İLETİŞİM VE ALTERNATİF İLETİŞİM SİSTEMLERİ Dersi Edinilmiş Dil Bozuklukları soru cevapları:

Toplam 17 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

İletişim nedir?


CEVAP:

İletişim; beynimizde oluşturduğumuz duygu, düşünce ve fikirlerimizi kısaca mesajımızı çevremizdeki insanlara aynen iletebilmektir. İletişimin gerçekleşebilmesi için iletilecek bir mesaj, bu mesajı iletecek bir kişi, mesajın iletilmesi için bir araç, mesajı iletecek aracın gideceği bir yol ve bu mesajı alıp, işleyecek anlamlandıracak bir başka birey gerekmektedir (Topbaş, 2003).


#2

SORU:

Dil ötesi beceriler nelerdir?


CEVAP:

Dilötesi beceriler ile söylemek istediklerimize ses tonumuzu değiştirerek farklı anlamlar yükleyebilir, tümcelerimize duygu ve hislerimizi katabiliriz. Dilötesi beceriler bürünsel ve bürünsel olmayan özellikler olarak ikiye ayrılmaktadır. Vurgu, ezgi, ritim ve duraklamalar bürünsel özellikleri oluştururken, sesin tizliği, konuşma biçimi ise bürünsel olmayan özellikleri oluşturmaktadır (Ege, 2006).


#3

SORU:

Dilüstü beceriler nelerdir?


CEVAP:

Dilüstü beceriler, hece farkındalığı, sözcük farkındalığı ve ses farkındalığından oluşan becerilerdir. Bu beceriler okuryazarlığın edinilmesinde önemli olan becerilerdir. Bireyler sözcükleri hecelerine ayırma, sesleri yineleyebilme, bir sözcükte yer alan sesbirim sayısını hesaplayabilme, farklı hece yapısındaki sözcükleri sesbirimlerine ayırabilme, sözcüklerde yer alan sesbirimleri değiştirebilme, okumada harf ve ses ilişkisi gibi fonksiyonları dilüstü beceriler sayesinde gerçekleştirirler. (Turan ve Akoğlu, 2011).


#4

SORU:

Dil nedir?


CEVAP:

Dil, toplumun belirli sembol ve işaretlerin, kavramların sunulmasında kullanımı üzerinde anlaşmaya vardığı ve bu sembol ile işaretler arasındaki ilişkilerin belirli kurallarla örgütlendiği ve düzenlendiği bir kod sistemidir (Maviş, 2000). Dil, iletişimin sesler, harfler, işaretler, sözcükler gibi sembollerle bir başkasına aktarılmasını sağlayan bir araçtır.


#5

SORU:

Dilin bileşenleri nelerdir?


CEVAP:

Ses bilgisi (Fonoloji)-Dildeki konuşma sesleri ve bu seslerin bir araya gelme kurallarını içerir.

Biçimbilgisi (morfoloji)-Sözcüklerin biçimini, sözcüklere gelen ekleri ve sözcüğün kökünü, sözcük
sonuna gelecek eklerin kurallarını içerir.

Sözdizimi (sentaks)-Anlamlı bir cümle oluşturmak için sözcüklerin bir araya gelme kuralları.

Anlambilgisi (Semantik)-Tümcelerin ve sözcüklerin anlamları, kavramların öğrenilmesi ve gelişmesini içerir.

Dilin kullanımı (Kullanımbilim/Edimbilim)-Sosyal etkileşimde dilin kullanım kurallarını inceler. Bulunduğumuz ortama (okul, iş, ev…), iletişim kuracağımız kişiye (çocuk, yetişkin, arkadaş, aile, müdür…), iletişim amacımıza (şakalaşmak, dert anlatmak, ricada bulunmak….) göre dili nasıl kullanacağımız, konuşmada sıra alma, konuşmayı başlatma, sürdürme, bitirme, konuyu belirleme, konuşmadaki rolümüzü (aynı kişinin anne olarak farklı, öğretmen olarak farklı konuşması gibi) belirleme gibi kuralları içermektedir.


#6

SORU:

Biliş nedir?


CEVAP:

"Biliş, duyular aracılığı ile gelişen bilginin edinimi, kodlanması, düzenlenmesi, saklanması, hatırlanması ve uygulanması; bilgiyi işlemleme ve harekete geçirme, algı bellek, farkındalık, mantıklı düşünme, yargılama, anlama, hayal etme, deneyimleri planlama, programlama gibi zihinsel faaliyetlerin tümünü" kapsar (Topbaş ve Maviş, 2004).


#7

SORU:

Bilişsel fonksiyonlar nelerdir?


CEVAP:

Dikkat-Dikkatin bir noktaya odaklanması, dış uyaranların etkisi ile dikkatin dağılmaması, etkinliklere, işe odaklanma ve dikkati sürdürme, dikkati bir işten başka bir işe kaydırabilme.

Hafıza-Bellek-Bilginin akılda tutulması, Episodik (olaysal) bellek; bireysel yaşanan olayların, duyguların, öznel yargıların akılda tutulması Semantik bellek evrene ve ortak bilgiye dair bellek, anlam dağarcığı Fonolojik bellek, sözcüklerin içerdiği seslere ilişkin bellek Ortografik bellek, yazım kuralları ile ilgili bellek Kısa dönemli bellek, yeni öğrenilen sözel ve görsel bilginin çok kısa süreli akılda tutulması Uzun dönem bellek, kısa dönem bellekteki bilgi önemli görüldüğünde uzun dönem belleğe aktarılır, aylar, yıllar boyunca bilginin saklanması.

Oryantasyon-Yönelim-Kişi oryantasyonu, adını, doğum tarihini ve yaşını bilmek
                                Yer oryantasyonu, hangi şehirde, mahallede, nerede olduğunu bilmek
                                Zaman oryantasyonu, hangi yıl, ay ve günde olduğunu bilmek

Problem çözme-Gerçek yada potansiyel bir problemin varlığını kabul etmek, tanımlamak, uygun ve etkili çözümler hazırlamak, planlamak, organize etmek, çözüm için gerekli zamanı ayarlamak ve çözüm yolunu uygulamak.

Yürütücü işlevler-Amaca yönelik davranışın gerçekleştirilmesinde bireyin kendi ile ilgili zayıf ve güçlü yanlarını algılaması, kişisel becerilerine uygun gerçekçi amaç belirlemesi, amaca yönelik dikkatini odaklanması, planlama yapması, strateji kurması, belleğe ilgili bilginin kodlanması ve işlenmesi, ardışık görevlerde bir sonraki basamağın belirlenmesi.


#8

SORU:

Dilin üretilmesinde ve anlaşılmasında bilişsel fonksiyonlar nasıl işlemektedir?


CEVAP:

Dil üretimi, dil fonksiyonlarını yöneten beyin ağları ile bağlantı içinde olan düşünce, bellek, hafıza gibi bilişsel işlevlerin etkisi ile başlar ve yürütülür. İletişimin amacı düşüncemizi, duygumuzu, fikrimizi yani mesajımızı karşı tarafa iletilmektir ve bunun için ilk önce iletmek istediğimiz mesajı beynimizde düşünce haline getiririz. Düşünce olarak hazırlanan mesajlarda dilin sembolik kodları beyindeki dilbilgisel belleklerden çağırılır, düşünce olarak kodlanır ve yazı, resim ya da konuşma biçimlerine dönüştürülerek karşı tarafa aktarılmak için hazırlanır. Bu süreçte düşünceyi hazırlarken birey geçmiş yaşamlarındaki bilgilerini bellekten çağırır. Düşüncemizin oluşmasında ise bellek, merak, problem çözme, dikkat, karar verme, empati gibi bilişsel işlevler yer alır (Torun, 2014).


#9

SORU:

Afazi nedir?


CEVAP:

Afazinin genel olarak tanımı, nörolojik bir yaralanma veya hastalık sonucu dilin kullanımı ve anlaşılmasında ortaya çıkan bozukluklardır. Yetişkinlerde gözlenen dil bozuklukları alanında çalışan birçok sağlık çalışanı afazi terimini, beyinde edinilmiş bazı hasarlar sonucunda dilin konuşma akıcılığı, adlandırma, okuduğunu anlama, tekrarlama, yazı gibi herhangi bir alanında, dilin kullanımında, ifade edilmesinde ya da anlaşılmasında bozukluk ortaya çıktığı zaman kullanmaktadırlar.


#10

SORU:

Dilin alanları nelerdir?


CEVAP:

Dilin tekrarlama, adlandırma, konuşulanı  okuduğunu anlama, yazma, konuşma akıcılığı ve konuşma anlaşılırlığı alanları bulunmaktadır. Beyinde oluşan lezyon sonrasında ortaya çıkan afazide bu alanların hepsi ya da bazılarında bozukluk ortaya çıkabilir. Farklı dil alanlarında ortaya çıkan bozukluklar afazinin tipinin belirlenmesine ve sınıflandırma yapılmasına olanak vermektedir (Tanrıdağ, 1993).


#11

SORU:

Afazi terapisinde nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP:


Afazi terapisi aynı değerlendirmede olduğu gibi çok kapsamlı yapılmalıdır. Terapi dil bozukluklarını temel almakla birlikte bireyde meydana gelen bilişsel fonksiyon bozukluklarının da terapisini içermelidir. Birçok afazi hastası terapiden büyük yararlar sağlamaktadırlar. Afazi terapisi kişiye özel olmalıdır. Terapi programı düzenlenirken afazili birey ile birlikte aile yakınlarının ve bakıcılarının ihtiyaçları ve istekleri de göz önünde bulundurulmalıdır. Afazide özellikle yoğun ve uzun terapi programlarının etkili olduğu bilinmektedir. Afazi terapisine hemen başlamalıdır. Akut dönemde başlayan terapiler daha etkili olmakla birlikte kronik dönemde başlayan terapilerin de etkili olduğu görülmektedir. Afazi terapisinde hedef dil bozuklukları ve/veya iletişim bozukluklarıdır. Terapide afazili bireylerin kaybolan dil fonksiyonlarının geri kazandırılması ya da kaybolan fonksiyonların telafi edilmesi amaçlanmaktadır (Estabrooks ve Albert, 1991).


#12

SORU:

Sağ hemisfer yaralanmaları ne tür iletişimsel ve bilişsel sorunlara neden olmaktadır?


CEVAP:

Beynin sağ yarı küre hasarında bireylerin düşünme becerileri etkilenir ve bu durum iletişim problemlerine yol açar. Beynin sağ yarı küresi aynı zamanda söylem becerilerinin anlaşılması, sohbet sırasında kullanılan mecazların anlaşılması, üretilmesi, esprilerin anlaşılmasından da sorumludur (Blake, 2007). Sağ beyin hasarı geçiren birçok kişi yaşadığı sorunların farkında değildir. Beyin krizi, tümörler, enfeksiyonlar, travmatik beyin yaralanmaları sağ beyin hasarına neden olur. Afazili hastalarda görülen dil problemlerinin yerine sağ yarıküre hasarı bulunan hastalarda daha çok iletişim problemleri gözlenir. Bu nedenle sağ beyin hasarı bulunan bireylerde gözlenen bozukluklara bilişsel iletişim bozukluğu adı verilir. Sağ beyin hasarlı bireylerde ortaya çıkan algı, dikkat, hafıza, yürütücü işlev ve dilin diğer alanlarını içeren bozukluklar dolaylı (direkt) ya da dolaysız (indirekt) olarak bu bireylerde iletişim becerilerini etkiler (Murray ve Clark, 2006). Sağ yarı küre hasarı bulunan bireyler dili sosyal bağlamda kullanmakta zorluk yaşarlar. Afazili bireylerde iletişimin dilbilimsel, sözel alanı etkilenirken sağ yarı küre hasarında iletişimin dil dışı (extralinguistic ) ve dilin kullanımı (edimsel) yönleri etkilenir. Dil dışı özellikler söylemin içerik ve organizasyonu, dil ötesi becerilerin kullanımı ve sözel olmayan iletişimi içermektedir.


#13

SORU:

Travmatik beyin yaralanmasının sınıflandırması nasıl yapılmaktadır?


CEVAP:

Hafif Travmatik Beyin Yaralanması

Glaskow koma skalası değerleri 13-15 arasında olan ve 20 dakikayı geçmeyen bilinç kaybı ve travma sonrası bellek kaybı yaşayan bireyler genellikle hafif şiddetli beyin yaralanması geçirdiği
düşünülür (Durmaz, 2008). Hafif travmatik beyin hasarı genellikle genç erişkinlerde spor yaralanmalarında ve spor sırasındaki düşmeler sonrasında ortaya çıkar. Hafif şiddetli travmalar sonrasında ortaya çıkan semptomlar geçici olabildiği gibi kalıcı da olabilir (Murdoch ve Theodoros, 2001).

Orta Şiddetli Travmatik Beyin Yaralanması 

Glaskow koma skalası değerleri 9-12 arasında olan ve 20 dakikadan uzun süren bilinç kaybı yaşayan ve nörolojik hasarlar gözlenen bireyler orta şiddetli olarak kabul edilir (Durmaz, 2008).

Şiddetli Travmatik Beyin Yaralanması

Yaralanma sonrasında koma durumu olan hastalardır. Acil tıbbi destek yaralanmanın olduğu yerde yapılır ve sonra hastanede tedavi altına alınırlar (Durmaz, 2008).


#14

SORU:

Travmatik beyin yaralanması sonrasında bireylerde ne tür bilişel iletişimsel bozukluklar görülebilir?


CEVAP:

Fonksiyon alanları davranışsal kendini yenileme (behavioral self-regulation), sosyal etkileşim, günlük yaşam aktiviteleri, öğrenme, akademik beceri ve sözel performansı içeren bilişsel bozukluklardan etkilenir. Söylem bozuklukları travmatik beyin yaralanması ile ilişkili bilişsel-iletişimsel bozuklukların temel noktasıdır. Travmatik beyin yaralanması bulunan bireylerin büyük çoğunluğunda afazi gözlenmez. Genel olarak iletişim problemleri vardır (Mozeiko ve Le, 2010). Travmatik beyin yaralanması geçiren bireyler insanların adlarını, nesne, eylem isimlerini hatırlamakta zorluk yaşarlar ve sohbet sırasında söylemek istedikleri sözcükler yerine yanlış sözcük kullanabilirler, sözcükler arasına “hmmm,ımmm” gibi anlamsız seslemeler ekleyebilirler. Çift anlamlı sözcükleri anlamakta zorlanırlar, edat, zamir, bağlaç kullanımları hatalıdır. Atasözleri, deyimler, şakalar, ironi kullanımlarında ve bu kullanımları anlamada zorluk yaşarlar. Örneğin, “dolaşmaktan ayaklarıma karasular indi” deyiminin anlamı sorulduğunda, ayakları ıslanmış, ayağına su gelmiş olarak cevap verirler. Yeni bilgileri öğrenmede, bu yeni bilgileri geçmiş deneyimleriyle karşılaştırmada başarısız olurlar (Murray ve Clark, 2006). Sağ beyin yaralanmalarında görülen dilin kullanımı bozuklukları travmatik beyin hasarlı bireylerde de gözlenir. Sohbet sırasında göz kontağı kurma, sıra alma, sohbeti başlatma, sürdürme ve bitirmede sorun yaşarlar (Murdoch ve Theodoros, 2001).


#15

SORU:

Demans nedir?


CEVAP:

Demans “farklı nedenlere bağlı olarak, beyinde belirli bir süre içinde gelişen ve ilerleyerek devam eden etkilenmeler sonucu yüksek serebral işlevlerin ve davranışların ve çok yönlü bozuklukların yarattığı klinik tablolara” verilen genel bir sendromdur (Tanrıdağ, 1993).


#16

SORU:

Lewy Cisimcikli Demans'ın özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Bu tip demansta davranış ve bilişsel becerilerde azalma ve dikkatsizlik erken dönemde gözlenir. Hastalarda sanrı veya hezeyanlar ve görsel halüsinasyonlar sıklıkla gözlenir. Hastaların değiştirilemeyen sabit fikirleri bulunmaktadır. İnsanların kendisine zarar vermek istediğini, düşüncelerinin okunduğunu, birilerinin sürekli onu takip ettiğini düşünürler. Gerçekte var olmayan şeyleri görür, işitirler (Özbabalık, 2008). Bu demans tipinde bireylerin muhakeme ve düşünce yetilerinde düşüş meydana gelir. Bunun yanısıra uyku bozuklukları, denge bozuklukları, hafıza kaybı, dikkat azlığı, rüya sırasında uykuda hareket etme gibi problemler gözlenir. Demans vakalarının %10 25’i lewy cisimcikli demanstır (Klimova ve Kuca, 2015).


#17

SORU:

Vasküler Demanslı bireylerde görülen dil bozuklukları nelerdir?


CEVAP:

Vasküler demanslı bireylerde Alzheimer’da görülen adlandırma bozuklukları, sözel ve yazılı dilin anlaşılmasında bozukluklar gibi dil bozukluklarının hemen hepsi görülmektedir. Ancak vasküler demansta görülen bu bozukluklar Alzheimer’da olduğu gibi hızlı biçimde kötüye gitmez, konuşma bozukluklarının veya bilişsel bozukluğun şiddetinin artması tekrarlayan küçük beyin krizlerine bağlıdır n(Klimova ve Kuca, 2015). Bu hastalarda ayrıca dizartrik konuşma özelliklerine rastlanır. Dizartri, beyin hasarı sonrasında konuşma ile ilgili, dil, dudak, çene kasları, ses telleri, nefes alıp verme sırasında kullanılan solunum kaslarının zayıflaması, güçsüzleşmesi ya da spastisitesi sonucunda ortaya çıkan konuşma üretiminin bozukluğudur. Bu konuşma bozukluğunda bireyler, daha kısa sürelerle, daha kısa sözcüklerle konuşurlar, sesletim bozuklukları ortaya çıkar, konuşmaları dinleyiciler tarafından anlaşılamaz (Maviş ve Topbaş, 2007).