KAMU YÖNETİMİ Dersi Yönetim İlkeleri soru cevapları:

Toplam 20 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Kamu yönetiminin ilkeleri denildiğinde hangi kavramlar akla gelmektedir?


CEVAP:

Kamu yönetiminin ilkeleri denildiğinde örgütlenme, planlama, bütçeleme, karar verme,
yönlendirme, koordinasyon ve denetim gibi yönetim sürecinin geleneksel ilkeleri yanında hesap verebilirlik, saydamlık, katılımcılık, etkinlik ve verimlilik, yasallık ve tarafsızlık gibi yönetimin işleyişi, performansı ve sorumluluğu ile ilgili ilkelerin tümü akla gelmektedir. 


#2

SORU:

Merkezden yönetim ne anlama gelmektedir? 


CEVAP:

Devlet, ulusal sınırlar içinde yaşayan halkın ortak ihtiyaçlarını karşılamak ve genel
yararlarını korumak için çalışır. Bu amaçla devlet, iki esasa bağlı olarak örgütlenmeye
gider. Bunlardan biri faydası ülke geneline yayılmış, çoğu zaman yerel ölçekte yürütülmesi mümkün olmayan genel nitelikteki kamu hizmetlerine ilişkin politika belirleme, karar verme ve bunları yürütme fonksiyonlarının merkezî hükûmetin emir ve komutası altındaki organlar/örgütler tarafından yerine getirilmesidir. Buna “merkezden yönetim” denilir.


#3

SORU:

Üniter devlet biçimine örnek ülkeler hangileridir?


CEVAP:

Siyasi bakımdan merkezden yönetim, bir ülkede yasama organının ve hükûmetin tek
olmasını ve dolayısıyla siyasi otoritenin tamamen merkezdeki iktidarda toplanmasını ve
hukuki birliğin mevcut bulunmasını ifade eder. Böyle bir örgütlenme biçiminde kanun
yapan ulusal meclisin dışında alt düzeyde, bölgesel ölçekte başka bir yasama organı bulunmaz. Ulusal egemenlik, merkezî düzeydeki parlamentoda toplanmıştır. Siyasi merkeziyetçiliğe göre örgütlenmiş devlete “üniter devlet” (tekçi devlet) denilir. Türkiye, Fransa ve Japonya üniter devlet biçimine birer örnektir. 


#4

SORU:

İdari merkezden yönetimin özellikleri nelerdir? 


CEVAP:

İdari merkezden yönetimin özellikleri şöyle özetlenebilir:
1. Kamu hizmetlerine ilişkin politika belirleme, karar alma ve yürütme yetkisi
merkezî bir organın ya da organların elinde toplanmıştır. 
2. Merkezî organ, söz konusu hizmetlere ilişkin faaliyetleri bölge veya il düzeyindeki
kuruluşları aracılığıyla yürütür.
3. Kamu hizmetlerinin finansmanı ve harcamaların yapılmasına ilişkin işler merkezden yönetilir.
4. Merkezî yönetim birimlerinde görev alacak personelin atanması işlemi, merkez
tarafından yürütülür. 


#5

SORU:

Merkezden yönetimin sakıncaları nelerdir? 


CEVAP:

Merkezden yönetimin sakıncaları şöyle özetlenebilir:
1. Merkezden yönetim, kamu hizmetlerinde gecikmeye ve kırtasiyeciliğe neden olabilir. 
2. Merkezden yönetim, hizmetlerin yerel ihtiyaçlara uygun olmaması sonucunu
doğurabilir. 
3. Taşrada görev yapan memurlara kendi alanlarında fazla bir inisiyatif tanınmaz. 
4. Merkezî yönetimin, günlük ve rutin işlerin içine girmesi, aşırı derecede hizmetle
yükümlü olması sonucunu doğurur.
5. Merkezden yönetim, halkın kamu hizmetlerine karşı ilgisini ve katılımını azaltabilir


#6

SORU:

Yetki genişliği ne demektir?


CEVAP:

Yetki genişliği (tevsi-i mezuniyet-deconcentration), merkezden yönetimin yumuşatılmış
bir biçimidir. Bu sistemde merkezî yönetimin, karar alma ve yürütmeye ilişkin bazı yetkileri, kendi hiyerarşik yapısı içinde yer alan alt birimlerin başındaki yöneticilere kanunla aktarılmaktadır.


#7

SORU:

İmza yetkisi hangi durumlarda ortaya çıkar? 


CEVAP:

İmza yetkisi, bir yöneticinin yükünü hafifletmek için ortaya çıkarılan hukuki bir formüldür. Astlar, amirin imzalaması gereken bazı yazıları, onun adına ve sorumluluk yine ona ait olmak üzere imzalarlar. İmza yetkisi verebilmek için açık bir yasal yetkiye ihtiyaç bulunmamaktadır. Bununla birlikte bütün konularda imza yetkisinin devri söz konusu olamaz. Yetki devrinde olduğu gibi imza yetkisinde de amir, her zaman yetkisini geri alabilir. İmza yetkisinin verilmesinde sorumluluk, imza yetkisini veren amirde kalır.


#8

SORU:

Federalizm nedir?


CEVAP:

Federalizm: Birçok devletin özel yasalara ve bağımsızlığa sahip olarak tek bir devlet durumunda birleşmeleri yöntemi. Latince’de sözleşme veya anlaşma anlamına gelen “feodus” sözcüğünden gelen federalizm, genellikle iktidarı bir devlet içinde bölgesel
olarak bölüştüren yasal ve siyasal yapıları anlatır. Temel özelliği,egemenliğin paylaşılması fikridir. 


#9

SORU:

Desantralizasyon kavramı ne anlama gelmektedir? 


CEVAP:

Desantralizasyon (yerinden yönetimleştirme/ademi-merkeziyetçilik), orijin itibarıyla Batı’da ortaya çıkmış bir düşüncedir. Ancak bugün bu düşünce Batı’daki klasik anlamından daha geniş boyutlarda ele alınmaktadır.


#10

SORU:

Avrupa yerel yönetimler özerklik şartı neyi ifade eder?


CEVAP:

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı: Avrupa Konseyi’nin yetkili organlarınca benimsenerek 15.10.1985 tarihinde üye devletlerin imzasına açılmış bulunan ve yerel yönetimlerin özerkliği kavramını tanımlayan uluslararası sözleşmedir. 


#11

SORU:

Hesap verebilirlik ilkeleri neleri gerektirir? 


CEVAP:

Hesap verebilirlik; yönetimde alınan kararları, yapılan işleri ve harcamaları açıklama,
nedenlerini izah etme ve gerekçelendirme zorunluluğu olarak tanımlanabilir. Kamu yetkisi ve kaynağını kullanan herkesin, bu yetki ve kaynak kullanımı nedeniyle, idari, mali, hukuki, etik ve performans gibi konularda ilgili makamlara hesap vermeleri gerekir.


#12

SORU:

Katılım kavramının hangi biçimleri vardır? 


CEVAP:

Katılım kavramının siyasal ve yönetsel olmak üzere iki biçimi bulunmaktadır. Siyasal katılım, bireylerin ve grupların ulusal ve yerel düzeyde siyasal yöneticilerini seçmek
ve yöneticileri kendi istek ve çıkarları doğrultusunda karar almalarını sağlamaya yönelik gösterdikleri her türlü davranış ve eylemi ifade eder. Seçimlerde oy kullanmak, seçim
kampanyalarına ve gösterilere katılmak, siyasal katılmanın en çok bilinen biçimleridir.


#13

SORU:

Verimlilik ve etkinlik kavramları arasındaki farklar nelerdir? 


CEVAP:

Verimlilik, bir mal ve hizmetin üretimi ile ilgili girdilerle çıktılar arasındaki ilişkiyi belirtir. Verimlilik, bir işi mümkün olan en az kaynak/girdi (insan gücü, para, araç gereç, zaman) kullanarak başarmaktır ya da mevcut kaynaklarla daha çok mal ve hizmet üretmektir. Etkinlik ise bir iş veya program/proje konusunda saptanan hedeflerin başarılmasıdır. Etkinlik, doğru hedefler koyup bunları başarmakla ilgilidir ve sonuç odaklı bir kavramdır. Başka bir anlatımla etkinlik, doğru şeyleri iyi ve zamanında yapmaktır. Etkinlik, aynı zamanda önceden standartların belirlenmesini; harekete geçme, örgütleme, kaynakları
belirli amaçlara yönlendirme yeteneğini de ifade eder. 


#14

SORU:

Etik kavramı nasıl tanımlanır?


CEVAP:

Etik, genel anlamıyla iyi-kötü, doğru-yanlış ile ilgili değerler, ilkeler ve kurallar demektir. Bazen ahlakla aynı anlamda kullanılır. Felsefenin ahlakla ilgili dalına “etik” denilmektedir. Etik, bir bakıma ahlakın değişik mesleklere yansıyan biçimidir. Bilim etiği, siyaset etiği, yargı etiği, sanat etiği, yayın etiği, yönetim etiği, basın etiği, tıp etiği bunlara örnek gösterilebilir.


#15

SORU:

Anayasada idare terimi hangi kavramlar yerine kullanılmıştır? 


CEVAP:

Anayasa’da kamu yönetimini doğrudan etkileyen ilke ve hükümler, “IV. İdare” başlığı
altında düzenlenmiştir. Anayasa, “kamu yönetimi” ya da “yönetim” kavramı yerine “idare” terimini kullanmıştır.


#16

SORU:

İdarenin en önemli bir parçası olan bakanlıkların kurulmasının/düzenlenmesinin hangi kararnameyle yapılması esastır? 


CEVAP:

Öte yandan, Anayasa’nın 106. Maddesinin son fıkrasında, “Bakanlıkların kurulması,
kaldırılması, görevleri ve yetkileri, teşkilat yapısı ile merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenir” denilmiştir. Görülüyor ki, idarenin en önemli bir parçası olan bakanlıkların kurulmasının/düzenlenmesinin Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yapılması esası benimsenmiştir.


#17

SORU:

İllerin idaresi anayasadaki hangi yönetim ilkesiyle açıklanır? 


CEVAP:

Anayasa’da belirtilen dördüncü ilke “yetki genişliği” dir. Yetki genişliği ilkesi Anayasa’da
“illerin idaresi” için söz konusu edilmiştir (md.126). Bu ilke, daha önce de belirtildiği gibi merkeziyetçiliğin olumsuzluklarını hafifletmek amacıyla ortaya çıkmıştır. Yetki genişliği ilkesi, illerin idaresinde söz konusu olduğu gibi, bölge kuruluşları için de geçerlidir. 


#18

SORU:

Ülkemizde hangi yerinden yönetim ilkesi uygulanmaktadır?


CEVAP:

Ülkemizde yerinden yönetim ilkesi olarak “idari yerinden yönetim” uygulanmaktadır ve kamu yönetimi yapımız buna göre düzenlenmiştir. Siyasi yerinden yönetim ilkesi, daha önce de belirtildiği üzere ülkemizde söz konusu değildir. İdari yerinden yönetim de “coğrafi” veya “mekân” yönünden yerinden yönetim; “fonksiyonel” veya “hizmet” yönünden yerinden yönetim olmak üzere iki biçimde uygulanmaktadır. Yerel yönetimler, kamu iktisadi kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, üniversiteler, TRT, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, idari yerinden yönetim ilkesine göre yapılanmışlardır. 


#19

SORU:

Vesayet denetimi ne amaçla kullanılır? 


CEVAP:

“Vesayet denetimi” merkezî yönetimle yerinden yönetim kuruluşları arasındaki bütünlüğü sağlamak amacıyla ortaya çıkan ve kullanılan bir denetim biçimidir.


#20

SORU:

Yasal yönetim ilkesinin iki unsuru neyi ifade eder? 


CEVAP:

Yasal yönetim ilkesi, iki unsurdan meydana gelir. Birincisi, kamu yönetiminin kuruluş ve görevlerinin kanunlarca düzenlenmesi gereğidir. Anayasa’ya göre hiçbir kamu kurumu kendiliğinden ortaya çıkamaz ve kendiliğinden görev ve roller üstlenemez, mutlaka bir yasal temelinin olması gerekir. Yasal yönetim ilkesinin ikinci unsuru ise yönetim işlemlerinin ve faaliyetlerinin kanunlara aykırı olmamasıdır. Anayasa’nın 8. maddesindeki “Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir.” hükmü bu ilkeye işaret etmektedir.