FİNANSAL EKONOMİ Dersi Finansal Aracılılık ve Finansal Düzenleme soru cevapları:

Toplam 27 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Dolaylı ve dolaysız finansmanı kısaca açıklayınız.


CEVAP:

Finansal piyasaların temel fonksiyonu olan fon transferi sürecinde, fonların tasarrufçulardan yatırımcılara aktarımı doğrudan ve dolaylı finansman olmak üzere iki
şekilde yapılmaktadır. Dolaylı finansmanda, fon talep eden ve arz edenler arasındaki fon transferi bir finansal aracı kurum vasıtasıyla gerçekleşmektedir. Bu süreç
dâhilinde, fon arz edenler (tasarrufçular) belirli bir getiri karşılığında ellerindeki fonları, bir mali aracı kuruluşa vermekte ve fonların ihtiyacı olan kesimlere (yatırım veya harcama yapanlar) dağılımı, aracı kuruluşun değerlendirmelerine dayalı olarak gerçekleşmektedir. Mevduat bankalarına yatırılan mevduatın, kredi olarak kullandırılması, dolaylı finansman için verebileceğimiz tipik bir örnektir.


#2

SORU:

Mevduat bankalarını tanımlayınız.


CEVAP:

Mevduat Bankaları: 5411 sayılı Kanuna göre mevduat bankaları, esas olarak kendi nam ve hesabına mevduat şeklinde fon toplayan ve bu fonları kredi şeklinde kullandıran kurumlar olarak tanımlanmıştır. Mevduat şeklinde topladıkları fonlar büyük oranda vadesiz (üzerine çek yazılabilen ve istendiği zaman çekilebilen mevduatlar) ve vadeli mevduatlardan (belirli bir vade sonunda çekilebilen ve belirli bir faiz geliri elde edilen mevduatlar) oluşmaktadır. Mevduat bankaları topladıkları bu fonları kredi vererek ve devlet tahvili ve hazine bonosu satın alarak kullanırlar. Ülkemizde 2011 itibariyle, 3’ü kamu, 11’i yerli özel, 16’sı yabancı (10’u Türkiye’de kurulan ve 6’sı ise şubesi bulunan yabancı mevduat bankaları) mevduat bankası ve 1’i TMSF bankası olmak üzere 31 adet mevduat bankası faaliyette bulunmaktadır.


#3

SORU:

Katılım bankalarını tanımlayınız.


CEVAP:

Katılım Bankaları, 5411 sayılı Kanuna göre özel cari ve katılma hesapları yoluyla fon toplamak ve kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren kuruluşlardır.
Katılım bankaları, ülkemizin gündemine özel finans kurumları adıyla 1980’li yıllarda girmiş, 1983 yılında bu kurumların kurulmasına izin verilmiştir. 2005 yılında
kabul edilen 5411 sayılı Bankacılık Kanunu ile “Özel Finans Kurumları”nın adı Katılım Bankaları olarak değiştirilmiş ve mevduat bankaları ile aralarındaki tüm farklılıklar giderilmiştir. 2011 itibariyle, 3’ü yabancı, 1’i yerli özel katılım bankası olmak üzere 4 adet katılım bankası faaliyette bulunmaktadır.
Katılım bankaları, mali sektörde bir yenilik olarak, faiz endişesi nedeniyle klasik bankalara gitmeyen fonları ekonomiye kazandırmak ve tasarruf sahiplerinin fonlarını güvenle saklamalarına ve değerlendirmelerine yardımcı olmak amacıyla
kurulmuştur.


#4

SORU:

Kalkınma ve yatırım bankalarını tanımlayınız.


CEVAP:

Kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren ve/veya özel kanunlarla kendilerine verilen görevleri yerine getiren ihtisas bankalarıdır. Kalkınma ve yatırım bankaları, Mevduat kabul etmeyen bir banka türüdür.
Kalkınma ve yatırım bankalarının temel işlevi orta ve uzun vadeli krediler vererek ülkenin gelişimine katkıda bulunacak yatırımlara finansman sağlamaktadır. Kalkınma ve yatırım bankacılığı birbirinden farklı iki bankacılık türü olmasına rağmen Türkiye’de birlikte sınıflandırılmaktadır. Kalkınma bankaları esas olarak; hisse senedi ve tahvil piyasasının gelişmediği ülkelerde elde ettikleri fonları uzun vadeli kredilere dönüştüren, iştiraklerde bulunan, özellikle imalat sanayiini finanse eden ve bunun yanında yatırımcılara gerekli teknik yardımlarda bulunan kurumlardır. Yatırım bankları ise, daha çok sermaye piyasalarının geliştiği ülkelerde halkın tasarrufları ile yatırımcıların uzun vadeli finansman ihtiyacının karşılanmasına aracılık yapan kurumlarıdır. Bu bağlamda, kalkınma ve yatırım bankacılığı birbirini ikame eden değil, birbirlerini tamamlayan farklı bankacılık alanları olarak görülebilir.


#5

SORU:

Sigorta şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Türkiye’de faaliyet gösterecek sigorta şirketleri ve reasürans şirketlerinin anonim şirket veya kooperatif şeklinde kurulmuş olması gerekmekte ve faaliyete geçebilmek için, her bir sigortacılık branşında Hazine Müsteşarlığı’ndan ruhsat almak zorundadırlar. Sigorta şirketleri ve reasürans şirketleri, sigortacılık işlemleri ve bunlarla doğrudan bağlantısı bulunan işler dışında başka işlerle meşgul olamaz. Sigorta şirketleri hayat, kaza, sağlık, yangın sigortası gibi hizmetler sunmaktadır. Topladıkları primleri finansal piyasada kısa veya uzun vadeli enstrümanlarda değerlendirmektedir. Örneğin; uzun vadeli yükümlülüğe sahip hayat sigortaları uzun vadeli yatırımlara yönelirken, kaza sigortaları daha likit finansal araçları tercih etmektedir.
Bir sigorta şirketi riskini çeşitli reasürans anlaşmalarıyla, reasürans şirketlerine devredilmektedir. Bu bağlamda teminat verdikleri risklerde büyük hasarların aynı
anda oluşma ihtimaline karşı, hasar ödemelerinde zorlanmamak için reasürans (mükerrer sigorta) yaptırmaktadır. Reasürans, sigorta şirketlerine tek başlarına yüklenmeleri mali yönden mümkün olmayan riskleri, sigortalayabilme imkânı vermektedir.


#6

SORU:

Bireysel emeklilik şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

7 Nisan 2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu ile oluşturulan bireysel emeklilik sistemi 27 Ekim 2003 tarihinde faaliyete başlamıştır. Bireysel emeklilik sistemi ile kamu sosyal güvenlik sistemlerine alternatif bir özel emeklilik sistemi yaratılması değil, sosyal güvenlik sistemini tamamlayıcı nitelikte gönüllü katılıma dayalı ek emeklilik sistemi oluşturulmuştur. Bu sistem içindeki tasarruflar Hazine Müsteşarlığının denetimine tabi olarak kurulacak emeklilik şirketleri tarafından, SPK mevzuatı çerçevesinde oluşturulan emeklilik yatırım fonlarında değerlendirilmektedir.
Tüzel kişilikleri olmayan ve süresiz olarak kurulan emeklilik yatırım fonları, sadece emeklilikte gelir elde etme hedefine bağlı olarak, birikimlerin değerlendirilmesi ve işletilmesi amacıyla kurulabilmektedir. Emeklilik dalında Müsteşarlık tarafından verilen faaliyet ruhsatını alan şirketin, ruhsatın veriliş tarihinden itibaren en geç üç ay içerisinde fon kurmak amacıyla SPK’ ya başvurması gerekmektedir. Şirketin fon kurma başvurusu zamanında yapılmaz veya reddedilirse, verilmiş olan kuruluş izni ve faaliyet ruhsatı kendiliğinden geçersiz olmaktadır.


#7

SORU:

Finansal kiralama şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Leasing ya da finansal kiralama; Bir malın kira bedeli karşılığında her türlü kullanım hakkının kiracıya devredilmesini ve sözleşmede belirlenen değer üzerinden sözleşme süresi sonunda malın mülkiyetinin leasing firmasından kiracıya geçmesini sağlayan bir finansman yöntemidir. Diğer bir deyişle, finansal kiralama, bir malın yatırımcı tarafından satın alınması yerine, bir finansal kiralama şirketi tarafından yatırımcıya kiralanması ve kira süresi bitiminde malın mülkiyetinin sembolik bir bedel karşılığında kiracıya geçmesidir.
Bu yöntem, firmaların yatırım mallarını satın almak yerine kiralamasını sağlayarak, işletme sermayelerini diğer ihtiyaçların karşılanmasında kullanmalarına ve bu
sayede verimlilik ve karlılıklarını arttırmalarında önemli rol oynar. Tıbbi cihazlar, inşaat makineleri, vinçler, iş makineleri, gayrimenkuller gibi taşınır ve taşınmaz
mallar leasing sözleşmesine konu olabilirken, Patent, fikri ve sınaî haklar, bilgisayar yazılımı gibi maddi olmayan ürünler için leasing yapılamamaktadır.


#8

SORU:

Factoring şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Factoring, mal satan veya hizmet arz eden ticari işletmelerin yurt içi veya yurt dışı kredili satışlarından kaynaklanan kısa vadeli senede bağlı alacak haklarının, factor veya factoring şirketi adı verilen finansal kuruluşlar
tarafından satın alınması temeline dayanan, bir finansman yöntemidir. Hukuki ve ticari anlamda factoring şirketleri, mal satımı ve hizmet arzı ile uğraşan işletmelerin bu satışlar nedeniyle doğmuş veya doğacak alacaklarını devralan, bu alacaklar karşılığı peşin ödemeler sağlayarak finansal kolaylıklar sunan, aynı
zamanda mali, ticari ve idari konularda işletmeye verdiği hizmetler karşılığı ücrete hak kazanan kurumlardır. Hizmet karşılığında müşteriden factoring harcı denilen
ve factoring işleminin maliyetini oluşturan komisyon ve faizi satıcı factor’e ödemektedir. Bu işlemlerde vadeler genellikle 30 ile 120 gün arasında değişmekte, bazen 180 güne kadar uzayabilmektedir


#9

SORU:

Finansman şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Finansman şirketleri kullandıracakları fonları, bankacılık sektöründen kredi sağlayarak, finansman bonosu ihraç ederek, bankalara, sigorta şirketlerine ve mali olmayan kurumlara uzun vadeli tahvil satarak sağlarlar.
Tüketici finansman şirketleri, satış finansman şirketleri ve ticari finansman şirketleri olmak üzere üç gruba ayrılır.
Tüketici finansman şirketleri orta ve uzun vadeli finansman sağlayan mali kuruluşlardan biridir. Tüketici finansman şirketleri fonların büyük kısmını diğer finansal aracılardan sağlayarak topladıkları bu fonları mobilya, otomobil, dayanıklı tüketim malları satın alımı için tüketicilere kredi olarak vermektedirler. Bu aracıların temel amacı mal ve hizmetin satın alınması sırasında kredi kullandırmak suretiyle tüketiciyi, fiyat ve faiz dalgalanmalarından korumak ve tüketicilerin nakit
akışlarına uygun ödeme planları oluşturmaktır.
Satış finansman şirketleri, otomobil ve diğer dayanıklı tüketim ürünleri satan bayilerden taksitli satışların senetlerini satın almak suretiyle tüketicilere dolaylı
krediler verirler. Bu şirketlerin temel fonksiyonu, destekleyici firmanın ürün ve hizmetlerini kredilendirerek satışlarını arttırmaktır.
Ticari finansman şirketleri, bu şirketlerin büyük bir kısmı küçük ve orta ölçekli üretici ve toptancılara, alacak senetleri finansmanı ya da factoring hizmeti
sunmaktadır.


#10

SORU:

Finansal holding şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Türkiye’de anonim şirket şeklinde kurulan ve içlerinden en az bir tanesi bir kredi kurulusu olmak şartıyla, bağlı ortaklıklarının tümü veya çoğunluğu kredi kuruluşu veya finansal kuruluş olan şirketi ifade etmektedir.


#11

SORU:

Varlık yönetim şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Bu şirket modeli, Türk hukuk sistemine Kasım
2000 ve fiubat 2001 krizlerinin sebep olduğu sorunları aşmak amacıyla, 30.01.2002 tarih ve 4743 sayılı Kanun ile girmiştir. Yaşanan krizler sorunlu varlıklarda bir artışa yol açmıştır. Bankaların sermayesinin aşınmasına, karlılığının ve etkinliğinin azalmasına neden olan sorunlu varlıkların azaltılması, bankacılık krizlerini aşmanın önde gelen yöntemlerinden birisi olmuştur. Varlık yönetim şirketleri, banka ve diğer mali kurumların alacakları ile diğer varlıklarını satın alabilir, satabilir, satın aldığı alacakları borçlusundan tahsil edebilir, varlıkları nakde çevirebilir veya bunları yeniden yapılandırarak satabilir


#12

SORU:

Aracılık kavramını ve aracı kuruluşları tanımlayınız.


CEVAP:

Aracılık kavramı, sermaye piyasası araçlarının yetkili kuruluşlar tarafından kendi nam ve hesabına, başkası nam ve hesabına veya kendi namına başkası hesabına alımı ve satımıdır. Vadeli işlem sözleşmelerinin yapılması- na aracılık da bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Türkiye’de 2010 yılı sonu itibariyle sermaye piyasasında faaliyet gösteren 103 aracı kurum ve 41 banka olmak üzere toplam 144 aracı kuruluş bulunmaktadır.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, aracı kurum ile aracı kuruluş arasındaki farktır. Sermaye Piyasası Kanununda aracı kuruluş, aracı kurum ile bankaları ifade
etmektedir. Ancak belirtmek gerekir ki, bugün için bankaların sermaye piyasası alanında yapabilecekleri faaliyetler aracı kurumlara oranla oldukça sınırlıdır


#13

SORU:

Yatırım fonlarını tanımlayınız.


CEVAP:

Yatırım fonları, tasarruf sahiplerinden katılma belgeleri karşılığında topladıkları paralarla, belge sahipleri hesabına, hazine bonosu, hisse senedi, tahvil gibi menkul kıymetlerden ve kıymetli madenlerden oluşan portföyleri işletmek amacıyla kurulan mal varlığıdır. Her bir yatırımcı fonun sahip olduğu portföyün bir kısmını temsil eden katılma belgesini alarak fona ortak olmaktadır.
Sermaye piyasası kurulu tarafından belirlenmiş esaslara uyan bankalar, aracı kurumlar, sigorta şirketleri ve kanunlarında herhangi bir engel bulunmayan emekli ve
yardım sandıkları SPK’ dan izin almak şartıyla fon kurup yönetebilmektedirler.


#14

SORU:

Yatırım ortaklıklarını tanımlayınız.


CEVAP:

Menkul kıymet, gayrimenkul ve risk (girişim) sermayesi yatırım ortaklı¤ı olmak üzere üçe ayrılır.

Menkul kıymet yatırım ortaklıkları; sermaye piyasası araçları ile ulusal ve uluslararası borsalarda veya borsa dışı organize piyasalarda işlem gören altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek üzere anonim ortaklık şeklinde ve kayıtlı sermaye esasına göre kurulan sermaye piyasası kurumlarıdır.

Gayrimenkul yatırım ortaklığı; gayrimenkullere, gayrimenkule dayalı projelere ve gayrimenkule dayalı sermaye piyasası araçlarına yatırım yapmak suretiyle
faaliyet gösteren özel bir portföy yönetim şirketi modelidir.


#15

SORU:

Portföy yönetim şirketlerini tanımlayınız.


CEVAP:

Bunlar, özel olarak portföy yöneticiliği faaliyetinde bulunmak üzere Sermaye Piyasası Mevzuatı’nda belirlenen şartları yerine getirerek Sermaye Piyasası Kurulu’ndan yetki belgesi almış bir anonim şirkettir. Portföy yöneticiliği faaliyeti ise; Sermaye Piyasası Mevzuatı kapsamında, sermaye piyasası araçları, para piyasası araç ve işlemleri, vadeli işlemler ve opsiyonlar, nakit, döviz, mevduat ile kurulca uygun görülen diğer varlık ve işlemlerden oluşan portföylerin, yatırımcının veya portföy yöneticisinin belirleyeceği risk-getiri tercihi doğrultusunda, müşterilerle yapılacak portföy yönetim sözleşmesi çerçevesinde vekil sıfatıyla yönetilmesidir. SPK’ dan izin almış portföy yönetim şirketleri, aracı kurumlar ve yatırım bankaları portföy yöneticiliği faaliyetinde bulunmaya yetkili kurumlardır.


#16

SORU:

BDDK'nın görevlerini sıralayınız.


CEVAP:

5411 sayılı Bankacılık Kanununda BDDK’nın görevleri, Kanun ve ilgili diğer mevzuatın verdiği yetkiler çerçevesinde aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir:

  • Tasarruf sahiplerinin haklarını korumak ve kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını sağlamak üzere gerekli karar ve tedbirleri almak ve uygulamak,
  • Bankalar ve finansal holding şirketleri ile diğer kanunlarda ve ilgili mevzuatta yer alan hükümler saklı kalmak kaydıyla, finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketlerinin; kuruluş ve faaliyetlerini, yönetim ve teşkilat yapısını, birleşme, bölünme, hisse değişimini ve tasfiyelerini düzenlemek, uygulamak, uygulanmasını sağlamak, uygulamayı izlemek ve denetlemek.
  • Yurt içi ve yurt dışı muadil kurumların katıldığı uluslararası malî, iktisadî ve meslekî teşekküllere üye olmak, bu çerçevede Finansal İstikrar Kurulu ve Basel Komitelerinin faaliyetlerine aktif iştirak etmek, görev alanına giren hususlarda yabancı ülkelerin yetkili mercileri ile mutabakat zaptı imzalamak.
  • Mevzuatla kendisine verilen yetkilerini, Kurulca tesis edilecek düzenleyici işlemler veya alınacak özel nitelikli kararlar ile kullanmak. Kurul kararıyla Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelikler ve tebliğler çıkarmak, bu konularda banka ya da banka grubu bazında farklılaştırmaya gidebilmek.
  • Finansal hizmetler sektörünün geliştirilmesi amacıyla stratejiler belirlemek.
  • Kanun kapsamındaki kuruluşlar hakkında mevzuatta yer alan hükümlerin uygulanmasının ve bu kuruluşların her türlü işlemlerinin ve malî bünyelerini etkileyen tüm unsurların gözetimini, yerinde denetimini ve tahlilini yapmak.
  • Sistemik Risk Koordinasyon Komitesi, Finansal Sektör Komisyonu ve Eşgüdüm Komitesi çalışmaları ile bunlara ilişkin sekretarya faaliyetlerini yürütmek.
  • Banka kartları ve kredi kartlarının çıkarılması, kullanımı, takas ve mahsup işlemlerine ilişkin usûl ve esasları düzenlemek suretiyle, kartlı ödemeler sisteminin etkin çalışmasını sağlamak.
  • Kartlı sistem kurma, kart çıkarma, üye işyerleri ile anlaşma yapma, bilgi alışverişi, takas ve mahsuplaşma faaliyetinde bulunmak isteyen kuruluşlara ilişkin izin işlemlerini yürütmek. Aynı zamanda bu kuruluşların faaliyetlerinin gözetim ve denetimini sağlamak.
  • Kanunun uygulanması ile ilgili olarak, denetim kapsamındaki kuruluşlar ile bunların ortaklıklarından her türlü bilgi ve belgeyi istemek.
  • Para, kredi ve bankacılık politikalarının yürütülmesi, denetim, bilgi paylaşımı ve diğer hususlarda yurt içi ve yurt dışı yetkili mercilerle işbirliğini sağlamak.
  • Kanunla verilen diğer görevleri yapmak.

#17

SORU:

Sermaye Piyasası Kurulu ne yapar? Genel hatlarıyla açıklayınız.


CEVAP:

Ekonominin işleyişi içinde, tasarrufların sermaye piyasalarına yönlendirilebilmesi için, tasarruf sahiplerinin güvenini sağlamak ve risk faktörünü asgari düzeye getirebilmek önemlidir. Riskin asgari düzeye indirebilmesinde, sermaye piyasasında faaliyette bulunan kurumlar hakkında objektif verilerin yatırımcılara sunulması gerekmektedir. Sermaye piyasalarında yaşanan bazı acı deneyimler, bu piyasaların gelişimini sağlayabilmek amacıyla, sermaye piyasalarının denetlenmesi gerektiği gerçeğini ortaya çıkmıştır.
SPK, yetkilerini kendi sorumluluğu altında bağımsız kullanan, idari ve mali özerkliğe sahip düzenleyici bir kamu kurumudur. Sermaye Piyasası Kurulu 1981 yılında 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ile kurulmuştur. Bağımsız düzenleyici kurumların ilki olarak kurulmasındaki temel amaçlar; tasarrufların menkul kıymetlere yatırılarak halkın iktisadi kalkınmaya etkin ve yaygın bir şekilde katılmasını sağlamak, sermaye piyasasının güven, açıklık ve kararlılık içinde çalışmasını sağlamak; tasarruf sahiplerinin hak ve yararlarının korunmasını düzenlemek ve denetlemek, olarak belirlenmiştir.
SPK, sermaye piyasasını düzenleyen ve denetleyen kamu kurumudur. Kurulun temel görevleri; piyasanın işleyiş kurallarını belirlemek, piyasaların adil ve etkin çalışmasını sağlamak, ilgili kurumların belli kurallar çerçevesinde faaliyet göstermesini sağlamak ve yatırımcıların haklarını korumaktır. Kurul bu görevlerini, yönetmelik ve tebliğlerle düzenlemeler yaparak, piyasaların gözetim ve denetimini sağlayarak yerine getirmeye çalışmaktadır.


#18

SORU:

SPK hangi oluşumların faaliyet izinlerini verir? Sıralayınız.


CEVAP:

Sermaye piyasası faaliyetinde bulunacak kurumların Kuruldan izin almaları zorunludur. Bu bağlamda Kurulun, kuruluşuna ve faaliyete geçmesine izin verdiği
kuruluşlar:

  • Yatırım ortaklıkları ve yatırım fonları,
  • Gayrimenkul yatırım ortaklıkları,
  • Portföy yönetim şirketleri, yatırım danışmanlığı şirketleri,
  • Aracı kurumlar,
  • Derecelendirme şirketleri,
  • Genel finans ortaklıkları,
  • Bağımsız denetleme kuruluşları,
  • Risk sermayesi yatırım fonu ve ortaklıkları, olarak sıralanmaktadır. 

#19

SORU:

T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın görev ve yetkilerini sıralayınız.


CEVAP:

10 Temmuz 2018 tarihinde yayınlanan "1" numaralı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde (yedinci bölüm - madde 217) Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığının görev ve yetkileri şu şekilde belirlenmiştir:

  1. Maliye ve ekonomi politikalarının hazırlanmasına yardımcı olmak ve bu politikaları uygulamak.
  2. Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ve özel bütçeli idarelerin hukuk danışmanlığını ve muhakemat hizmetlerini talepleri halinde yerine getirmek.
  3. Devlet hesaplarını tutmak, saymanlık hizmetlerini yapmak.
  4. Gelir düzenlemelerine ilişkin çalışmalar yapmak.
  5. Her türlü gelir işlemlerine ait mevzuatı hazırlamak, her türlü gider işlemlerine ait mevzuatın hazırlanmasına katkı sağlamak.
  6. Bakanlığın ilgili kuruluşlarının işletme ve yatırım programlarını inceleyerek onaylamak ve yıllık programlara göre faaliyetlerini takip etmek ve denetlemek.
  7. Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemek.
  8. Vergi incelemesi ve denetimine ilişkin temel politika ve stratejilerin belirlenmesi amacıyla çalışmalar yapmak ve belirlenen politikaların uygulanmasını sağlamak.
  9. Hazine işlemleri, kamu finansmanı, kamu sermayeli kuruluş ve işletmeler ve devlet iştirakleri, ikili ve çok taraşı dış ekonomik ilişkiler, uluslararası ve bölgesel ekonomik ve mali kuruluşlarla ilişkiler, yabancı ülke ve kuruluşlardan borç ve hibe alınması ve verilmesi ile ilgili işlemleri yapmak.
  10. Ülkenin finansman politikaları çerçevesinde sermaye akımlarına ilişkin düzenleme ve işlemleri yapmak.
  11. Kambiyo rejimine ilişkin faaliyetleri düzenlemek, uygulamak, uygulamanın izlenmesi ve geliştirilmesine ilişkin esasları tespit etmek.
  12. Bakanlıkların ve kamu kurum ve kuruluşlarının ekonomi politikalarını ilgilendiren faaliyetlerine katılım sağlamak.
  13. Uluslararası kuruluşlarla iletişim içerisinde çalışarak ileriye dönük stratejiler geliştirme amacıyla çalışmalar yapmak ve topluma perspektif sağlayan politika önerilerini katılımcı bir yaklaşımla belirleyerek özel kesim için orta
    ve uzun dönemde belirsizlikleri giderici genel bir yönlendirme görevini yerine getirmek.
  14. Kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle verilen diğer görevleri yapmak.

#20

SORU:

TCMB'nin görev ve yetkilerini kısaca açıklayınız.


CEVAP:

Temel amacı fiyat istikrarını sağlamak olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) görevleri arasında finansal sistemde istikrarı sağlamak, para ve döviz piyasaları ile ilgili düzenleyici tedbirleri almak yer almaktadır. Günümüzde TCMB’nin doğrudan bankacılıkla ilgili gözetim ve denetime dayalı bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu görev özerk bir kuruluş olan BDDK tarafından yürütülmektedir. TCMB, rezerv ve likidite gereksiniminin usul ve koşullarını belirleme, katılım bankalarındaki katılım fonlarının türlerini ve mevduat bankalarındaki mevduatın türlerini ve vadelerini belirleme gibi yetkilere sahiptir. Bu bağlamda banka, finansal sistemin işleyişini etkilemekte ve finansal sistemin bir bütün olarak istikrarının sağlanmasında temel aktörlerden biri konumunda bulunmaktadır


#21

SORU:

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun temel işlevleri nelerdir?


CEVAP:

Tasarruf sahiplerinin haklarını korumak ve kendine devredilen bankaları ve varlıkları en uygun şekilde çözümlemek şeklinde özetlenebilecek iki temel fonksiyonu
üstlenen TMSF, mali sistemin güven ve istikrarını sağlayan kurumlar arasında yer almaktadır.


#22

SORU:

Tasarruf Mevduatı ve Katılım Sigorta Fonu'nu tanımlayınız.


CEVAP:

Tasarruf mevduatı ve katılım fonu sigortası, mevduat ve katılım fonu toplamaya yetkili mevduat ve katılım bankalarının BDDK tarafından faaliyet izinlerinin kaldırılması durumunda, mevduat ve katılım fonu hak sahiplerinin maruz kalacağı kayıpların devlet veya bu amaçla kurulmuş özel bir kurum tarafından kısmen ya da
tamamen ödenmesinin garanti edilmesidir. Türkiye’de mevduatın ve katılım fonlarının sigortalanması yetki ve görevi kamu tüzel kişiliğini haiz TMSF’ye aittir. Türkiye’de faaliyet gösteren, mevduat ve katılım fonu kabulüne yetkili yerli ve yabancı tüm kredi kuruluşları ile merkezi yurt dışında bulunan kredi kuruluşlarının Türkiye’deki şubelerinde bulunan mevduat ve katılım fonları sigorta sistemine dahildir.


#23

SORU:

Türkiye Bankalar Birliği'ni tanımlayınız.


CEVAP:

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) 1958 yılında Bankacılık Kanunu’nun 79 uncu maddesi hükümlerine göre kurulmuştur. Mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankaları, tüzel kisiliği haiz ve kamu kurumu niteliğinde özdüzenleyici bir meslek kuruluşu olan Türkiye Bankalar Birliğine faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde üye olmak, Birlik statü hükümlerine uymak ve Birliğin yetkili organlarının aldığı kararları uygulamak zorundadır.
TBB, üyeleri için, meslek ilke ve standartlarını belirler.
TBB’nin amaçları;
• Serbest piyasa ekonomisi ve tam rekabet ilkeleri çerçevesinde, bankacılık düzenleme ilke ve kuralları doğrultusunda bankaların hak ve menfaatlerini savunmak,
• Bankacılık sisteminin büyümesi, sağlıklı olarak çalışması ve bankacılık mesleğinin gelişmesi, rekabet gücünün artırılması amacıyla çalışmalar yapmak,
• Rekabetçi bir ortamın yaratılması ve haksız rekabetin önlenmesi için gerekli kararları almak/alınmasını sağlamak, uygulamak ve uygulanmasını talep etmek, olarak belirlenmiştir.


#24

SORU:

Türkiye Katılım Bankaları Birliği'ni tanımlayınız.


CEVAP:

Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB), Bankacılık Kanunu gereğince kurulmuş tüzel kişiliğe haiz kamu kurumu niteliğinde öz düzenleyici bir meslek kuruluşudur. Türkiye’de faaliyette bulunan tüm katılım bankaları faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde Katılım
Bankaları Birliğine üye olmak, Birlik Statü hükümlerine uymak ve Birliğin yetkili organlarının alacağı kararları uygulamak zorundadırlar. Birliğin amaçları;
• Serbest piyasa ekonomisi ve tam rekabet ilkeleri çerçevesinde, bankacılık düzenleme ilke ve kuralları doğrultusunda katılım bankalarının hak ve menfaatlerini savunmak
• Bankacılık sisteminin büyümesi, sağlıklı olarak çalışması ve bankacılık mesleğinin gelişmesi, rekabet gücünün artırılması amacıyla çalışmalar yapmak,
• Rekabetçi bir ortamın yaratılması ve haksız rekabetin önlenmesi için gerekli kararları almak/alınmasını sağlamak, uygulamak ve uygulanmasını talep etmek, olarak belirlenmiştir.


#25

SORU:

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'ni tanımlayınız.


CEVAP:

Kamu kurumu niteliğinde, özdüzenleyici bir meslek kuruluşu olan Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği, Sermaye
Piyasası Kanunu ile 11 Şubat 2001’de kurulmuş ve Nisan 2001’de faaliyete geçmiştir. Uluslararası piyasalarda ekonomik ve politik dalgalanmaların yaşandığı 2013
yılında ülkemizde sermaye piyasalarının geleceğini şekillendirecek önemli adımlar atılmıştır. Ülkemizdeki tüm borsalar Borsa İstanbul altında birleşirken, yeni Sermaye Piyasası Kanununun getirdiği değişiklikler kademeli olarak yürürlüğe girmiştir. Bu çerçevede, 2001 yılında kurulan Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği (TSPAKB) ünvanı, 2014 yılı başında, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndaki düzenlemelere paralel olarak “Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği” (TSPB) olarak değişmiştir.


#26

SORU:

Türkiye Sigorta Birliği (Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği)'ni tanımlayınız.


CEVAP:

Türkiye Sigorta Birliği, sigortacılık mesleğinin ve sigortacılık hizmetlerinin gelişmesi ve yaygınlaşması hedefine yönelik olarak faaliyetlerini sürdürmektedir.
Birlik; sigortacılık mesleğinin geliştirilmesi, şirketler arasında dayanışma sağlanması ve haksız rekabetin önlenmesi amacıyla kurulan, tüzel kişiliği haiz kamu
kurumu niteliğinde meslek kuruluşudur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanununda 29 Haziran 2012 tarihinde yapılan değişiklikle Birlik çatısı altına emeklilik şirketleri de dâhil edilmiş ve 1975 yılından söz konusu tarihe kadar “Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği" olan birliğin unvanı
“Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği” olarak değiştirilmiştir. Bu değişimden sonra Birliğin logosu değiştirilmiş ve logo ile birlikte “Türkiye Sigorta Birliği” ibaresinin kullanılması kararlaştırılmıştır.


#27

SORU:

Finansal Kurumlar Birliği'ni tanımlayınız.


CEVAP:

Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliği 21.11.2012 tarih, 6361 no’lu Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun ilgili maddelerine göre teşekkül eden, tüzel kişiliği haiz, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. Şirketler (Türkiye’de kurulu finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri ve finansman şirketleri) faaliyet izni aldıkları tarihten itibaren
bir ay içinde Birliğe üye olmak, bu statü hükümlerine uymak ve birliğin yetkili organlarının aldığı kararlara uymak zorundadır. İlgili kanunla gelen düzenlemeye göre, birliğin görev ve yetkileri:
•Mesleğin gelişmesini sağlamak, üyelerin birlik ve dayanışmasını artırmak, eğitim, tanıtım ve araştırma faaliyetlerinde bulunmak,
• Meslek ilkelerini belirleyerek üyelerin birlik ve mesleğin gerektirdiği disiplin içinde ekonominin ihtiyaçlarına uygun olarak çalışmalarını sağlamak,
• Üyelerin uyacakları meslek ilkeleri ve standartlarını belirlemek,
• İlgili mevzuat uyarınca alınan kararlar ile Kurumca alınması istenilen tedbirleri üyelerine duyurmak,
• Üyeleri arasında haksız rekabeti önlemek amacıyla gerekli her türlü tedbiri almak ve uygulamak,
• Üyelerin ilan ve reklamlarında uyacakları esas ve şartları tür, şekil, nitelik ve miktarı itibarıyla tespit etmek,
• Üyelerinin ortak menfaatlerini ilgilendiren konularda yönetim kurulu kararına istinaden dava açmak,
• Üyeleri arasında ortak projelere ilişkin iş birliğini temin etmek ve bu Kanunda sayılan diğer görevleri yerine getirmektir.