belli başlı türlerini oluşturur. Halk nesrinin temel özelliği, halk dili ile ifade edilmiş olmasıdır.


#10

SORU:

Divan edebiyatında nesir örnekleri nelerdir?


CEVAP:

Divan edebiyatında nesir denilince, Tanzimat yıllarına kadar sadece inşa denilen süslü nesir akla gelmiş; bunun dışındaki nesirler edebiyattan sayılmadığı için dikkate alınmamıştır. Genellikle tarih, destan, hikâye, seyahatname, biyografi, mektup ve didaktik eserler gibi türler etrafında hayat bulan divan nesri, topluca değerlendirildiğinde, birbirinden bazı noktalarda farklılıklar gösteren üç gruba ayrıldığı görülür. Bunlar: Sade Nesir, Orta Nesir ve Süslü Nesir’dir.


#11

SORU:

Sade nesrin temel özelliği nedir?


CEVAP:

Yer yer diğer iki nesir türünde de yer alan birtakım dil ve üslup özellikleri görülmesine rağmen sade nesrin temel niteliği, halk dili veya konuşma diline yakın özelliklere sahip olmasıdır. Yalınlık, açıklık, doğallık, düşünce ve olayların doğrudan doğruya ifadesi, sade nesrin asıl özellikleridir. Onda sanat yapma düşünce ve gayreti söz konusu değildir.


#12

SORU:

Sade nesre ne gibi örnekler verilebilir?


CEVAP:

Kur’ân tefsirleri, hadis kitapları, menkıbevi İslam tarihleri, fütüvvetnameler, menakıpnameler, gazavatnameler, dinî-destani halk kitapları, halk hikâyeleri, halka mahsus tasavvuf, ahlak kitapları, sade nesrin hâkim olduğu eserlerdir


#13

SORU:

Orta nesrin temel özelliği nedir?


CEVAP:

Medrese eğitimi almış, üst zümrelerin içinde veya onlarla çeşitli seviyelerde ilişkisi olan yazarların çoğu orta nesri tercih etmiştir. Zaman zaman süslü nesrin unsurlarına da bünyesinde yer veren, bu nedenle halkın konuşma dilinden uzaklaşan orta nesirde temel amaç, sanat yapmaktan çok düşüncenin okuyucuya iletilmesidir.


#14

SORU:

Orta nesre ne gibi örnekler verilebilir?


CEVAP:

Nâimâ’nın Tarih’i, Katip Çelebi’nin Mîzân’ül-Hak’ı, Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’si, Koçi Bey’in Risale’si ve bazı dinî eserler, fetvalar, sefaretnameler, orta nesrin örnekleridir.


#15

SORU:

Süslü nesrin temel özelliği nedir?


CEVAP:

Fatih Sultan Mehmet devrinden itibaren (XV. yüzyıl) görülmeye başlayıp gittikçe gelişen süslü nesir (inşa), sanat endişesi ekseninde var olan ve divan şiiri etkisi altında kalan nesir türüdür. Yüzyıllarca tek edebî nesir olarak kabul edilen süslü nesirler, yoğun Arapça ve Farsça kelime ve tamlamaları, bol secileri, uzun cümleleri ve yapay yapısı ile diğer iki nesir türünden ve halk dilinden tamamen uzak ve farklıdır.


#16

SORU:

Süslü nesre ne gibi örnekler verilebilir?


CEVAP:

Veysî ve Nergisî’nin kalemlerinde en üst noktaya ulaşan süslü nesir, Âşık Çelebi, Hasan Çelebi, Sâlim, Safayî tezkirelerinde; Hoca Sadedin ve Karaçelebizâde Abdülaziz tarihlerinde; Sinan Paşa’nın Tazarrunâme’sinde örneklerini bulmuştur.


#17

SORU:

Tanzimat sonrası Türk nesrinin temel sebebi nedir?


CEVAP:

Tanzimat nesrinin ilk örnekleri resmî yazışmalardır. Çeşitli alanlarda gereksinim duyulan “ıslahat” hareketlerinde halkın desteğini almak isteyen yönetim, bu konularda halkı bilgilendirmek ihtiyacını duyar. Bu ihtiyaç, ister istemez halkın anlayabileceği bir dili kaçınılmaz kılar. Bu zeminde doğan yeni nesir, bir adım sonra devrin aydın ve sanatkârlarının çabalarıyla gelişip alanını genişletir. Çünkü aydın ve sanatkârlar için de halka hitap etmek esastır.


#18

SORU:

Yeni Lisan ve Milli Edebiyat hareketlerinin altında yatan temel düşünceler nelerdir?


CEVAP:
  1. Arapça ve Farsça gramer kurallarına göre tamlama yapılmaması; bazı küçük ayrılıklar dışında (fevkalâde, darb-ı mesel, sevk-i tabiî gibi) Arapça ve Farsça tamlamaların kullanılmaması;
  2. Arapça ve Farsça çoğul eklerinin (kâinât, inşaât, ahlak, müslüman gibi klişe hâline gelmişler müstesna) kullanılmaması;
  3. Arapça ve Farsça edatların (ama, şayet, şey, keşke, lâkin, hem, hemen, henüz, yani müstesna) kullanılmaması;
  4. Arapça ve Farsçadan dilimize geçmiş ve halk tarafından benimsenmiş (Türkçeleşmiş) kelimelerin korunması ve söylendiği gibi yazılması;
  5. Konuşma dilinin özünü oluşturan İstanbul Türkçesinin yazı dili hâline getirilmesi;
  6. Diğer Türk lehçelerinden kelime alınmaması;
  7. Unutulmuş (arkaik) Türkçe kelimelerin diriltilmeye çalışılmaması.

#19

SORU:

Cumhuriyet Dönemi’nde dilin ve nesrin gelişimini etkileyen etmenler nelerdir?


CEVAP:

Harf Devrimi, Türk Dil Kurumunun kurulması, basın-yayın olanaklarının gelişmesi, okuma-yazma ve okullaşma oranının artması, dilde özleştirme çalışmaları, Cumhuriyet Dönemi’nde dilin ve nesrin gelişimini etkilemiştir.


#20

SORU:

Harf devrimi ne zaman yapılmıştır?


CEVAP:

Cumhuriyet sonrasında dil ve kültürümüzdeki en önemli gelişmelerin başında, 3 Kasım 1928’de gerçekleştirilen Harf Devrimi gelir.


#21

SORU:

Türk Dil Kurumu’nun kuruluş amacı nedir?


CEVAP:

Türk Dil Kurumu, 12 Temmuz 1932’de bizzat Atatürk’ün yönlendirmesiyle kurulmuştur. Amacı; Türk dili üzerinde araştırma ve incelemeler yaparak problemlerinin ortadan kaldırılması, zenginleştirilmesi ve ortak bir dil bilinci oluşturulmasıdır.


#22

SORU:

Cumhuriyet döneminde gerçekleştirilen sözlük çalışmaları nelerdir?


CEVAP:

Cumhuriyet Dönemi’nde Türk Dil Kurumu, Türkiyat Enstitüsü, Millî Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve çeşitli bakanlıklar ve üniversitelerde Türk dili üzerine pek çok derleme, tarama, gramer ve sözlük çalışmaları yapılmıştır. Sekiz ciltlik Tarama Sözlüğü (1943- 1976), on iki ciltlik Derleme Sözlüğü (1963-1983), Karşılaştırmalı Lehçeler Sözlüğü (1992), çeşitli meslek veya bilim dallarıyla ilgili terim sözlükleri (Dilbilim Terimleri Sözlüğü, Biyoloji Terimleri Sözlüğü, Eğitim Terimleri Sözlüğü, Toplumbilim Terimleri Sözlüğü, Matematik Terimleri Sözlüğü vb.), gerçekleştirilen sözlük çalışmaları arasında yer alır. İlk ciddi Türkçe sözlük olan ve 1901’de yayımlanan Şemsettin Sami’nin hazırladığı Kamus-ı Türkî’de toplam 35.000 kelime yer alırken Türk Dil Kurumunun yayımladığı son Güncel Türkçe Sözlük’te 100.000’nin üzerinde kelime bulunmaktadır.


#23

SORU:

Cumhuriyet dönemi nesri kaça ayrılır?


CEVAP:

Cumhuriyet Dönemi Türk nesri, zamana bağlı kendi iç değişmeleri dikkate alındığında iki döneme ayrılabilir. Bu iki dönem; 1923-1940 dönemi Türk nesri ve 1940 ve sonrası dönem Türk nesridir.


#24

SORU:

Cumhuriyet Dönemi’nde nesir türleri nelerdir?


CEVAP:

Cumhuriyet Dönemi Türk nesrini; edebî nesir, bilimsel ve öğretici nesir ve günlük nesir olarak sınıflandırmak mümkündür.


#25

SORU:

Terim ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Bir kelime veya kelime grubunun, sözlük anlamının dışında ve belli bir bilim dalı veya meslek sahasında kullanılmak üzere yeni bir anlam kazanması. Örnek: Vezin, kafiye, mısra, beyit kelimeleri edebiyat alanının terimleridir.