MİTOLOJİ VE DİN Dersi TÜRK MİTOLOJİSİ soru cevapları:
Toplam 71 Soru & Cevap#1
SORU:
Türk kültürünü yakından tanımanın yolu nedir? Türk
kültürünün ve tarihinin ilk izleri nerelerde bulunur?
CEVAP:
Türk kültürünü yakından tanımanın yolu eski ve
yeni inançlarını yakından tanımaktan geçer. Türk
kültürünün ve tarihinin ilk izleri taşlarda, kayalarda, sanat
eserlerinde, halk hikâyelerinde, destanlarda ve daha da
önemlisi eski inançlarında, yani mitlerindedir.
#2
SORU:
Mit nedir?
CEVAP:
İçinde din unsurları da taşıyan, kutsal gerçeklik
olarak ele alınan mit, bir şeyin nasıl yaratıldığını, nasıl var
olmaya başladığını ve hangi maceralardan geçtiğini
anlatır. Mitin konusu genellikle bir yaratılışla ilgilidir.
Mitlerdeki kişiler genellikle tanrılar ve doğaüstü
varlıklardır.
#3
SORU:
İnanç terimi, TDK’ya göre hangi anlamlarda
kullanılır?
CEVAP:
İnanç terimi sadece “Tanrı'ya, bir dine inanma,
akide, iman, itikat” anlamında kullanılmaz. İnanç; Türk
Dil Kurumu’nun tanımına gore “Bir düşünceye gönülden
bağlı bulunma”, “Birine duyulan güven, inanma duygusu”
ve “İnanılan şey, görüş, öğreti” anlamlarında da kullanılır.
#4
SORU:
Eski Türk inançlarını incelemede en önemli konum
neresidir?
CEVAP:
Eski Türk inançları ile ilgili yapılan çalışmalarda
bugün Kuzeydoğu Asya ve Orta Asya önemli bir
konumdadır. Bu coğrafya ilk Türk yerleşmelerinin
bulunduğu, günümüz Türklerinin ilk atalarının yaşadığı ve
halen geleneksel eski Türk inançlarının yaşatıldığı nadir
bir bölgedir.
#5
SORU:
Eski Türk dini konusunda Türkiye’de ilk çalışmalar
kimler tarafından yapılmıştır?
CEVAP:
Eski Türk dini konusunda Türkiye’de ilk
çalışmalar, Ziya Gökalp, M. Fuad Köprülü, Abdülkadir
İnan, İbrahim Kafesoğlu, Emel Esin gibi bilim adamları
tarafından yapılmıştır.
#6
SORU:
Eski Türklerdeki “tabiat kültü” hangi inanışları
içermektedir?
CEVAP:
Tabiatta her birinin içinde gizli güçler, iyi ve kötü
ruhlar, olduğuna inanılan, dağtepe, orman-ağaç, yer-su,
taş-kaya vb. canlı ve cansız varlıkların bulunduğuna
inanılıyordu.
#7
SORU:
Gök kültünü hangi inanışlar oluşturmaktadır?
CEVAP:
Eski Türk inançlarında yüce, yüksek, aşkın bir
varlık ve her türlü olayın bir düzen içinde oluşmasını
sağlayan varlık olarak Tanrı’nın mekânı olarak “Gök”
algılaması beraberinde “Gök Tanrı” kültünü
oluşturmuştur.
#8
SORU:
Eski Türk inançlarında yüce, yüksek, aşkın bir
varlık ve her türlü olayın bir düzen içinde oluşmasını
sağlayan varlık olarak Tanrı’nın mekânı olarak “Gök”
algılaması beraberinde “Gök Tanrı” kültünü
oluşturmuştur.
CEVAP:
Türk kültüründe ölmüş veya yaşlı büyüklere
saygıyı esas alan “atalar kültü” geçmişten günümüze
önemini korumaktadır. Ölmüş ataların ruhlarına kurban
kesme ve yaşayan büyüklere hediyeler sunma bu
inanmanın uygulamalarıdır.
#9
SORU:
Türk kültüründeki din olgusu Avrupalı ve Rus
araştırmacılar tarafından nasıl tanımlanmıştır?
CEVAP:
Köken itibariyle Avrupalı olan tanımlamalarla
Totemizm (Ongunculuk) ve Şamanizm (Kamlık) şeklinde
isimlendirilmiştir. İlkel kabilelerde görülen Totemcilik,
genel mahiyeti bakımından Türkler arasında
görülmemektedir. Bazı hayvanlarla ilgili saygı
göstermeden öteye geçmeyen inanmalar Totemcilikle bir
tutulmuştur. Totemciliğin esasında olmayan “kişisel mal
edinme”, Türkler arasında yaygın bir uygulamadır.
#10
SORU:
Esi Türklerdeki Kamlık inancının özellikleri
nelerdir?
CEVAP:
Bu inanç doğrudan bir din değildir. Bu inanç
içinde din olgusunu da barındıran bir yaşam tarzıdır.
Günlük hayatın bir parçası olan Kamlık diğer dinler gibi
kurumsal bir yapı göstermemektedir. Dünyanın farklı
bölgelerinde ayrı dinlere sahip olarak yaşayan Türkler
arasında halen Kamlık inancı çerçevesinde doğaya tapma,
doğaüstü ruhlara inanma temeline dayalı adetler ve
uygulamalar bulunmaktadır.
#11
SORU:
Kamlık inancında kime “Kam” denir?
CEVAP:
Türklerde Kamlık inancının merkezinde yer alan,
ruhlar ve insanlar arasında iletişim kurduğuna inanılan kişi
“Kam” ismiyle tanınmaktadır. Kamlar; bir takım doğaüstü
güçleri olduğuna inanılan “kâhin, büyücü, hekim, bilgiç”
gibi başlıca kimlikleriyle rol almış, kendilerine yardımcı
ruhlar aracılığıyla kötü ve iyi ruhlarla görüşebilen ve
insanların sorunlarına çare bulan kişi konumundadır.
#12
SORU:
Eski Türk inanışlarında tanrı kavramını yazılı belge
ve ağız olarak nerelerde görebiliriz?
CEVAP:
Eski Türk inançlarında Tanrı-Tengri kavramını
yazılı belgeler olarak Elegeş, Barlık, Yenisey yazıtlarının
yanı sıra Göktürk yazıtlarından Bilgekağan, Kültigin ve
Tonyukuk gibi Türk yazıtlarında bulmaktayız. Eski Türk
lehçe ve ağızlarından “Yakutça’da Tangara”,
“Kumandince’de Tengere,Tegre, Tegri”, “Karaimce’de
Tangrı, Tan ri”, “Çuvaşca’da Tura”, “Kırgızca’da Tengir”,
Karaçay-Balkar’da Teyri”, Tatarlar’da Tere, Tegre”,
Hakasça’da Tigir”, Azerbaycan Türkçesi’nde Tanrı, Tarı”,
Yakutlar’da Tangara ve Ayıı” şeklinde geçmektedir. Türk
mitolojisinde Tanrı tanımlamaları içinde “Gök Tanrı-Kök
Tengri, Kuday, Ürüng Ayıı Toyon, Kayra Han, Abıyaş
Kan, Ülgen ve Kurbıstan,Iduk” gibi isimler
kullanılmaktadır. Türk mit ve destanlarında “Gök Tanrı-
Kök Tengri, Ürüng Ayıı Toyon, Kayra Han ve Ülgen”
karşımıza en çok çıkan isimlerdir.
#13
SORU:
Türk mitolojisinde Gök Tanrı’nın önemi nedir?
CEVAP:
Gökte olduğuna inanılan Tek Tanrı, Gök Tanrı
bütün herşeyin hakimidir. Türk mitolojisindeki yaratıcı,
herşeyin hakimi Tanrı ifadesi tek bir varlığa ait iken daha
sonraki dönemlerde çoğulcu bir tanımlamaya uğrayarak çok tanrılı bir kalıba dönüşmüştür. Eski Türk kültüründe
hakanları, kağanları tahta çıkaran güç Gök Tanrı’dır.
#14
SORU:
Eski türk inançlarını diğer kültürlerdeki çok tanrılı
inançlardan ayıran özellikler nelerdir?
CEVAP:
Eski Türk inançları, eski Yunan, Roma, Hint,
Mısır vb kültürlerin çok Tanrılı anlayışına
benzememektedir. Eski Türklerdeki, tabiattaki canlı veya
cansız varlıklarda olduğuna inanılan bir takım gizli
güçlerin (iyi ve kötü ruhlar) Tanrı olarak
isimlendirilmesiyle çok Tanrılı bir yapı ortaya
çıkarılmıştır. Eski Türk düşüncesinde Tanrı; Yüce,
Yüksek ve Aşkın bir varlıktır. Bu sebeple de O’nun
mekânı yüksek yerlerdir. Bu yerler arasında Gök ve
yüksek dağlar başta gelir.
#15
SORU:
Eski Türkçe’de “Kut” ne demektir? Türk mitolojisi
için önemi nedir?
CEVAP:
Eski Türkçe’de “kutsal-mukaddes” anlamlarında
karşımıza çıkan “Kut” Tanrı-Tengri tarafından verilir ve
alınır bir özelliktir. Altay ve Yakut Türklerine göre ruh ve
kut aynı anlamda kullanılmaktadır. Eski Türk kültüründen
var olan ve bir gelenek halinde son Osmanlı padişahı da
dahil olmak üzere bütün Türk devlet başkanlarına
“Yeryüzünde Tanrı’nın Gölgesi” ünvanı verilmektedir. Bu
tanımlamayla hakanlar, kağanlar, sultanlar, padişahlar
Tanrıdan kut almış, kutlu yöneticiler olarak halklarını
idare etmişlerdi. Tanrı yeryüzündeki bu temsilcileriyle
insanların yaşamlarına zaman zaman müdahalede bulunur.
Onları ya ödüllendirir ya da cezalandırır.
#16
SORU:
Türk mitolojisindeki “Ürüng Ayıı Toyon”un önemi
nedir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde “Gökyüzü Tanrısı” olarak
geçmektedir. Dünyanın ana kutu’dur. Bütün ana kutlar
ondan yaratılmıştır. Ayığ Han olarak da bilinir. İlk insanı,
güneşi, ayı, yıldızları, yeri, dağları, hayvanları O
yaratmıştır. Göğün katlarındaki Tanrılar da onun
çocuklarıdır. Bunlar Ürüng Ayıı’nın görünüş değiştirmiş
şekilleridir. Dokuzuncu katta O görünür. İnsanlara
yeteneklerini O verir. Tabiatın bereketli oluşunu,
hayvanların çoğalmasını o sağlar. Bu özellikleriyle Ürüng
Ayıı Türk mitolojisindeki Gök Tanrı’nın kendisidir.
#17
SORU:
Türk mitolojisindeki “Kayra Han”ın önemi nedir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde Gök Tanrı’ya verilen
isimlerden biri olarak görülmektedir. Altay Türklerine
göre en büyük tanrıdır. W. Radloff’un derlediği mitlerde
“yerin yaratılmasından önce suların üstünde kaz gibi uçan,
insanı yaratan, dünyada var olan her şeyi yaratan” gerçek
Tanrı’dır. Evrenden önce var olan, dünyanın yaratılışını ve
sonunu belirleyen tanrıdır.
#18
SORU:
Türk mitolojisindeki “Ülgen”in önemi nedir?
CEVAP:
Altay Türklerinin mitlerinde Gök Tanrı’nın oğlu
ve gökyüzünün hakimi, iyilik ve merhamet tanrısıdır. Ay
ve güneşin arkasında ve yıldızların üstünde, göğün
onaltıncı katında, Altındağ’da, altın kapılı bir sarayda,
altın tahtta oturduğuna inanılan Ülgen gökteki varlıkların
hakimidir. Onların yaratıcısı ve yöneticisidir. Yıldırımlar,
şimşekler çaktırır, yağmurları yağdırır gökkuşağının
yaratıcısıdr. Bolluk, bereket ve zenginliğin kaynağıdır.
#19
SORU:
Türk mitolojisinde ruhların yeri nedir?
CEVAP:
İlkel inanmalarda, mitlerde ruhlara inanma
oldukça yaygındır. Türk mitolojisinde de tabiat gözle
görünmeyen ancak yaptıklarıyla algılanan gizli güçlerle,
ruhlarla doludur. Bu ruhlar farklı kültürlerin çoklu tanrı
anlayışlarıyla özdeşleştirilerek zaman zaman “tanrı”
isimlendirmeleriyle karşımıza çıkmaktadır. Ruhlar alemi
olarak tanımlanan bu güçler “insanları koruyan ruhlar, ata
ruhları, kam ruhları, sahip ruhlar” şeklinde
tanımlanmaktadır.
#20
SORU:
Türk mitolojisindeki “Umay Ana-Ayıısıt-Ayzıt
Hatun”un önemi nedir?
CEVAP:
“Doğum Tanrıçası”, “aile, evlilik ve neslin
devamının koruyucu tanrısı” olarak bilinen kutsal
ruhlardandır. Çocuğu olmayanlara çocuk vermesi için dua
edilen, bulutlara telkinde bulunan, güzelliğin sembolü olan
bir ruhtur. Umay Ana sadece Orta Asya’ya ait mitolojik
bir varlık değildir. Halen günümüzde Türk kültürünün
yaşadığı bütün coğrafyalarda varlığını sürdürmektedir.
#21
SORU:
Türk mitolojisindeki ruhlardan “Yayık”ın önemi
nedir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde, aracı ruh olarak kabul edilen
bu ruh Ülgen’in bir parçası sayılmaktadır. İnsanları
kötülüklerden koruması ve tüm canlılara hayat vermesi
için Ülgen tarafından yeryüzüne gönderilmiş olup
insanların arasında yaşadığına inanılmaktadır.
#22
SORU:
Türk mitolojisindeki ruhlardan “Suyla”nın önemi
nedir?
CEVAP:
Altay Türkleri’nin mitlerinde güneşin ve ayın
kırıntılarından yaratıldığına inanılan ve Ülgen’in
hizmetinde bulunan ruhlardan biridir. Gökte yaşadığına ve
yeryüzündeki insanların koruyucusu olduğuna
inanılmaktadır.
#23
SORU:
Türk mitolojisindeki ruhlardan “Karlık”ın önemi
nedir?
CEVAP:
Mitolojide çok fazla özelliklerinden söz
edilmemekle beraber, Suyla ve Yayık’la ortak özellikler
ve becerilere sahip koruyucu bir ruhtur.
#24
SORU:
Türk mitolojisindeki ruhlardan “Kayberen”in önemi
nedir?
CEVAP:
Türk kültüründe “Atalar Kültü” ile de ilişkili,
dağlarda yaşayan, hayvanları koruyan ve onların
çoğalmasını sağlayan, kızıdırıldığında ise hayvanlara zarar
veren bir ruhtur.
#25
SORU:
Türk mitolojisindeki ruhlardan “Aan Alahçın
Hatun”un önemi nedir?
CEVAP:
C. Beydili’ye göre Yakut Türklerinde hem Aan
Alahçın Hatun hem de Aan Darhan Hatun olarak aynı
özellikleriyle tek ruhtur. O, insanların yaşadığı “orta
dünya”nın, yerin sahibesi ve ruhu, ruhların en büyüğü ve
en saygınıdır.
#26
SORU:
Türk mitolojisindeki kötü ruhlardan “Erlik”in
özelliği nedir?
CEVAP:
Bu isme ilk olarak Altay Türklerinin W.
Radloff’un derlediği yaratılış mitinde, Tanrı’nın yanında
ona arkadaşlık ve yardım ederken rastlanır. Ancak daha
sonra hırs ve ihtirasına yenik düşerek kötülüğün sembolü
haline gelir. Tanrı’yla pazarlık yaparak yeryüzünde kötü
ruhlu insanların kendisinin olmasını ister.
#27
SORU:
Türk mitolojisindeki kötü ruhlardan “Albastı”nın
özelliği nedir?
CEVAP:
Türk kültüründe yaygın olarak görülen bu ruh,
Umay Ana ruhunun zıddı bir role sahiptir. Bazı mitlerde
iyi rolde de görünen bu ruhun ne zaman ve nasıl kötü bir
ruha dönüştüğü bilinmemektedir. Bazı mitlerde yer altı ve
ölüler âleminin temsilcisidir.
#28
SORU:
Türk mitolojisinde dünyanın yaratılışı nasıl
işlenmiştir?
CEVAP:
Altay ve Yakut Türkleri’nden derlenilen,
dünyanın yaratılışını anlatan çoğu manzum mitlerinde
“her yerin sularla kaplı olması” ön plandadır.
Moğolistan’daki Göktürklere ait yazıtlarıda yer alan “üstte
mavi gök, altta yağız yer kılındığı zaman, ikisinin arasında
insanoğlu yaratıldı” ve Kırgız Türkleri’nin Manas
destanında yer alan “yer yer olduğunda, su su olduğunda”
ifadeleri Türk kozmolojisinde dünyanın ve kâinatın nasıl
algılandığını ortaya koymaktadır. Altaylılar ve Yakutlar
evreni yukarı dünya, orta dünya ve aşağı dünya üç kattan
ibaret sayarlardı. Kaşgarlı Mahmud’un Divanü Lügati'tTürk
adlı eserinde yer alan dünya tasarımında Türk
dünyası yuvarlak olarak çizilmiştir.
#29
SORU:
Türk mitolojisinde güneşin önemi nedir?
CEVAP:
Eski Türk inançlarında koruyucu ruh özelliğiyle
her zaman ilk sırayı almıştır. Güneşe hürmet etmek, saygı
gösterme adeti çok eskilere gitmektedir. Türk
mitolojisinde, güneş ışıkları Tanrı’nın yeryüzüne inen
nuru olarak kabul edilir. Altaylılar güneşin göğün
sekizinci katında oturduğuna inanırlardı. Koruyucu
ruhlardan Yayık ve Suyla güneş ve ayın kırıntıları,
Ülgen’in parçası olarak kabul edilirdi.
#30
SORU:
Türk mitolojisinde ay ve yıldızların önemi nedir?
CEVAP:
Eski Türk inançlarında kutsal sayılan ay ve yıldız,
gökyüzünün ikinci sırayı alan önemli unsurlarındandır.
Yaratılış mitlerinde Ay-Ata olarak erkeğin sembolü bir
unsurdur. Hun hakanları ve kağanlarının geceleri kutsal
saydıkları aya tapındıkları bilinmektedir.
#31
SORU:
Türk mitolojisinde insanın yaratılışı nasıl
işlenmiştir?
CEVAP:
Göktürkler’den kalma Kül Tigin yazıtında yer
alan “Yukarda mavi gök, aşağıda yağız yer yaratıldıkta;
ikisinin arasında insanoğlu yaratılmış. İnsan oğulları
üzerine ecdadım Bumin Hakan, İstemi Hakan (tahta)
oturmuş, oturarak Türk milletinin ülkesini, töresini idare
edivermiş, tanzim edivermiş” sözleri Türk mitolojisinde
ilk insanın yaratılışına dair en erken kaynaklardandır. Türk
mitolojisinde insanın yaratılışını konu alan mitlerde ya
rastlantı ya da bilinçli olarak, Tanrı’nın buyruğuyla bir
parça toprak malzeme ile yaratılmalar sözkonusudur. Bu
yaratılmalarda önce erkek ve sonra dişinin yaratılması,
bunların birbirleriyle evlenerek insanların ataları olmaları
da ortak anlatımlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
#32
SORU:
Türk mitolojisinde türeyişin yeri nasıl
anlatılmaktadır?
CEVAP:
Kelime olarak “aynı kökten çıkma” anlamına
gelmekle beraber Türk mitolojisinde “Türeyiş”, türklerin
olağanüstü ve doğaüstü bir şekilde bedensiz veya bedenli,
çeşitli canlı veya cansız varlıklarla ilişki içerisinde “var
olandan çoğalma” olarak anlam kazanmaktadır. Türk
kültüründe ışık, ağaç ve kurt’tan olağanüstü bir şekilde
çoğalmaya yönelik türeyişler çeşitli mit ve destanlarda
konu olarak işlenmektedir.
#33
SORU:
Türk mitolojisinde ışığın önemi nedir?
CEVAP:
“Işık”, bazen Tanrı, bazen Tanrı’nın gözle
görünen bir kısmı, bazen de Tanrı’nın eylemidir. Eski
Türkçe’de “Yaruk” olarak geçen “Işık” Tanrı’nın sıfatıdır.
“Yaruk” kelimesi Divan-ı Lügat-it Türk’te ve Kutadgu
Bilig’te de sıkça geçmektedir. Kutsal dinlerde
peygamberlerin mucizelerinde, ermiş-evliya olduğu
düşünülan kişilerin keramet sayılan gösterilerinde çarpıcı
varlık “Işık”tır. Türk mitolojisinde, canlıların ihtiyacı olan
ışığın kaynağı gündüzleri güneş, geceleri aydır.
#34
SORU:
Türk mitolojisi için kurtun önemi nedir?
CEVAP:
Türk kültürünün en önemli simgesel bir hayvanı
olan “Kurt”, Türk mitolojisinin de “Türeyiş” türleri
arasında en çok bilinenidir. Bozkurt, Gök Kurt, Kök Böri
tanımlamaları ile Kurt, tarihsel süreçte yolu sürekli
kesişen ikilidir. Türklerin, Ergenekon, Türeyiş, Göç ve
Oğuz Kağan gibi milli destanlarında Bozkurt-Kök Böri,
rehber, yol gösterici, kurtarıcı ve anne rollerinde
görünmektedir.
#35
SORU:
Nuh tufanı Türk mitolojisinde nasıl farklılıklar
göstermektedir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde Tufan, genel çerçevesi ile
diğer kültürlerle paralellik göstermektedir. Ancak,
olayların Tanrı, insan ve hayvan kahramanları, başladığı
coğrafya ve bazı kavramlarda farklılıklar bulunmaktadır.
Türklerin yaşadığı eski ve yeni coğrafyalarda bazı anlatım
faklılıkları da ortaya çıkmaktadır. Tevrat, İncil ve
Kur’an’la da kısmen paralellikler bulunmaktadır.
#36
SORU:
Nuh tufanı Türk mitolojisinde nasıl farklılıklar
göstermektedir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde Tufan, genel çerçevesi ile
diğer kültürlerle paralellik göstermektedir. Ancak,
olayların Tanrı, insan ve hayvan kahramanları, başladığı
coğrafya ve bazı kavramlarda farklılıklar bulunmaktadır.
Türklerin yaşadığı eski ve yeni coğrafyalarda bazı anlatım
faklılıkları da ortaya çıkmaktadır. Tevrat, İncil ve
Kur’an’la da kısmen paralellikler bulunmaktadır.
#37
SORU:
Türk tarihindeki önemli doğum ile ilgili önemli
mitler nelerdir?
CEVAP:
Türk tarihininde mitolojik doğumun en simgeseli
Oğuz Kağan’ın (Oğuz Han) doğuşudur. Bir destan
kahramanına yakışır, insanüstü doğum şekli
görülmektedir. Yakut Türkleri Tanrı’dan özellikle erkek
çocuk isterlerse Ak Kama başvurular, Ak Kam, çocuğu
olmayan kadınlara çocuk vermesi için koruyucu ruhlardan
Ayıısıt-Umay’a dua eder, kurban sunardı. Dede Korkut
hikayelerindeki kahramanlardan Dirse Han’ın çocuğu
olmamaktadır. Hanımı yol gösterir ve büyük bir yemek
düzenlemesini, ihtiyaç sahiplerine yardım etmesini ve
hayır dualar almaları gerektiğini söyler. Dirse Han bunları
yapar ve ağzı dualıların hayır duaları ile bir erkek
çocukları olur. Oğlan büyür ve bir boğayı bir yumrukta
yere serer ve ad olarak “Boğaç Han” adını alır.
#38
SORU:
Türk mitolojisinde ölüme bakış açısı nasıldır ?
CEVAP:
Kamlık inancında ölüm, ruhun (can-tın) bedenden
çıkmasıyla gerçekleşir. Kişi ölünce “uçmağa vardı”, “kuş
gibi uçtu” ifadeleri kullanılır. Altay Türkleri’nde ölen
kişinin canını almaya gelen “Aldaçı” adlı bir kötü ruh
vardır. Kişinin ömrü sona erdiğinde ruhunu alır ve öbür
dünyaya götürür. Eski Türk inançlarında ölümden sonra
bir hayat olduğuna inanılırdı. İyi insanların ruhlarının
göğe yükseldiğine inanılırdı. Eski Türklerde ilkbaharda ve
yazın ölen kimselerin sonbaharda, kışın ölen kimselerin
ise ilkbaharda gömüldüklerini ve “Yuğ” adı verilen büyük
törenlerle gömüldükleri bilinmektedir. Ölüm törenleriyle
ilgili Göktürkler’de cenaze çadıra konulur, yakınları ve
akrabaları koyunlar keserek çadırın önüne yığar, çadırın
etrafında at üzerinde yedi defa dolanırlar, kapının önünde
saçlarını keser, sakallarını traş eder, bıçakla yüzlerini,
kulaklarının uçlarını keserlerdi.
#39
SORU:
Türk mitolojisinde ejder nasıl tasvir edilmiştir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde ve destanlarda ejder, “Yel
Büke”, “Evren”, “Luu” olarak sıklıkla geçmektedir.
Büyük yılan şeklinde, kulaklı-boynuzlu, kanatlı, pençeli,
ağzından ateşler çıkaran, gövdesi pullu bir yaratık olarak
su kaynaklarını ve yağmur bulutlarını temsil eder.
#40
SORU:
Türk mitolojisinde kartalın önemi nedir?
CEVAP:
Bütün kültürlerde “göklerin hakimi” olarak kabul
edilen kartal, Türk kültüründe bu özelliğinin yanı sıra Gök
Tanrı’nın sembolü olarak kabul edilirdi. Yakutlar’da
kutsal kam kuşu olarak bilinir. Yakutlara gore ilk kam
gökyüzünden yere kartallar tarafından indirilmişti. Kötü
ruhları kovmak için yapılan kamlık töreninde bayılan
kamın ruhunu, kartallar bir kızağa koyarak gökyüzüne
çıkarırlardı. Kartal, benzer mitolojik özelliklleriyle “Kara
Kuş” adlı bir kuşla özdeşleşir. Kırgızların Er Töştük
destanında, desatan kahramanına yer altındayken ve
yeraltından çıkarken yardım eden, kötü ruhlar tarafından
öldürüldüğünde Er Töştük’ü yeniden dirilten Kara Kuş,
kartaldır.
#41
SORU:
Türk mitolojisinde arslan ve nelerin sembolüdür?
CEVAP:
Güç, kuvvet, kudret ve taht sembolü olarak
bilinen Arslan’ın Türk kültüründe çok eski devirlerden
beri tanındığı bilinmektedir.
Dünya mitlerinde “güç, kuvvet, bereket, üreme” sembolü
olan boğa, Türk kültüründe hükümdarın ve gücün
sembolüdür. Türk mitolojisinde ay sembolü olarak yer
unsurları arasında yer almaktadır.
#42
SORU:
Türk mitolojisinde atın önemi nedir?
CEVAP:
Türk hakanlarına “Atın efendisi” ünvanı verilirdi.
Türk mitolojisinde at, Gök Tanrı için kurban olarak
verilen hayvandır. Türklerde at, “kahramanlık, dostluk,
yiğitlik ve cesaret” sembolüdür. Türk kahraman ve
beylerinin en yakın dostu olarak görülürdü.
#43
SORU:
Türk mitolojisinde geyiğin önemi nedir?
CEVAP:
Türk tarihinde kökü çok eskilere giden Geyik,
kutsal bir kült hayvanıdır. Eski Türk inançlarında geceyi
temsil ettiği bilinen geyik, türeyişin de önemli
sembollerindendir. Bir kült hayvanı olan geyik, Orta
Asya’dan Anadolu’ya taş ve kayalar üzerinde ençok
işlenen motiflerdendir. Kamların elbise ve davullarında
geyik resimleri bulunmaktadır.
#44
SORU:
Türk mitolojisinde balık neyin sembolü olarak
görülmektedir?
CEVAP:
Türk kültüründe bolluk, bereket sembolü olarak
görülmektedir. Balık, mitolojideki konumuyla yer-su
unsurlarındandır. Ruhlar, buralarda yaşayan hayvanların
karınlarında saklanırlar.
#45
SORU:
Türk mitolojisindeki Hüma kuşunun önemi nedir?
CEVAP:
Türk kültüründe, çok yükseklerde uçan, ayakları
değmeyen “Devlet kuşu” olarak tanınmaktadır. Koruyucu
ruhlardan “Umay”la benzerliği bulunmaktadır. Hüma
kuşu, başına konduğu veya gölgesinin düştüğü kişiye
mutluluk ve talih getireceğine inanıldığı için “Talih Kuşu”
olarak da anılmaktadır.
#46
SORU:
Türk mitolojisinde ağaçların önemi nedir?
CEVAP:
Ağaçların ruhlarını memnun ettikçe saadet,
mutluluk, bolluk, bereketin artacağı ve huzurla
yaşanacağına inanılırdı.
#47
SORU:
Türk mitolojisinde geçen hayat ağacının önemi
nedir?
CEVAP:
Hayat ağacını sıradan insanların göremeyeceği,
ancak Tanrı tarafından gönderilen hakanlar ve kamların
görebileceği inancı yaygındır. Bu ağaç dünyada tek başına
ve yalnızdır. Göğün direği, göğü tutan ağaç olarak gök ile
yer arasında bir köprüdür. Yakutlara göre Hayat ağacı ilk
insanın evidir. Ölümsüzlüğün, ebedi hayatın sembolü olan
ağaç, ölümle ilgili eski Türk inançlarında ruhu tekrar
gökyüzüne götüren bir role de sahiptir.
#48
SORU:
Türk mitolojisinde geçen kayın ağacının önemi
nedir?
CEVAP:
Türk mitolojisinin en önemli, kutlu ağacı kayındır.
Cennette yaratıldığına inanılan kayın ağacı, Gök Tanrı’ya
sunulan kurbanların asıldığı ağaçtır. Altaylılar, kayın
ağacının dünya yaratıldığında beraber yaratıldığını
söylerler. Kayın ağacına Tanrı ağacı denir. Tanrı kutunu
içinde barındırır.
#49
SORU:
Türk mitolojisinde geçen çam ağacı neleri temsil
etmektedir?
CEVAP:
Çam ağacı Altaylılarda yeniden dirilişi sembolize
etmektedir. Türk kültüründe çam ağaçlarından karaçam ve
kızıl çam erkeği, fıstık çamı kadını sembolize eder. Bu
ağaçlar Tanrı tarafından insan yaratılırken yer ve gökle
birlikte yaratıldığına inanılır.
#50
SORU:
Türk mitolojisinde geçen ardıç ağacının önemi
nedir?
CEVAP:
Türk dünyasında sevilen, saygı duyulan
ağaçlardan biri olan Ardıç, kelime itibariyle de Türkçe’dir.
Türkler arasında, Tanrı kutu taşıdığından kötü ruhların
kovulmasında sihirli bir gücünün olduğuna inanılan bir
ağaçtır. Ardıç ağacının Tanrı tarafından dikildiğine
inanılmaktadır.
#51
SORU:
Türk mitolojisinde geçen servi ağacını diğer
ağaçlardan ayıran özelliği nedir?
CEVAP:
Tabiatta uzun ömürlü ve çok uzun boylu oluşu,
onu Türk kültüründe farklı bir yere koymaktadır. Türk
kültüründe yüksek yerlere, Gök Tanrı’ya yakın, Tanrı’nın
mekânı yerler olarak yorumlanır. Bu ağaç diğer ağaç
türlerinden daha heybetli ve büyüktür. Servi-Sedir
ağacının kendisine sığınanları koruyup, kolladığına dair
inançlar bulunmaktadır.
#52
SORU:
Türk kültürünün ve tarihinin ilk izlerine nerelerde rastlanır?
CEVAP:
Türk kültürünün ve tarihinin ilk izleri taşlarda, kayalarda, sanat eserlerinde, halk hikâyelerinde, destanlarda ve daha da önemlisi eski inançlarında, yani
mitlerindedir.
#53
SORU:
Mit neyi anlatır?
CEVAP:
Mit, evrenin, dünyanın ve insanın yaratılışının eski kültürlerde sembolik şekilde açıklanmasıdır. İçinde din unsurları da taşıyan, kutsal gerçeklik olarak ele alınan mit, bir şeyin nasıl yaratıldığını, nasıl var olmaya başladığını ve hangi maceralardan geçtiğini anlatır.
#54
SORU:
Mitin konusu nedir?
CEVAP:
Mitin konusu genellikle bir yaratılışla ilgilidir. Mitlerdeki kişiler
genellikle tanrılar ve doğaüstü varlıklardır.
#55
SORU:
Türk mitolojisi nedir?
CEVAP:
Türk milletinin kültüründe var olan inanmalar, tanrılar, kutsal ruhlar, olağanüstü olaylar, kahramanlar, evren ve bütün canlıların yaratılışı hakkında sözlü ve yazılı anlatımları Türk mitolojisi olarak değerlendiriyoruz.
#56
SORU:
Eski Türk inançları için Kuzeydoğu Asya ve Orta Asya 'nın önemi nedir?
CEVAP:
Eski Türk inançları ile ilgili yapılan çalışmalarda bugün Kuzeydoğu Asya ve Orta Asya önemli bir konumdadır. Bu coğrafya ilk Türk yerleşmelerinin bulunduğu, günümüz Türklerinin ilk atalarının yaşadığı ve halen geleneksel eski Türk inançlarının yaşatıldığı nadir bir bölgedir.
#57
SORU:
Eski Türk dini hakkında en önemli kaynak nedir?
CEVAP:
Eski Türk dini hakkında en önemli kaynağın Hoytu Tamir yazıtları
olduğu ve ilk defa bu yazıtlarda Tanrı’ya Iduk sıfatı verildiği yazılıdır.
#58
SORU:
1890’ lı yıllarda ilk bilimsel araştırmalar kimler tarafından yapılmıştır?
CEVAP:
1890’ lı yıllarda ilk bilimsel araştırmalar W. Radloff, A.V. Anohin, V. İ. Verbitsky, G. V. Ksenefontov gibi araştırmacılar tarafından yapılmıştır. Altay bölgesi Türk tarihi ve kültürü için zengin kültür ürünlerini barındırmaktadır.
#59
SORU:
Eski Türk dini konusunda Türkiye’de ilk çalışmalar kimler tarafından yapılmıştır?
CEVAP:
Eski Türk dini konusunda Türkiye’de ilk çalışmalar, Ziya Gökalp, M. Fuad Köprülü, Abdülkadir İnan, İbrahim Kafesoğlu, Emel Esin gibi bilim adamları tarafından yapılmıştır
#60
SORU:
Eski Türklerde hangi tür temel inançlar bulunmaktadır?
CEVAP:
Eski Türklerde “doğa güçlerine inanma (tabiat kültü), atalar kültü ve Gök Tanrı kültü şeklinde temel inançlar bulunmaktadır.
#61
SORU:
“Tabiat kültü” inanma türü nedir?
CEVAP:
Tabiatta her birinin içinde gizli güçler, iyi ve kötü ruhlar, olduğuna inanılan, dağ-tepe, orman-ağaç, yer-su, taş-kaya vb. canlı ve cansız varlıkların bulunduğuna inanılıyordu. Bu inanma “tabiat kültü”nü oluşturuyordu.
#62
SORU:
“Atalar kültü” nedir?
CEVAP:
Türk kültüründe ölmüş veya yaşlı büyüklere saygıyı esas alan “atalar kültü” geçmişten günümüze önemini korumaktadır. Ölmüş ataların ruhlarına kurban kesme ve yaşayan büyüklere hediyeler sunma bu inanmanın uygulamalarıdır.
#63
SORU:
“Gök Tanrı” kültü nasıl oluşmuştur?
CEVAP:
Eski Türk inançlarında yüce, yüksek, aşkın bir varlık ve her türlü olayın bir düzen içinde oluşmasını sağlayan varlık olarak Tanrı’nın mekânı olarak “Gök” algılaması
beraberinde “Gök Tanrı” kültünü oluşturmuştur.
#64
SORU:
Totemizm (Ongunculuk) ve Şamanizm (Kamlık) nasıl ortaya çıkmıştır?
CEVAP:
Türk kültüründeki din olgusu Avrupalı ve Rus
araştırmacıların köken itibariyle Avrupalı olan tanımlamalarla Totemizm (Ongunculuk) ve Şamanizm (Kamlık) şeklinde isimlendirilmiştir. İlkel kabilelerde görülen Totemcilik, genel mahiyeti bakımından Türkler arasında görülmemektedir. Yapılan araştırmalarda eski Türklerin inançlarının başında Kamlık inancı gelmektedir. Bu inanç doğrudan bir din değildir. Bu inanç içinde din olgusunu da barındıran bir yaşam tarzıdır. Günlük hayatın bir parçası olan Kamlık diğer dinler gibi kurumsal bir yapı göstermemektedir.
#65
SORU:
“Kam” ismi kime söylenmektedir?
CEVAP:
Türklerde Kamlık inancının merkezinde yer alan, ruhlar ve insanlar arasında iletişim kurduğuna inanılan kişi “Kam” ismiyle tanınmaktadır. Kamlar; bir takım doğaüstü güçleri olduğuna inanılan “kâhin, büyücü, hekim, bilgiç” gibi başlıca kimlikleriyle rol almış, kendilerine yardımcı ruhlar aracılığıyla kötü ve iyi ruhlarla görüşebilen ve insanların sorunlarına çare bulan kişi konumundadır.
#66
SORU:
Türkler, tarihi süreç içerisinde hangi dinleri benimsemişlerdir?
CEVAP:
Türklerin, tarihi süreç içerisinde Kamlık inancı dışında, Doktriner (öğreti) ve Semavî (Göksel) dinler olarak, Budizm, Taoizm, Maniheizim, Mazdeizm, Zerdüştilik, Hristiyanlık (Nesturilik), Yahudilik ve İslamiyet gibi dinleri benimsedikleri bilinmektedir.
#67
SORU:
Türk mitolojisinde Tanrı tanımlamaları içinde hangi isimler kullanılmaktadır?
CEVAP:
Türk mitolojisinde Tanrı tanımlamaları içinde “Gök Tanrı-Kök Tengri, Kuday, Ürüng Ayıı Toyon, Kayra Han, Abıyaş Kan, Ülgen ve Kurbıstan,Iduk” gibi isimler kullanılmaktadır.
#68
SORU:
Eski Türklerde çok Tanrılı bir yapı nasıl ortaya çıkarılmıştır?
CEVAP:
Eski Türklerdeki, tabiattaki canlı veya cansız varlıklarda olduğuna inanılan bir takım gizli güçlerin (iyi ve kötü ruhlar) Tanrı olarak isimlendirilmesiyle çok Tanrılı bir yapı ortaya çıkarılmıştır.
#69
SORU:
Türk mitolojisinde' İlk insanı, güneşi, ayı, yıldızları, yeri, dağları,
hayvanları O yaratmıştır' diye bahsedilen Tanrı hangisidir?
CEVAP:
Türk mitolojisinde “Gökyüzü Tanrısı” olarak geçmektedir. Dünyanın ana kutu’dur. Bütün ana kutlar ondan yaratılmıştır. Ayığ Han olarak da bilinir. İlk insanı, güneşi, ayı, yıldızları, yeri, dağları, hayvanları O yaratmıştır.
#70
SORU:
Altay Türklerine göre en büyük tanrı hangisidir?
CEVAP:
Kayra Han, Türk mitolojisinde Gök Tanrı’ya verilen isimlerden biri olarak görmekteyiz. Altay Türklerine göre en büyük tanrıdır.Evrenden önce var olan, dünyanın yaratılışını ve sonunu belirleyen tanrıdır.
#71
SORU:
Altay Türklerinin mitlerinde Gök Tanrı’nın oğlu olarak görülen Tanrı hangisidir?
CEVAP:
Ülgen, Altay Türklerinin mitlerinde Gök Tanrı’nın oğlu
ve gökyüzünün hakimi, iyilik ve merhamet tanrısıdır. Ay ve güneşin arkasında ve yıldızların üstünde, göğün onaltıncı katında, Altındağ’da, altın kapılı
bir sarayda, altın tahtta oturduğuna inanılan Ülgen gökteki varlıkların hakimidir. Onların yaratıcısı ve yöneticisidir.