İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ Dersi EĞİTİM-ÖĞRETİM KURUMLARI soru cevapları:

Toplam 45 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Mekteb kelimesi ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Yazı yazmanın öğretildiği yer anlamına gelmektedir.

#2

SORU: Hz. Ömer döneminde eğitim faaliyetleri nasıl gelişmiştir?


CEVAP: Hz. Ömer devrinde ise her alanda büyük hamleler yaşanmıştı. Çocukların öğretimi için özel olarak tespit edilen ilk program Ömer bin el-Hattâb tarafından kaleme alınmış ve ülkenin her bölgesine gönderilmişti. İbn Hazm, çocuk mekteplerinin Hz. Ömer devrinde ortaya çıktığını şu ifadelerle belirtir: Rasûlullah’ın vefatından sonra İslâm yayıldı. Mescid yapılmayan yer kalmadı. Kur’ân’lar çoğaltıldı, herkes Kur’ân okudu. Garbda ve Şarkta Kur’ân’ı Küttâb’da çocuklara öğrettiler.

#3

SORU: Abbasiler devrinin en önemli kurumu olan Beytü’lHikme’de ne tür faaliyetlerin gerçekleştirildiğini ve hangi birimlerden oluşmaktadır?


CEVAP: İslâm medeniyetinin müspet ilimler alanında en parlak devri bu dönemdir. 830 yılında Bağdat’ta, Abbasî halifesi Me’mûn tarafından kurulduğu kabul edilen Beytü’l-Hikme ilmî gelişmelerin tetikleyicisi olmuştur. Abbasiler devri, bir mektepler sisteminin geliştirilmesi yönünden İslâm eğitimine büyük katkılarda bulunmuştur. Artık bu dönemde ilköğretim hizmeti gören küttâb ve mekteplerden sık sık söz edildiği görülmektedir. Halife elMu‘tasım’ın bir küttâba gitmiş olduğu, ayrıca bu dönemde Palermo’da 300 küttâb öğretmeninin bulunduğu bildirilmektedir.

#4

SORU: İslâm dünyasında Müslümanların eğitim-öğretim konusunda ulaştıkları seviye ile Batı Hıristiyanlık âleminin mevcut durumunu karşılaştıran Hunke’nin görüşleri nelerdir?


CEVAP: : 9, 10, 11, 12 nci asırlarda Orta Avrupa’nın en az % 95’inin okuma yazma bilmediğini yeniden hatırlatmağa acaba lüzum var mıdır? ...Batı’lı asilzâdelerin yazı bilmedikleri halde iftiharla göğüs kabarttıkları, manastırlarda ancak birkaç papazın kalem kullanmasını bildiğini ifade etmiştir. St. Gallen Manastırı’nın Rûhânî Meclisi’nde 1291 yılında bir tek okuma ve yazma bilen papazın bulunmadığı sırada, Arap Dünyası’nın köy ve şehirlerindeki binlerce mektepte, 6 ilâ 11 yaş arasındaki Arap erkek ve kız çocukları, okuma yazma biliyorlardı.

#5

SORU: Selçuklular döneminin en önemli medresesi hangisidir?


CEVAP: Nizamiye Medresesi’dir.

#6

SORU: Nizamiye Medreseleri eğitim sistemine ne gibi katkılar sağlamıştır?


CEVAP: Bu yüzyılda Selçuklu Türkiyesi, manevî kültür bakımından oldukça yüksek bir seviyeye ulaşmıştı. Çocuklara okuma yazma öğretmek amacıyla her mescit yanında inşâ edilen mekteplerden başka her taraf medreselerle dolmuştu. Sağlanan asayiş, artan sosyal refah, sultanların ulemâya hürmet ve itibar göstermesi ve bilhassa Moğol istilâsının Anadolu’ya sürüklediği âlim, şâir ve mutasavvıfların çalışmalarının bu topraklardaki fikrî faaliyetlere canlılık kazandırması, bu devir Selçuklu medreselerini haklı bir şöhrete ulaştırmıştı.

#7

SORU: Osmanlı Döneminde eğitim sisteminin gelişimi nasıl olmuştur?


CEVAP: Selçuklu birikimi üzerine yükselmiş yapısıyla birçok alanda son derece başarılı hamleler gerçekleştiren Osmanlılar, Türk eğitim-öğretim tarihinin belki de en ciddi gelişmelerine imza atmışlardır. Devletleşme ve müesseseleşme sürecinin en yoğun yaşandığı kuruluş dönemini müteakip yükseliş devrinde medreselerle birlikte mekteplerin de Osmanlı coğrafyasının en ücra kent ve kasabalarına son derece hızlı bir şekilde inşa edilmiş oldukları görülmektedir. Bütün Osmanlı coğrafyasında yüzlerce hatta binlerce eğitim-öğretim müessesesi açılmış ve bu konuda üç kıtaya yayılan ülkenin en şanslı bölgesi şüphesiz Anadolu olmuştur.

#8

SORU: Osmanlılar döneminde Sıbyan Mektepleri için hangi isimler kullanılmıştır?


CEVAP: Mektebhâne, Dâru’t-ta’lîm, Mahalle Mektebi, Beytü’t-ta’lîm ve Küttâb.

#9

SORU: İslâm tarihinde Mekteplerin yapısal özellikleri nasıl belirlenmiştir?


CEVAP: Mektepler, eğer bir külliye içinde değil ise, genellikle sokakların kesiştiği yerlerde ve cami ile mescit yakınında yer alırlardı. Medreselerden farklı bir mimariyle yapılan mektepler daha çok evlere benzetilerek bir ya da iki katlı, kubbeli veya tonozlu, ahşap ya da kâgir olarak inşa edilirdi. Genellikle odaların yanısıra sofa, matbah, selâmlık, (akarsulu) havuz ve tuvaleti olan mektepler, içi meyveli ağaçlarla dolu bir bahçe içinde bulunurdu. 50’yi aşkın öğrenciyle ders yapılabilecek bir mekân büyüklüğüne de ulaşabilen mekteplerde, zemin tahta döşeme ile kaplanır, kubbelerdeki tepe camları ile aydınlatma sağlanır, öğrencilerin derslerde okudukları elifbâ cüzleri ile Kur’ân-ı Kerimlerin ve yine derslerle ilgili diğer araç-gereçlerin konulduğu dolaplar bulunurdu.

#10

SORU: Mektep muallimlerinin bu göreve gelmek için hangi medreselerden mezun olmaları gerekirdi?


CEVAP: İbtidâ-i Hâric ve Hareket-i Hâric medreselerinden mezun olmaları yeterliydi.

#11

SORU: Mektep muallimlerinde genel olarak aranan şartlar ve özellikler nelerdir?


CEVAP: Mektep vakfiyelerinde, iyiliklerle donanımlı, kötülüklerden kaçınan, çocuk eğitiminde maharetli ve eğitim-öğretim hizmetini aksatmamaları istenen muallimlerin, iffetli ve dindar olmalarına da özen gösterilmekteydi. Görevlerinden azlini gerektirecek bir gelişme olmadıkça, hayat boyu aynı yerde görev yapabilen muallimlerin ölümleri halinde ya da bazı olumsuz davranışları sebebiyle görevlerinden el çektirilmesi durumunda yerleri boş bırakılmamakta ve nitelikleri uygun görülen bir kişi bu göreve getirilmekteydi

#12

SORU: Mektep muallimleri ortalama ne kadar maaş almaktaydı?


CEVAP: Muallimler, mekteplerin bağlı bulunduğu vakfın ekonomik durumuna göre, 1-6 akçe arasında değişen miktarda günlük alıyorlardı. Mekteplerin büyük bir bölümü muallimlerine, genellikle 2-4 akçe arasında değişen günlük ücret ödüyorlardı. Muallimler ayrıca, - bulundukları mektepteki faaliyetlerini aksatmamak şartıyla- ek görevler yapabiliyordu.

#13

SORU: Muallime yardımcı olan Halifelerin görevleri nelerdir?


CEVAP: Muallime yardımcı olan halifeler, kendisine verilen görevleri yerine getiren ve muallimin derse gelemediği olağanüstü durumlarda dersleri devam ettirmekle görevli idi. Halifede, muallimde aranan özelliklerin bulunması istenirdi. Günlük 1-3 akçe arasında değişen ücret ödenen halifeler, herhangi bir nedenle vazifelerinden ayrıldıklarında vakit kaybetmeksizin yerlerine, yapılan bir sınavdan sonra bir başkası görevlendirilirdi.

#14

SORU: Osmanlı döneminde Sıbyan mekteplerine başlama yaşı kaçtır?


CEVAP: Öğrenciler, bu kurumlara 5-6 yaşlarında başlar ve en az 3-4 yıl süreyle eğitim-öğretim alırlardı.

#15

SORU: Sıbyan Mekteplerinde verilen dersler nelerdir?


CEVAP: Osmanlı sıbyan mekteplerinde en önemli ders Kur’ân-ı Kerim’in öğretimi olmakla birlikte, dilbilgisi ve gramer (sarf-nahiv), yazı (hüsn-i hat), fıkıh/ilmihal, dinler tarihi, edep/ahlâk, aritmetik derslerinin de okutulduğu anlaşılmaktadır.

#16

SORU: Tanzimat Sonrasında ilk öğretim kurumlarıyla ilgili ne gibi yenilikler yapılmıştır?


CEVAP: 1868 yılında İstanbul’da bir Daru’lMuallimîn-i Sıbyan açılarak ilkokullara yetiştirilecek öğretmen konusunda önemli bir adım atılmıştır. 1869 yılında yürürlüğe konulan Maarif-i Umûmiye Nizamnâmesi ile; yapılacak yenilikleri kolayca uygulamak için sıbyan okulları dışında ibtidaî okulları açmak ve sıbyan okullarını tedricen ve muhafazakâr zümrelerin dikkatini çekmeden usûl-i cedid (yeni usûl) üzere ders veren bir duruma getirmek amacı güdülmüştü.

#17

SORU: II. Abdülhamit döneminde Maarif Nezareti bünyesinde yapılan en önemli yenilik nedir?


CEVAP: Mekatib-i Sıbyaniye Dairesi

#18

SORU: Tanzimat sonrasında kurulan İbtidai Mekteplerinin işleyişi ve genel özellikleri hakkında bilgi veriniz.


CEVAP: İbtidâî Mektepleri: Tanzimat sonrasında yeniden şekil verilen eğitim-öğretim kurumlarından biri de ibtidâî mektepleridir. Tanzimat döneminde sıbyan mektepleri, 1862’de mekteplere dönüştürüldü ve mevcut 360 sıbyan mektebinden 36’sı ibtidâî mektep haline getirilmiştir. 1871’de sıbyan mektepleri ıslahatı daha genişleyerek devam etti. Ancak sıbyan mektepleri tamamen ortadan kalkmadı. Bir taraftan sıbyan mektepleri kendi içinde ıslahata tabi tutulurlarken, diğer taraftan da ibtidâîye programları geliştirildi.

#19

SORU: Osmanlı Devlei’nde Orta dereceli mektepler hangileridir?


CEVAP: Rüşdiyeler ve İdadiler

#20

SORU: Rüşdiyeler hangi Osmanlı Sultanı döneminde ve hangi amaçla açılmıştır?


CEVAP: Sıbyan mekteplerinin programlarının geliştirilmesiyle meydana gelen bu orta seviyedeki okullar II. Mahmud tarafından 1839 tarihinde açılmıştır. Rüşdiyelerde bir süre farklı öğrenim süreleri uygulandıysa da 1869’da 4 yıl olarak netleştiği görülmektedir. Tarih içinde rüşdiyeler, erkek, kız, karışık, askerî ve özel rüşdiyeler şeklinde bütün Osmanlı ülkesine yayılmıştır

#21

SORU: İdadiler hangi Osmanlı Sultanı döneminde ve hangi amaçla açılmıştır?


CEVAP: Sultan Abdüllaziz döneminde, 1869’da orta öğretimin ikinci kademesi olarak açılan okullar 1869 tarihli Maarif-i Umumiye Nizamnamesi’yle açılmıştır. Bu okullar, bugünkü lise karşılığı okullardır. Bu okullar, 4 yıllık rüşdiyeler üzerine 3 yıl olarak açılan okullardır. Nizamname, bu okulları rüşdiyelerin üstünde ve sultanîlerin altında göstermektedir.

#22

SORU: İslâm tarihinde terim anlamı olarak Medrese ne anlama gelmektedir?


CEVAP: İslâm medeniyetinde medrese, orta ve yüksek düzeyde eğitim-öğretim yapan örgün kurumların ortak adıdır. Medrese, memleketin ihtiyaç duyduğu kültürü veren ve elemanlar yetiştiren bir eğitim ve öğretim kuruluşudur.

#23

SORU: Osmanlılarda Medrese hocalarına ve yardımcılarına hangi adlar verilmiştir?


CEVAP: Hocalarına müderris, yardımcılarına muîd adı verilmiştir.

#24

SORU: Osmanlılarda medrese öğrencilerine ne ad verilmiştir?


CEVAP: Danışmend, Talebe, Suhte

#25

SORU: İlk Osmanlı Medreselerinde Müderris olanlar eğitimlerini tamamlamak için hangi ülkelere gitmişlerdir?


CEVAP: XIV ve XV. yüzyıllarda Osmanlı ilim adamları ve geleceğin müderrisleri Mısır, İran ve Türkistan’a gitmişler ve oradaki medreselerde öğretimlerini tamamlamak suretiyle tekrar Anadolu’ya gelerek ilmî faaliyetlerine devam etmişlerdir.

#26

SORU: İlk Osmanlı Medresesi ne zaman ve nerede kurulmuştur?


CEVAP: Orhan Gazi Döneminde İznik’te kurulmuştur.

#27

SORU: Molla Fenârî’nin sahip olduğu ve zengin kabul edilen kitap koleksiyonu nasıl oluştu?


CEVAP: Seyahatler neticesinde gelişen bir ilim alış- verişinin yanında Anadolu’ya bilhassa Şam, Mısır, Maverâünnehr ve Horasan’dan bir kitap akımı da başlamıştı. Bu devir bilim adamlarından Molla Fenarî’nin 10.000 ciltlik zengin bir koleksiyonu vardı. Bunun yanında Osmanlı medreselerinde yetişen bilim adamlarının da bu devirde eser vermeye başlamaları ve bu eserlerin kopyalarının meydana getirilmesiyle de artık Osmanlı ülkesinde bir birikiminin başladığı görülmektedir.

#28

SORU: Bursa’da Orhan Gazi döneminden itibaren inşa edilmeye başlanan medreselerin genel özellikleri nelerdir?


CEVAP: Orhan Gazi Bursa’nın fethinden yaklaşık on yıl sonra (1335) kentin en büyük manastırını medreseye çevirdiği gibi (Manastır Medresesi) ayrıca 1339-1340’da şimdiki Orhan Camii’nin yanında bir medrese daha yaptırmış ve her iki medreseye de vakıflar tahsis etmişti. Gerçekten de Orhan Gazi’nin yaptığı bütün bu atılımları arasında en çok dikkat çekeni kültür ve eğitim ağırlıklı faaliyetleridir.

#29

SORU: Bursa’da inşa edilen diğer medreseler hangileridir?


CEVAP: Bunlardan ilki Orhan Gazi’nin büyük komutanlarından Lala Şahin Paşa tarafından Bursa’da kurulan ve kendi adıyla anılan medresesidir. I. Murad döneminde inşâ edilen Çekirge’deki Hudâvendigâr Medresesi, Ulu Cami civarındaki Esediye (Musallâ) Medresesi, Yıldırım devrinde yapılan Çandarlı Hayreddin Paşa’nın oğlu Ali Paşa Medresesi, Molla Yegân Medresesi, Eynebey Subaşı Medresesi, Ferhâdiye Medresesi, Molla Fenârî Medresesi ve Yıldırım Medresesi olarak zikredilebilir.

#30

SORU: Osmanlıların ilk resmi müderrisi kimdir?


CEVAP: Osmanlıların ilk müderrisi Davud-ı Kayserî önde gelen bir Türk bilim adamı ve düşünürüdür. İlk tahsilini Karaman beldesinde yaptıktan sonra Kahire’ye gitmiş ve orada hadis, tefsir ve fıkıh usûlü ilimlerini öğrenmiştir. Tasavvuf üzerine geniş bilgisi olan Davud-ı Kayserî, Muhyiddin İbn Arabî’nin Fusûsu’l-Hikem adlı ünlü eserine geniş bir şerh yazmış ve bu şerhin başına bir de mukaddime eklemiştir. 1351 yılında vefat etmiş olup kabri İznik’tedir. Hadis, tefsir, fıkıh ve tasavvuf ilimlerine dair yirmiyi aşkın eseri vardır.

#31

SORU: Davud-i Kayserî’den sonra İznik’deki Orhan Gazi Medresesi’ne hangi müderrisler tayin edilmişlerdir?


CEVAP: Tâceddîn-i Kürdî ve Alâeddîn Esved

#32

SORU: Bu dönemde mantık ve diğer akli ilimlerde söz sahibi olan ünlü bilim adamı kimdir?


CEVAP: Molla Fenârî

#33

SORU: Bu dönemde Matematik ve astronomiyle ünlü olan bilim adamı kimdir?


CEVAP: Kadızâde-i Rûmî adıyla şöhret bulan Musa Paşa’dır.

#34

SORU: İlk dönem Osmanlı medreseleri kaç aşamada eğitim vermiştir?


CEVAP: Yirmili, Otuzlu, Kırklı, Hariç, Dâhil

#35

SORU: Osmanlılarda İhtisas Medreseleri kaç aşamada eğitim vermiştir?


CEVAP: Osmanlı medreseleri başlangıcından son yüzyıla kadar genelde umumi statüde olmakla birlikte, ihtisas adı verilen ve belli uzmanlık alanlarına göre de sınıflandırılmıştır. İhtisas medreseleri üçe ayrılmıştır: ? Darülkurra: İslâm dininin kutsal kitabı Kur’ân-ı Kerim ve onunla ilgili ilimlerin öğretidiği medreselerdir. ? Darülhadis: İslâm Peygamberi Hz. Muhammed’in söz, fiil ve davranışlarını bilimsel yöntemlerle ele alan derslerin okutulduğu medreselerdir. ? Daruttıb: Tıbbî gelişmelerin ve derslerin uzman tabip ve hekimler aracılığıyla öğrencilere öğretildiği ve derslerden çok pratiğin temel alındığı medreselerdir.

#36

SORU: Osmanlı döneminde bir medrese mezunun kaç istihdam seçeneği vardı ve bunlar nelerdir?


CEVAP: Osmanlı döneminde, en az altmışlı dereceden bir medrese mezununun önünde üç istihdam seçeneği vardı: ? Müderrislik ? Kadılık ? Müftülük Müderrislikte belli bir süre görev yapan bir kişi, en son görev yaptığı medrese görevi eksen alınarak yatay geçiş yöntemiyle kadılık ya da müftülük görevine geçebilirdi. Söz gelimi bir kadı adayı en alt seviyedeki bir kadılıktan başlayarak Kadıaskerlik, hatta Şeyhülİslâmlığa kadar yükselebilirdi. Yine dilerlerse diğer hizmet alanlarına yatay geçiş yapabilirdi.

#37

SORU: Fatih Sultan Mehmet döneminde eğitim faaliyetlerinde ne gibi gelişmeler olmuştur?


CEVAP: Osmanlı Devleti sınırları içindeki medreselerin hiyerarşisi, Fatih Sultan Mehmed tarafından kurulan Sahn- ı Semân ile birlikte yeniden düzenlendi. Medreseler - Enderun mektebi hariç tutulacak olursa- giderek yükselen hiyerarşik bir yapıya sahipti. Buna göre, en alt seviyede kelâm alanıyla ilgili Hâşiye-i Tecrîd adlı kitabın okutulduğu Tecrîd medreseleri bulunmakta idi. İkinci sırada belâgata dair Miftâh adlı eserin okutulması nedeniyle bu adı alan medreseler vardı. Miftâh medreselerinden sonra Kırklı medreseler geliyordu. Kırklı medreselerin üzerinde ise Hariç Ellili medreseler yer almaktaydı.

#38

SORU: Dahil Ellili Medreseler kimler tarafından yaptırılmıştır?


CEVAP: Bunlar Osmanlı padişahlarıyla şehzadeler, valide sultanlar, hanım sultanlar ve padişah kızları tarafından yaptırılmışlardı.

#39

SORU: Ahmed Cevdet Paşa, XIX. yüzyılın sonlarına kadar varlığını sürdürecek olan bu medrese düzenini nasıl sıralamıştır?


CEVAP: Medrese düzeni şöyle sıralanmıştır: ? İbtidâ-i Hâriç, ? Hareket-i Hâriç, ? İbtidâ-i Dâhil, ? Hareket-i Dâhil, ? Mûsıla-i Sahn, ? Sahn-ı Semân, ? İbtidâ-i Altmışlı, ? Hareket-i Altmışlı, ? Mûsıla-ı Süleymâniye, ? Süleymaniye, ? Hâmis-i Süleymaniye, ? Darülhadis.

#40

SORU: 1845’de kadı yetiştirmek için Süleymaniye’de kurulan okulun ismi nedir?


CEVAP: Muallimhane-i Nüvvab medresesidir. Bu Medrese 1908’de Mekteb-i Nüvvâb, 1909’da ise Medresetü’lKuzât adıyla faaliyetini sürdürmüştür.

#41

SORU: II. Meşrutiyet döneminde imam hatip ile vâiz yetiştirmek için hangi okullar açılmıştır?


CEVAP: İmam hatip ile vâiz yetiştirmek için açılan okullar şunlardır: ? Medresetü’l-Eimme ve’l-Hutabâ ile ? Medresetü’l-İrşad.

#42

SORU: 1914’te hat ve onunla ilgili klasik sanatları okutmak üzere hangi medrese kurulmuştur?


CEVAP: Medresetü’l Hattatin adlı medrese kurulmuştur.

#43

SORU: Fatih Kanunnamesine göre Osmanlı medreselerinde okutulan dersler nelerdir?


CEVAP: Arapça gramerin; ? Sarf kısmında Emsile, Binâ, Maksud, İzzî ve Merah; ? Nahiv kısmında Avâmil, İzhâr ve Kâfiye; ? Mantık dersinde Şerh-i Şemsiyye, Şerh-i Tevâli, Şerh-i Metâli‘, Şerh-i İsagoci; ? Fıkıh usulü dersinde de Telvîh kitaplarının tamamının ya da bir bölümünün okunması gerekiyordu.

#44

SORU: Tanzimat döneminde askeri alandaki eğitim kurumları nelerdir?


CEVAP: Askeri alandaki eğitim kurumları şöyle sıralanabilir: ? Askeri Rüşdiyeler, ? Askeri İdadiler, ? Hendesehane Mektebi, ? Mühendishane-i Bahr-i Hümayun, Mühendishane-i Berri-i Hümayun.

#45

SORU: Tanzimat Döneminde kurulan yüksek öğretim kurumları hangileridir?


CEVAP: Bu yüksek öğretim kurumları şöyle sıralanabilir: ? Mekteb-i Mülkiye-i Şâhâne, ? Hendese-i Mülkiye Mektebi, ? Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne, ? Mekteb-i Hukûk-ı Şâhâne, ? Ticaret Mektebi, ? Dâru’l-Muallimîn, ? Dâru’l-funûn.