PSİKOLOJİ Dersi Psikolojinin Doğası soru cevapları:

Toplam 20 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Psikoloji, davranışları ve zihinsel süreçleri inceleyen bir bilim dalıdır.Bu tanımdan hareketle davranış, zihinsel süreç ve bilim kavramlarını açıklayınız.


CEVAP:

Davranışlar kişinin yaptığı ve gözlemlenebilen hareketlerdir. Zihinsel süreçler düşünme, hatırlama, hissetme gibi içsel olgulara işaret eder. Ancak davranışlara olan yansımaları ile dolaylı olarak ölçülebilirler. Bilim belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma sürecidir.


#2

SORU:

Bilimsel yöntemin özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Bilimsel yöntem:
• Ampirik
• Sistematik
• Nesnel
• Sınanabilir/yanlışlanabilir
• Genellenebilir ve
• Geçici’dir.


#3

SORU:

Bilimin ampirik olması ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Bilimsel yöntem ampirik bilgi sağlar. Sorulara cevap ararken, sezgiler veya sağduyu değil, duyularla algılanabilen, deneyime  dayalı veriler toplanır. Sonra bu veriler analiz edilerek sonuçlara ulaşılır.


#4

SORU:

Eleştirel düşünce nedir?


CEVAP:

Sürekli soru sorma, akıl yürütme, analiz ve değerlendirme gibi zihinsel süreçlerden oluşan bir düşünme biçimidir.Bilimsel yöntem eleştirel bir düşünce tarzı gerektirir. Eleştirel düşünce, verileri olduğu gibi kabul etmek yerine, dünyayı anlamada aktif bir rol edinilmesini esas alır. Sosyal bilimciler, bu yöntemi insan davranışı ve sosyal olguları anlamak, açıklamak ve sosyal problemleri çözmek için kullanırlar.


#5

SORU:

Bilimin temel amaçları nelerdir?


CEVAP:

Bilimin dört temel amacı vardır; Betimleme (tanımlama), yordama (tahmin etme), açıklama, ve değiştirme. Betimleme en basit amaçtır; olguların ve olayların sadece tarif edilmesini gerektirir. İkinci hedef yordamadır. Olguların birbirleriyle olan sistematik ilişkilerini belirledikten sonra, meydana gelişleri hakkında tahmin yürütebilmeyi mümkün kılar. Üçüncü hedef açıklamadır, ve bir olgunun meydana gelmesinin sebeplerini belirlemeyi amaçlar. Son hedef ise değiştirmedir, ve olguların oluşmasını kontrol etme ve değiştirme anlamına gelir.


#6

SORU:

Gestalt psikolojisi nedir ve temsilcileri kimlerdir?


CEVAP:

Gestalt akımına göre, bir deneyimin bütünü onun parçalarının toplamıyla aynı değildir. Bilinci anlamanın yolu, parçaları değil, tüm deneyimi bir bütün olarak çalışmaktan geçmektedir. Hermann Ebbinghaus, Max Wertheimer, Kurt Koffka, Wolfgang Köhler bu akımın temsilcilerindendir. Almancada bütün anlamına gelen Gestalt kelimesi bu psikologların oluşturduğu akımın ismi  olmuştur.


#7

SORU:

Freeud'un teorisinin tamamen bilimsel kabul edilmemesinin sebebi nedir?


CEVAP:

Freud’un teorisi geniş laboratuvar çalışmaları üzerine değil, sınırlı sayıda vaka çalışması üzerine kurulmuştur. Dolayısıyla günümüzde tamamen bilimsel ve geçerli kabul edilmemektedir. Fakat, Freud yenilikleriyle psikolojideki birçok teori ye temel oluşturmuştur.


#8

SORU:

Davranışçılık nedir ve temsilcileri kimlerdir?


CEVAP:

Davranışçılık 1920-1960 arasında psikoloji bilimini domine etmiş önemli bir akımdır. Bu akım Darwin’in fikirlerine dayanır. 1900’lerden sonra Darwin’in evrim teorisi, psikologları, insanları anlamak için hayvanları incelemeye yöneltti. Eğer insanlar ve hayvanlar benzer şekillerde evrimleştiyse o zaman insan davranışlarını anlamak için hayvanları çalışmak uygun bir yol olabilirdi. Bu dönemde psikologlar, hayvanları gözlemleyerek öğrenme, hafıza, problem çözme ve başka akılsal süreçlerle ilgili birçok bilgi edindi. Aynı dönem içinde, John B. Watson, psikolojinin en önemli bilgi kaynağının gözlemlenebilen davranışlar olduğunu iddia etti. Watson’a göre, ne bilince ne de bilinçaltına odaklanmak anlamlıydı. Önemli olan, gözlemlenebilen  davranışlara odaklanmaktı. Watson, en önemli sürecin öğrenme olduğunu, ve hem hayvanların hem de insanların öğrenme sonucunda çevrelerine uyum sağlayabildiklerini öne sürmüştür. B. F. Skinner da şartlanmayı çalışarak davranışçı akımın bir başka öncüsü olmuştur.


#9

SORU:

Wundt'un psikoloji bilimine katkılarını açıklayınız.


CEVAP:

1879’da Leipzig Üniversitesi’nde ilk psikoloji laboratuvarını açan Wundt, bilimsel psikolojinin kurucusu sayılmaktadır. Wundt’a göre psikoloji “bilinç” kavramına odaklanmalıdır. Bilinç, bir insanın tüm öznel deneyimlerini içerir. Wundt öznel deneyimlere odaklanırken içgözlem metodunu benimsemiştir. İçgözlem, bir kişinin kendi öznel deneyimlerine bakışı anlamına gelmektedir. Wundt bilinci anlamaya çalışırken bir bütünü parçalarına ayırarak incelemek gerektiğini savunmuştur.


#10

SORU:

Teknolojinin gelişmesi psikoloji bilimini nasıl etkilemiştir?


CEVAP:

1960’larda bilgisayar teknolojisinin gelişmesi ile beyindeki süreçlerin yeni teknolojilerle izlenmesi mümkün olmuştur. Bu da davranışsal akımın etkisini azaltmıştır. Bu akımın yerini bilişsel psikoloji almıştır. Bugün, özellikle teknolojik yenilikler sayesinde insanın zihinsel süreçlerini bilimsel tarafsızlıkla çalışmak mümkün hâle gelmiştir. Sonuç olarak ana akım psikoloji hem davranışları hem de zihinsel süreçleri araştıran bir bilim dalı hâline gelmiştir.


#11

SORU:

Nörobilimsel yaklaşım nedir?


CEVAP:

Nörobilim, insan davranışlarının açıklamalarını beyin, sinir sistemi ve biyolojik faktörlerde arar. Özellikle gelişmiş teknolojiler sayesinde beynin işleyişinin incelenebilir hâle gelmesiyle psikolojide nörobilimsel yaklaşımın yeri genişlemektedir. Biyolojik ve evrimsel perspektiflere yakın duran bu yaklaşımın en belirgin odağı, davranışların nörolojik temellerini araştırmak üzerinedir.


#12

SORU:

Psikodinamik yaklaşım nedir?


CEVAP:

Freud’un psikanalizine dayanan bu yaklaşım, insanların kendi içlerindeki bilinçdışı psikolojik çatışmaları üzerine yoğunlaşır. Freud’a göre, içsel mücadelelerin çoğu insanların doğal ihtiyaçlarının peşinden gitme isteğiyle toplumsal kurallar arasındaki çatışmadan kaynaklanmaktadır. İnsan davranışları da kişilerin kontrolü altında olmayan bu içsel çatışmaların bir sonucu olarak gerçekleşmektedir.


#13

SORU:

İnsancıl yaklaşımı açıklayınız.


CEVAP:

Biyolojik, bilişsel ve davranışsal yaklaşımlardan farklı olarak, insancıl yaklaşım çerçevesinde insan davranışları biyolojik etkenler, zihinsel süreçler ve çevreden öğrenilenlerin değil, her insanın kendine has dünyayı algılayış şekliyle ilişkilendirilir. Bu perspektifin temelleri, Rogers ve Maslow’un çalışmalarına dayanmaktadır. Bu perspektife göre, insanlar hayatlarının ve davranışlarının kontrolünü ellerinde tutar; herkes kendini geliştirmek ve potansiyeline erişmek amacıyla hareket etmektedir. Tüm insanlar birbirlerinden farklı olduğundan, bir kişinin davranışları ancak o kişinin deneyimleri ve özellikleri üzerinden anlamlandırılabilir.


#14

SORU:

Bilişsel yaklaşım nedir?


CEVAP:

Bilişsel yaklaşım, yalnızca gözlemlenebilir davranışlara odaklanan davranışsal yaklaşımın tam aksine, insanların zihinlerinde olup biten ve direk olarak gözlemlenemeyen süreçlerle ilgilenir. Bu yaklaşım, bilginin algılanış ve işleniş süreçlerinin davranışlara olan etkisine yoğunlaşır. Bu süreçlerin çoğu otomatik olarak ve bilinçdışında gerçekleşmektedir. Bu yaklaşım doğrultusunda insanlar dünyayı algılayışları bakımından bir bilgisayara benzetilebilir. Dışarıdan gelen bilgiler bilişsel süreçten geçmek üzere algılanan girdiler; davranışlarsa bu girdilerin işlenmesi sonucu ortaya çıkan çıktılar olarak görülmektedir.


#15

SORU:

Eklektisizmi açıklayınız.


CEVAP:

Psikologlar çalışmalarını yalnızca tek bir yaklaşımla sınırlandırmak zorunda değildir. Günümüzde psikologlar, önceki bölümde açıklandığı gibi, insanların düşünce ve davranışlarını birçok farklı yaklaşımdan incelemekte ve açıklamaya çalışmaktadır. Eklektisizm, insan davranışlarını açıklarken birçok yaklaşımı harmanlamak anlamına gelir. Örneğin bir kişinin agresif davranışları açıklanmaya çalışılırken hem ailede öğrenilmiş davranışlara, hem de kişinin yetiştiği kültürdeki cinsiyet rollerine eğilerek, davranışsal ve sosyokültürel yaklaşımlar bir arada kullanılabilir. Eklektisizm sayesinde farklı bakış açıları birleştirilerek daha kapsamlı ve gelişmiş kuramlar üretilip araştırmalar gerçekleştirilebilmektedir.


#16

SORU:

Gelişimsel psikoloji nedir?


CEVAP:

Gelişim psikologları insanların zihinsel süreç ve davranışlarının hayat boyu nasıl değiştiğini incelerler. Doğumdan ileri yaşlara kadar insanların zihinsel yetilerinin hangi sebeplerle ne şekilde değiştiğini ve bu değişimlerin nasıl sonuçlara yol açtığını anlamaya çalışırlar. Bu alandaki çalışmalar, bağlanma, çocuk bakımı, ergenlik dönemindeki değişimlerden, ileri yaşlarda hafızadaki değişimler ve yaşlı bakımına kadar geniş bir konu skalasını kapsar ve bu çalışmalardan edinilen sonuçlar birçok alandaki uygulamalarda kullanılabilir. Gelişim psikologları özellikle çocukluk dönemi ve bu dönemdeki deneyimlerin kişinin erişkin hayatına etkileri ile ilgilenirler. Örneğin, bebeklik döneminde anne ile çocuk arasındaki bağlanmanın, çocuğun erişkin olduktan sonraki ilişkilerine nasıl yansıdığı gibi konularda sorular sorar ve araştırmalar yaparlar.


#17

SORU:

Klinik psikoloji nedir?


CEVAP:

Klinik psikologlar, zihinsel hastalıkların nedenleri ve tedavileri üzerine araştırmalar yaparlar ve hastalara sorunlarının üstesinden gelmelerinde yardımcı olurlar. Depresyondan şizofreniye kadar birçok sorun ve hastalığın genetik ve çevresel faktörlerle ilişkisinin araştırılması, en etkili tedavi yöntemlerinin geliştirilmesinde kullanılmaktadır.


#18

SORU:

Eğitim psikolojisi nedir?


CEVAP:

Eğitim psikolojisi, psikolojinin öğretme ve öğrenme süreçleri üzerine yoğunlaşan alt dalıdır. Eğitim psikologları, özellikle öğretim tekniklerinin geliştirilmesi, okul terk oranlarının düşürülmesi, öğreninim en etkili şekilde gerçekleşmesi gibi önemli uygulamaları olan konular üzerinde çalışırlar. Ayrıca IQ ölçümü, öğrencilerdeki öğrenim güçlüklerinin tespit edilmesi ve öğrencilerin okuldaki memnuniyetlerinin artırılmasıyla ilgili çalışmalar yaparlar.


#19

SORU:

Kantitatif psikoloji nedir?


CEVAP:

Kantitatif psikoloji, ölçümleme, araştırma dizaynı ve istatistiksel analiz gibi konulara yoğunlaşır. İnsan özelliklerinin ölçülebilmesi için çeşitli metotların geliştirilmesi, psikolojik süreçlerin matematiksel olarak modellenmesi, veri analizi gibi konular, kantitatif psikologların ilgi alanına girer. Kantitatif psikologlar yeni ve etkin araştırma metotları geliştirilmesi üzerine de çalışırlar.


#20

SORU:

Psikolojide önemli sorunlar ve tartışmalar nelerdir?


CEVAP:

1. Sorun: Doğa - Çevre Tartışması:Kişilerin davranışlarının ne kadarı kalıtsal ve yapısal etkenlerden (doğa), ne kadarı
ise çevresel etkenlerden (çevre) kaynaklandığı tartışılmaktadır.

2. Sorun: Davranışların Sebepleri Bilinçli mi Bilinçdışı mıdır?: İkinci önemli tartışma davranışların sebeplerinin bilinçli mi bilinçdışı mı olduğudur.

3. Sorun: Bireysel Farklılıklar - Evrensel Kurallar: Üçüncü bir tartışma, kişilerin davranışlarının ne kadarının kendilerine has, özel
vasıflarından dolayı, ne kadarının ise içlerinde yaşadıkları toplum ve kültürün sonucu olduğu üzerinedir.