DIŞ TİCARETE GİRİŞ Dersi TÜRKİYE'NİN DIŞ TİCARETİ soru cevapları:
Toplam 62 Soru & Cevap#1
SORU: Dış ticaretin bir ülkenin ekonomisindeki yeri nasıl ortaya konulur?
CEVAP: Dış ticaretin bir ülkenin ekonomisindeki yeri, o ülkenin milli geliri içindeki yeri ile ortaya konabilmektedir. Milli gelirin içinde uluslararası ticaret dolayısıyla yaratılan katma değer ne kadar yüksekse o ülke o kadar dışa açık bir ülke olarak nitelendirilir. Yani bir ülkenin dışa açıklık derecesi hakkında o ülkenin dış ticaretinin mili gelir içindeki payından fikir edinilebilir.
#2
SORU: Dünya ihracatı ve ithalatı rakamlarının birbirlerine yakın olma sebebi nedir? Açıklayınız?
CEVAP: Dünya ihracatı ile dünya ithalatı rakamları birbirlerine çok yakındır. Bunun nedeni dünyada gerçekleştirilen ihracat, ihracat yapan ülkeler için ihracat olarak değerlendirilirken bu malları satın alan ülkeler için ise ithalat olarak değerlendirilir. Dolayısıyla dünya ihracatı bir anlamda dünya ithalatı anlamına gelmektedir. Aslında gerçek anlamda kayıpsız şekilde gerçekleştirilen ihracat ve ithalat tam olarak kayıt altına alınabilse, mallar gümrüklerden giriş ve çıkış esnasında kayıtlarda herhangi bir hata olmasa bu iki rakamın birbirine tam olarak eşit çıkması gerekmektedir. Dünya ithalat ve ihracat rakamlarının farklılaşmasının nedenleri bu gibi hata ve eksikliklerdir.
#3
SORU: Türkiye’nin 2010 yılındaki ihracat ve ithalat oranı ülkeye göre ne kadardır?
CEVAP: Türkiye, incelenen dönemin sonu olan 2010’da dönem başına göre yaklaşık 114 milyar ABD Doları tutarında ihracat ve 185,5 milyar ABD Doları tutarında da ithalat gerçekleştirmiştir.
#4
SORU: Türkiye’nin 2010 yılındaki ihracat ve ithalat oranı dünya ihracat ve ithalatına göre ne kadardır?
CEVAP: 2010 yılında dünya ihracat ve ithalatına göre Türkiye’nin ihracatı oranı 15.237.000 ve ithalat oranı ise 15.402.000’dir.
#5
SORU: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu yıl olan 1923’de ihracat ve ithalat oranları ne durumdadır?
CEVAP: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu yıl olan 1923’de ihracatı 50,7 milyon ABD Doları ithalatı ise 86,8 milyon ABD Doları tutarında gerçekleşmiş ve dış ticaret 36 milyon ABD Doları açık vermiştir.
#6
SORU: Hangi yıldan sonra Türkiye’nin ithalatı ihracatından hep fazla olmuştur?
CEVAP: 1947 yılında ihracat 223,3 milyon, ithalat 244,6 milyon ABD Doları düzeyine gelirken, dış ticaret açığı 21,3 milyon ABD doları tutarında gerçekleşmiştir. 1947 yılından bugüne kadar Türkiye’nin ithalatı ihracatından hep fazla olmuş ve dış ticaret her yıl açık vermiştir. Yani dış ticaretin fazla verdiği en son yıl 1946 yılı olmuştur.
#7
SORU: Türkiye’nin 2007-2010 dönemleri arasında ihracatı dünyadaki diğer bölgelere ve bu bölgelerde yer alan ülkelere göre ne şekildedir?
CEVAP: Dünya ihracatı 2007’de 14 trilyon ABD Doları tutarından yaklaşık %9 oranında artarak 15,2 trilyon ABD Doları’na yükselmiştir. Bölgeler düzeyinde ihracat incelendiğinde 2010 yılında %36’9 payla Avrupa kıtası dünya ihracatından en büyük payı alan bölge olurken, Asya kıtası %33,2’lik payla ikinci en büyük paya sahip bölge olmuştur. Türkiye’nin dünya ihracatı içindeki durumu da ortaya konmaktadır. Türkiye 2010 yılı itibarı ile 114 milyar dolarlık ihracatı ile dünya ihracatının % 0,75’ini gerçekleştirmektedir.
#8
SORU: Türkiye’nin 2007-2010 dönemleri arasında ithalatı dünyadaki diğer bölgelere ve bu bölgelerde yer alan ülkelere göre ne şekildedir?
CEVAP: Dünya ithalatı 2007’de 14,3 trilyon ABD Doları tutarından yaklaşık %9 oranında artarak 15,4 trilyon ABD Doları’na yükselmiştir. Bölgeler düzeyinde ithalat incelendiğinde 2010 yılında %38,4 payla Avrupa kıtası dünya ithalatında en büyük payı alan bölge (ihracatta olduğu gibi) olurken, Asya kıtası (yine ihracatta olduğu gibi) %31,4 payla ikinci en büyük paya sahip bölge olmuştur. İhracata nazaran Türkiye’nin ithalatı dünya ithalatından daha yüksek bir pay almaktadır. Türkiye 2010 yılı itibarı ile 185,5 milyar ABD doları tutarında ithalat ile dünya ithalatının % 1,2’sini gerçekleştirmektedir.
#9
SORU: Türkiye’de hangi dönemde ithalata sınırlamalar getirilmiştir ve sebebi nedir?
CEVAP: II. Dünya Savaşı sonrasında uluslararası gelişmeler, Türkiye’nin de uluslararasında var olma çabaları, 1950’li yıllarda çok partili rejime geçiş ve dış yardımların alındığı dönemler olurken Türkiye dış ticareti açıklar vermeye başlamıştır. Bu sorun dolayısıyla 1953 yılında ithalata sınırlamalar getirilmiştir. 1960’lı yıllarda planlı ekonomiye geçişle birlikte ithal ikameci bir sanayi politikası benimsenmiş ve 1980’li yıllarına başına kadar ithalat kontrol altında tutulmuştur.
#10
SORU: 1980-2011 yılları arasında Türkiye’nin ihracat değerleri incelendiğinde hangi yıl en fazla ABD Doları seviyesine ulaşılmıştır?
CEVAP: Türkiye’nin ihracat değerleri incelendiğinde 1980 yılında 2,9 milyar ABD Doları tutarında olan ihracat değeri bazı yıllar küçük azalmalar yaşasa da (1983, 1986, 1989, 1999) sürekli artarak 2008 yılında 132 milyar ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. 2009 yılında Küresel Finansal Krizin etkileri ile 102,1 milyar ABD Doları tutarına gerileyen Türkiye’nin ihracatı 2010’da 113,8 ve 2011’de 2008’deki seviyeyi de geçerek 134,9 milyar ABD Doları tutarına ulaşmıştır.
#11
SORU: 1980-2011 yılları arasında Türkiye’nin ihracat değerleri incelendiğinde hangi yıllarda en fazla ABD Doları azalış seviyesine ulaşılmıştır?
CEVAP: İncelenen dönem itibarı ile Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar 1986 yılında bir önceki yıla göre %6,3 ve 2009’da %22,6 (incelenen dönem itibarı ile en yüksek azalış 2009 yılında olmuştur) oranındaki azalışlarla gerçekleşmiştir.
#12
SORU: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki ilk yıllarda Türkiye’nin ihraç ürünleri neler olmuştur?
CEVAP: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki ilk yıllarda Türkiye ihraç ürünleri genellikle tarıma dayalıydı. İlerleyen yıllarda imalat sanayinin gelişme süreciyle birlikte sanayi ürünlerinin de ihracatı artmış ve bugün önemli bir kısmı katma değeri yüksek sanayi ürünlerinin yoğun olduğu bir ihracat yapısı oluşmuştur.
#13
SORU: 1980-2011 yılları arasında Türkiye’nin ithalat değerleri incelendiğinde hangi yıl en fazla ABD Doları seviyesine ulaşılmıştır?
CEVAP: Türkiye’nin ithalat değerleri incelendiğinde 1980 yılında 7,9 milyar ABD Doları tutarında olan ithalat değeri bazı yıllar azalmalar yaşasa da (1982, 1986, 1991, 1994, 1998, 1999, 2001) sürekli artarak 2008 yılına kadar 201 milyar ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. 2009 yılında Küresel Finansal Krizin etkileri aynı ihracatta olduğu gibi ithalatı da etkilemiş ve 140,9 milyar ABD Doları tutarına gerileyen Türkiye’nin ithalatı 2010’da 185,5 ve 2011’de 2008’deki seviyeyi de geçerek 240,8 milyar ABD Doları tutarına ulaşmıştır.
#14
SORU: 2002-2011 yılları arasında temel sektörlere göre Türkiye’nin ihracatına bakıldığında en fazla ihraç edilen ürün grubu ve oranı nedir?
CEVAP: Türkiye’nin temel sektörler çerçevesinde ihracatı büyük oranda imalat sanayi tarafından gerçekleştirilmektedir. İncelenen dönemde 2002’de 33,7 milyar ABD Doları tutarında ihracat imalat sanayi sektöründen gerçekleştirilmiştir ki 2002 yılının toplam ihracatının 36 milyar ABD Doları tutarında olduğu düşünüldüğünde bu toplam ihracatın neredeyse tamamına yakınını ifade eden %93’lük bir orandır. Bu oran hemen hemen tüm dönem boyunca bu şekilde sürerek, 2011 yılında 125,9 milyar ABD Doları düzeyine yükselmiştir. Mal ihracatın da temel sektörler içerisinde ikinci en büyük pay ise tarım ve ormancılık ürünlerine aittir. Tarım ve ormancılık ürünlerinin toplam ihracat içindeki payı 2002’de %4 iken 2011’de bu oran %3’e gerilemiştir.
#15
SORU: 1980-2011 yılları arasında Türkiye’nin ithalat değerleri incelendiğinde hangi yıllarda en fazla ABD Doları azalış seviyesine ulaşılmıştır?
CEVAP: İncelenen dönem itibarı ile Türkiye ithalatının azaldığı yıllara bakıldığında; en yüksek azalışlar bir önceki yıla göre 1994’te *,9, 2001’de %24 ve 2009’da %30,2 (incelenen dönem itibarı ile en yüksek azalış 2009 yılında olmuştur) oranındaki azalışlarla gerçekleşmiştir.
#16
SORU: 1980-2011 yılları arasında Türkiye’nin dış ticaret dengesi ne durumdadır?
CEVAP: Türkiye’nin dış ticaret dengesi incelendiğinde incelenen 1980-2011 dönemi boyunca ithalat değeri ihracat değerinden hep fazla olmuş ve dış ticaret dengesi hep negatif (-) değerde olmuş, yani dış ticaret hep açık vermiştir. 1980’de -4,9 milyar ABD Doları tutarında olan dış ticaret açığı, 2011’de dönem boyunca en yüksek değerine ulaşarak -105,9 milyar ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. Türkiye’nin en düşük dış ticaret açığı ise 1988 yılında -2,6 milyar ABD Doları tutarla gerçekleşmiştir.
#17
SORU: 2011 yılında geniş ekonomik grupların sınıflamasına göre Türkiye’nin ihracatı ne şekildedir?
CEVAP: Türkiye’nin ihracatının geniş ekonomik grupların sınıflamasına göre durumu yer almaktadır. Bu tabloya göre 2011 yılı itibarı ile ihracat içinde en büyük pay %50’lik oranla ara mal ihracatına (67,9 milyar ABD Doları) aitken, %38 payla ikinci sırada tüketim malları (52,2 milyar ABD Doları) ve %10 payla üçüncü sırada ise yatırım malları (14,1 milyar ABD Doları) ihracatı gelmektedir. İncelenen dönemin başlangıcı olan 2005 yılında ise en büyük pay %47,4 ile tüketim malları ihracatına aitken (34,8 milyar ABD Doları), %41 payla ikinci sırada ara malları (30,2 milyar ABD Doları) ve %10 payla üçüncü sırada ise yatırım malları (7,9 milyar ABD Doları) ihracatı gelmektedir.
#18
SORU: Türkiye’nin 1980-2011 yılları arasında ihracatın ithalatı karşılama oranlarına bakıldığında 1980 ve 1988 yıllarında oranlar ne şekildedir?
CEVAP: Türkiye’nin 1980-2011 dönemi itibarı ile ihracatın ithalatı karşılama oranları değerleri de yer almaktadır. Buna göre 1980’de %36,8 olan Türkiye’nin ihracatının ithalatı karşılama oranı dönem sonu olan 2011’de %56,6 oranına yükselmiştir. Dönem içerisinde ihracatın ithalatı karşılama oran en yüksek değerine 1988 yılında %81,4’lük bir oranla ulaşırken, en düşük değeri olan %36,8 oranı ise 1980 yılında gerçekleşmiştir.
#19
SORU: 2011 yılında Türkiye’nin ihracatındaki ilk üç fasıl ve değerleri nelerdir?
CEVAP: 2011 verileri ile ilk üç sıranın ulaştığı değerler şunlardır: 15,8 milyar ABD Doları ve %11,7’lik payla Motorlu Kara Taşıtları, Traktör, Bisiklet, Motosiklet ve Diğer ürünlerin yer aldığı fasıl ilk sırada, 11,5 milyar ABD Doları ve %8,6’lık payla Nükleer Reaktörler, Kazan; Makina ve Cihazlar, Aletler, Parçaları ürünlerinin yer aldığı fasıl ikinci sırada ve 11,2 milyar ABD Doları ve %8,3’lük payla Demir ve Çelik ürünlerinin yer aldığı fasıl üçüncü sıradadır.
#20
SORU: 2005 ve 2011 yılları için Türkiye’nin ihracatının ulaşım yollarına göre durumu nasıldır?
CEVAP: 2005 yılında ihracatta en çok kullanılan ulaşım yolu %48,2 payla deniz yoluna aittir. Deniz yolunu %43 payla karayolu taşımacılığı izlemektedir. Dönem içerisinde inişli çıkışlı seyir izleyen oranlar 2011 yılında deniz yolu taşımacılığının için %54,5’e yükselirken, karayolunun için %37,3’e gerilemiştir. Dönem başında %5,4 olan hava yolu taşımacılığının payı 2011’de %8,6’ya yükselmiştir. Demir yolu taşımacılığının payı ise dönem boyunca sürekli azalarak %1’den %0,7 düzeyine gerilemiştir.
#21
SORU: 2011 yılında geniş ekonomik grupların sınıflamasına göre Türkiye’nin ithalatı ne şekildedir?
CEVAP: 2011 yılı itibarı ile ithalat içinde en büyük pay %71’lik oranla ara mal ithalatına (173,1 milyar ABD Doları) aitken, %15 payla ikinci sırada yatırım malları (37,2 milyar ABD Doları) ve %12 payla üçüncü sırada ise tüketim malları (29,6 milyar ABD Doları) ithalatı gelmektedir
#22
SORU: 2005 ve 2011 yılları için Türkiye’nin ihracatının ödeme şekillerine göre dağılımı nasıldır?
CEVAP: 2005 yılında yapılan ihracatın 41,6 milyar ABD doları mal mukabili ödeme şekli ile gerçekleştirilmiştir. 2011 yılında ise mal mukabili ödeme şekli ile yapılan ihracat miktarı 81,3 milyar ABD Doları’na yükselmiştir. Bu ödeme şeklinden sonra 2005’te 15,7 milyar ve 2011’de 24,6 milyar ABD Doları ile en çok kullanılan ödeme şekli vesaik mukabili ödeme şekli olmuştur.
#23
SORU: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından 1996 yılına kadar geçen sürede ithalat politikaları nasıl değişmiştir? Kısaca açıklayınız?
CEVAP: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından bu yana Türkiye’nin dış ticaret rejimine bağlı olarak ithalat politikaları da çeşitli aşamalardan geçmiştir. 1929 yılına kadar serbest ithalat politikası uygulayan Türkiye daha sonra 1950’li yıllara kadar kontrollü ithalatı benimseyen bir ithalat rejimini uygulamaya koymuştur, 1952 yılına kadar liberal iktisat politikasına bağlı olarak uygulanan serbest ithalat, dış ticaret açığının büyümesine neden olmuş ve 1953’ten itibaren de tekrar kontrollü ve sınırlı ithalat rejimi benimsenerek 1980’li yıllara kadar bu ithalat politikası uygulanmıştır. 1980’li yıllardan itibaren ise dışa açık kalkınma stratejisi kapsamında dış ticarette serbestleşme artırılmaya ve ithalata yönelik kısıtlamalar azaltılmaya başlanmıştır. 1984’te kota listeleri tamamen kaldırılmış ve tüm ithalat 3 ayrı listede toplanmıştır. Bununla birlikte ilk defa İthali Yasak Mallar Listesi hazırlanmıştır. Bu listede silah ve cephane, uyuşturucu madde gibi mallar yer almıştır. Ayrıca diğer bir liste olarak İzne Bağlı İthalat Listesi oluşturulmuş ve üçüncü liste olarak da bu diğer iki listede yer almayan ve ithali serbest olan Liberasyon Listesi oluşturulmuştur.
#24
SORU: 2011 yılında Türkiye’nin ithalatındaki ilk üç fasıl ve değerleri nelerdir?
CEVAP: 54,1 milyar ABD Doları ve %22,5’lik payla Mineral Yakıtlar, Mineral Yağlar ve Müstahsalları ve Mumların yer aldığı fasıl ilk sırada, 27,1 milyar ABD Doları ve %11,3’lük payla Kazan: Makina ve Cihazlar, Aletler, Parçaları ürünlerinin yer aldığı fasıl ikinci sırada ve 20,4 milyar ABD Doları ve %8,5’luk payla Demir ve Çelik ürünlerinin yer aldığı fasıl üçüncü sıradadır.
#25
SORU: 2005 ve 2011 yılları için Türkiye’nin ithalatının ulaşım yollarına göre durumu nasıldır?
CEVAP: 2005 yılında ithalatta en çok kullanılan ulaşım yolu %55,4 payla deniz yoluna aittir. Deniz yolunu %24,5 payla karayolu taşımacılığı izlemektedir. Dönem içerisinde inişli çıkışlı seyir izleyen oranlar 2011 yılında, deniz yolu taşımacılığı için %55,4 düzeyinde gerçekleşirken, karayolu için %18,5 düzeyine gerilemiştir. Dönem başında %11,2 olan hava yolu taşımacılığının payı 2011’de %8,9’a gerilemiştir. Demir yolu taşımacılığının payı ise dönem boyunca sürekli azalarak %1,6’dan %1 düzeyine gelmiştir.
#26
SORU: 2005 ve 2011 yılları için Türkiye’nin ithalatının ödeme şekillerine göre dağılımı nasıldır?
CEVAP: 2005 yılında yapılan ithalatın 50,2 milyar ABD doları peşin ödeme şekli ile gerçekleştirilmiştir. 2011 yılında ise peşin ödeme şekli ile yapılan ithalatın miktarı 111,3 milyar ABD Doları’na yükselmiştir. Dönem boyunca ithalatta en çok kullanılan ödeme şekli de peşin ödeme şekli olmuştur. Bu ödeme şeklinden sonra 2005’te 24,8 milyar ABD Doları ile mal mukabili ödeme şekli olurken ve 2011’de ikinci en çok kullanılan ödeme şekli 49 milyar ABD Doları ile akreditifli ödeme şekli olmuştur. İthalatta mal mukabili ödeme şekli ise 42,8 milyar ABD Doları ile üçüncü sıraya gerilemiştir.
#27
SORU: Türkiye’de Avrupa Birliği Ortak Gümrük Tarifesi ne zaman uygulanmaya başlanmıştır?
CEVAP: 1 Ocak 1996.
#28
SORU: 2002 yılında temel sektörler itibari ile Türkiye’nin ithalatı ne şekildedir?
CEVAP: Türkiye’nin temel sektörler çerçevesinde ithalatı büyük oranda imalat sanayi tarafından gerçekleştirilmektedir. İncelenen dönemde 2002’de 41,3 milyar ABD Doları tutarında ithalat imalat sanayi sektörü tarafından gerçekleştirilmiştir ki 2002 yılının toplam ithalatının 51,5 milyar ABD Doları tutarında olduğu düşünülürse bu toplam ithalatın neredeyse tamamına yakınını ifade eden %80’lik bir orandır. Bu oran 2004’te %82 düzeyine çıkmış, 2006-2011 döneminde %76 – 79 oranlarında gerçekleşmiştir. Mal ithalatında temel sektörler içerisinde ikinci en büyük pay ise 2002 – 2011 dönem ortalaması olan %14,4’lük pay ile madencilik ürünlerine aittir. Tarım ve ormancılık ürünlerinin toplam ithalat içindeki payı ise 2002 – 2011 dönem ortalaması olan %3’tür.
#29
SORU: Dış ticaret hadlerinin yükselmesi ve düşmesi ne anlama gelmektedir?
CEVAP: Dış ticaret hadlerinin yükselmesi (iyileşmesi) ülkenin ihracat ürünlerinin pahalı ithalat ürünlerinin ise ucuz olduğu anlamına gelmektedir, yani dış ticaret hadleri iyileşen ülke pahalıya satıp ucuza alabiliyor demektir. Dış ticaret hadlerinin düşmesi (kötüleşmesi) ülkenin ihracat ürünlerinin ucuz ithalat ürünlerinin ise pahalı olduğu anlamına gelmektedir, yani dış ticaret hadleri kötüleşen ülke ucuza satıp pahalıya alabiliyor demektir.
#30
SORU: Türkiye 2011 yılında toplamda kaç ülkeden ithalat yapmıştır?
CEVAP: Türkiye 2011 yılında 219 ülkeden ithalat yapmıştır.
#31
SORU: 2009-2011 yılları arasında en çok ithalatın yapıldığı ilk beş ülke nerelerdir?
CEVAP: ncelenen üç yıllık dönem boyunca en çok ithalat yapılan ülke 2009’da %13,8 pay ve 19,4 milyar ABD Doları, 2010’da %11,6 pay ve 21,6 milyar ABD Doları ve 2011’de %9,9 pay ve 23,9 milyar ABD Doları miktarla Rusya Federasyonu olmuştur. Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalatın önemli bir kısmını ham petrol ithalatı oluşturmaktadır. Türkiye’nin ithalatında ikinci sırayı ise ortalama %9,6’lık payla Almanya alırken, üçüncü sırada %9,1’lik payla Çin yer almaktadır. Türkiye’nin ithalatından en büyük pay alan dördüncü ülke ABD ve beşinci ülke ise İtalya’dır. İncelenen dönemde Türkiye’nin ithalatındaki ilk beş ülke ve sıralaması hiç değişmemiştir.
#32
SORU: 2005-2011 yılları arasında Türkiye ihracatının büyük bir kısmı hangi ülkeler ile hangi oranlarda gerçekleşmiştir?
CEVAP: 2005 – 2011 döneminde Türkiye ihracatının büyük bir kısmı içinde AB üyesi ülkelerin de olduğu OECD ülkeleri ile gerçekleştirmiştir. OECD ülkelerine 2005 yılında %64,4 pay ile toplam 47,3 milyar ABD doları ihracat yapılırken, 2010’da bu oran %48’e gerilemiş ancak OECD ülkelerine yönelik ihracatın tutarı 67,1 milyar ABD Doları’na yükselmiştir. Dönem içerisinde AB ülkelerine yapılan ihracatın payı %56,3’ten %42,3’e gerilerken, diğer ülkelerin payı artmıştır. Diğer ülkelerin payının artmasında yakın doğu ve orta doğu ülkelerine yapılan ihracatın payındaki artışın etkisi büyük olmuştur.
#33
SORU: Türkiye 2011 yılında toplamda kaç ülkeye ihracat yapmıştır?
CEVAP: Türkiye 2011 yılında 217 ülkeye ihracat gerçekleştirmiştir.
#34
SORU: Türkiye’nin 2011 yılı dış ticaret hacminin en yüksek olduğu ilk beş ülke nerelerdir?
CEVAP: Türkiye’nin dış ticaret hacminin en yüksek olduğu ilk beş ülke Almanya (36,9 milyar ABD Doları), Rusya Federasyonu (29,9 milyar ABD Doları), Çin (24,1 milyar ABD Doları), İtalya (21,4 milyar ABD Doları) ve ABD’dir (11,4 milyar ABD Doları).
#35
SORU: Türkiye’nin 2011 yılı dış ticaret dengesi açığından açığın en çok olduğu ilk beş ülke nerelerdir?
CEVAP: Dış ticaret dengesi açısından açığın (Türkiye’nin o ülkeden ithalatının, o ülkeden ihracatını aştığı kısım) en çok olduğu ilk beş ülke ise sırasıyla Çin (19,2 milyar ABD Doları), Rusya Federasyonu (17,9 milyar ABD Doları), ABD (11,4 milyar ABD Doları), Almanya (9 milyar ABD Doları) ve İran’dır (8,8 milyar ABD Doları). Türkiye’nin dış ticaret hacminin en yüksek olduğu 40 ülke içinde dış ticaret dengesi fazla veren ülkeler ise İngiltere, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İsrail, Azerbaycan, Suriye ve Türkmenistan’dır.
#36
SORU: 2009-2011 yılları arasında en çok ihracat yapılan ilk beş ülke nerelerdir?
CEVAP: : İncelenen üç yıllık dönem boyunca en çok ihracat yapılan ülke ortalama %10 payla Almanya olmuştur. Almanya’ya yapılan ihracatın miktarı 2009’da 9,7 milyar ABD Doları iken bu miktar 2011’de 13,9 milyar ABD Doları’na yükselmiştir. İkinci sırayı 2009’da %6,1’lik payla Fransa, 2010’da %6,4’lük payla İngiltere ve 2011’de %6,2’lik payla Irak almıştır. Ancak dönem boyunca en çok ihracat yapılan ilk beş ülke değişmemiştir (Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve Irak).
#37
SORU: 2005-2011 yıları arasında Türkiye’nin en fazla ithalat gerçekleştirdiği ülkeler kimlerdir?
CEVAP: 2005-2011 döneminde Türkiye ithalatının yine büyük bir kısmını ihracatta da olduğu gibi içinde AB üyesi ülkelerin de olduğu OECD ülkeleri ile gerçekleştirmiştir.
#38
SORU: Türkiye’nin hizmet ihracatı içinde oranlarına göre ilk iki sırada hangi hizmet grupları yer alır?
CEVAP: Türkiye’nin hizmet ihracatının neredeyse tamamı ticari hizmetlerden oluşmaktadır. Bu ticari hizmetler ihracatının içinde de turizm gelirlerinin payı çok büyüktür. 2007 yılında toplam ticari hizmet ihracatı içinde turizm gelirleri %64,5’lik payla 18,4 milyar ABD Doları olurken, 2011’de turizm gelirlerinin payı %60’a düşmesine rağmen gelir 22,9 milyar ABD Doları’na yükselmiştir. Türkiye’nin hizmet ihracatı içinde ikinci sırayı ise uluslararası taşımacılık hizmetleri almaktadır. 2007 yılında toplam ticari hizmet ihracatı içinde uluslararası taşımacılık gelirleri %22,8’lik payla 6,5 milyar ABD Doları olurken, bu değerler 2011’de %27,2’lik paya ve 10,4 milyar ABD Doları gelire yükselmiştir.
#39
SORU: Türkiye’nin hizmet ithalatı içinde oranlarına göre ilk iki sırada hangi hizmet grupları yer alır?
CEVAP: Aynı hizmet ihracatında olduğu gibi Türkiye’nin hizmet ithalatının da neredeyse tamamı ticari hizmetlerden oluşmaktadır. Bu ticari hizmetler ithalinin içinde de turizm gelirlerinin payı çok büyüktür. 2007 yılında toplam ticari hizmet ithalatı içinde taşımacılık hizmet ithalatı %47,4’lük payla 6,89 milyar ABD Doları olurken, 2011’de taşımacılık hizmeti ithalatının payı %44,3’e düşmesine rağmen ithalatın değeri 8,7 milyar ABD Doları’na yükselmiştir. Türkiye’nin hizmet ithalatı içinde ikinci sırayı ise turizm hizmetleri almaktadır. 2007 yılında toplam ticari hizmet ithalatı içinde turizm hizmet ithalatı payı artarak %22’lik payla 3,2 milyar ABD Doları olurken, bu değerler 2011’de %25’lik paya ve 4,9 milyar ABD Doları gelire yükselmiştir.
#40
SORU: Türkiye’nin 2011 yılındaki turizm gelirleri ne kadardır?
CEVAP: Türkiye’nin turizm gelirleri 2001-2011 döneminde artarak 2011’de 23 milyar ABD Doları seviyesine ulaşmıştır.
#41
SORU: Türkiye’nin 2006 ve 2010 yılında turizm gelirlerinde düşüş yaşamasının sebepleri nelerdir?
CEVAP: Türkiye’nin turizm gelirlerinde 2006’da %7,2, 2009’da %3,2 ve 2010 yılında da %2,1’lik düşüşler yaşanmıştır. 2006 yılındaki bu yüksek oranlı düşüşte o dönemde yaşanan terörist saldırılar, Türkiye’nin rakibi olan Yunanistan, İspanya, Portekiz ve İtalya gibi ülkelerin turist çekmek amaçlı yapmış olduğu faaliyetlerin başarılı olması, Türkiye’nin en önemli turist kaynağını oluşturan ülkelerdeki ekonomik sıkıntılar, kuş gribi, kredi faizlerinin yüksek olması dolayısıyla artan maliyetler gibi iç ve dış etkenlerin payı vardır. 2008 yılı ortalarında baş gösteren ve 2009 yılında etkisini artıran Küresel Finansal Kriz turizm sektörünü de etkilemiş ve 2009 ve 2010’da turizm gelirlerinin düşmesinde etken olmuştur.
#42
SORU: Türkiye aşağıdaki hangi tarihten sonra dışa açık bir kalkınma stratejisi belirlemesi ile birlikte uluslararası ticarete önem vermeye başlamıştır?
Türkiye aşağıdaki hangi tarihten sonra dışa açık bir kalkınma stratejisi belirlemesi ile birlikte uluslararası ticarete önem vermeye başlamıştır?
CEVAP: Türkiye özellikle 1980 sonrasında dışa açık bir kalkınma stratejisi belirlemesi ile birlikte uluslararası ticarete önem vermeye başlamış ve milli gelirin içinde dış ticaretin payı git gide artmıştır. Böylece üreticiler makine – teçhizat, hammadde ve yarı mamul madde ihtiyaçlarını ithalatla daha ucuza sağlama imkanı da elde etmiştir
Türkiye özellikle 1980 sonrasında dışa açık bir kalkınma stratejisi belirlemesi ile birlikte uluslararası ticarete önem vermeye başlamış ve milli gelirin içinde dış ticaretin payı git gide artmıştır. Böylece üreticiler makine – teçhizat, hammadde ve yarı mamul madde ihtiyaçlarını ithalatla daha ucuza sağlama imkanı da elde etmiştir
#43
SORU: Dünya ihracatı ile dünya ithalatı rakamları birbirlerine çok yakın olmasının nedeni nedir?
Dünya ihracatı ile dünya ithalatı rakamları birbirlerine çok yakın olmasının nedeni nedir?
CEVAP: Bunun nedeni dünyada gerçekleştirilen ihracat, ihracat yapan ülkeler için ihracat olarak değerlendirilirken bu malları satın alan ülkeler için ise ithalat olarak değerlendirilir.
Bunun nedeni dünyada gerçekleştirilen ihracat, ihracat yapan ülkeler için ihracat olarak değerlendirilirken bu malları satın alan ülkeler için ise ithalat olarak değerlendirilir.
#44
SORU: 2008 yılı ortalarında baş gösteren ve 2009 yılı boyunca etkili olan kriz nelere neden olmuştur?
2008 yılı ortalarında baş gösteren ve 2009 yılı boyunca etkili olan kriz nelere neden olmuştur?
CEVAP: 2008 yılı ortalarında baş gösteren ve 2009 yılı boyunca etkili olan Küresel Finansal Kriz etkili olmuştur. Bu Kriz, sadece ticaret değerleri üzerinde değil ülkelerin ve dolayısıyla dünyanın her türlü ekonomik faaliyetleri üzerinde olumsuz etki yaratmıştır. Ancak 2010 istatistiklerinden de anlaşılabileceği gibi 2009 krizinin etkileri 2010’da azalmış ve ülke ve dünya ekonomisi tekrar bir gelişme ve artış sürecine girmiştir.
2008 yılı ortalarında baş gösteren ve 2009 yılı boyunca etkili olan Küresel Finansal Kriz etkili olmuştur. Bu Kriz, sadece ticaret değerleri üzerinde değil ülkelerin ve dolayısıyla dünyanın her türlü ekonomik faaliyetleri üzerinde olumsuz etki yaratmıştır. Ancak 2010 istatistiklerinden de anlaşılabileceği gibi 2009 krizinin etkileri 2010’da azalmış ve ülke ve dünya ekonomisi tekrar bir gelişme ve artış sürecine girmiştir.
#45
SORU:
Türkiye dış ticareti ne zaman açıklar vermeye başlamıştır?
CEVAP: II. Dünya Savaşı sonrasında uluslararası gelişmeler, Türkiye’nin de uluslararasında var olma çabaları, 1950’li yıllarda çok partili rejime geçiş ve dış yardımların alındığı dönemler olurken Türkiye dış ticareti açıklar vermeye başlamıştır.
II. Dünya Savaşı sonrasında uluslararası gelişmeler, Türkiye’nin de uluslararasında var olma çabaları, 1950’li yıllarda çok partili rejime geçiş ve dış yardımların alındığı dönemler olurken Türkiye dış ticareti açıklar vermeye başlamıştır.
#46
SORU: Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar ne zaman gözlenir?
Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar ne zaman gözlenir?
CEVAP: Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar 1986 yılında bir önceki yıla göre %6,3 ve 2009’da %22,6 (incelenen dönem itibarı ile en yüksek azalış 2009 yılında olmuştur) oranındaki azalışlarla gerçekleşmiştir.
Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar 1986 yılında bir önceki yıla göre %6,3 ve 2009’da %22,6 (incelenen dönem itibarı ile en yüksek azalış 2009 yılında olmuştur) oranındaki azalışlarla gerçekleşmiştir.
#47
SORU: Türkiye’nin ihracatının ithalatı karşılama oranı dönem sonu olan 2011’de %56,6 oranına yükselmesinin sonucu neler gözlemlenmiştir?
Türkiye’nin ihracatının ithalatı karşılama oranı dönem sonu olan 2011’de %56,6 oranına yükselmesinin sonucu neler gözlemlenmiştir?
CEVAP: Türkiye’nin ihracatının ithalatı karşılama oranı dönem sonu olan 2011’de %56,6 oranına yükselmiştir. Dönem içerisinde ihracatın ithalatı karşılama oran en yüksek değerine 1988 yılında %81,4’lük bir oranla ulaşırken, en düşük değeri olan %36,8 oranı ise 1980 yılında gerçekleşmiştir. Özellikle dış ticaret dengesindeki bu durum ülkenin diğer makro ekonomik değişkenlerini de olumsuz etkilemektedir.
Türkiye’nin ihracatının ithalatı karşılama oranı dönem sonu olan 2011’de %56,6 oranına yükselmiştir. Dönem içerisinde ihracatın ithalatı karşılama oran en yüksek değerine 1988 yılında %81,4’lük bir oranla ulaşırken, en düşük değeri olan %36,8 oranı ise 1980 yılında gerçekleşmiştir. Özellikle dış ticaret dengesindeki bu durum ülkenin diğer makro ekonomik değişkenlerini de olumsuz etkilemektedir.
#48
SORU: Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile ilişkisi nasıldır?
Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile ilişkisi nasıldır?
CEVAP: Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile doğru yönlü ilişkilidir.
Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile doğru yönlü ilişkilidir.
#49
SORU: Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar hangi tarihte gerçekleşmiştir?
Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar hangi tarihte gerçekleşmiştir?
CEVAP: Bununla birlikte incelenen dönem itibarı ile Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar 1986 yılında bir önceki yıla göre %6,3 ve 2009’da %22,6 (incelenen dönem itibarı ile en yüksek azalış 2009 yılında olmuştur) oranındaki azalışlarla gerçekleşmiştir.
Bununla birlikte incelenen dönem itibarı ile Türkiye ihracatının azaldığı yıllara bakılacak olursa en yüksek azalışlar 1986 yılında bir önceki yıla göre %6,3 ve 2009’da %22,6 (incelenen dönem itibarı ile en yüksek azalış 2009 yılında olmuştur) oranındaki azalışlarla gerçekleşmiştir.
#50
SORU: 2009 yılında Küresel Finansal Krizin etkileri nasıl gözlemlenmiştir?
2009 yılında Küresel Finansal Krizin etkileri nasıl gözlemlenmiştir?
CEVAP: 2009 yılında Küresel Finansal Krizin etkileri aynı ihracatta olduğu gibi ithalatı da etkilemiş ve 140,9 milyar ABD Doları tutarına gerileyen Türkiye’nin ithalatı 2010’da 185,5 ve 2011’de 2008’deki seviyeyi de geçerek 240,8 milyar ABD Doları tutarına ulaşmıştır.
2009 yılında Küresel Finansal Krizin etkileri aynı ihracatta olduğu gibi ithalatı da etkilemiş ve 140,9 milyar ABD Doları tutarına gerileyen Türkiye’nin ithalatı 2010’da 185,5 ve 2011’de 2008’deki seviyeyi de geçerek 240,8 milyar ABD Doları tutarına ulaşmıştır.
#51
SORU: Türkiye’nin dış ticaret dengesi incelendiğinde incelenen 1980 – 2011 dönemi boyunca nasıl bir grafik gözlenmiştir?
Türkiye’nin dış ticaret dengesi incelendiğinde incelenen 1980 – 2011 dönemi boyunca nasıl bir grafik gözlenmiştir?
CEVAP: Türkiye’nin dış ticaret dengesi incelendiğinde incelenen 1980 – 2011 dönemi boyunca ithalat değeri ihracat değerinden hep fazla olmuş ve dış ticaret dengesi hep negatif (-) değerde olmuş, yani dış ticaret hep açık vermiştir.
Türkiye’nin dış ticaret dengesi incelendiğinde incelenen 1980 – 2011 dönemi boyunca ithalat değeri ihracat değerinden hep fazla olmuş ve dış ticaret dengesi hep negatif (-) değerde olmuş, yani dış ticaret hep açık vermiştir.
#52
SORU: 2011’deki %56’lık ihracatın ithalatı karşılama oranı nasıl bir sonuç doğurmuştur?
2011’deki %56’lık ihracatın ithalatı karşılama oranı nasıl bir sonuç doğurmuştur?
CEVAP: 2011’deki %56’lık ihracatın ithalatı karşılama oranı ve 105,9 milyar ABD Dolarlık dış ticaret açığı ülkenin döviz rezervlerini olumsuz etkilemektedir.
2011’deki %56’lık ihracatın ithalatı karşılama oranı ve 105,9 milyar ABD Dolarlık dış ticaret açığı ülkenin döviz rezervlerini olumsuz etkilemektedir.
#53
SORU: 2005–2011 dönemi Türkiye’nin ihracat ve ithalat değerlerinin GSMH içindeki yeri nasıl açıklanır?
2005–2011 dönemi Türkiye’nin ihracat ve ithalat değerlerinin GSMH içindeki yeri nasıl açıklanır?
CEVAP: 2005–2011 dönemi Türkiye’nin ihracat ve ithalat değerlerinin GSMH içindeki yeri belirlenmeye çalışılmıştır. Buna göre incelenen dönemde hem ihracatın hem de ithalatın GSMH içindeki payı 2009 yılına kadar sürekli artmış ancak Küresel Finansal Krizin etkileri ile 2009 yılında düşmüştür.
2005–2011 dönemi Türkiye’nin ihracat ve ithalat değerlerinin GSMH içindeki yeri belirlenmeye çalışılmıştır. Buna göre incelenen dönemde hem ihracatın hem de ithalatın GSMH içindeki payı 2009 yılına kadar sürekli artmış ancak Küresel Finansal Krizin etkileri ile 2009 yılında düşmüştür.
#54
SORU: Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile arasındaki bağlantı nasıldır?
Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile arasındaki bağlantı nasıldır?
CEVAP: Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile doğru yönlü ilişkilidir. Dış ticarete konu olan ürünler ne kadar katma değeri yüksek olan ürünler olursa dış ticaret değerleri de o düzeyde yüksek olacaktır. Türkiye’nin ihraç malları içinde katma değeri yüksek malların miktarı arttıkça ihracat rakamları da artmıştır.
Dış ticaret değerleri ticarete konu olan ürünlerin yapısı ile doğru yönlü ilişkilidir. Dış ticarete konu olan ürünler ne kadar katma değeri yüksek olan ürünler olursa dış ticaret değerleri de o düzeyde yüksek olacaktır. Türkiye’nin ihraç malları içinde katma değeri yüksek malların miktarı arttıkça ihracat rakamları da artmıştır.
#55
SORU: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki ilk yıllarda Türkiye ihraç ürünlerini nasıl değerlendirebiliriz?
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki ilk yıllarda Türkiye ihraç ürünlerini nasıl değerlendirebiliriz?
CEVAP: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki ilk yıllarda Türkiye ihraç ürünleri genellikle tarıma dayalıydı. İlerleyen yıllarda imalat sanayinin gelişme süreciyle birlikte sanayi ürünlerinin de ihracatı artmış ve bugün önemli bir kısmı katma değeri yüksek sanayi ürünlerinin yoğun olduğu bir ihracat yapısı oluşmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonraki ilk yıllarda Türkiye ihraç ürünleri genellikle tarıma dayalıydı. İlerleyen yıllarda imalat sanayinin gelişme süreciyle birlikte sanayi ürünlerinin de ihracatı artmış ve bugün önemli bir kısmı katma değeri yüksek sanayi ürünlerinin yoğun olduğu bir ihracat yapısı oluşmuştur.
#56
SORU: 2005 – 2011 dönemi içerisinde tüketim malları ihracatı nasıldır?
2005 – 2011 dönemi içerisinde tüketim malları ihracatı nasıldır?
CEVAP: 005 – 2011 dönemi içerisinde tüketim malları ihracatı yerini ara malları ihracatına bırakırken, tüketim malları ikinci sıraya gerilemiş ve yatırım malları ihracatı ise üçüncü sıradaki yerini korumuştur.
005 – 2011 dönemi içerisinde tüketim malları ihracatı yerini ara malları ihracatına bırakırken, tüketim malları ikinci sıraya gerilemiş ve yatırım malları ihracatı ise üçüncü sıradaki yerini korumuştur.
#57
SORU: Ara malları ihracatı içindeki ürünlerden ihracatı en çok yapılan ürünler nelerdir?
Ara malları ihracatı içindeki ürünlerden ihracatı en çok yapılan ürünler nelerdir?
CEVAP: Ara malları ihracatı içindeki ürünlerden ihracatı en çok yapılan ürünler sanayi için işlem görmüş hammaddelerdir.
Ara malları ihracatı içindeki ürünlerden ihracatı en çok yapılan ürünler sanayi için işlem görmüş hammaddelerdir.
#58
SORU: Tüketim malları içinde ihracatı en çok yapılan ürünler hangileridir?
Tüketim malları içinde ihracatı en çok yapılan ürünler hangileridir?
CEVAP: Tüketim malları içinde ihracatı en çok yapılan ürünler yarı dayanıklı tüketim mallarıdır
Tüketim malları içinde ihracatı en çok yapılan ürünler yarı dayanıklı tüketim mallarıdır
#59
SORU:
Türkiye'de yaklaşık ne kadar ürün ihraç edilmektedir?
CEVAP: Türkiye’nin ihracatını yaptığı mal çeşidi oldukça fazladır. Türkiye yaklaşık 12 bin çeşit mal ihraç etmektedir.
Türkiye’nin ihracatını yaptığı mal çeşidi oldukça fazladır. Türkiye yaklaşık 12 bin çeşit mal ihraç etmektedir.
#60
SORU: Türkiye’nin 2009 – 2011 döneminde en çok ihraç edilen ilk üç sırasında neler vardır?
Türkiye’nin 2009 – 2011 döneminde en çok ihraç edilen ilk üç sırasında neler vardır?
CEVAP: sıralama 2011 yılı değerleri göz önünde bulundurularak oluşturulmuştur. Buna göre incelenen dönemde ilk üç sıra hiç değişmemiştir ve 2011 verileri ile ilk üç sıranın ulaştığı değerler şunlardır: 15,8 milyar ABD Doları ve %11,7’lik payla Motorlu Kara Taşıtları, Traktör, Bisiklet, Motosiklet ve Diğer ürünlerin yer aldığı fasıl ilk sırada, 11,5 milyar ABD Doları ve%8,6’lık payla Nükleer Reaktörler, Kazan; Makina ve Cihazlar, Aletler, Parçaları ürünlerinin yer aldığı fasıl ikinci sırada ve 11,2 milyar ABD Doları ve %8,3’lük payla Demir ve Çelik ürünlerinin yer aldığı fasıl üçüncü sıradadır.
sıralama 2011 yılı değerleri göz önünde bulundurularak oluşturulmuştur. Buna göre incelenen dönemde ilk üç sıra hiç değişmemiştir ve 2011 verileri ile ilk üç sıranın ulaştığı değerler şunlardır: 15,8 milyar ABD Doları ve %11,7’lik payla Motorlu Kara Taşıtları, Traktör, Bisiklet, Motosiklet ve Diğer ürünlerin yer aldığı fasıl ilk sırada, 11,5 milyar ABD Doları ve%8,6’lık payla Nükleer Reaktörler, Kazan; Makina ve Cihazlar, Aletler, Parçaları ürünlerinin yer aldığı fasıl ikinci sırada ve 11,2 milyar ABD Doları ve %8,3’lük payla Demir ve Çelik ürünlerinin yer aldığı fasıl üçüncü sıradadır.
#61
SORU: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından bu yana Türkiye’nin dış ticaret rejimine bağlı olarak ithalat politikaları nasıl değişmiştir?
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından bu yana Türkiye’nin dış ticaret rejimine bağlı olarak ithalat politikaları nasıl değişmiştir?
CEVAP: Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından bu yana Türkiye’nin dış ticaret rejimine bağlı olarak ithalat politikaları da çeşitli aşamalardan geçmiştir. 1929 yılına kadar serbest ithalat politikası uygulayan Türkiye daha sonra 1950’li yıllara kadar kontrollü ithalatı benimseyen bir ithalat rejimini uygulamaya koymuştur, 1952 yılına kadar liberal iktisat politikasına bağlı olarak uygulanan serbest ithalat, dış ticaret açığının büyümesine neden olmuş ve 1953’ten itibaren de tekrar kontrollü ve sınırlı ithalat rejimi benimsenerek 1980’li yıllara kadar bu ithalat politikası uygulanmıştır. 1980’li yıllardan itibaren ise dışa açık kalkınma stratejisi kapsamında dış ticarette serbestleşme artırılmaya ve ithalata yönelik kısıtlamalar azaltılmaya başlanmıştır. 1984’te kota listeleri tamamen kaldırılmış ve tüm ithalat 3 ayrı listede toplanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından bu yana Türkiye’nin dış ticaret rejimine bağlı olarak ithalat politikaları da çeşitli aşamalardan geçmiştir. 1929 yılına kadar serbest ithalat politikası uygulayan Türkiye daha sonra 1950’li yıllara kadar kontrollü ithalatı benimseyen bir ithalat rejimini uygulamaya koymuştur, 1952 yılına kadar liberal iktisat politikasına bağlı olarak uygulanan serbest ithalat, dış ticaret açığının büyümesine neden olmuş ve 1953’ten itibaren de tekrar kontrollü ve sınırlı ithalat rejimi benimsenerek 1980’li yıllara kadar bu ithalat politikası uygulanmıştır. 1980’li yıllardan itibaren ise dışa açık kalkınma stratejisi kapsamında dış ticarette serbestleşme artırılmaya ve ithalata yönelik kısıtlamalar azaltılmaya başlanmıştır. 1984’te kota listeleri tamamen kaldırılmış ve tüm ithalat 3 ayrı listede toplanmıştır.
#62
SORU: İthali Yasak Mallar Listesi neleri içerir?
İthali Yasak Mallar Listesi neleri içerir?
CEVAP: İthali Yasak Mallar Listesi” hazırlanmıştır. Bu listede silah ve cephane, uyuşturucu madde gibi mallar yer almıştır. Ayrıca diğer bir liste olarak “İzne Bağlı İthalat Listesi” oluşturulmuş ve üçüncü liste olarak da bu diğer iki listede yer almayan ve ithali serbest olan “Liberasyon Listesi” oluşturulmuştur.
İthali Yasak Mallar Listesi” hazırlanmıştır. Bu listede silah ve cephane, uyuşturucu madde gibi mallar yer almıştır. Ayrıca diğer bir liste olarak “İzne Bağlı İthalat Listesi” oluşturulmuş ve üçüncü liste olarak da bu diğer iki listede yer almayan ve ithali serbest olan “Liberasyon Listesi” oluşturulmuştur.