Radyo, gazete, dergi ve televizyon gibi ‘geleneksel’ medyadan farklı olarak kullanıcılarına etkileşimli iletişim imkânı sağlayan cep telefonları, tablet ve avuç içi bilgisayarlar, oyun konsolları gibi internet erişimli iletişim ve enformasyon teknolojilerinin genel adı yeni (etkileşimli) medyadır.

Kullanıcıların bir ağ ya da site içinde bütün İnternet kullanıcılarına açık (isteğe göre yarı açık veya kapalı) bir profil oluşturmalarına, aynı ağ/site içerisinde iletişim içinde oldukları diğer kullanıcıların profillerini karşılıklı etkileşim içinde takip etmelerini sağlayan web tabanlı servislere sosyal paylaşım ağları denir.

1970’lerden itibaren kamu yayıncılığı tekellerinin ortadan kalk- ması ve özel radyo/televizyon yayıncılığının yaygınlaşması yönünde kuralların değiştirilmesi sürecini anlatmak için kullanılan kavrama deregülasyon denir.

Farklı teknolojik sistemlerin benzer görevleri uyum içinde yerine getirebilecek şekilde geliştirilmesine yakınsama denilmektedir.

Birbirleriyle iletişimi olmayan, iletişim kuramayan iki düzlem ya da iki bağlam arasında iletişimi sağlayan araçlara medya denilmektedir.

İşlevselcilik ve çoğulculuğa göre medyanın temel rolü istikrarlı bir toplumu koruyacak değerlerin aktarılmasıdır.

Liberal-çoğulcu yaklaşıma göre medya içeriğini belirleyen tüketiciler ve izleyicilerdir.

Literatürde "Eleştirel Kuram ya da Eleştirel Teori olarak adlandırılan çağdaş yaklaşımın diğer adı Frankfurt Okulu yaklaşımıdır.

Medyanın, egemen kapitalist sınıfın çıkarlarını koruyan, meşrulaştıran ve pekiştiren bir işleve sahip olduğunu ileri süren yaklaşıma Klasik Marksist bakış açısıdır.

Hall'a göre metinde oluşturulan anlamı kabul ederek okumaya egemen okuma denilmektedir.

Medyada kadınların eksik ya da sorunlu temsil edilmesini eleştiren yaklaşımlara feminist yaklaşımlar denilmektedir.

Araçsalcı yaklaşımlar medyanın mülkiyetine sahip olanların medya ve medya içerikleri üzerinde doğrudan bir kontrole sahip olduğunu savunmaktadır.

Hall'a göre müzakereci okuma türünde okuyucu metindeki anlamın bir bölümüne ikna olurken bir bölümüne ikna olmaz.

İlk kez Manuel Castells tarafından 90’lı yıllarda geliştirilen kavram, 20. yüzyılın sonlarında enformasyon ve iletişim teknolojileri alanında yaşanan radikal gelişmeleri ve bu gelişmelerin yarattığı toplum modelini tanımlamak amacıyla kullanılan kavrama ağ toplumu kavramı denilmektedir.

Farklı coğrafyalardan sayısız bireyin aynı içerikle buluşmasını ve geribildirimde bulunabilmelerini sağlayan iletişim türüne etkileşimli kitlesel iletişim denilmektedir.

Bireylerin ve grupların iletişim teknolojilerini kullanarak ülkelerin politik sınırlarını aşabildiğini etnik, kültürel, dinî, politik, sınıfsal yeni topluluklar kurabildiğini, ortak çıkarlar ve ilgi alanları doğrultusunda bir araya gelmesine aşağıdan küreselleşme adı verilmektedir.

Nilüfer Timisi'nin yeni medyanın demokratik katılım süreçlerindeki yansımalarını ayrıntılı bir biçimde irdelediği kitabının ismi Yeni İletişim Teknolojileri ve Demokrasidir.

Nurcan Törenli'nin geleneksel iletişim araçlarından yeni medyaya geçisin arka planını ve haber medyasına yansımalarını anlattığı kitabının ismi Yeni Medya, Yeni İletişim Ortamı'dır.

Telekomünasyon Yasası Amerika Birleşik Devletleri'nde 1996 yılında yürürlüğe girmiştir.

Telekomünasyon Yasası Avrupa'da 1998 yılında yürürlüğe girmiştir.