SPOR EKONOMİSİ Dersi SPOR ENDÜSTRİSİ VE PİYASALAR soru cevapları:

Toplam 59 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Piyasadaki rekabet türleri nelerdir?


CEVAP: Piyasalardaki rekabet türleri, tüketici-tüketici, üretici-üretici ve üretici-tüketici rekabetini kapsamaktadır.

#2

SORU: Üretici-üretici rekabeti nedir?


CEVAP: Üretici-üretici rekabeti, üreticilerin, piyasada, konumlarını korumak ve geliştirmek gayesiyle birbirleriyle karşı karşıya gelmeleri şeklinde ortaya çıkan bir rekabet türüdür. Örneğin, yüzme kursları, gerek mevcut kursiyerlerini elde tutmak gerekse de yeni kursiyerler kazanabilmek için üretici-üretici rekabetine girerler. Her yüzme kursu kuruluşu, müşterilerine, yüksek fiyat uygulamak isterse de, rakip yüzme kurslarının varlığı, bir yüzme kursunu, daha fazla hizmet ve daha düşük fiyat uygulamaya zorlayabilir.

#3

SORU: Üretici-tüketici rekabeti nedir?


CEVAP: Üretici-tüketici rekabeti, üreticilerin yüksek, buna karşılık tüketicilerin daha düşük fiyatı tercih ettikleri rekabet türüdür. Burada üreticiler ile tüketiciler arasında üretici ve tüketici artığı üzerindeki bir mücadele söz konusudur.

#4

SORU: Tüketici artığı nedir?


CEVAP: Tüketici artığı, bir satın alma işleminde, tüketicinin ödemeye razı olduğu maksimum fiyatın, gerçekleşen satış fiyatının üzerinde olması sonucu tüketicinin kazançlı olduğu fazla değerdir.

#5

SORU: Piyasaya giriş engelleri nedir ve neleri kapsamaktadır?


CEVAP: Piyasaya giriş engelleri, yeni bir firmanın piyasaya girişini zorlaştıran faktörlerdir. Bu tanıma göre engeller; reklam, ürün farklılaştırması, patentler, ürün demetleri, ölçek ekonomileri ve yasal engelleri kapsar.

#6

SORU: Patenti alınmış ürünlerin çeşitliliği nedir?


CEVAP: Patenti alınmış ürünler firmalara nasıl ayrıcalıklar sağlamaktadır. Bazı ürünler vardır takliti, benzer üretimi hemen hemen imkansızdır (Coca-Cola ve Pepsi’de olduğu gibi). Bazı ürünlerin ise taklit yoluyla üretimi mümkündür (ayak terlemesini önleyen özel alaşımlı spor ayakkabılarında olduğu gibi). Bunun yanında, tasarım yaratıcılığıyla üretilmiş bazı ürünlerde tasarımın bir şekilden ibaret olduğu ve benzerinin kolaylıkla üretilebileceği ürünler de vardır (örneğin, bir eşofman üzerindeki mükemmel renk uyumu sağlanmış bir desen, herhangi bir marka logosu). Eğer patent hakları alınmamışsa, takliti yapılabilen ve benzeri üretilebilen ürünler başka firmalar tarafından kolaylıkla imal edilebilecek ve satışa sunulabilecektir. Oysa patent hakları icatçı (yaratıcı) firmayı, ürünün başkaları tarafından üretilmesi ve satışı konusunda belirli süreler ve şartlarla korumaktadır. Aynı zamanda bu koruma, ürünün taklit yoluyla küçük değişiklikler yapılarak hileli bir şekilde başka bir ürünmüş gibi piyasaya sunulmasını da engelleyecek kapsamdadır.

#7

SORU: Ülkemizde herhangi bir spor dalında antrenör olmak için neler gereklidir?


CEVAP: Ülkemizde, herhangi bir spor dalında antrenör olabilmek için, ilgili federasyondan lisans almak gerekmektedir. Ayrıca antrenörlerin, ilgili federasyonların öngördüğü antrenör lisansı güncelleme programlarının gereklerini yerine getirmeleri de zorunludur.

#8

SORU: İktisattaki temel piyasa yapısı kaç tanedir ve bunlar neye göre karakterize edilirler?


CEVAP: Bir firmanın fiyat üzerindeki kontrolü faaliyet gösterdiği piyasanın yapısı ile bağlantılıdır. İktisatta dört temel piyasa yapısı söz konusu olup, bunları niteleyen modeller, tam rekabet, tekelci rekabet, oligopol ve tekeldir. Bu modeller; piyasadaki üreticilerin sayısı, ürünün homojenliği, bir firmanın fiyat üzerindeki kontrol gücü, piyasaya girişteki engellerin düzeyi ve fiyat-dışı rekabetin varlığına göre karakterize edilirler.

#9

SORU: İktisadi anlamda kar ne demektir?


CEVAP: İktisadi anlamda kâr, toplam gelir ile toplam maliyet arasındaki farktır.

#10

SORU: Üretim süreci nelerden oluşur?


CEVAP: Üretim süreci, üretim faktörlerinin değiştirilebilirliği açısından kısa ve uzun dönem olmak üzere ikiye ayrılır. Kısa dönem, bir veya daha fazla üretim faktörünün değiştirilemediği dönemdir. Uzun dönem, tüm üretim faktörlerinin değiştirilebildiği dönemdir. Kısa dönemde toplam üretim maliyeti, sabit ve değişken maliyetler olmak üzere iki kategoriye ayrılabilir. Sabit maliyetler üretim miktarı ile değişmeyen, değişken maliyetler ise üretim miktarı arttıkça artan maliyetlerdir. Uzun dönemde ise bütün üretim faktörleri değiştirilebildiğinden, tüm maliyetler de değişkendir.

#11

SORU: Kâr maksimizasyonu hedefine ulaşmada nelerin bilinmesi gereklidir?


CEVAP: Kâr maksimizasyonu hedefine ulaşmada, toplam maliyet ve toplam gelir yanında, marjinal maliyet ve gelirler ile ortalama maliyet ve gelirlerin de bilinmesi gerekir.

#12

SORU: Marjinal maliyet nedir?


CEVAP: Hem kısa hem de uzun dönem için, marjinal maliyet (marginal cost, MC); üretimdeki bir birim artışın toplam maliyette meydana getirdiği değişimdir. Kısa dönemde, sabit maliyetler zaman içinde değişmediğinden, marjinal maliyet, aynı zamanda, üretimdeki bir birim artışın toplam değişken maliyette meydana getirdiği değişime eşittir.

#13

SORU: Kârı maksimize eden çıktı düzeyini belirlemede anahtar unsurlar nelerdir?


CEVAP: Marjinal gelir (MR) ve marjinal maliyet (MC), kârı maksimize eden çıktı düzeyini belirlemede anahtar unsurlardır.

#14

SORU: Bir firmanın kârını maksimize eden üretim düzeyi ne zaman gerçekleşir?


CEVAP: Bir firmanın kârını maksimize eden üretim düzeyi, MRnin MCye eşit olduğu durumda gerçekleşir.

#15

SORU: Kısa dönemde zarar eden bir firma için hangi seçenekler bulunmaktadır?


CEVAP: Kısa dönemde zarar eden bir firma için farklı seçenekler söz konusudur. Ya zarar durumunu giderip kâra geçecek ve MR, MC eşitliğini sağlamaya çalışacaktır. Eğer bu zarar durumunu düzeltemiyorsa şuna dikkat edecektir; eğer ürünün fiyatı, ortalama değişken maliyeti (AVC) aşıyorsa (yani, toplam gelir, toplam değişken maliyetleri aşıyorsa), firma kısa dönem için üretime devam etmelidir. Böylelikle, gelirini değişken maliyetler için kullanabilir ve kalan kısmıyla da sabit maliyetlerin eş değer kısmını karşılayabilir. Her durumda optimal çıktı düzeyi, MR, MC eşitliğinde sağlandığından, firma bu eşitliğe ulaşıncaya kadar üretimde bulunmalıdır. MR, MC eşitliğinin sağlandığı durumda firma kârını maksimize edemese de, maliyetlerini minimize etmektedir. Öte yandan, ürünün fiyatı, AVCden küçükse, firma faaliyetlerine son vermelidir. İktisatta kapanma noktası denilen bu durumda, firma faaliyete devam ederse, zararı, sabit maliyetler artı firmanın gelirleriyle karşılayamadığı değişken maliyetlerden oluşacaktır.

#16

SORU: Tam rekabet piyasasının öngördüğü koşullar nelerdir?


CEVAP: ? Hem ürün hem de emek piyasasında alıcı ve satıcıların sayısı çoktur. Hiçbiri, herhangi bir şekilde örneğin, alım veya satımdan vazgeçmesiyle, mal ve faktör fiyatlarını etkileyemez. ? Mal homojendir. Alıcılar, piyasadaki firmaların mallarını aynı görürler ve böylece bir firmanın malını diğerininkine tercih etmezler, yani, farklı firmaların mallarını tercih etmek konusunda tamamen kayıtsız durumdadırlar. ? Üretim faktörleri homojendir. • Fiyatın serbestçe ortaya çıkmasını engelleyen bir müdahale yoktur. Diğer deyişle, piyasaya giriş ve çıkış serbesttir. ? Kâr maksimizasyonu amaçlanır. Bütün firmaların amacı kârlarını maksimize etmektir. ? Devlet müdahalesi yoktur. Piyasa işleyişine devlet herhangi bir şekilde müdahele etmez. Fiyat belirleme, destekleme, üretim ve talep belirleme gibi dış etkiler yoktur. ? Alıcılar ve satıcılar fiyat ve miktarlar üzerinde tam bir bilgiye sahiptirler. ? Endüstriler arasında üretim faktörlerinin tam bir akıcılığı (mobilitesi) vardır.

#17

SORU: Tam rekabet piyasasında firmalar kısa ve uzun dönemlerde nasıl kar etmektedirler?


CEVAP: Tam rekabet piyasasında kısa dönemde firmalar normal (sıfır) kâr elde edebilecekleri gibi, normal üstü kâr da elde edebilirler. Oysa uzun dönemde, giriş ve çıkış engelleri olmadığından dolayı firmalar sıfır iktisadi kâr elde edeceklerdir.

#18

SORU: Bir firmanın kârını maksimize eden üretim düzeyi ne zaman gerçekleşmektedir?


CEVAP: Bir firmanın kârını maksimize eden üretim düzeyinin, MRnin MCye eşit olduğu durumda gerçekleştiğini biliyoruz. Fiyat piyasada oluşmakta ve firmalarca veri alınmaktadır.

#19

SORU: Tam rekabet piyasası nedir?


CEVAP: Tam rekabet piyasasında, uzun dönemde; söz konusu olup, firmanın kârını maksimize eden çıktı (üretim) düzeyi, MR nin, MCye eşit olduğu durumda gerçekleşmektedir. Tam rekabet, Türkiye spor endüstrisinde var olmayan bir piyasa modelidir diyebiliriz. M. J. Eschenfelder ve M. Li de, Amerika Birleşik Devletleri için, Spor endüstrisinde tam rekabet tanımına uygun iyi piyasa örneklerine rastlanmamaktadır.

#20

SORU: Tekel nedir?


CEVAP: Tekel, yakın ikamesi olmayan bir ürünün tek bir satıcısının olduğu bir piyasa türü olarak tanımlanır. İkame malların olmaması nedeniyle tekelcinin fiyat üzerindeki kontrolü diğer firmaların faaliyetleriyle sınırlandırılamaz. Ancak tekelci fiyatı belirlemede kontrol gücüne sahipse de, yapabileceği satış miktarı tüketicinin talebine bağlıdır. Fiyat ile talep miktarı arasındaki negatif yönlü ilişki veri iken, diğer bütün unsurlar sabitken, tekelci çıktı miktarını artırırsa fiyat düşecek, tersi çıktı miktarını azaltırsa fiyat artacaktır. Tam rekabette olduğu gibi, tekelde de, bir firmanın kârını maksimize eden üretim düzeyi, MRnin MCye eşit olduğu durumda gerçekleşmektedir. Bu düzey ile birlikte tekelci, bir fiyatı da seçmiş olur. Tekelcinin konumunu koruyabilmesi, piyasaya giriş engellerinin devamlılığını gerektirir. Tekelci bu koşulları sağladığı takdirde, seçtiği piyasa fiyatından satış yapabilecektir. Ancak satış miktarını artırmak istediği anda fiyat da düşecektir. Bu nedenle tam rekabette, piyasa fiyatı veri ve her çıktı düzeyinde, söz konusu iken, tekelde, piyasa fiyatı talebe bağlı (ters orantılı olarak) ve her çıktı düzeyinde, söz konusudur.

#21

SORU: Rekabetçi bir firmaya göre neden tekelci daha az üretimde bulunmaktadır?


CEVAP: Tekel toplum üzerinde bir maliyet teşkil eder. Rekabetçi bir firmaya nazaran tekelci daha az üretimde bulunur. Çünkü tekelci fiyat düzeyini artırabilmek için çıktı miktarını kısıtlar. Üstelik, çıktı miktarını artırması fiyat düşüşüne neden olur. Oysa rekabetçi firma için piyasa fiyatı veridir ve kar ettiği müddetçe üretimde bulunur. Ayrıca rekabetin olmayışı, tekelde, etkinsizliğe neden olabilmektedir. Tüm bir ekonomiyi düşündüğümüzde tekel, rekabetçi piyasaya nazaran, kaynakların az ve etkinsiz kullanılması sonucu istihdam eksikliğine, dolayısıyla da üretim azlığına neden olmaktadır.

#22

SORU: Tekellerin neden finansman güçleri rekabetçi firmaların çok üzerindedir?


CEVAP: Tekel toplum üzerinde bir maliyet teşkil ederken, aynı zamanda topluma fayda da sağlar. Tekellerin ölçek ekonomilerinden faydalanmaları ve uzun dönemde kâr elde etme kapasiteleri nedeniyle, finansman güçleri rekabetçi firmaların çok üzerindedir. Finansman kapasiteleri yüksek olduğundan, araştırma geliştirme (AR-GE) faaliyetlerine daha fazla kaynak ayırmaktadırlar. Yenilik ve icat yoluyla elde edilen patentler aracılığıyla tekelci güçlerini sağlamlaştırabilmektedirler.

#23

SORU: Fiyat farklılaştırması nedir?


CEVAP: Tekel piyasasındaki bir önemli uygulamada fiyat farklılaştırmasıdır. Maliyeti aynı olan bir malın tek bir üretici tarafından farklı alıcılara farklı fiyatlardan satılmasına fiyat farklılaştırması denilmektedir.

#24

SORU: Fiyat üzerinde etkileme gücü olan firmalar, fiyat farklılaştırmasını neden kullanmaktadırlar?


CEVAP: Fiyat üzerinde etkileme gücü olan firmalar, fiyat farklılaştırmasını gelir ve kârlarını artırmak için uygularlar. Bu durumda, tekelci, iki ayrı piyasada aynı malı ayrı fiyatlarla satmakla, aynı malı tek fiyattan sattığı duruma kıyasla, daha fazla kâr elde edebilir.

#25

SORU: Fiyat farklılaştırılması kaç şarta bağlıdır ve bunlar nelerdir?


CEVAP: Fiyat farklılaştırılması iki şarta bağlıdır. Birincisi piyasaların birbirinden ayrılabilmesi şartıdır. Eğer piyasalar herhangi bir şekilde birbirinden ayrılamıyorsa alıcı ucuz olan piyasaya yönelecek, dolayısıyla iki veya daha fazla farklı fiyat uygulamak imkansızlaşacaktır. Farklı fiyat uygulamanın ikinci şartı birbirinden ayrılmış olan alt piyasalarda, her fiyat seviyesinde mala olan talebin esnekliğinin farklı olmasıdır, yani tüketicilerin (ve potansiyel tüketicilerin) fiyata olan duyarlılıkları farklıdır. Tüketici ve potansiyel tüketici talep esnekliği temelinde piyasayı segmentlere ayıran firma, fiyata karşı duyarlılığı fazla olanlara (talep esnekliği yüksek olanlara) daha düşük bir fiyat, öte yandan fiyata karşı duyarlılığı az olanlara (talep esnekliği düşük olanlara) ise daha yüksek fiyat uygulamayı düşünecektir.

#26

SORU: Tekelci rekabet piyasası nedir?


CEVAP: Tekelci rekabet piyasası, çok sayıda firmanın oluşu ve piyasaya giriş engellerinin olmaması ile tam rekabet piyasası ile ortak özellikleri olan, diğer yandan ürün farklılaştırmasının varlığı ile ürünün homojen olduğu tam rekabet piyasasından ayrılan bir piyasa modelidir. Tekelci rekabet piyasalarında, ürün farklılaştırması, fiyatlar üzerinde çeşitli düzeylerde kontrol imkanı tanır. Ancak, aynı olmamakla birlikte benzer ürünü satan çok sayıda firmanın varlığı ürünlerin ikâmesine olanak tanıdığı için, kontrolün derecesi sınırlıdır. Ürün farklılaştırması sınırlı da olsa firmaya bir tekelci güç sağlar ve bu tekelci güç büyük ölçüde firmanın ürününü rakip firmalarınkinden farklılaştırma derecesine bağlıdır. Ürün farklılaştırması arttıkça malın talep esnekliği düşecek ve fiyat yükselecektir. Aynı zamanda, ürün farklılıkları nedeniyle piyasada birden çok denge fiyatı oluşacaktır.

#27

SORU: Spor endüstrisinde hangi türlerde ürün farklılaştırması söz konusudur?


CEVAP: Spor endüstrisinde değişik türlerde ürün farklılaştırması söz konusudur. Bir önemli ayrım, yatay ve dikey farklılaştırma ayrımıdır. Yatay farklılaştırmada, farklılaştırılmış ürünlerden biri bazı müşterilerin beğenileri dikkate alınarak üretilmekte, ancak bu ürün diğer müşterilerin beğenisine hitap etmemektedir. Dikey farklılaştırmada ise, farklılaşmış ürünlerden biri diğer(ler)ine herkes tarafından yeğlenmekte ancak, fiyat 91 farklılığı nedeniyle farklılaşmış ürünlerin tamamına talep olmaktadır. Çim sahada futbol oynamayı bütün futbol kulüpleri tercih ederler, ancak, parasal güç açısından fakir denilebilecek futbol kulüpleri toprak sahada maçlarını oynamak zorunda kalabilirler.

#28

SORU: Ürünlerin şeklindeki farklılık nasıl bir ürün farklılaştırması türüdür?


CEVAP: Ürünlerin şeklindeki farklılık da bir ürün farklılaştırması türüdür. Bu türde ürünün içselliğinde bir değişiklik yaratılmamakla birlikte, tüketiciler bunun yapıldığı yönünde ikna edilmeye çalışılır. Örneğin, paketleme, ambalaj, tasarım gibi farklılıklar yaratılarak bu gerçekleştirilebilir.

#29

SORU: Reklam ürün farklılaştırmasında bir araç olarak nasıl kullanılabilmektedir?


CEVAP: Reklam ürün farklılaştırmasında bir araç olarak kullanılabilmektedir. Reklam bir yanıyla ürünler arasındaki gerçek farklılıklar konusunda tüketicilerin bilgilenmesini sağlarken, bir diğer yanıyla yarattığı marka imajıyla ürünün gerçek fiziksel özelliklerinin ötesinde olumlu algılanmasını sağlayabilir. Reklamın optimal düzeyi marjinal gelir (ilave birim reklamın ilave getirisi) ve marjinal maliyete (ilave birim reklamın ilave maliyetine) bağlıdır.

#30

SORU: Oligopolistik piyasa nedir?


CEVAP: Oligopolistik piyasalarda birkaç firma bulunmaktadır ve firmalar karşılıklı olarak bağımlıdır. Oligopolde firmaların davranışı, yaptıkları herhangi bir işleme karşılık rakiplerinin verebilecekleri olası tepkileri algılamalarına bağlıdır. Rakiplerin tepkilerini algılamadaki değişkenlikten dolayı, oligopolistik piyasanın dominant bir tarifi yoktur. Ancak üzerinde uzlaşılan, birkaç firmanın varlığı nedeniyle giriş serbestliğinin bulunmaması ve giriş serbestliğinin sınırlanması nedeniyle uzun dönemde dahi, normal üstü kârların devam edebilmesidir.

#31

SORU: Oligopolde giriş engelleri nasıl uygulanmaktadır?


CEVAP: Oligopolde giriş engelleri; doğal giriş engelleri, ölçek ekonomileri, patentler, teknoloji, marka aracılığıyla uygulanmaktadır. Bunlara ek olarak endüstrinin içindeki firmalar girişi engelleyecek stratejik kararlar uygulayabilirler. Stratejik uygulamalar, piyasayı mala boğmak, gerekli bir girdiyi kontrol etmek vb. olabilmektedir.

#32

SORU: Oligopol modelleri nelerdir?


CEVAP: Oligopol modelleri dirsekli talep eğrisi, fiyat liderliği, gizli anlaşma, kartel ve oyun teorisi modelleridir.

#33

SORU: Dirsekli talep eğrisi modeli nedir ve hangi varsayımlar üzerine kuruludur?


CEVAP: Dirsekli talep eğrisi modeli oligopol endüstrisinde fiyatların niçin katı olabileceğini açıklar. Bu model 1939’da Paul Sweezy tarafından geliştirilmiştir. Dirsekli talep eğrisi modeli firmanın rakipleri hakkındaki düşünceleriyle ilgili şu iki temel varsayım üzerine kuruludur: 1. Firmalardan biri fiyatını azaltırsa, rakip firmalar da fiyatlarını azaltarak tepki verirler. 2. Firmalardan biri fiyatını artırırsa, rakip firmalar fiyatlarını sabit tutarak tepki verirler.

#34

SORU: Fiyat liderliği modeli nedir ve kaç türden oluşmaktadır?


CEVAP: Oligopolist bağımlılığın neden olduğu belirsizliklerin ortadan kaldırılmasının bir yolu, firmaların kendi aralarında anlaşma yapmalarıdır. Fiyat liderliği anlaşmaya dayalı bir oligopol modeli olup, barometrik fiyat liderliği ve egemen firmanın fiyat liderliği olmak üzere iki farklı türü önem arzeder. Barometrik fiyat liderliğinde, piyasa yapısını iyi bildiği ve iyi öngörüler yapabildiği düşünülen bir firmanın, resmi ya da gayri resmi bir anlaşmayla, fiyat belirlemeye liderlik yapacağı diğer firmalarca kabul edilmektedir. İzleyen firmalar bu yolla doğruya yakın bir fiyat uygulayabilir, maliyet hesaplarından kurtulabilir ve piyasada lider firma belirleme sorunu ortadan kaldırılmış olur. Egemen firmanın fiyat liderliğinde, bir firmanın, piyasanın önemli bölümünü elinde tuttuğu, diğer firmaların da küçük paylara sahip olduğu varsayılmaktadır. Piyasa talep eğrisi, egemen firma tarafından bilinmektedir. Ayrıca egemen firma, küçük firmaların marjinal maliyetlerini de bilmektedir. Egemen firma, bu bilgiler doğrultusunda fiyatı belirler. Egemen firmanın fiyata ilişkin sinyal vermesi bir tür zımni anlaşmadır ve bu anlaşma da çıkabilecek sorunları çözmeye ilişkin bir girişimdir. Egemen firma her bir fiyat düzeyinde, piyasa talebinin küçük firmalar tarafından karşılanamayan bölümünü karşılayacaktır. Ancak, açık bir anlaşma yapılmadıkça, izleyen firmalar üretimlerini kısarak, egemen firmanın maksimum kâr elde etmesini engelleyebilirler.

#35

SORU: Gizli anlaşma nedir?


CEVAP: Gizli anlaşmalar, örtülü bir tarzda yapıldığında yasal niteliğe sahipken, iradi ve bilinçli şekilde yapılan gizli anlaşmalar yasal değildir. Gizli anlaşma, firmalar beraberce fiyata karar verdiklerinde söz konusudur. Firmalar kararlarını bağımsız olarak vermek kaydıyla, hepsi sanki biraraya gelmiş gibi aynı yönde, örneğin fiyatı artırmak yönünde, hareket edebilirler ki bu yasal bir anlaşmadır. Oysa firmalar koordine bir şekilde fiyat artırma kararı alıyorlarsa bu yasal değildir. Fiyat artırmanın kaçınılmaz gereği ise yine anlaşmalı şekilde üretimi kısmaktır. Aksi halde fiyat artışı gerçekleşemez. Fiyat anlaşmalarında 94 yaşanan ihlaller üretim düzeyini artırarak ve dolayısıyla da fiyatları düşürerek toplum lehine sonuçlar doğurur. Gizli anlaşma yapan firmalar ihlallerin önüne geçebilmek için, anlaşma şartlarının yerine getirilip getirilmediğini sürekli kontrol ederler ve ihlali tespit edilen firmalarla ilgili cezai müeyyideler uygularlar.

#36

SORU: Gizli anlaşma içindeki firmaların yaptıkları ihlallerin ortaya çıkarılması kabiliyetini etkileyen faktörler nelerdir?


CEVAP: 1. Anlaşmaya dahil olan firmaların sayısı, 2. Ürünün homojinetisi, 3. Firmalar arasındaki bilgi akışıdır. Firma sayısı ne kadar fazla ise, firmaların ihlalde bulunma olasılığı o kadar yükseleceğinden, anlaşmanın başarı şansı da o kadar azalır. Farklı hizmetler ve ürünler sunan firmaların varlığı, fiyat belirlemeyi zorlaştırır. Hatta, gizli anlaşmanın mevcut olduğu bir piyasada, fiyatlardaki farklılıklar anlaşmanın ihlalinden çok, ürün ve hizmetlerdeki farklılığı yansıtıyor olabilir. Firmalar arasındaki bilgi akışının zayıflığı, ihlallerin ortaya çıkarılmasını zorlaştırabilir.

#37

SORU: Kartel nedir ve kaç gruba ayrılmaktadır?


CEVAP: Kartel, ürünün fiyatının tespiti, piyasanın üyeler arasında paylaşılması gibi konularda uygulanacak ilkeler üzerinde anlaşmaya varmış bir satıcılar topluluğudur. Ulusal düzeyde olduğu gibi uluslararası da olmaktadır. Kartelleri, ortak kârı maksimize etmeyi amaçlayan karteller ve piyasa paylaşan karteller olmak üzere iki ana grupta inceleyebiliriz.

#38

SORU: Ortak kârı maksimize etmeyi amaçlayan kartellerde firmalar neler yapabilir?


CEVAP: Ortak kârı maksimize etmeyi amaçlayan kartellerde; firmalar bir araya gelerek ortak kârlarını (endüstri kârını) maksimize etmeye çalışırlar. Bu durum, birden fazla fabrikaya sahip tekelci firmayla aynıdır. Firmalar bir kartel merkezi kurarak, bu birime kârı maksimize eden üretim düzeyinin belirlenmesi ve elde edilen kârın üyeler arasında dağıtılması yetkisini verirler.

#39

SORU: Oyun teorisi nedir?


CEVAP: Oyun teorisinin temelleri 1951 yılında matematikçi John Nash tarafından ortaya konulmuştur. Oyun teorisi karar yapıcılar arasında karşılıklı (birbirine) bağımlılığın söz konusu olduğu karar süreçlerinin analiz edilmesi metodudur. Oligopol piyasalarında firmaların birbirlerine karşılıklı bağımlılığı veri iken, oyun teorisi firmaların oligopoldeki davranışlarının anlaşılmasında kullanışlı olabilir. Oyun teorisinde, firmalardaki karar yapıcılar, bir oyuncunun kayıp-kazancının kendi ve diğer oyuncuların taktiklerine bağlı olduğu bir oyundaki oyuncuları karşılaştırır.

#40

SORU:

Spor unutulmazları ile ilgili müzayedeler piyasalardaki rekabet türlerinden hangisine örnektir?


CEVAP:

Spor unutulmazları ile ilgili müzayedeler tüketici-tüketici rekabetinin mevcut olduğu bir piyasa örneğidir. Müzayedelerde, bütün alıcılar ilgili ürünü düşük fiyatla satın almak istedikleri halde alıcıların kendi aralarındaki rekabet, ödenen bedelin artmasına yol açmaktadır. Müzayedelerde yer alan ürünlere olan ilgi arttıkça tüketici-tüketici rekabetinin derecesi de artmaktadır. Yani ilgi yoğunluğu rekabetin derecesini belirlemekte, bu nedenle, piyasada, tüketici-tüketici rekabetinin derecesi önemli ölçüde farklılık göstermektedir. 


#41

SORU:

Üretici-üretici rekabetini açıklayınız. 


CEVAP:

Üretici-üretici rekabeti, üreticilerin, piyasada, konumlarını korumak ve geliştirmek gayesiyle birbirleriyle karşı karşıya gelmeleri şeklinde ortaya çıkan bir rekabet türüdür. Örneğin, yüzme kursları, gerek mevcut kursiyerlerini elde tutmak gerekse de yeni kursiyerler kazanabilmek için üretici-üretici rekabetine girerler. Her yüzme kursu kuruluşu, müşterilerine, yüksek fiyat uygulamak isterse de, rakip yüzme kurslarının varlığı, bir yüzme kursunu, daha fazla hizmet ve daha düşük fiyat uygulamaya zorlayabilir.


#42

SORU:

Üreticilerin yüksek, buna karşılık tüketicilerin daha düşük fiyatı tercih
ettikleri rekabet türüne ne ad verilir?


CEVAP:

Üretici-tüketici rekabeti, üreticilerin yüksek, buna karşılık tüketicilerin daha düşük fiyatı tercih ettikleri rekabet türüdür. Burada üreticiler ile tüketiciler arasında üretici ve tüketici artığı üzerindeki bir mücadele söz konusudur.


#43

SORU:

Eğer bir tüketici satın almayı düşündüğü bir çift spor ayakkabısı için 220 TL ödemeye
razıysa ve onu 200 TL' ye satın alabiliyorsa, aradaki 20 TL'lik farka ne ad verilir? 


CEVAP:

Tüketici artığı, bir satın alma işleminde, tüketicinin ödemeye razı olduğu maksimum fiyatın, gerçekleşen satış fiyatının üzerinde olması sonucu tüketicinin kazançlı olduğu
fazla değerdir.


#44

SORU:

Eğer bir tüketici bir spor ayakkabıyı 200 TL' ye satın alıyorsa, eğer satıcı 170 TL'lik bir fiyata razıysa, aradaki 30 TL'lik farka ne ad verilir?


CEVAP:

Üretici artığı ise, bir satış işleminde, üreticinin ürün için kabul edeceği minimum fiyatın üzerinde gerçekleşen satış fiyatı nedeniyle kazançlı olduğu fazla değerdir.


#45

SORU:

Spor kulüpleri ile firmalar arasındaki isim haklarının satın alınmasına yönelik sponsorluk anlaşmaları, piyasalardaki rekabet türlerinden hangisinin bir örneğidir? 


CEVAP:

Spor kulüpleri ile firmalar arasındaki isim haklarının satın alınmasına yönelik sponsorluk anlaşmaları, üretici-tüketici rekabetinin bir örneğidir. Sponsorluk sistemi aracılığıyla isim haklarını satmak isteyen bir spor kulübü, daha yüksek fiyatı tercih ederken,  sponsor firma daha düşük bir fiyat ödemek ister.


#46

SORU:

Yeni bir firmanın piyasaya girişini zorlaştıran faktörlere ne ad verilir? 


CEVAP:

Piyasaya giriş engelleri, yeni bir firmanın piyasaya girişini zorlaştıran faktörlerdir


#47

SORU:

Dünya rekorlarını alt üst eden bir kısa mesafe koşucusunun, “başarılarımı ‘x’ spor ayakkabısına borçluyum” temasını işleyen bir reklam filminde oynadığını
düşünelim. Bu sporcunun dünya genelindeki popülerliğini de düşündüğümüzde, reklama konu spor ayakkabısının kaliteli bir ayakkabı olması halinde ise, bu bir marka ise marka imajı kuvvetlenmiş olacak, kuvvetle muhtemel bir çok kişide alışkanlık, hatta şartlanmışlık yaratabilecektir. Örnekte verilen durum piyasaya giriş engelleri türlerinden hangisi ile açıklanabilir? 


CEVAP:

Firmaların reklam ve ürün farklılaştırması yoluyla yeni firmaların piyasaya girişini
zorlaştırmalarına spor endüstrisinde sıklıkla rastlanır. Çok sayıda ürün çeşitliliği bulunan ve dünya genelinde reklam faaliyetleri gerçekleştiren Adidas, Nike vb. firmalar, özellikle insanların hafızalarına yerleştirdikleri marka imajıyla alternatiflerin ortaya çıkmasını güçleştirmekte, bu marka imajının da katkısıyla çok farklı ürün çeşitleri sunarak, yeni bir firmanın, herhangi bir ürün çeşidiyle de olsa endüstriye girişini zorlaştırmaktadırlar.


#48

SORU:

Ülkemizde patent hakları, 24.06.1995 tarih ve 551 no.lu Patent Haklarının Korunması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenmiştir. Bu KHK'nin kapsamı ve amacı nedir? 


CEVAP:

"Bu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin amacı, buluş yapma faaliyetini özendirmek,
buluşların sanayiye uygulanması ile teknik, ekonomik ve sosyal ilerlemenin gerçekleştirilmesini sağlamak için buluşlara patent veya faydalı model belgesi vererek korumaktır. Bu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, sınai hakkın tesisine uygun buluşlara patent veya faydalı model belgesi verilerek bunların korunması ile ilgili esasları, kuralları ve şartları kapsar." şeklinde açıklanmıştır.


#49

SORU:

Patent haklarının en temel amacı nedir?


CEVAP:

Patent hakları icatçı (yaratıcı) firmayı, ürünün başkaları tarafından üretilmesi ve
satışı konusunda belirli süreler ve şartlarla korumaktadır. Aynı zamanda bu koruma, ürünün taklit yoluyla küçük değişiklikler yapılarak hileli bir şekilde başka bir ürünmüş gibi piyasaya sunulmasını da engelleyecek kapsamdadır.


#50

SORU:

Bir fitness kulübünün tek bir üyelik paketiyle (hazırladığı ürün demeti ile) çeşitli hizmet türlerini bir arada sunması (ağırlık çalışma, aerobik, koşu, yüzme, jimnastik vb. gibi farklı hizmetleri bir arada sunabilir) diğer firmalar açısından hangi kapsam da değerlendirilebilir? 


CEVAP:

Piyasaya giriş engeli kapsamında değerlendirmek mümkündür. Yeni bir firmanın piyasadaki herhangi bir hizmeti sunmasını zorlaştırabilir.


#51

SORU:

Üreticiden, A firması aylık 1000 ürün alırken, B fırması 10 ürün almaktadır. A firmasına uygulanan iskonto ile B firmasına uygulanan iskontolar farklılık göstermektedir ve A firmasını avantajlı hale getirmektedir. Bu durum piyasaya giriş engelleri çeşitlerinden hangisi ile açıklanabilir? 


CEVAP:

Ölçek ekonomileri kavramı ile açıklanabilir. Ölçek ekonomileri bir uzun-dönem maliyet kavramıdır. Ölçek ekonomileri varsa, firmanın üretim [ve(ya) ürün] ölçeği arttığında ortalama maliyetlerin azalması söz konusudur. Perakende spor malzemeleri endüstrisinde ölçek ekonomileri vardır.


#52

SORU:

Patent ve AR-GE ilişkisini, piyasaya giriş engelleri kapsamında açıklayınız? 


CEVAP:

Uzun dönem kârlılık açısından piyasaya giriş engelleri önemli bir etmen olup, firmalar bunu sağlamaya çalışırlar. Özellikle patentler aracılığıyla bu yapılmaya çalışılır. Bunun sürekliliği içinse, yeni patentlerin sağlanması amacıyla araştırma ve geliştirme (AR-GE) çalışmaları için büyük harcamalarda bulunulur. Kısa mesafe koşucuları için sürtünmeyi azaltmaya yönelik spor kıyafetlerinin tasarlanması AR-GE faaliyetlerine bir örnek olarak verilebilir. 


#53

SORU:

Üretici sayısının tek olduğu, ürün türünün tek olduğu, fiyat üzerindeki kontrol gücünün fazla olduğu, piyasaya giriş engellerinin yüksek olduğu piyasa yapısına ne ad verilir? 


CEVAP:

"Tekel" piyasa yapısı olarak adlandırılmaktadır. 


#54

SORU:

Üretici sayısının fazla olduğu, ürün çeşidinin bol olduğu, piyasaya giriş engellerinin bulunmadığı, fiyat kontrol gücünün belli bir kesimde toplanmadığı piyasa yapısına ne ad verilir? 


CEVAP:

"Tam Rekabetçi Piyasa" denilmektedir.


#55

SORU:

İktisadi anlamda toplam gelir ile toplam maliyet arasındaki farka ne ad verilir? 


CEVAP:

İktisadi anlamda kâr, toplam gelir ile toplam maliyet arasındaki farktır:
Kâr = Toplam Gelir - Toplam Maliyet


#56

SORU:

Tam rekabet piyasasının öngördüğü koşullar nelerdir? 


CEVAP:

• Hem ürün hem de emek piyasasında alıcı ve satıcıların sayısı çoktur. Hiçbiri, herhangi bir şekilde örneğin, alım veya satımdan vazgeçmesiyle, mal ve faktör fiyatlarını etkileyemez.
• Mal homojendir. Alıcılar, piyasadaki firmaların mallarını aynı görürler ve böylece bir firmanın malını diğerininkine tercih etmezler, yani, farklı firmaların mallarını tercih etmek konusunda tamamen kayıtsız durumdadırlar.
• Üretim faktörleri homojendir.
• Fiyatın serbestçe ortaya çıkmasını engelleyen bir müdahale yoktur. Diğer deyişle, piyasaya giriş ve çıkış serbesttir.
• Kâr maksimizasyonu amaçlanır. Bütün firmaların amacı kârlarını maksimize etmektir.
• Devlet müdahalesi yoktur. Piyasa işleyişine devlet herhangi bir şekilde müdahele etmez. Fiyat belirleme, destekleme, üretim ve talep belirleme gibi dış etkiler yoktur.
• Alıcılar ve satıcılar fiyat ve miktarlar üzerinde tam bir bilgiye sahiptirler.
• Endüstriler arasında üretim faktörlerinin tam bir akıcılığı (mobilitesi) vardır.


#57

SORU:

Yakın ikamesi olmayan bir ürünün tek bir satıcısının olduğu bir piyasa türüne ne ad verilir? 


CEVAP:

Tekel, yakın ikamesi olmayan bir ürünün tek bir satıcısının olduğu bir piyasa türü olarak tanımlanır.


#58

SORU:

Tekel piyasasındaki bir önemli uygulama da fiyat farklılaştırmasıdır. Maliyeti aynı olan bir malın tek bir üretici tarafından farklı alıcılara farklı fiyatlardan satılmasına fiyat farklılaştırması denilmektedir. Fiyat farklılaştırılması iki şarta bağlıdır ve bu şartlar nelerdir? 


CEVAP:

Fiyat farklılaştırılması iki şarta bağlıdır.

Birincisi piyasaların birbirinden ayrılabilmesi şartıdır. Eğer piyasalar herhangi bir şekilde
birbirinden ayrılamıyorsa alıcı ucuz olan piyasaya yönelecek, dolayısıyla iki veya daha fazla farklı fiyat uygulamak imkansızlaşacaktır.

Farklı fiyat uygulamanın ikinci şartı birbirinden ayrılmış olan alt piyasalarda, her fiyat seviyesinde mala olan talebin esnekliğinin farklı olmasıdır, yani tüketicilerin (ve potansiyel tüketicilerin) fiyata olan duyarlılıkları farklıdır. Tüketici ve potansiyel tüketici talep esnekliği temelinde piyasayı segmentlere ayıran firma, fiyata karşı duyarlılığı fazla olanlara (talep esnekliği yüksek olanlara) daha düşük bir fiyat, öte yandan fiyata karşı duyarlılığı az olanlara (talep esnekliği düşük olanlara) ise daha yüksek fiyat uygulamayı düşünecektir.


#59

SORU:

Oligopol Modelleri içerisinde bulunan Dirsekli talep eğrisi modeli, fiyatların niçin katı olabileceğini açıklar. Bu model 1939’da Paul Sweezy tarafından geliştirilmiştir. Dirsekli talep eğrisi modeli firmanın rakipleri hakkındaki düşünceleriyle ilgili üzerinde durduğu hangi iki temel varsayım üzerine kuruludur? 


CEVAP:

Dirsekli talep eğrisi modeli firmanın rakipleri hakkındaki düşünceleriyle ilgili şu iki temel varsayım üzerine kuruludur:
1. Firmalardan biri fiyatını azaltırsa, rakip firmalar da fiyatlarını azaltarak tepki verirler.
2. Firmalardan biri fiyatını artırırsa, rakip firmalar fiyatlarını sabit tutarak tepki verirler.