MEDENİ USUL HUKUKU Dersi Davada Taraflar ve Yargılamaya Katılan Üçüncü Kişiler soru cevapları:

Toplam 27 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

"Borçlu" kime denir?


CEVAP:

Maddî hukuk tarafından tanınan hakların bir kısmı, hakkın sahibi ile belli bir
hukukî ilişki içinde yer alan kişilere karşı ileri sürülebilir. Böyle bir durumda nisbî
haklardan söz edilir ve bu türden bir hakkın kendisine karşı ileri sürülebileceği (hakka riayetle yükümlü olan) kişiler “borçlu” olarak adlandırılır.


#2

SORU:

Usul hukukunda kaç adet taraf bulunur?


CEVAP:

Bir hak ihlâli iddiasıyla başlayan usûl hukuku ilişkisinde (davada), iki tarafın
bulunması, işin niteliğinden kaynaklanan, doğal bir sonuçtur. Maddî hukuk ilişkisindeki alacaklı - borçlu (hak sahibi - mükellef/yükümlü) ilişkisinin karşılığı,
usûl hukuku ilişkisinde (davada) davacı ve davalı olmaktadır.


#3

SORU:

Dava şartı nedir?


CEVAP:

Dava şartı, davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi ve karar verilebilmesi için mutlaka gerekli olan şartlardır. Dava şartları mahkemece davanın her aşamasında resen araştırılabileceği gibi, taraflar da dava şartının eksikliğini her
zaman ileri sürebilirler.


#4

SORU:

Medeni hukukta hak ehliyetinin medeni usul hukukundaki karşılığı nedir?


CEVAP:

Taraf ehliyeti (medenî hukuktaki) hak ehliyetine göre belirlenmektedir. 


#5

SORU:

Gerçek kişi hangi andan itibaren hak ehliyetini kazanır?


CEVAP:

Gerçek kişi, yaşadığı sürece taraf ehliyetine sahiptir. Onun bu ehliyeti sağ
olarak ve bütünüyle doğumundan başlar. İstisnai bir durum olarak cenin de, sağ
doğmak şartıyla, ana rahmine düştüğü andan itibaren taraf ehliyetine sahip olur.
Cenine tayin edilen kayyım, kanuni temsilci sıfatıyla cenin adına dava açabilir. 


#6

SORU:

Gerçek kişilerin taraf ehliyeti ne zaman sona erer.?


CEVAP:

Gerçek kişilerin taraf ehliyeti ölümle son bulur.


#7

SORU:

Medenî hukuktaki fiil ehliyeti medenî usûl hukukunda hangi şekle bürünür? 


CEVAP:

Medenî hukuktaki fiil ehliyetinin medenî usûl hukukunda büründüğü şekil 
dava ehliyetidir. 


#8

SORU:

Dava ehliyeti nedir?


CEVAP:

Dava ehliyeti, kişinin kendisinin veya yetkili kılacağı bir (iradi) temsilci (vekil) aracılığıyla bir davayı davacı veya davalı olarak takip edebilme ve usûl işlemlerini yapabilme yetisini ifade etmektedir. 


#9

SORU:

Tüzel kişiler dava ehliyetini hangi organlar aracılığıyla kullanırlar?


CEVAP:

Tüzel kişiler dava ehliyetini yetkili organları veya bu organlarca tayin edilen
iradi temsilcileri aracılığıyla kullanırlar


#10

SORU:

Dava takip yetkisini tanımlayınız.


CEVAP:

Medenî hukuktaki tasarruf yetkisinin medenî usûl hukukunda büründüğü şekil
olarak dava takip yetkisi, somut usûlî talebe ilişkin davayı taraf olarak yürütme
yetisini ifade etmektedir.


#11

SORU:

Dava takip yetkisi maddi hukuka mı ilişkindir?


CEVAP:

Dava takip yetkisi maddî hukuka ilişkin olmayıp bir usûl hukuku müessesesidir. Bu nedenledir ki, Hukuk Muhakemeleri Kanunu da, bu müesseseyi açıkça bir dava şartı olarak kabul etmiş ve düzenlemiştir. 


#12

SORU:

Sıfat kavramı neyi ifade etmektedir?


CEVAP:

Sıfat, genel olarak, açılan davanın taraflarında biçimsel olarak (davacı ve davalı
rolünde) yer alan kişilerin maddî hukuk açısından dava konusu yapılmış olan hak
veya hukukî ilişkinin de (hak sahibi ve borçlu olarak) tarafı olup olmadıklarını
ifade etmek üzere kullanılan bir kavramdır. 


#13

SORU:

Eda davalarında davalının davalı sıfatına sahip olup olmadığı nasıl belirlenir?


CEVAP:

Davalının davalı sıfatına (pasif husumete) sahip olup olmadığı eda davalarında,
söz konusu kişinin, maddî hukuk açısından, davacı tarafça dava konusu kılınmış
olan hakka riayet etmekle yükümlü (borçlu) olup olmadığına göre belirlenir. 


#14

SORU:

Tespit davalarında davalı sıfatına sahip olan kimdir?


CEVAP:

Tespit davalarında da, ancak dava konusu yapılmış olan hukukî ilişkinin
tarafı davalı sıfatına sahip olabilir. 


#15

SORU:

Bir kimsenin hak sahibi veya borçlu olup olmadığı usule ilişkin bir sorun mudur?


CEVAP:

Bir kimsenin hak sahibi veya borçlu olup olmadığı, bir hukukî ilişkinin tarafı olup olmadığı, maddî hukuka göre belirlenir. Bunun dava sırasında araştırılarak ortaya çıkarılması ise ancak esasa girilerek yapılabilir. Bu sebeple, sıfat, usûle ilişkin bir sorun olmayıp davanın esasıyla ilgilidir.


#16

SORU:

Bir davanın tarafları kimlerdir?


CEVAP:

Bir davada mutlaka ve sadece iki taraf vardır. Bunlar, davacı ve davalıdır.


#17

SORU:

Hangi durumlarda mecburi dava arkadaşlığı söz konusu olur?


CEVAP:

Maddî hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hâllerde, mecburî dava arkadaşlığı vardır. 


#18

SORU:

Mecburi dava arkadaşlığının kaç çeşidi vardır?


CEVAP:

Mecburî dava arkadaşlığının iki türü mevcuttur. Eğer dava konusu olan hak veya
borç birden fazla kişi arasında ortak ise ve bu hak yahut borç hakkında mahkemenin bütün o kişiler hakkında aynı şekilde ve tek bir karar vermesi gerekiyorsa, maddî mecburî dava arkadaşlığı söz konusudur.

Bazı hallerde ise, kanun, dava konusu uyuşmazlığın daha iyi bir şekilde çözümlenmesini ve gerçeğin daha iyi ortaya çıkmasını sağlamak için birden fazla kişiye karşı dava açılmasını zorunlu kılmıştır. Bu hallerde ortaya çıkan dava arkadaşlığı “şeklî mecburî dava arkadaşlığı” olarak adlandırılır.


#19

SORU:

Hangi durumlarda birden çok kişi birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabilir?


CEVAP:

Birden çok kişi, aşağıdaki hâllerde birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabilir:

  • Davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması
  • Ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri.
  • Davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukukî sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması.

#20

SORU:

İhtiyarî dava arkadaşlığında dava arkadaşları birlikte hareket etmek zorunda mıdır?


CEVAP:

İhtiyarî dava arkadaşlığında, esas itibariyle, dava arkadaşı sayısı kadar dava
vardır. Bu sebepledir ki, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 58. maddesi, ihtiyarî
dava arkadaşlığında, davaların birbirinden bağımsız olduğunu ve dava arkadaşlarından her birinin diğer(ler)inden bağımsız olarak hareket edebileceğini hükme bağlamıştır. 


#21

SORU:

Davaya fer'i müdahele nedir?


CEVAP:

Davanın taraflarından birinde dava arkadaşı olarak yer alması mümkün bulunmayan yahut bunu istemeyen ve dava sonunda verilecek olan hükümden hukukî durumu dolaylı şekilde etkilenecek olan üçüncü kişilerin, taraf sıfatı kazanmaksızın, görülmekte olan bir davaya katılarak kendi hukukî menfaatlerini koruyabilmelerine imkân veren kurum, davaya fer’î müdahaledir. 


#22

SORU:

Fer’î müdahelenin üçüncü kişilere tanıdığı imkanlar nelerdir?


CEVAP:

Fer'i müdahele, üçüncü kişiye, taraflardan birinin yanında ve onun yardımcısı olarak davada yer alabilme ve böylece, yapabileceği usûl işlemleri sayesinde kendi hukukî yararını dolaylı şekilde koruyabilme imkânını verir.


#23

SORU:

Asli müdahale, ilk derece mahkemesinde hangi aşamaya kadar talep edilebilir?


CEVAP:

Asli müdahalenin ilk derece mahkemesinde hüküm verilinceye kadar talep edilebileceği öngörülmüştür. 


#24

SORU:

Davanın ihbarı şeklen nasıl yapılır?


CEVAP:

İhbarın nasıl yapılacağı, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 62. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, ihbar yazılı olarak yapılır. Yazılılığa riayet edilmek yeter koşul olup, bu, mahkeme aracılığıyla yahut noter marifetiyle gerçekleştirilebilir.


#25

SORU:

Temsil nedir?


CEVAP:

Temsil, bir işlemin, hukukî sonuçlarının kendisi hakkında doğacağı kişi adına bir
başka kişi tarafından yapılmasıdır.


#26

SORU:

İradi temsil nasıl tanımlanır?


CEVAP:

İradî temsil, tarafların veya onların kanunî temsilcilerinin iradelerine dayanan temsildir.


#27

SORU:

Medeni usul hukukunda avukat tutma zorunluluğu var mıdır?


CEVAP:

Türk medenî usûl hukukunda vekil (avukat) tutmak zorunluluğu yoktur.