GELİŞİMSEL TANI VE DEĞERLENDİRME YÖNTEMLERİ Dersi Türkiye’de ve Dünyada Gelişimsel Tanı ve Değerlendirme Süreci soru cevapları:

Toplam 47 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Türkiyede çocukların gelişimsel düzeyi bakımından neler söylenebilir?


CEVAP: Son dönemlerde yapılan çalışmalara göre Türkiyede çocukların en az %10 kadarı gelişimsel gecikme ya da rahatsızlık yaşamaktadır. Öte yandan UNICEF tarafından yapılan araştırmalar 5 yaşın altındaki çocukların yaklaşık %16sında gelişimsel problemler görüldüğünü ortaya koymuştur. Gelişimsel sorun yaşayan çocukların yaklaşık %40 kadarı tek bir gelişim aşamasında sorun yaşarken %25 kadarı ise iki ya da daha fazla gelişim aşamasında sorun yaşamaktadır.

#2

SORU: Çocuklarda gelişim sorunları en çok hangi dönemde gözlemlenmektedir?


CEVAP: Çocuklarda gelişime ilişkin sorunlar büyük çoğunlukla bebeklik ve erken çocukluk dönemlerinde tespit edilmektedir.

#3

SORU: En yaygın gelişme bozuklukları nelerdir?


CEVAP: Gelişme bozukluklarından en yaygın olanları otizm, zihinsel engel, işitme ya da görme bozukluğu, serebral palsi, konuşma ve dil bozuklukları ve öğrenme güçlüğü olarak sıralanabilir. Ayrıca aileden gelen zihinsel rahatsızlıklar, çocukların ihmali ve istismarı, ailedeki stres düzeyi, evlilik çatışmaları, yoksulluk, tek ebeveynlilik gibi olgular da çocukların gelişimlerini sekteye uğratmaktadır.

#4

SORU: Türkiyede çocuk gelişimindeki bozukluklara yönelik olarak yapılan birincil önleme çalışmaları nelerdir?


CEVAP: Ülkemizde gelişim bozukluklarına ilişkin olarak uygulanan birincil önleme çalışmaları ebeveynlere çocuk sahibi olmadan önce verilen tıbbi ve eğitimsel hizmetler ile broşür, tv yayını gibi bilgilendirme uygulamalarından oluşmaktadır.

#5

SORU: Türkiyede çocuk gelişimindeki bozukluklara yönelik olarak yapılan ikincil önleme çalışmaları nelerdir?


CEVAP: Ülkemizde gelişim bozukluklarına ilişkin olarak uygulanan ikincil önleme çalışmaları standart tarama testleri, özel tarama testleri, ultrasonografi, hormon testleri, amniosentez (çocuğu anne karnındayken çevreleyen sıvının testi) gibi uygulamalardan oluşmaktadır. Ayrıca yeni doğan çocukların topuğundan alınan kanın test edilmesi de ikincil önleme çalışmaları arasında sayılabilir.

#6

SORU: Gelişimsel tanı ve değerlendirme süreci hangi basamaklardan oluşmaktadır?


CEVAP: Gelişimsel tanı ve değerlendirme süreci farkına varma, müracaat, tanılama, bilgi toplama, bilgilendirme ve yönlendirme, destek eğitim programlarının uygulanması ve gelişimsel izleme aşamalarından oluşmaktadır.

#7

SORU: Farkına varma basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Farkına varma, gelişimsel tanı ve değerlendirme sürecinin ilk aşamasıdır. Bu aşamada en büyük rol, bebek ya da çocuk ile sıkça zaman geçiren ya da etkileşime giren kişilere aittir. Gözlemlenen fark bebek ya da çocuğun akranlarına göre daha geri ya da daha ileri bir gelişim sergilemesi şeklinde ortaya çıkabilir. Bu aşamada ebeveynlerin bebek ya da çocuğun akranlarına göre gelişim düzeyini incelemesi, gösterdiği davranışların tekrar edip etmediğini-ediyorsa sıklığını irdelemesi, söz konusu bir davranışın farklı bir mekanda da tekrarlanıp tekrarlanmadığını tespit etmesi, davranışın bebek ya da çocuğun kendisini ve/veya çevresini rahatsız edip etmediğini gözlemlemesi ve çocuğun bir davranışı yoğun bir biçimde yaşayıp yaşamadığını öğrenmesi gerekmektedir.

#8

SORU: Normallik kavramı kaç türde açıklanabilir?


CEVAP: Normallik kavramı istatistiksel normalite, ideal normalite ve fonksiyonel normalite olmak üzere 3 türde açıklanabilir. İstatistiksel normalite toplumsal normlara uygun olan ve toplumsal olarak sıkça tekrarlanan olgulardan oluşur. İdeal normalite ise toplumdan topluma farklılık gösterir. Bir durum ya da davranış bir toplum nezdinde ideal sayılıyorsa o durum veya davranış normal olarak addedilebilir. Son olarak fonksiyonel normalite, bir bireyin varmak istediği hedeflere, gayelere ve karakteristiklere uygun bir halde olmasını ifade eder. Bir başka deyişle fonksiyonel normalite, psikolojik açıdan iyi ya da sağlam olma durumu olarak anlaşılabilir.

#9

SORU: Müracaat basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Müracaat basamağı gelişimsel tanı ve değerlendirme sürecinin ikinci aşamasıdır. Bebeğin ya da çocuğun gelişiminde olağan dışı bir durumun keşfedilmesini takiben ebeveynler bu aşamaya geçerler ve duruma ilişkin olarak ilgili yerlere başvuruda bulunurlar. Bu aşamada uzmanlar hem ebeveynler hem de çocuk ile görüşmeler gerçekleştirerek fark edilen durumun bilimsel tespitini gerçekleştirebilirler. Bu aşamaya ilişkin olarak çocuk gelişim birimine başvuran ebeveynlere ait 0-6 yaş aralığındaki çocukların %35,9una ait sonuçlar normal çıkmış ancak %31,1 kadarının gelişimsel bir anormallik içerdiği tespit edilmiştir.

#10

SORU: Tanılama basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bu basamakta tıbbi tanılama işlemi gerçekleştirilir ve başvuruya konu olan durumun oluş zamanı, yeri, derecesi, sınıfı gibi detayları ortaya çıkarılır. Bu aşamada tıbbi, psikososyal ve eğitsel tanılama uygulamaları gerçekleştirilir. Ülkemizde ICD 10, DSM 5, ICF gibi sistemler kullanılarak tıbbi tanılamalar gerçekleştirilmektedir. Psikososyal tanılama için geçmişte karşılaşılan ruhsal sorunlar, ailede bir ruhsal hastalık bulunup bulunmadığı, bireyi etkileyen stres kaynakları, ruh hali, davranışlar, düşünceler ve algılar araştırılmaktadır. Son olarak da eğitsel tanılama yöntemleri ile bireyin çevresini de kapsayacak şekilde yapılacak gözlemlerden yararlanılır. Tanılama basamaklarında dikkat edilmesi gereken ilkeler; erkenlik ilkesi, bütünlük ilkesi, çeşitlilik ilkesi, süreklilik ilkesi, yeterlilik ilkesi, iş birliği ilkesi, isteklilik ilkesi ve gizlilik ilkesidir. Erkenlik ilkesi, tanılamanın en önemli ilkelerinden biri olup tanılamanın olabildiğince erken yaşta yapılması gereğini ortaya koymaktadır. Buna göre, gelişim geriliği ne kadar erken tanılanabilirse gelişimin desteklenmesi ile elde edilecek etkinlik o kadar fazla olacaktır. Bütünlük ilkesi, tanılamanın çok yönlü yapılması gereğini burgulamaktadır. Çeşitlilik ilkesi, tanılama sürecinde birçok teknik ve yöntemden yararlanılması gerekliliğini vurgulamak bakımından önemlidir. Süreklilik ilkesi, tanılama sürecinin bir anlık olmaması gerektiğini, aksine tanılamanın bir süreci kapsadığını belirtmektedir. Yeterlilik ilkesi, tanılama aşamasında bireyin yeterli olduğu ve olmadığı yönlerin birlikte değerlendirilmesi gereğini vurgulamaktadır. Bu noktada bireyin yeterli olduğu alanların ortaya çıkarılması ve bunlardan yararlanılması büyük önem arz etmektedir. İş birliği ilkesi, tanılama sürecinde tüm uzmanların iş birliği yapmasının önemini belirtmektedir. İsteklilik ilkesi ise tanılama sürecinin tüm aşamalarında ailenin ve çocuğun görüş ve onayının önemine dikkat çekmektedir. Son olarak gizlilik ilkesi, tanılama süreci esnasında birey hakkında ortaya çıkan tanı ve değerlendirmelerin birey ve ailenin dışında kimseyle paylaşılmamasını anlatır.

#11

SORU: Bilgi toplama basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bilgi toplama basamağı 4. basamak olup çoğu zaman tanılama basamağı ile eşzamanlı yürütülmektedir. Tanılamanın sağlıklı yapılabilmesi bakımından elde edilecek bilgilerin miktarı ve kaynak sayısının çeşitliliği hayati öneme sahiptir. Bu bilgi kaynakları temel olarak bireyin kendisi, ebeveynler ve diğer yetişkinler ile birey ile ilgili kayıtlar olmak üzere 3 grupta toplanabilir.

#12

SORU: Bilgilendirme ve yönlendirme basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Daha önceki basamaklarda çocuğun gelişimine ilişkin bir anormalliğin tespit edilmesi durumunda ebeveynlere gerekli görülen gelişimsel desteklerin alınabilmesi için uygun destek merkezlerine başvurmaları önerilebilir. Aileye tanılamaya ilişkin kesin sonuçların ayrıntılı olarak anlatılmasını takiben yapılacak bu uygulama ile çocuğun gelişiminin doğru ve planlı bir biçimde gerçekleştirilebilmesi imkanı elde edilir. Ailelere bilgi verilmesi esnasında aşırı kaygı ve paniğe yol açmamak adına ebeveynlere uygun bir yaklaşımın sergilenmesi, onlara anlayabilecekleri bir dil ile durumun anlatılması, merak ettikleri sorulara cevaplar verilmesi, erken müdahale hizmetleri hakkında kapsamlı bilgilerin verilmesi, karşılaşabilecekleri olası durumlar hakkında bilgilendirme yapılması ve yasal haklarının anlatılmasına özen gösterilmelidir.

#13

SORU: Destek eğitim programlarının uygulanması basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Tanısı kesinleşen bireyler yönlendirildikleri merkezlerde destek eğitim programlarına tabi tutulurlar. Bu programların ana amacı gelişimsel tanı ve değerlendirme sürecinden geçen ve belirli bir gelişim sorunuyla tanılanan bireyin gelişim aşamalarına destek verilmesidir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanmış bulunan destek eğitim programları Özel Öğrenme Güçlüğü Destek Eğitim Programı, Yaygın Gelişimsel Bozukluklar Destek Eğitim Programı, Zihinsel Engelli Bireyler Destek Eğitim Programı, Bedensel Engelli Bireyler Destek Eğitim Programı, Dil ve Konuşma Güçlüğü Destek Eğitim Programı ve Görme Engelli Bireyler Destek Eğitim Programı olmak üzere 6 adettir. Bir gelişim sorunuyla tanılanan bireylere uygulanacak bireysel eğitim programlarının içeriği, ancak sayılan 6 ana programa sadık kalınmak suretiyle hazırlanabilir. Uygulanan destek programları sadece kurum bazlı veya kurum kaynaklı olmamaktadır. Gerekli görülen bireylere aynı zamanda ev temelli programlarla da gelişimsel destek verilebilmektedir. Ev temelli destekler arasında öğretmen olarak aileler, headstart, HIPPY ve anne eğitim programı da yer almaktadır.

#14

SORU: Gelişimsel izleme basamağının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bu basamak gelişimsel tanı ve değerlendirme sürecinin son basamağıdır. Burada izleme ile kastedilen, gelişimdeki farklılaşmayı ortaya koyabilmek bakımından belirli zaman aralıklarıyla bireyin gözlemlenmesidir. Bu aşamada ilerlemeyi ölçmek için tanılama aşamasında kullanılan nitel ve nicel ölçme araçlarından yararlanılır.

#15

SORU: Ülkemizde üstün yetenekli çocuklar için tanı ve değerlendirme süreç örnekleri arasında hangi uygulamalar bulunmaktadır?


CEVAP: Ülkemizde üstün yetenekli çocuklar için uygulanan tanılama ve değerlendirme uygulamalarına Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki Bilim ve Sanat Merkezleri (BİLSEM) ile Anadolu Üniversitesi bünyesindeki Üstün Yetenekliler Eğitim Programı (ÜYEP) örnek olarak gösterilebilir.

#16

SORU: BİLSEMin amaç ve hedefleri nelerdir?


CEVAP: BİLSEM, ülkemizde üstün yetenekli çocukların yeteneklerini keşfetmeleri, hem akademik hem de sosyal duygusal gelişimlerini desteklemek amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde açılmıştır.

#17

SORU: BİLSEM merkezlerine kimler aday gösterebilir?


CEVAP: BİLSEM merkezlerine üstün yetenekli çocuklar, veliler, okul öncesi veya okul öğretmenleri tarafından aday gösterilebilir. Her öğretim yılının Ekim ayında Bakanlık tarafından hazırlanan gözlem formları okul öncesi, ilk ve orta öğretim kurumlarına merkezden gönderilmektedir. Eğitim kurumlarınca ya da veli tarafından aday gösterilecek olan çocuklara ilişkin gözlem raporları tanılama komisyonlarınca değerlendirilmekte, bu değerlendirmeden başarılı sonuçla geçen çocuklar grup taramasına alınmakta ve burada da başarılı olan çocuklar bireysel incelemeye alınmaktadırlar. Bu inceleme aşamasından sonra sıralanan öğrenciler özel programdan yararlanmaya hak kazanırlar. Destek eğitimleri güz, bahar ve yaz olmak üzere 3 dönemde gerçekleştirilir ve grupla çalışma teknikleri, öğrenme yöntemleri, problem çözme teknikleri, bilimsel araştırma teknikleri, yabancı dil, bilgisayar, sosyal etkinlikler, bireysel yetenekleri fark ettirme, özel yetenekleri geliştirme ve proje üretimi/yönetimi alanlarını kapsar.

#18

SORU: ÜYEPin tanılama modeline ilişkin özellikler nelerdir?


CEVAP: ÜYEPin kendine özgü tanılama modelinde 4 önemli özellike bulunmaktadır. Bunlar örnekleme dayalı tanılama, doğal seleksiyon-uyumsal ayıklanma, alana özgü tanılama ve çoklu ölçüt kullanımıdır.

#19

SORU: Risk altındaki ya da dezavantajlı çocuklar için tanı ve değerlendirme süreç örneklerinden okul öncesi eğitim programı ve anne destek programının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Program, Diyarbakır ve Mardin illerinde 5-6 yaşlarındaki okulöncesi eğitimi almamış olup sosyoekonomik yetersizlikleri bulunan çocuklar ve annelerine yönelik olarak uygulanmaktadır. 10 haftalık bir süreci içeren bu programda okul öncesi eğitim imkanlarından yararlanamayan çocukların bu dezavantajlarını azaltmak hedeflenmiştir.

#20

SORU: Risk altındaki ya da dezavantajlı çocuklar için tanı ve değerlendirme süreç örneklerinden Anne Çocuk Eğitim Programının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bu programın temel amacı 5 yaş itibariyle daha önce okul öncesi eğitim hizmeti almamış olan çocuklar ile annelerinin bilimsel temeli olan ve ev merkezli bir eğitim programına kavuşmasını sağlamaktır. 15-20 kişilik anne grupları ile 2 bölümden oluşan program toplam 25 hafta sürmektedir.

#21

SORU: UNICEF Farklılıkların Azaltılması, Sosyal İçerme ve Koruma ile Gençliğin Güçlendirilmesi ve Koruma Eylem Planının özellikleri nelerdir?


CEVAP: UNICEF Türkiyedeki çalışmalarına 1951 yılında başlamıştır. Yapılan işbirliği çerçevesinde çocuk, kadın ve gençlerle ilgili olarak yapılan çalışmalar kapsamında 2015 yılında Ülke Programı Eylem Planı hazırlanmıştır. Program çocuk yoksulluğu, okul öncesi eğitim ve 14-18 yaş grubundaki çocukların gereksinimlerinin karşılanmasına ilişkin öncelikler belirlemiştir. Programın Farklılıkların Azaltılması, Sosyal İçerme ve Koruma alt başlığında iki önemli madde ortaya atılmıştır: Erken Çocukluk Gelişimi ve Bakımı ile Çocuğun Korunması

#22

SORU: Risk altındaki ya da dezavantajlı çocuklar için tanı ve değerlendirme süreç örneklerinden 0-36 Aylık Gelişimi Risk Altındaki Çocuklar İçin Gelişimsel Destek Programı (GEDEP) nın özellikleri nelerdir?


CEVAP: GEDEP, 0-3 yaş arası gelişim geriliği gösteren veya bu geriliği gösterme riski bulunan bebek ve çocukların bilişsel, dil ve iletişim, özbakım, sosyal-duygusal ve motor gelişimlerini desteklemek amacıyla hazırlanmıştır. Programda her bir gelişim alanı belli yaş dönemlerine göre sıralanmış ve her bir beceri bir amaç olarak ortaya konulmuştur. Gelişim alanlarına ilişkin olarak çocuklar sınanmakta ve değerlendirme formu doldurulmaktadır. Form doldurulurken amaçları tekrarlanabilir biçimde yerine getiren çocuklar, tekrarlanabilir biçimde yerine getiremedikleri amaçtan başlayarak özel gelişim uygulamalarına tabi tutulmaktadır.

#23

SORU: Head start programının oluşturulma amacı nedir?


CEVAP: Head start programı ABDde fakirlikle savaş politikaları kapsamında yoksulluğun nesilden nesile aktarılmasını azaltmak adına uygulamaya alınmış ve düşük gelirli ailelerin gelişim geriliği riski bulunan 3-5 yaş aralığındaki çocuklarının ilköğretime iyi bir başlangıç yapabilmelerini sağlamak amacıyla oluşturulmuştur. Program, çocuk merkezli olarak uygulanmakta, programın yürütülmesinde ev veya kurum merkezli bir yaklaşım sergilenebilmektedir.

#24

SORU: Portage Erken Çocukluk Dönemi Eğitim Programının özellikleri nelerdir?


CEVAP: 1969 yılında ABDde hayata geçirilen program kırsal kesimde yaşayan anne ve babaların özel gereksinimli çocuklarına beceri öğretebilmeleri için geliştirilmiş ev merkezli bir programdır. Programın birinci aşamasında katılımcılar bilgi edinmekte, kayıt olmakta ve çeşitli öğrenim-planlama faaliyetleri gerçekleştirmektedirler. İkinci aşamada katılan aileler için eylem ve amaçlar belirlenmekte, üçüncü aşamada gerekli kaynaklar ve müdahaleler planlanmakta, dördüncü aşamada gözlemler belgelendirilip izleme süreci ile rehberlik faaliyetleri yerine getirilmektedir. Son olarak beşinci aşamada ise aile için yeni hedefler belirlenmekte, çocuk gelişimine yönelik rehberlik hizmeti verilmekte ve görüşmeler belgelendirilmektedir. Program, 35 dile çevrilerek 87 ülkede uygulanmış ve etkinliği kanıtlanmıştır. Programın Türkiyedeki uygulamaya başlangıç zamanı 2003 yılıdır.

#25

SORU: Small Steps Early Intervention Program (Küçük Adımlar Erken Eğitim Programı) nın özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bu program 0-4 yaş arası gelişimsel gerilik tanısı konulan veya gelişim geriliği riski taşıyan çocuklara yönelik olarak uygulanan bir erken eğitim programıdır. Down sendromlu çocuklara yönelik olarak hazırlanan ve uygulanmaya başlanan bu program daha sonra gelişimsel geriliği de kapsayacak şekilde geliştirilmiştir. Halen pek çok Avrupa ülkesi ile 1996 yılından bu yana ülkemizde de uygulanmaktadır. Programda büyük kas becerileri, küçük kas becerileri, iletişim becerileri, alıcı dil becerileri ile kişisel ve toplumsal beceriler gibi 5 temel alana odaklanılmıştır.

#26

SORU: Healthy Start (Sağlıklı Başlangıç) programının özellikleri nelerdir?


CEVAP: Sağlıklı başlangıç programı çocukların yaşamlarının ileriki safhalarında sağlıkla ilgili karşı karşıya kalabilecekleri riskleri azaltabilmek amacıyla oluşturulmuştur. Program ile 3-5 yaş aralığındaki çocuklar hedeflenmiştir ve çeşitli etkinliklerle çocukların sağlığa ilişkin temel kavramları idrak etmelerine odaklanılmıştır.

#27

SORU: Infant Health and Development Program / IHDP (Bebek Sağlığı ve Gelişimi Programı) nın özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bebek sağlığı ve gelişimi programı prematüre doğan ve düşük doğum ağırlıklı olan risk altındaki bebekler için geliştirilmiş bir program olup prematüre bebeklerde sıkça görülen sağlık ve bilişsel bakımdan geriliklerin azaltılmasını hedeflemektedir. Program prematüre bebeğin hastaneden çıkışını müteakiben 3 yaşına kadar sürdürülmektedir. İlk yıl haftalık, ikinci yıldan itibaren 15 günde bir gerçekleştirilen ev ziyaretleri ile ailelere bilgi ve eğitim desteği verilmekte ve çocukların gelişimlerine ilişkin takip azalan aralıklarla çocuk ilk okula başlayana dek sürmektedir.

#28

SORU:

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) tarafından yapılan araştırma verilerine göre; Türkiye’deki 5 yaşın altındaki çocukların yaklaşık yüzde kaçında gelişimsel problemler görülmektedir?


CEVAP:

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) tarafından yapılan araştır- ma verilerine göre; Türkiye’deki 5 yaşın altındaki çocukların yaklaşık %16’sında gelişimsel problemler görülmektedir.


#29

SORU:

Türkiye’de çocuğun gelişimini tanılama ve değerlendirmeye yönelik olarak yapılan ikincil önleme çalışmaları nelerdir? 


CEVAP:

İkincil önleme çalışmaları kapsamında bebek risk altında olsun ya da olmasın tüm annelere ya da bebeklere bazı tarama testleri yapılmaktadır. Ayrıca, bazı riskli gebeliklerde ise, bu testler dışında özel testler de yapılmaktadır.


#30

SORU:

Gelişimsel tanı ve değerlendirme süreci hangi aşamalardan oluşur? 


CEVAP:

Farkına varma, müracaat, tanılama, bilgi toplama, bilgilendirme ve yönlendirme, gelişimsel destek programının uygulanması ve gelişimsel izleme aşamalarından oluşur.


#31

SORU:

Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre tanılama nasıl tanımlanmaktadır?


CEVAP:

Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre tanılama, “bireylerin
tüm gelişim alanlarındaki özellikleri ile yeterli ve yetersiz yönlerinin, bireysel özelliklerinin ve ilgilerinin belirlenmesi amacıyla tıbbî, psikososyal ve eğitim alanlarında yapılan değerlendirme süreci” olarak tanımlanmaktadır.


#32

SORU:

Tanılama basamaklarında dikkat edilmesi gereken ilkeler nelerdir?


CEVAP:

Erkenlik, bütünlük, çeşitlilik, süreklilik, yeterlilik, iş birliği, isteklilik, gizlilik ilkeleridir.


#33

SORU:

Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’ne (2012) göre, yönlendirme nasıl tanımlanmaktadır?


CEVAP:

Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’ne (2012) göre, yönlendirme, “özel eğitime ihtiyacı olan bireyin eğitsel değerlendirme ve tanılama sonucuna göre en az sınırlandırılmış eğitim ortamı ve özel eğitim hizmetine karar verilerek eğitim planı ve özel eğitim değerlendirme kurul raporu hazırlanmasını içeren bir süreç” olarak tanımlanmaktadır.


#34

SORU:

Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurumu Bakanlığınca onaylanmış destek eğitim programları nelerdir?


CEVAP:
  • Özel Öğrenme Güçlüğü Destek Eğitim Programı
  • Yaygın Gelişimsel Bozukluklar Destek Eğitim Programı
  • Zihinsel Engelli Bireyler Destek Eğitim Programı
  • Bedensel Engelli Bireyler Destek Eğitim Programı
  • Dil ve Konuşma Güçlüğü Destek Eğitim Programı
  • Görme Engelli Bireyler Destek Eğitim Programı

#35

SORU:

Türkiye’de üstün yetenekli öğrencilerin eğitimine yönelik olarak verilen eğitimlere örnekler nelerdir? 


CEVAP:

Millî Eğitim Bakanlığı bünyesindeki Bilim ve Sanat Merkezleri ve Anadolu Üniversitesi Üstün Yetenekliler Eğitim Programı (ÜYEP) örnek olarak verilebilir.


#36

SORU:

Okul Öncesi Eğitim Programı ve Anne Destek Programı - Yaz Anaokulları programının amacı nedir? 


CEVAP:

Programın amacı okul öncesi eğitimden yararlanamayan çocukların içinde bulundukları elverişsiz koşulların dezavantajlarını en aza indirerek okula hazır olma düzeylerini yükseltmek ve aynı zamanda anne eğitimleriyle alacakları okul öncesi eğitimin etkisini güçlendirmektir. 


#37

SORU:

Anne Çocuk Eğitim Programının amacı nedir? 


CEVAP:

Programın temel amacı, 5 yaş itibarıyla daha önce okul öncesi eğitim hizmeti almamış çocuklara ve annelerine bilimsel temelli ve ev merkezli bir eğitim programı uygulamak ve annelere evde çocuklarının eğitimine nasıl destek verilebileceklerini öğretmektir.


#38

SORU:

Portage Erken Çocukluk Dönemi Eğitim Programı hangi amaca yönelik olarak geliştirilmiştir? 


CEVAP:

1969 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Winsconsin Eyaletinin Portage kentinde, kırsal kesimde yaşayan anne-babaların, özel gereksinimli çocuklarına beceri öğretebilmeleri için geliştirilmiş ev merkezli bir programdır.


#39

SORU:

Küçük Adımlar Erken Eğitim Programı hangi gelişim alanlarına odaklanmaktadır? 


CEVAP:

Program büyük kas becerileri, küçük kas becerileri, iletişim becerileri, alıcı dil becerileri, kişisel ve toplumsal beceriler gibi 5 temel gelişim alanına odaklanmıştır.


#40

SORU:

Healty Start (Sağlıklı Başlangıç) programının amacı nedir? 


CEVAP:

Sağlıklı başlangıç programı, çocuğun yaşamının ileriki yıllarında sağlıkla ilgili riskleri azaltarak obez olmasını engellemek ve sağlıklı beslenme davranışları geliştirmesine yönelik erken eğitim çözümleri getirmeyi amaçlayan bir programdır.


#41

SORU:

Infant Health and Development Program / IHDP (Bebek Sağlığı ve
Gelişimi Programı) hangi amaca yönelik olarak geliştirilmiştir? 


CEVAP:

Bebek Sağlığı ve Gelişimi Programı, prematüre doğan ve düşük doğum ağırlıklı olan risk altındaki bebekler için geliştirilmiş bir program olup, prematüre bebekler arasında yaygın olan, sağlık ve bilişsel gelişim problemlerinin azalmasında, eğitsel ve aile destek hizmetlerinin etkisini belirlemek amacıyla tasarlanmıştır.


#42

SORU:

Dünya’da gelişimsel tanı ve değerlendirme ile ilgili uygulanan programlardan hangisi yada hangileri ülkemizde de uygulanmaktadır?


CEVAP:

Portage Erken Çocukluk Dönemi Eğitim Programı ile Small Steps Early Intervention Program (Küçük Adımlar Erken Eğitim Programı) ülkemizde de uygulanmaktadır.


#43

SORU:

0-36 Aylık Gelişimi Risk Altındaki Çocuklar İçin Gelişimsel Destek Programı
(GEDEP) hangi amaca yönelik olarak geliştirilmiştir? 


CEVAP:

GEDEP, 0-3 yaş arası gelişimsel gerilik gösteren,
gelişimsel gerilik gösterme riski olan ve normal gelişim gösteren bebek ve çocukların bilişsel, dil ve iletişim, özbakım, sosyal-duygusal ve motor gelişimi alanlarında desteklenmesine yönelik hazırlanmış bir programdır.


#44

SORU:

UNICEF’in 2015 yılı Eylem Planı nasıl bir öneme sahiptir? 


CEVAP:

UNICEF’in 2015 yılı Eylem Planı gelişimsel tanı ve değerlendirme sürecinin sağlık sistemine entegre edilmesi ve tüm çocukları kapsayacak şekilde riskleri önceden belirlemesi açısından oldukça önemlidir.


#45

SORU:

Farkına varma basamağında bilinmesi gereken en önemli kavramlar nelerdir? 


CEVAP:

Farkına varma basamağında bilinmesi gereken en önemli iki kavram “normal” ve
“anormal” kavramlarıdır. Çünkü çocuğun gösterdiği anlık durumlar ya da davranışlar çocuğun tanılanması için gerekli olan durumları doğurmaz. Bu nedenle “Normal” ve “Anormal” kavramlarını ve özelliklerini bilmekte fayda vardır.


#46

SORU:

Eğitsel tanılama sürecinde kimler görev alır? 


CEVAP:

Eğitsel tanılama sürecinde rehberlik ve araştırma merkezlerinde görevli olan rehber öğretmen, psikolojik danışman, çocuk gelişimci ve özel eğitim öğretmeni gibi yetkin kişiler görev alır.


#47

SORU:

Tanılamanın doğru ve sağlıklı olabilmesi için toplanabilecek bilgi kaynakları nelerdir? 


CEVAP:
  • Bireyin Kendisi
  • Ebeveynler ve Diğer Yetişkinler
  • Birey ile İlgili Kayıtlar